bugün

(bkz: starbucks)
(bkz: gloria jeans)

farkı bende anlamadım. bildiğin kahve.
gereksiz bir içecek olan nescafeden yüce içecek espressoya terfi ederken süreç içinde bir süre takılmak durumunda kalınan içecek. bulaşık suyu kıvamında yapılmaması durumunda nescafeden bir nebze daha iyidir. turk kahvesi gibi bir güzelliğe sahip olan bir millet mensubu olarak yurdumdaki filtre kahve basamağında bu kadar uzun süre durulmasını anlamak zordur.
özel bir makine kullanılarak, koyu ve kalın kahve ile hazırlanan, kahve müdavimlerinin vazgeçilmezi sıcak içecek.
(bkz: kahve)
nescafe ile en önemli farkı, sıvının içerisinde çözünmüş durumda bulunan katı kahve miktarının daha az olmasıdır. nescafe'de kullandığınız bütün kahve çözünür ve midenizin derinliklerini boylar. ancak filtr kahve, türk kahvesi gibi kahvelerde katı maddenin tamamı çözünmez. bunu en güzel türk kahvesinde gözlemleriz, bitirdiğimizde bardağın dibinde kalan telve, bildiğiniz kahvedir.
kokusu oldukça keskin, tadı muazzam, final gecelerinin can yoldaşı kahve çeşitlemesi. kendisini makine aparatı olmadan da içebilirsiniz. oldukça orijinal olur. şöyle ki;kupanızın yaklaşık 1/5'ini filtre kahve ile doldurursunuz, ardından 95c suyu ilave edersiniz. tabi filtre kahve suyu yeyince şahlanır adeta.1 2 dakika bekledikten sonra dibine çöker ve afiyetle yudumlarsınız.**
nescafeden daha sağlıklı olan kahvedir. filtre edilerek kafein oranı düşürülür. yurtdışında hemen her yerde kahve istediğinizde verilen filtre kahvedir. yani makina kahvesi.. cafe americano diye de adlandırılır. türkiyede en çok tüketilen, suya attığında çözülen kahveyi *, yurtdışında sadece tır şoförleri içer. bir bardak sıcak suyla kısa sürede hazırlandığı için tercih edilir. kafein oranı yüksek olduğundan, uykusuz yol alabilmek için de birebirdir. filtre kahve sağlıklı olduğu kadar, daha lezzetlidir üstelik, kahvenin tadını alırsınız.
eğer kahveyi şekersiz, acı, kahvesi bol, krema olmadan, sütsüz, tatlandırıcı ve katkısız seviyor öyle içiyorsanız tam size göre birşey. bildiğin kahve ama biraz ziftimsi. yine de o biçim lezzet çifte kavrulmuş.
toz kahveyi kaşıkla yiyen birinin vazgeçemeyeceği şeydir.
kahvenin sosyeteye girmiş halidir.bildiğin kahve bu.
normal kahveye oranla daha tazedir. ayrica aromasi hazirina oranla daha dogaldir.

sicak su ile filtrede bulunan kahve demlenir. burada kahve icerisindeki cözülebilen maddeler ekstraksiyon edilir. filtreden gecen süspansiyon bir demlik icerisinde yakalanir. suyun sicakligi ve kahvenin su icerisinde bulunma süresine göre kahvenin tadi degisir. su cok sicak ise ve kahve uzun süre su icerisinde bulunursa; kahve de o kadar aci olur.
ufak bir kusur olarak migreni tetiklemesi hariç tutulursa candır.
Otantik bir kokusu ve tadı olan, genellikle bilindik Türk Kahvesiyle karıştırılan, yapılması meşakatli olmasıyla birlikte içimi ise içenin kendisini özel hissettirebilecek türden. Ayrıca nescafe ve türevleri gibi işlenmiş kahvemsi türlere karşı nefret hissi oluşumuna yol açan.Özellikle sınav haftalarının vazgeçilmez içeceğidir. Kokusunda davetten çok sınav vardır demektir.
Sabah yaydığı nefis koku ile ayılmamı sağlayan kahvedir.Bu kahveye alışan bir daha granül kahve içmez pek.
aromalı kahve şurubu ile örneğin irish cream olanından 1 çay kaşığı eklediğinizde keyfe keyif katan kahve çeşidi. kahve french press içerisinde demlenmeye bırakıldığında ortama yaydığı enfes kokuda cabası.
filtre kahve makinasında yapmama ve tarif edildiği gibi bir kupa için bir tatlı kaşığı kahve atmama rağmen çay renginde tüketmek zorunda kaldığım kahve. bana bi bokluk varmış gibi geliyo çünkü suya kahve banıp almışın gibi bi tat yani. makinamda tefal yani kalite kullanıyorum. her şeyi kalite kullanırım zaten o da ayrı.
ne yalan soyliyeyim en saglamlarini starbucks'tan alabileceginiz kahvelerdir.

kesinlikle tahta kasikla karistirilmasi gerekir, metal kasik kullanmayin.

eger bir filtre kahveyi ilk kez deniyorsaniz, 3-4 tatli kasigina cok az su ekleyin (yani yapabildiginiz kadar koyu hazirlayin kahvenizi), kahvesini emen suyu bardaginiza azicik koyun, tadina bakin. tadsal olarak dogru kivami bulana kadar uzerine su ekleyin ve deneyin.

sutu veya sicak cikolatayi kesinlikle kahveyi hazirladiktan sonra ekleyin.

starbucks'ta cektirdiginiz kahvenin ikinci kez cekilmesini rica edin, kirmayacaklardir.

teneke kutuda alirsaniz, tenekenin o ustunu kapatan metalik dalgayi azicik acin, icindeki havanin cikmasini bekleyin. ogutulmus kahve durdugu yerde gaz salar ve o ustundeki metaligi birden acarsaniz yuzunuz gozunuz kahve olur.*. ayrica kahveyi aldiginiz adam bunu size soylemediyse kendisinin yuzune tukurun, "nasil bir orospu cocugun sen" diyin.

ilk kez deneyecekler; lutfen cok koyu kahveyle baslamayin, siradan kahvelere benzemez bu, yazik olur guzelim kahveye. normalde koyu iciyorsaniz, alacaginiz filtre kahveyi orta yogunlukta alin, isterseniz hazirlarken koyulastirirsiniz.

koyu seven dostlara, starbucks'tan french roast tavsiyemdir.
kahve dediğin ya köpüklü olur ya da kremalı ve sütlü.. ötekisini tanımam.
ne farkı var hala çözemediğim kahvedir.

(bkz: sorunluyum)
içimi ve ağızda bıraktığı tatla çözünebilir kahveye göre daha içilesidir, gerçek içicilerin kahvesidir.
bambaşkadır. içerken ellerini titretecek kadar sert olanı makbüldür.
kahvenin müthiş faydalarını okudukça değeri daha iyi anlaşılan, nescafe gibi zararlı ve koruyucu kimyasallar içermeyen, mükemmel bir içecek...
arabaların karbüratöründeki filtre gibi bir filtreden süzülüp geldiğini düşündüğüm kahve türü.
olmazsa olmazlarımdan bir tanesidir. evimdeki en kıymetli mutfak cihazıdır.
(bkz: french press)