bugün

nba playoffs 2009

normal sezon sonrası gerçekleşen ve nba şampiyonunu belirleyecek olan playofflardır. eşleşmelere bir göz atacak olursak:

doğu konferansı:

1) cleveland cavaliers - detorit pistons: lebron james'li cavaliers tartışmasız favori. tabii bunu söylerken bazı şeyleri göz önünde bulundurarak söylüyorum. birincisi detroit'in chauncey billupsallen iverson'la takas edip takım kimyasını bozması. detroit, billups'lı kadosuyla miladı doldurmuş bile olsa en azından takımdı ve kazanmayı biliyordu. şimdi hem billups hem de iverson'dan yoksunlar(malum kadro dışı bırakıldı). ikinci faktör lebron'un detroit'e karşı her zaman iyi oynaması. oynadığı ilk playoff serisinde cavs neredeyse şampiyonluk favorisi denilen detroit'i eliyordu. Bir sonraki sezon ise o unutulmaz 5. maç performansı geldi (bkz: 1 haziran 2007 detroit pistons cavaliers maçı). üçüncü faktör de mo williams'ın kadroya katılmasıyla cleveland'ın geçen yıllardan daha güçlü oluşu. cleveland açısından önemli bir husus ise ben wallace'ın sağlık durumu. bu turda olmasa bile ilerleyen turlarda cleveland ona ihtiyac duyacaktır. eski performansından çok çok uzak da olsa ben wallace hala iyi bir savunmacı.

2) boston celtics - chicago bulls: bana göre sürprizin yaşanabileceği bir seri. chicago düzensiz ama iyi oyunculara sahip bir takım. derrick rose'un yılın en iyi çaylağı seçileceği hemen hemen kesin. bunun yanında joakim noah gibi sert bir uzun, tyrus thomas gibi iyi ama dengesiz bir blokçu ve ben gordon gibi üst düzey bir şutöre sahipler. john salmons'un takıma gelişi ise kesinlikle bulls'a büyük yarar sağladı. tüm bunların yanında boston'un şampiyon'da olsalar geçen yıl deplasmanda çok zorlandığını gördük. neredeyse ilk turda atlanta'ya eleniyorlardı ki o seriyi 4-0 la geçmesi bekleniyordu. üstelik bu sene james posey'i kaybettiler ki bu kenardan gelen oyuncuların ağırlığı bakımından büyük bir kayıp. uzun rotastonunda oynayan brain scalabrine hala sakat. leon powe ise yeni iyileşti. lakin boston açısından en önemli unsur kevin garnett'in sakatlığı. son maçta oynayabilir ama riske etmedik denmesine rağmen garnett'in sağlık durumu bana göre belirsiz ve onun sağlık durumu boston'un geleceğini belirleyecek. yinede herşeye rağmen şampiyon ünvanıyla playofflara başlayan boston, o sert savunmasıyla birlikte bu seriyi kaybetmez diye düşünüyorum.

3) orlando magic - philadelphia 76ers: orlando favori. yalnız rashard lewis ve hidayet'in son maçlara doğru sakatlıklar yaşaması ve takımın formunda düşüş bazı soru işaretlerine neden oluyor. nelson'un yerine gelen rafer alston takıma uyum sağlamış gibi görünüyor. philedelphia ise geçen yıl detroit'i başlarda çok zorlamıştı. o nedenle bir benzerini de orlando'ya yapabilirler. iguodala, iverson sonrası takımın lideri konumunda ama bana göre ağırlığını fazlaca koyabilmiş değil. pota altında samuel dalembert gibi sert bir uzuna sahipler ama dwight howard gibi kas yığını bir insan azmanını durdurmasını beklemek hayal olur. andre miller gibi tecrübeli bir oyun kurucuya da sahipler. thaddeus young'un da sakatlığını atlatmasıyla orlando'yu zorlayabilirler ama geçmeleri bana göre mümkün değil. tabii lewis ve hedo'nun durumlarına bağlı olarak durumun değişebileceğini belirtmekte de fayda var.

4) atlanta hawks - miami heat: işte doğu konferansının bana göre en zevkli geçecek olan serisi. kendi evinde çok iyi oynayan bir atlanta ve allstardan sonra çoşmuş olan süper yıldız dwyane wade'in takımı miami. açıkçası ne olabileceğini kestiremiyorum. yalnız atlanta'nın miami'ye oranla daha sert bir takım olduğunu söylemek lazım. bunu geçen yıl boston'a karşı kendi evlerindeki tüm maçları kazanarak da gösterdiler. bana göre kadro olarak da miami'den üstünler. josh smith 5*5 yapmaya müsait bir çok yönlü oyuncu. mike bibby gibi tecrübeli bir oyun kurucuları var ve üst düzey bir oyuncu olarak da joe johnson'a sahipler. miami'de ise dywayne wade'in en önemli yardımcıları olarak jermaine oneal ve michael beasley öne çıkıyor. jermain oneal eski performansından çok uzak. beasley ise iyi bir çaylak olsa da oldukça istikrarsız ve olmadık şut ve pas tercihlerine sahip. bu nedenle atlanta'nın favori olduğu ama miami'nin de sürpriz yapabileceği bir seri dersek yanlış olmaz sanırım.

batı konferansı:

1) los angeles lakers - utah jazz: bana göre şampiyonluğun en büyük favorisi olan lakers'la beklenenden çok uzakta olan bir utah'ın mücadelesi olacak. andrew bynum sakatlıktan döndüğünde performansından bir şey kaybetmeden döndü. aynı formuyla devam ediyor. kobe bryant'a sahip olduklarını söyelemeye zaten gerek yok. pau gasol ise harika bir sezon geçirerek playofflara geldi. ayrıca lamar odom'un önderliğinde potansiyeli yüksek bir benche sahipler. yalnız yinede lakers'ın muhtemelen batı konferansında karşılaşmayı istemedikleri 1-2 takımdan biri utah'dır. çünkü lakers'ı en çok zorlayan şey sertliktir ve utah nba'in en sert takımlarından biri. her ne kadar kötü bir sezon geçirmiş de olsalar bunda sakatlıkların payı çok büyüktü. playofflara ise sakatlıklardan tamamen kurtulmuş olarak giriyolar yarattığı formsuzlukları saymazsak. eğer utah sezon içindeki performansını devam ettirirse bana göre bu serinin sonucu 4-0 olur. yok yüksek potansiyelini kullanır, jerry sloan'da kobe'yi kyle korver'a falan tutturmaya çalışmazsa uzun bir seri görebiliriz. zira deron williams, carlos boozer,mehmet okur potansiyelleri çok yüksek oyuncular.

2) denver nuggets - new orleans hornets: potansiyeli kısıtlı ama formda bir denver'la potansiyeli yüksek ama formsuz bir new orlenas'ın mücadelesi. kağıt üstünde bakarsak chris paul, david west, peja ve james posey'e sahip new orleans'ın rahat geçeceğini söylerdik ama o kadar istikrarsızlar ki bu turu geçebileceklerini söylemek çok güç. billups'ın katılımıyla denver bambaşka bir takım haline büründü ama yinede carmelo anthony haricinde büyük bir skor opsiyonelleri yok. denver, nene ve kenyon martin gibi iki sert uzuna sahip ve bu anlamda pota altında new orlans'ı zorlayabilirler lakin chris paul harika bir oyuncu ve chris paul farkıyla new orleans bu turu geçer diyorum.

3) san antonio spurs - dallas mavericks: zevkli geçeceğini düşündüğüm bir diğer eşleşme de budur. san antoino emanuel ginobili'den yoksun bir seri geçirecek. bu sebepten ötürü bence mavori dallas. zira dallas son maçlarda yüksek bir form grafiği yakaladı. josh howard'ın sakatlıktan dönmesi takımı tamamaen değiştirdi üstelik nowitzki ve kidd gibi isimler de form tuttu.(kidd son maçında triple double yaptı)ayrıca san antonio'da tim duncan'ın bir sakatlık sorunu var. her ne kadar maçlarda oynasada potansiyelinin çok çok altında bir grafik sergiliyor ki ginobili'den yoksun san antonio'nun duncan'dan da yeterli düzeyde faydalanamayacak olması sadece tony parker'ın eline bakan bir takım haline geleceği anlamına gelir. yinede duncan'ın gelişiyle 4 şampiyonluk yaşamış san antonio'nun bu konuda oldukça başarısız sayabileceğimiz dallas'a karşı şansı olmadığını söylemek mümkün değil. san antonio bu anların takımı ve o nedenle zaten zevkli geçeceğini düşünüyorum.

4) portland trail blazers - houston rockets: bana göre bir diğer zevkli geçecek eşleşme. houston çok sert bir takım lakin hücum opsiyonları kısıtlı. t-mac'in sakatlanıp sezona nokta koyması houston'un potansiyelini bir hayli aşağı çekti lakin savunma gücü oldukça yüksek olduğu için diğer takımlarla kafa kafaya oynayabiliyorlar. playofflarda da savunma hücumdan çok daha ön plandadır. portland ise çok genç, istekli lakin tecrübesiz bir kadroya sahip. brandon roy takımın liderliğini üstlenmiş durumda. rudy fernandez kenardan gelerek önemli işlere imza atıyor ve sakatlığı yeni yeni atlatan bir greg oden'a sahipler. houston ise pota altında üstünlük sağlayacaktır. yao ming ve luis scola sert ve iyi savunma yapan uzunlar. kenarda da yaşlı olmasına rağmen hala 15 ribaund toplayabilecek kapasitede bir dikembe mutombo var. kendi evinde portland'ın iyi oynadığını da eklemek gerek. bu nedenle çok sert geçeceğini ve tecrübe farkıyla houston'un bir adım önde olduğunu düşünüyorum. ama portland geçerse de asla şaşırmam. sonuçta en çok top kullanan adamın ron artest olduğu bir houston var karşımızda.

normal sezon ödülleri meselesine gelirsek:
mvp adayım lebron james. cavs normal sezonu birinci bitirdi ki bu açıkçası beklemediğim bir durumdu. mvp ödülünde takımın başarısının ne kadar önemli olduğunu ve cleveland'ın da geçen yıla oranla 21 maç daha fazla kazandığını hesaba katarsak lebron bu ödülü alır.
yılın koçu da yine cleveland'dan mike brown olur. 66 galibiyet alan bir takımın koçu olarak bunu söylemek çok da şaşırtıcı olmaz bana göre.
yılın savunmacısı ödülünü istatistiklerinden ötürü dwight howard alır diye düşünüyorum. gerçi geçen yıl marcus camby daha iyi istatistiklere sahipti lakin kevin garnett ödülü almıştı. zira boston en iyi savunma istatistiklerine sahip olan takımdı. eğer benzer bir uygulama yapılırsa ödülü lebron james alır. lebron'un istatistikleri biraz daha yüksek olsaydı kesin o alırdı derdim ama dwight howard'dan bir hayli geride sanırım.
yılın çaylağı derrick rose olur. son derece net.
en iyi 6. adam ödülünü jason terry alır. belki de yılın çaylağı ödülünden sonraki en garanti ödül.
en çok gelişme kaydeden oyuncu ödülü için bir çok aday var. ama en önde gelen ismi bana göre devin harris. sezona öyle bir giriş yaptı ki mvp ödülüne bile aday olabilecek bir konuma geldi. lakin sonraları biraz duruldu ve sakatlıklar falan yaşadı. yine de bana göre ödülü alır.