guilty pleasure

güzel olmadığı kişi tarafından bilinen fakat yine de sevmekten vazgeçilemeyen eserler için dillendirilen ingilizce bir deyim.
bu bir şarkı olabilir veya film ya da dizi olabilir.
kişi genellikle bu zevkini sosyal ortamlarda paylaşmak istemez çünkü çevresine arz ettiği imajıyla tezat zevklerdir bunlar.
çok özgüven sahibi ya da patavatsızsanız itiraf sayınız çoğalır tabi.

bu durum en güzel şu örnekle açıklanabilir: koyu ülkücü bir arkadaşın ahmet kaya türkülerini zevkle dinlemesi veya bir imamının george carlin gösterilerini sevmesi.

ya da bunları boşverin radyoda bilmeden keyifle dinlediğiniz şarkıyı disney ergenlerinden birinin seslendirdiğini öğrenmenizle suçluluk duygusunun aldığınız keyife eklemesi.

zevk veren bir şeyin aynı zamanda kötü ya da suçluluk hissettirmesi ama vazgeçilememesi durumudur. örneklerle anlatalım:

- diyet yapan kadının yediği çikolatalı pasta
- sigara
- 15 kişiye saldırdım, saf sevgilim gibi eğlenceli şarkılar.

Geceleri bazen kafam çok yorgun olunca Aleyna tilki dinlemek.

şahsım için kati suretle 2000ler pop dinlemek. favorim hande yener'in kırmızı şarkısı. dinleyince günüm iyi geçiyor.

hataaaayı ben en başıııında yaptıııım

Spotify'da şu sıralar bolca yaptığım olaya verilen isimdir.

Hiç olmayanımdır. Bunları genelde açıkça söyleyerek just pleasure haline getiriyorum.
Misal bol bol tripkolik dinliyorum arada. Bir de dünyayı kurtaran adamın oğlu filmini küçükken sanırım 10 kez falan izledim. Abartı yok, daha fazla da olabilir hatta.

maalesef ben fero açık ve net.

Türkçesi "suçtan zevk almak". Günümüzdeki tam karşılığı ise tik tok bağımlılığı. Videoyu çekiyorsunuz yayınlıyorsunuz pişman olup suçluluk duyuyorsunuz ama yapmayada devam ediyorsunuz.

1990'lı yıllarda çekilmiş emrah dizileri ve filmleri.

türkçe olarak mahçup zevk de diyebiliriz.

yapmaktan utandığınız ancak yine de pek taviz vermediğiniz davranışları kapsar.

misal, ülkücü birinin gizli gizli ahmet kaya dinlemesi gibi ya da solcu birinin osman öztunç dinlemesi gibi.

bu tip alışkanlıklar pek ifade edilmez ve toplumdan saklanır. bunu belirleyen temel unsursa kişinin çevresinde bıraktığı kimlik intibasıdır.

ama arkadaşlar tik tok çekip bir de üzerine pişman olup hala daha devam ediyorsanız siz salaksınız, öyle alengirli cümlelerin ardına saklanmayın. yine de kabul edelim tik tok çekip de hiç hicap duymayanlar kadar salak değilsiniz.

Benim için sözlük ve sosyal medyadır.

saç kurutma makinesiyle ayaklarımı ısıtmak.

(bkz: ayak fantezisi)

sevdiğimiz için ayıplanacağımızı düşündüğümüzden dolayı sağda solda bahsetmekten imtina etmemize rağmen gizli gizli sevmeye devam ettiğimiz zevklerimize verilen isim.

bu kavramın, oldukça basit gibi görünse de sanıldığından daha derin bir psikolojik ve toplumsal etkisi olduğu ve üzerinde daha çok düşünülmesi gerektiği fikrindeyim.

sevdiğin bir şey hakkında iki kez düşünmek, onu koşulsuz, doyasıya deneyimleyememek ve önceliği tamamen kendine vermek yerine toplumun beklenti, tepki ve düşüncelerini daha çok dikkate almak, %100 kendin olamamak ve insanın kendisi yerine başkaları için yaşama durumuna örnek bir kavram bu.

insanın, toplumun "normal" karşılayacağı türden bir birey haline gelme zorunluluğu hissetmesi ve hayatı doyasıya yaşayıp, kendini gerçekleştirmesine engel bir durum olduğunu düşünüyorum.

dünyanın her yerinde var olmakla birlikte, daha çok geri kalmış ülkeler ve bilinç seviyesi düşük ilkel toplumlarda yaygın olması muhtemeldir.

Türkçeye "mahcup zevk" olarak çevrilebilir. Aslında sevilmeyen ve dalga geçilen bir şeyi yapmaktan keyif almaktır. Benimkiler:

* YouTube'da Adana'daki cono aşiretinin kavga videolarını izlemek,
* Sırf geyik muhabbeti olduğu için beyaz futbol veya Erman Toroğlu'nun olduğu spor programlarını izlemek.