bugün
- abdullah çatlı estetik geçirip hakan fidan oldu9
- alttaki yazara bir soru sor16
- en iyi aşk yaşayabilecek burç ikilisi9
- asla değişmeyecek fikirleriniz30
- mehmet şimşek13
- kadınınız meme dekolteli elbise giyebilir mi16
- ben uyuyorum sözlük bir şey diyor musun18
- ali koç8
- zorunuza giden şeyler11
- kemal kılıçdaroğlu8
- kahve içmeden yapamıyorumcular20
- 4 haziran 2023 galatasaray fenerbahçe maçı54
- lord marcus amoralist poyomsos9
- fenerbahçe8
- yeliz yeşilmen dünyanın en güzel kadınıdır10
- fakirler umurumda bile değil dönemi23
- anın görüntüsü41
- islamiyet'in aslında aya tapınma olduğu gerçeği13
- karpuzcu libos panda9
- arda güler8
- kızlara yürüme taktikleri15
- telegram kullanan kızın namusu8
- chp den yeni anayasa için akp'ye destek10
- düşün ki o bunu okuyor12
- yazmayan erkek11
- mehmet barlas35
- sizce ben yakışıklı mıyım15
- hayattan keyif almak için öneriler14
- cono8
- tengir budun ile rakı içip bütün gece sohbet etmek8
- koyu yeşil göz14
- yazarların tehdit cümleleri14
- regl sancısı8
- menuet18
- misafirin yaramaz çocuğu8
- 6 senede 40 kişi toplayan peygamber22
- sözlükte bulunması bir şans olan yazarlar9
- kadınların güzel erkeklerin tipsiz olması9
- sözlük yazarlarına yakıştırdığınız meslekler22
- adolf hitler hayranı tipler8
- 3 haziran 2023 kasımpaşa beşiktaş maçı9
- din bir zehirdir10
- akp'nin uzun süre iktidarda kalması8
- aldığınız en güzel iltifat39
- nazım hikmet14
- birinden iğrenmek için nedenler8
- insanlardan soğumak14
- sözlükten bir kıza mesaj atmak9
- sözlüğün en güzel online kızı13
- yaşar nuri öztürk11


entry'ler (18481)
sen itlaf edil!
(bkz: yav he he)
insanların sevgi motivasyonuyla yedikleri herzeleri hiç mi görmediniz, duymadınız? hiç mi bilmiyorsunuz? örneğin islamı çok seven cihadistleri hiç mi bilmezsiniz? ya almanlar'ı çok seven nazileri? ya rusya'yı çok seven vladimir putin'in yaptıklarını?
isterseniz özel hayatlardan örnek vereyim? sevdiği insanı elde etmek ya da elinde tutmak için her türlü yalana, dolana, hileye, desiseye başvuran kimseyle tanışmadınız mı? tanıştınız da aşkta ve savaşta her şey mübahtır mı dediniz? dediyseniz maşuk ile düşmana aynı muameleyi çektiğinizi de mi fark etmediniz?
ettiniz ettiniz! aslında hepiniz biliyorsunuz ne kadar aşağılıklaşabileceğinizi. hepiniz ne kadar onursuz, şerefsiz; haysiyet fukaraları olduğunuzu biliyorsunuz ama kabûllenemiyorsunuz. çünkü kabûllenmek için kendinizle yüzleşmeniz gerek. kendinizle yüzleştiğinizde karşılaşacağınız aynadaki aksinizin ne kadar zavallı olduğunu göreceksiniz. bunu yaptığınızda da ya ne kadar iğrenç olduğunuzu kabûllenecek ya da kâmil birey olmak için kırk fırın ekmek yemeniz gerekecek. e siz de tembelsiniz, uğraşamazsınız. en kolayı hiç bu işlere kalkışmamak. en rahatı hayatlarınıza olanca sefâletiyle devam etmek ve maskeli balonuzu sürdürmek.
insanların hayata bu kadar sığ bakacak kadar aptallığından, bunu uslamlayacak kadar ikiyüzlü olmalarından da gına geldi.
insanların sevgi motivasyonuyla yedikleri herzeleri hiç mi görmediniz, duymadınız? hiç mi bilmiyorsunuz? örneğin islamı çok seven cihadistleri hiç mi bilmezsiniz? ya almanlar'ı çok seven nazileri? ya rusya'yı çok seven vladimir putin'in yaptıklarını?
isterseniz özel hayatlardan örnek vereyim? sevdiği insanı elde etmek ya da elinde tutmak için her türlü yalana, dolana, hileye, desiseye başvuran kimseyle tanışmadınız mı? tanıştınız da aşkta ve savaşta her şey mübahtır mı dediniz? dediyseniz maşuk ile düşmana aynı muameleyi çektiğinizi de mi fark etmediniz?
ettiniz ettiniz! aslında hepiniz biliyorsunuz ne kadar aşağılıklaşabileceğinizi. hepiniz ne kadar onursuz, şerefsiz; haysiyet fukaraları olduğunuzu biliyorsunuz ama kabûllenemiyorsunuz. çünkü kabûllenmek için kendinizle yüzleşmeniz gerek. kendinizle yüzleştiğinizde karşılaşacağınız aynadaki aksinizin ne kadar zavallı olduğunu göreceksiniz. bunu yaptığınızda da ya ne kadar iğrenç olduğunuzu kabûllenecek ya da kâmil birey olmak için kırk fırın ekmek yemeniz gerekecek. e siz de tembelsiniz, uğraşamazsınız. en kolayı hiç bu işlere kalkışmamak. en rahatı hayatlarınıza olanca sefâletiyle devam etmek ve maskeli balonuzu sürdürmek.
insanların hayata bu kadar sığ bakacak kadar aptallığından, bunu uslamlayacak kadar ikiyüzlü olmalarından da gına geldi.
istiklâl caddesi'nda sergi açmış; havadan gelen süs mumlarını satıyordum.
sonra zabıta gelip götürdü.
sonra zabıta gelip götürdü.
yerini sıracılık ile değiştirmiş, aynı bokun lâciverti kalmıştır.
yunanları değil, yunan ordusu'nu denize dökmekle övünen zihniyettir. her canlı yurdunu savunacak kadar kişiliklidir. bir bu omurgasızlar işte, evrimde nasıl bir genetik mutasyon geçirdilerse...
kesin yazılmıştır ama ben önümüzdeki kış yaşanacak olayları da göz önünde bulundurarak bir kez daha yazayım.
(bkz: türkiye)
(bkz: türkiye)
2000'e kadar alman, 2000 sonrası japon.
eğri oturup doğru konuşalım almanlar artık tümüyle gösterişe, janjanlı ve alengirli bilgisayar sistemlerine yönelmiş durumdalar. hele hele kullanılan mâlzemenin kalitesi yerlerde sürünüyor. biimır'ın kaput altında kullandığı plastikler sıcaklık kaynaklı genleşmeden birkaç yıl içinde tuzla buz oluyor. merso'nun durumu daha da içler acısı. çoğu arabasının kabinde kullanılan parçaları 0'ken bile gacır gucur ediyor. audi zaten tümüyle çöp ve motor ön aksın önünde durduğu sürece öyle de kalmaya devam edecek. resmen at arabası gibi yol tutuş.
diğer yandan japonlar'a bakarsak:
toyota: sağlamlığın kitabını yazmış firma.
honda: dünyanın en büyük motor üreticisi. sağlamlık konusunda motorda toyota'nın önünde, kalan her şeyde bir tık arkasında.
mazda: 2008 krizinden sonra büyük atılım yaptılar. sağlamlık konusunda ilk ikiye yetişemez henüz ama hâlâ almanlar'ın eline verir. üstüne üstlük bunu fiyat ve sınıf anlamında en ferah ve konforlu iç mekânı sunarken yapıyor.
subaru: motor ve şanzıman anlamında en sorunlu japon firması. sürekli 4x4 olduğundan çok seviliyor ama boxer motorları ve şanzımanları biraz netameli. turbo lag'ı da eklersek apaçi değilseniz diğer üçüne yetişemez. apaçiyseniz zaten sıkıntı yok, bildiğiniz subarı işte.
nissan: renault'yla işbirliği ve bununla gelen carlos ghosn denen yavşaktan kurtuldular. eski, görkemli günlerine dönmeleri biraz zaman alacak. biraz beklemekte yarar var.
mitsubishi: nissan'la birlikte renault'yla ortak olan ve carlos ghosn yavşağından büyük yara alan bir diğer şirket. geleceklerini nissan kadar parlak görmüyorum ama sonuç olarak japon'dur. her an mazda gibi atak yapabilir.
eğri oturup doğru konuşalım almanlar artık tümüyle gösterişe, janjanlı ve alengirli bilgisayar sistemlerine yönelmiş durumdalar. hele hele kullanılan mâlzemenin kalitesi yerlerde sürünüyor. biimır'ın kaput altında kullandığı plastikler sıcaklık kaynaklı genleşmeden birkaç yıl içinde tuzla buz oluyor. merso'nun durumu daha da içler acısı. çoğu arabasının kabinde kullanılan parçaları 0'ken bile gacır gucur ediyor. audi zaten tümüyle çöp ve motor ön aksın önünde durduğu sürece öyle de kalmaya devam edecek. resmen at arabası gibi yol tutuş.
diğer yandan japonlar'a bakarsak:
toyota: sağlamlığın kitabını yazmış firma.
honda: dünyanın en büyük motor üreticisi. sağlamlık konusunda motorda toyota'nın önünde, kalan her şeyde bir tık arkasında.
mazda: 2008 krizinden sonra büyük atılım yaptılar. sağlamlık konusunda ilk ikiye yetişemez henüz ama hâlâ almanlar'ın eline verir. üstüne üstlük bunu fiyat ve sınıf anlamında en ferah ve konforlu iç mekânı sunarken yapıyor.
subaru: motor ve şanzıman anlamında en sorunlu japon firması. sürekli 4x4 olduğundan çok seviliyor ama boxer motorları ve şanzımanları biraz netameli. turbo lag'ı da eklersek apaçi değilseniz diğer üçüne yetişemez. apaçiyseniz zaten sıkıntı yok, bildiğiniz subarı işte.
nissan: renault'yla işbirliği ve bununla gelen carlos ghosn denen yavşaktan kurtuldular. eski, görkemli günlerine dönmeleri biraz zaman alacak. biraz beklemekte yarar var.
mitsubishi: nissan'la birlikte renault'yla ortak olan ve carlos ghosn yavşağından büyük yara alan bir diğer şirket. geleceklerini nissan kadar parlak görmüyorum ama sonuç olarak japon'dur. her an mazda gibi atak yapabilir.
kendine güvenle ne ilgisi var bunu, yargıya güvenle ilgili.
ekleme: malûm, şahsım'ın taraf olduğu davalarda hüküm giyme oranı faşist çin halk cumhuriyeti'ndeki yargılamalardaki orandan bile yüksek.
ekleme: malûm, şahsım'ın taraf olduğu davalarda hüküm giyme oranı faşist çin halk cumhuriyeti'ndeki yargılamalardaki orandan bile yüksek.
şahsen ben de uzun bir erkek olduğum için çok kolay buluyorum. kalabalıkta herkesten en az yarım kafa yukarıda...
mertlik, dürüstlük, açıklık.
zamanında izmir'de de tramvay rayları üzerinde aynı boku yemişti bir başka provakatör. siyasal islamcıların ara ara kullandıkları bir yöntemdir böyle abuk sabuk yerlerde namaz kılmak, sanki memlekette 80 bin cami yokmuş gibi. insanların işlerine engel olacak, hayatlarını olumsuz etkileyecekler ki tepki alıp inancıma saygı diye zırıldayıp mağduriyet devşirmek olanağına sahip olsunlar.
lan oğlum, her bin vatandaşa bir cami düşen ülkeden bahsediyoruz. adresler bile camiyi geçince diye tarif ediliyor. hastane, sağlık ocağı, okul olmaz çoğu yerde ama ev olan her noktada cami olur. hatta çoğu yerde evden çok olur.
gidip ağzını burnunu kırmanız gerekiyor aslında ama amaçları da bu, bu yavşakların.
lan oğlum, her bin vatandaşa bir cami düşen ülkeden bahsediyoruz. adresler bile camiyi geçince diye tarif ediliyor. hastane, sağlık ocağı, okul olmaz çoğu yerde ama ev olan her noktada cami olur. hatta çoğu yerde evden çok olur.
gidip ağzını burnunu kırmanız gerekiyor aslında ama amaçları da bu, bu yavşakların.
art arda gelmemesi gereken bir sıfat ve özel ad tamlaması.
geldiğinde sarf edenin ağzının ortasına ahır küreği ile vurmak vaciptir.
geldiğinde sarf edenin ağzının ortasına ahır küreği ile vurmak vaciptir.
"din ahlâklı insanlara ahlâksız işler yaptırmanın aracıdır" gibi bir sözü vardı richard dawkins'in.
düşünsenize; 21. y.y'.da hâlâ el kadar bebelerin beden bütünlüklerine kast ediliyor* ve bu düğün dernek eşliğinde yapılıyor. insan hakları evrensel beyannamesi'ne göre bu bir suç ama din dendiği için kimse sesini çıkartmıyor.
bakın; gayet tartışmasız, kimsenin garipsemediği bir örnek verdim. yani öyle cihadistler, intihar bombacıları falan değil. haydi, çıkıp "gerçek islam bu değil" desenize.
düşünsenize; 21. y.y'.da hâlâ el kadar bebelerin beden bütünlüklerine kast ediliyor* ve bu düğün dernek eşliğinde yapılıyor. insan hakları evrensel beyannamesi'ne göre bu bir suç ama din dendiği için kimse sesini çıkartmıyor.
bakın; gayet tartışmasız, kimsenin garipsemediği bir örnek verdim. yani öyle cihadistler, intihar bombacıları falan değil. haydi, çıkıp "gerçek islam bu değil" desenize.