bugün

merakla beklediğim şey.
Şüphesiz ki sırf
ev işlerini yaptırmak,
hastalanınca veya yaşlanınca kendine baktırmak,
canı çekince yalnızlıktan kurtulmak için yapılacak iş değildir.
Öyle görenlerle de asla evlenilmemelidir.
Ya da evlenin aminotoryum ki aynı kafalar birleşsin, tespiti/tanımlanması daha kolay olsun. Haa ama çocuk yapmayın. Çünkü hem o genlerin geleceğe taşınmaması lazım hem de çocuğunu bile "ileride bize bakar, yapamadığımız şeyleri yapar ve bizi ihya eder" zihniyetiyle yetiştirecek olduğundan, o çocuğa da yazık olmamış olur.
Büyük oranda bok yolu.

Zaten çocukla teselli ediyor kendisini evlenenlerin büyük kısmı.

Hele bir de çocuk olmuyorsa cehennem zaten.
sevgiliyi o kadar çok sevmek ki tutup her yere taşımak, kendi ailenin kaosuna bile ortak etmek boyutunu idrak ettikten sonra yumruklarımı yememe neden olan kurum.
Öldürmez ama süründürür… sakın ama sakın bulaşmayın. Evlenmesi 5 saniye boşanması 5 sene sürüyor. Evlenmeyin evlenmeyin evlenmeyin.
Yok ya ne beş senesi felan sürmüyor o kadar, taraflar anlaşırsa hakim ilk duruşmada fişi çekiyor. Ne yapsın insanlar onlarında canı sıkılmış kim bilir kaç bin tane boşanma davası var ?
3 çeşittir.
Maske evliliği,
Aşk evliliği,
Ve Mantık evliliği.

Bizim ülkede en çok maske evliliği yapılır. Yani olmayan biri gibi davranılır ve gerçekler gizlenir. Nikahtan sonra ise Maskeler düşer.
Zaten boşanmaların çoğuda bu yüzdendir.
Aşk evliliği ise bir süre sonra heyecanını yitirir. Schopenhauer'un söylediği gibi:
"aşkla başlayan evlilikler kuralda mutsuzluklar ile sonuçlanır."

En sağlam olanı ise mantık evliliğidir. iki olgun birey mantık ile hareket eder.
hazır olmadan olmaz, ancak hazırlanmanın da makul bir süresi vardır.
Her şeyden vazgeçme halidir. Ermek gibi bi şey.
çok ii bi şey olduğuna emin gibiyim.
ben pişman değilim bekar yazarlarla tavsiye ederim.
Depremden sonra iyiki evlenmemisim dedim. Zor... gercekten o enkaz hikayelerine bakiyorum da... yalnizlik iyi.
Nedendir bilinmez ama insan bunları eşine söyleyemiyor. Yani ben söyleyemiyorum en azından. Ve biliyorum benim gibi bir çok insan var, aynı şeyleri düşünen. Madem açık konuşacağım, öyleyse samimi olmakta büyük fayda var. Belki bilinçaltımızdaki hakimiyetin kaybından çekinmedir bunu söyletmeyen, belki de yolunda gittiğini düşündüğümüz tüm şeylerin bozulmaması ümidi adına verdiğimiz çabadır.
Eşime söylemiyorum ama sanırım ben dünyada benim için en uygun olan kadına denk geldim.
Herkes benim kadar şanslı olmayabilir ama ümit ederim ki bundan sonra herkes en azından benim kadar şanslı olsun.
Yaklaşık 5 senedir evliyim.
Eşim benim ne alıp ne verdiğime asla karışmaz.
En az bekar olduğum kadar özgürüm.
Akşamdan akşama önüne bir lokma ekmek koyarsam yer, koymazsam niye koymadın demez.
Haftasonları şehir dışına deplasmana giderim gitme demez.
Canım her istediğinde istediğim kadar alkol alırım, karışmaz.
Burda bi dipnot açayım, alkol aldığım zaman, yumuşak başlı, sevimli bir adam oluyormuşum, kendisi söyledi. Romantik ve normal zamandan çok daha yüksek libido ile dolaşıyormuşum evde:) bu artısı var yani.
Sabaha kadar cm oynarım, ses çıkarmaz.
Kendisi de çalışıyor olduğu halde benden hiçbir zaman kendisine kıyafet, makyaj malzemesi vesaire almamı istemez, almazsam kullanmaz.
Ben sorumluluklarını bilen bir adamım o ayrı.
Önce evimin, eşimin ve oğlumun ihtiyaçlarını kesinlikle giderir, kalan para ile de kendime kumdan bir kale yaparım.
Harici bir yere gideyim, sadece arayıp haber vermem yeterli. Neden diye sormaz, ben sorarsam der ki, sen işini bilirsin. Vardır bir bildiğin.
Desteğine ne zaman ihtiyacım olsa, ellerini hep belimden sarılmış, bana güç verir hissederim.
Bunu bana hissettirir.
Ne zaman bir mevzuda tereddüte düşsem, bana hep sen yaparsın, senin için çocuk oyuncağı, sen olgun bir adamsın, hayatta senin zekana mahkum olmayacak bir olay yoktur der, arkasına ben gider o meseleyi patates eder getiririm. Yolu biliyor yani.

Diyeceğim o ki, sadece biraz yeşil soğan, bir parça ekmek, ve üstünde oturacağımız iki sandalye olsa, ben eşimle mutlu olurum. Hem de sonsuza kadar.
Onu hak etmek için ne yaptım bilmiyorum ama, sanırım o bana tanrının bir hediyesi.
Ona elimden geldiğince iyi bakmaya çalışıyorum. Dünyada çok kereler hayır dediğim bir çok şeye sırf o mutlu olsun diye evet dediğim oldu. Bana bir de evlat vermiş olması vesilesiyle, gözümde değeri kat be kat arttı.

Uzun uzun yıllar sonra, saçlarımız beyazladığında, ellerimiz pamuk pamuk olduğunda, bir köşede kanepede birbirimize sarılıp yaşadığımız bu fantastik hayatın son günlerinde belki, yan yana otururken bunu birlikte okumak nasip olsun sevgilim. Sana gelecekten mektup yazıyorum.

Ben zor bir adamım, çok zor bir adamım.
Beni harika yönetiyorsun.
Senin için yapamayacağım şey,
Alt edemeyeceğim düşman,
Yenemeyeceğim rakip,
Çözemeyeceğim şey yok.

He bu arada, şuan ramazan ayındayız ve biliyorsun ki ben ramazan ayında alkol almıyorum. Sonra içip içip döktürmüşsün deme:) bu seferki oksijen kafası.

Eğer bir gün bunu bensiz okumak zorunda kalırsan, şunu bil ki cennette seni bekliyor olacağım. Cennetin hurilerini senin saçının teline değişmem. Ömrün huzurlu, sağlıklı ve mutlu olsun canım. Seni seviyorum.

Teoman.
evlenenin bir evlenmeyenin bin pişman olduğu kurum. doğru insanı buluyorsunuz sonradan yamuluyor bu gerekçeye sığınıp evlenmeyin.
görsel
Evlenenlerin pişman olduğu, bekarlarin imrendiği aile kurumuna geçiş yapmaktır. Çocuk ta meyvesi derler.
"sürdürülebilirlik" yeni çağın en önemli kavramı.
Denginizi bulmaya çalışın, maddi manevi kültürel vs her anlamda. iman emaresi yok ve dünyevi telaşeyle evleniyorsaniz en azından bunu yapın.

Akrep, yılan, çiyan sevilecek hayvanlardan değil sokacak hayvanlardandir yani doğasında sokmak var alıp eve getirip bununla mutlu olamazsınız. Beyin yok doğası gereği böyle ama siz ondan mucize bekliyorsunuz...

ilk değilsiniz son da olmayacaksınız, huyu böyle yani ne yapsaniz boşuna alıp egitemezsiniz sebep yokken sokar, en iyi gününüzde sokar, kötü gününüzde daha iyi sokar. bu tip haşerattan uzak durun ya aile mahkemesinde ya ağır cezada son noktayı koyarsınız.

*Akrepten kasıt burç değil iki ayaklı şeytanlar ve bedenli cinler.
akrep burcu olarak yazdıklarınıza çok alındım ben bunları haketmiyorum amk.
Gençken çok güzel sürdürebileceğimi düşünürdüm.

Sonra hiç evlenemem olarak hayat güncelledi beni.
ne var, n'oluyor. bi durum mu var.
Akrepler size ne etti ya? Püü
Akrep burcu biriyle evlenin. Sonrasını düşünmeyin. O zaten sizin yerinize de düşünür.
mesela birisi zıçarken diğeri dişini fırçalıyomuş tuvalette ? doğru mu lan bu ne iğrenç adamlar yahu.. ayrıca eline osurup burnuna götürmeleri de cabası.. akıl alır gibi değil..
yataktayken osuran falan da varmış allah affetsin.