bugün

söykü

"13 şubat tarihinde ilk sayısını çıkaracak, 15 günde bir yayınlanacak belli bir konsept dahilinde oluşturulmuş öyküler içerecek süpersonik e-dergi" şeklinde kısa tanımı verdikten sonra, uzun uzun anlatmaya başladım...

***

internet'te oluşan sözlüklerin evimizde bulunan o kalın sözlüklerden en temel farkı, nesnel bakarsak büyük bir kitle tarafından hazırlanıyor oluşu lakin benim öznel görüşüm en temel farkın; sözlüklerin, yazarların her şeyin tanımının yapılabileceğini ispatladıkları yerler olması.

eski sevgili, "bir dönem birlikte olunduktan sonra artık sevmeyeceğim denilerek ayrılınmış kimse" olarak tanımlanabilecekken, çok daha detaylı tanımlar sözlük sayesinde hayatımıza dahil oluyor; birisi eski sevgiliye olan nefretini tanımlıyor "eski sevgiliden nefret etmek" olarak, bir diğeri "eski sevgili ile bim'de karşılaşmak" diyerek olaya mizah katıyor, kimi ise eski sevgilisine duyduğu aşkını, "eski sevgili ile göz göze gelmek" diyerek bizleri de hüzünlendirerek anlatıyor. sözlükler bizlere pek çok tanım hediye ediyor, bizim hayatımızı bize anlatıyor, bunu yaparken bazı anıları donduruyor, onlara tanımlar yapıştırıyor.

yazarlar çeşit çeşit olunca, yazılanlar da çeşit çeşit oluyor, bazıları tek kelimelik tanımları seviyor, bazıları bakınız’lar vererek tanımları öpüştürmek istiyor, birileri diyalog yazıyor bu tanım için, bazıları ise uzun uzun yazıyor, anlatmaya doyamıyor, belki de içinde bulunan öykü yazarını şımartmak istiyor.

işte bu oluşum, bu dergi de o son grup için, içinde amatör bir öykü yazarı olduğunu düşünen kişiler için oluşturuldu. tıpkı sözlükler gibi bu dergi de hepimizin, şimdilik ben lokomotiflik yapsam da, bu sadece ilk hareketi vermek için, sonrası yokuş aşağı, yani tüm vagonlar birer lokomotif, itici gücümüz ise bizleri dünya’ya bağlayan ve kaçışımız olmayan yer çekimi, zira yazma sevgisi bizim için, elma’yı newton’un kafasına düşüren güç ile aynı.

amacımız, her 15 günde bir verilecek konu hakkında, yazılmış ve link’leri bize iletilmiş öykülerden bir seçkiyi burada dergi mantığında paylaşmak. sadece bir konu hakkında yazılmasının nedeni, öykü atölyelerinde uygulanan mantık ile aynı, tek konu üzerinde kafa yormak, kendimizi bu konuda zorlamak, sonrasında aynı konuda ki diğer yazıları okumak ve bu sayede yazım dilimizi, hayal gücümüzü geliştirmek.

kapımız herkese açık, katılmak için yapmanız gereken tek şey, verilen konuda, verilen tarihe kadar bir yazı yayınlayarak, link’ini bana yollamanız, sonrasında dergi yayın tarihinde tüm link’ler buradan belli bir konsept kapsamında yayınlanacak. aynı gün diğer sayının konusu ve tarihi de paylaşılarak, bu döngü devam ettirilecek.

***

sayı 1 :
konu : çocuk parkı
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 1 çocuk parkı)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/1/ )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-1-cocuk-parki/ )

***

sayı 2 :
konu : fare*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 2 fare)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/2/ )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-2-fare/ )

***

sayı 3 :
konu : daktilo*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 3 daktilo)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/3/ )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-3-daktilo/ )

***

sayı 4 :
konu : çamur*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 4 çamur)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/4/ )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-4-camur/ )

***

sayı 5 :
konu : oda*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 5 oda)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/5 )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-5-oda/ )

***

sayı 6 :
konu : sınıf*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 6 sınıf)
pdf formatında dergi yayını:( http://www.uludagsozluk.com/soyku/6 )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/sayi-6-sinif/ )

***

sayı 7 :
konu : deri*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 7 deri)
pdf formatında dergi yayını: ( http://www.uludagsozluk.com/soyku/7 )
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/deri/ )

***

sayı 8 :
konu : ateş*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 8 ateş)
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/ates-2/ )

***

sayı 9 :
konu : ayna*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 9 ayna)
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/9ayna/ )

***

sayı 10 :
konu : temasız*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 10 temasız)
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/temasiz/ )

***

sayı 11 :
konu : yüzük*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 11 yüzük)
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/11yuzuk/ )

***

sayı 12 :
konu : satranç*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 12 satranç)
soykudergi com websitesi dergi yayını: ( http://www.soykudergi.com/12satranc/ )

***

sayı 13 :
konu : kuş*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 13 kuş)
soykudergi com websitesi dergi yayını: (http://www.soykudergi.com/13kus/)

***

sayı 14 :
konu : kar*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 14 kar)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/14kar/

***

sayı 15 :
konu : soba*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 15 soba)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/15soba/

***

sayı 16 :
konu : kapı*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 16 kapı)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/16kapi/

***

sayı 17 :
konu : kalem*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 17 kalem)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/17-kalem/

***

sayı 18 :
konu : taş*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 18 taş)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/18-tas/

***

sayı 19 :
konu : çiçek*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 19 çiçek)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/19-cicek/

***

sayı 20 :
konu : temasız*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 20 temasız)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/20temasiz/

***

sayı 21 :
konu : ada*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 21 ada)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/21-ada/

***

sayı 22 :
konu : mum*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 22 mum)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/sayi-22-mum/

***

sayı 23 :
konu : kibrit*
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 23 kibrit)
soykudergi com websitesi dergi yayını: http://www.soykudergi.com/23-kibrit/

***

sayı 24 :
konu : mandalina
entry olarak dergi yayını: (bkz: söykü dergisi sayı 24 mandalina)
soykudergi com websitesi dergi yayını: 06 Ocak tarihinde yayınlanacaktır.

***

sıkça sorulacak sorular:

- derginin ismi neden söykü?
+ 2 nedeni var. söykü halk dilinde yatarken ya da otururken arkaya konulan yastık anlamına gelmekte. o gün yazdığımız bir yazıyı yatarken aklımızdan geçiriyor, uyurken başımızı ona yaslıyor ve huzur buluyorsak, bu işi seviyoruz demektir. ikincisi söykü, s öykü diye de açılabilir, bu yeri geldiğinde sözlük öyküleri olabildiği gibi, okurun yorumuna göre süpersonik öyküler, saçma sapan öyküler, sıradan öyküler, sağlam öyküler gibi bir anlam da kazanabilir.

- zaten her gün bir sürü yazı yayınlanıyor, neden böyle bir yol seçtiniz, motivasyonunuz ne?
+ bir çok nedeni var;
1 - son dönemde pek çok öykü dergisi okudum, en iyilerinde, en adı duyulmuşların da bile, burada okuduğumdan daha güzel öyküler okumadım. o halde neden bu yazılarda bir dergi oluşturmasın diye düşündüm ve bu konuda bir girişimde bulunmak istedim.
2 - ne yazık ki bazı şanslı kişiler dışında sanıyorum ben de bunlara dahilim pek çok kişinin yazdığı emek verdiği güzel öyküler okunmadan yitip gidiyor. bu konuda bugüne kadar dertlerini paylaşan, hevesli, güzel yazan pek çok kişiden mesaj aldım, tek istedikleri okunmaktı, bana link'lerini attılar, okudum, oturduk, konuştuk, karşılıklı eleştirilerimizi paylaştık ve böyle bir eksiklik olduğunu fark ettim. bu dergi sayesinde henüz sözlükte fark etmediğimiz, fakat güzel yazan pek çok yazar keşfedeceğinize / keşfedeceğime inanıyorum.
3 - sinerji kelimesini sevmesem de, ortak bir nokta üzerine yazmak, yazılan diğer öyküleri okumak, bu konuda uğraşan kişileri geliştirecektir.
4 - sözlüğün içler acısı durumu diyerek ağlamaktayız hepimiz, pek çok iyi yazdığına inandığım yazar artık buralarda değil, bunu durdurmak, değiştirmek için somut bir adım atmak, sözlükteki gidişatı; entry girmeyerek değil, entry girerek değiştirmek, en azından denemek önemli.

- bu konudan kimlerin haberi var, bu işte yalnız mısın?
+ yaklaşık 1 hafta önce bu fikri yazılarını beğendiğim bir miktar yazar ile paylaştım. 9 yazardan bu konuda destek aldım. tabi benim farketmediğim, unuttuğum yazarlar olmuştur. onlardan da buradan özür diliyorum, mesaj attığım kişiler dışında iyi yazan yazar yok demek değildir bu, aksine eğer unuttuklarım varsa, farketmediklerim varsa bu benim ayıbımdır. dediğim gibi dergi herkese açıktır, öykü yazmak isteyen herkesin yazısını yayınlayıp link'ini bana 13 şubat sabah 09:00'a kadar iletmesi yeterlidir.

- konuya ne kadar bağlı kalmalıyım?
+ konu konsept bütünlüğü içindir. örneğin; çocuk parkı konusu verildiğinde, isterseniz içinde çocuk parkı geçen, isterseniz çocuk parkında bulunan ve ona özgü bir obje geçen, isterseniz oranın arka plan olduğu, isterseniz konunun onunla bağlandığı bir öykü yazabilirsiniz. mümkün olduğunca özgürsünüz, lakin bir yerden konuya teğet geçmelisiniz.

- derginin yayın tarihi ile benim kendi entry’imin yayın tarihi arasında bir korelasyon var mı?
+ entry’nizi konu açıklandıktan sonra istediğiniz zaman, istediğiniz bir başlık altında ya da başlık açarak yayınlayabilirsiniz, lakin ne kadar yakın zamanlı olursa o kadar taze olacaktır tabi. bir de dergi yayını öncesi okunması için yayın saatinden önce iletilmesi önemli.

- gelen her yazıyı yayınlayacak mısınız?
+ yazı yayınlamak bizim tekelimizde olan bir şey değil tabi ki, burası bir sözlük olduğundan herkes yazılarını yayınlamakta özgür, fakat dergiye link'i girecek, dergi bütünlüğünü oluşturacak yazılar belli kriterlere uymak zorunda. bunları değerlendirme işini şimdilik ben üstleniyorum lakin zamanla kemik bir kadro oluşacaktır, bu değerlendirme herkes tarafından yapılacaktır. 2-3 sayı, işler yoluna girene kadar, ben de sizler kadar rahatsız olsam da, ne yazık ki bu şekilde bir miktar anti demokratik ilerleyeceğiz. sonrasında kemikleşmiş bir kadro kendiliğinden oluşunca iş bölümüne gideceğiz.

- bu iş sadece bir başlıkta yayınlanan link'lerden mi ibaret olacak?
+ ben adım adım ilerlemeyi seven biriyimdir. zira büyük hayallerle, büyük planlarla harekete geçmenin genelde hüsran ile sonuçlandığını gösterdi hayat bana. şimdilik bu şekilde başlıyoruz, bir bakalım ne olacak, 2. sayıyı görebilecek miyiz, sonrası içinde planlar var ama henüz bunlar için çaba sarfetmek için erken. ***dergi şimdilik, sözlüğün herhangi bir başlığında belirtilen konuda yayınlanmış öykülerin link'lerini içeren bir entry'den ibaret olacaktır. aynı öyküler 1 hafta sonrasında ise pdf olarak biraraya getirilmiş şekilde arşivlemek isteyenler, bastırıp okumak isteyenler için yine aynı entry'de yayınlanacak link'ten indirilebilecektir.***

şimdilik aklıma gelen muhtemel sorular bunlardı, gelen sorulara göre, bu kısmı edit'leyeceğim.

*** mesaj ile çok sorulduğu için eklenmiş sorular ***

- dergi de çizgi ne olacaktır? belli bir biçim var mı benimsenen, argo, şiddet, seks ne kadar olabilir ?
+ derginin belli bir standardın üstünde, imlası, dil bilgisi düzgün öyküleri seçmek dışında bir çizgisi yoktur. öyküler argo içeriyor, seks içeriyor, şiddet içeriyor diye ayrıma uğramayacaktır. lakin can yücel'in argoyu kullanmasıyla herhangi bir kavgada ki argo kullanımı arasında ki fark da gözetilecektir. herhangi bir seks öyküsünde olayların ele alınışı ile, kozinski kitapları arasında ki fark da aynı şekilde aşikardır. cem yılmaz'ın dediği gibi "bel altı espri yoktur, iyi ya da kötü espri vardır."

- zaten bu yazılar yayınlanıyor dergi çıkmadan önce siz sadece link'leri bir araya getiriyorsunuz bu mu dergi, açar entry'i okurum, o zaman amaç ne ki, basılmayacakmış da nasıl olsa?
+ keşke dediğiniz gibi olsa, peki gerçekten farkediyor musunuz her girilen entry'i, yoksa bir kaç eğlencelik başlığa bakıyor, bir kaç tanınmış ismin uzun entry'lerini okuyor, bununla mı yetiniyorsunuz? yukarıda da pek çok kez yinelediğim gibi, bu dergi fikrinin temel çıkış noktası, sözlükteki öykü tarzı entry'ler giren fakat okunmayan kişilere okur sağlamak, öykü ile ilgilenen kişileri bir araya getirmek ve bu tarz yazılar okumak isteyen kişilere, bunlara ulaşabileceği bir platform oluşturmak. bu demek değil ki sadece o yazarların dergideki öyküleri okunacak, belki tarzını sevdiğiniz biri çıkacak, onun eski yazılarını da okuyacaksınız. okur da, yazar da böylece aradığını bulacak. ayrıca bu dergi büyük hayallerle yola çıkmış, sözlüğün resmi bir dergisi değil, sadece iyi bir şeyler yapabilir miyiz diye oluşmuş kendi çapında takılan mütevazi bir oluşum. bu değil ki zaman içinde büyük işlere imza atmayacak, onlarda olur umarım, ama ilk adım o değil, toplumdaki sabır eksikliğinin bulaşmamasını başarabilirsek, temkinli bir şekilde büyüyebiliriz. ilk adım az ama öz kemik bir yazar ve kemik bir okur kitlesinin oluşmasıdır. bunu başarabilirsek, beni tanıyanlar az çok tahmin eder ki sonrası planlanmıştır.

- bence çok saçma, gereksiz, boşuna yormayın kendinizi, hem yapılmışı var, başka dergiler de var sözlüklerin?
+ sözlükte sadece bir başlık istila etmemiz sanıyorum yazarlar olarak hepimizin hakkı, bizim de yaptığımız bu, herkesin başlık açmakta özgür olduğu bir ortamda bu girişimin saçmalığı bu eleştiriyi getiren sizlerin özgürlük alanlarını kısıtlamamaktadır. yorulmaya gelince, öykü yazmak ve okumayı yorucu bir iş olarak niteleyen kişilerin zaten bir öykü dergisi oluşumda bulunması yanlış. başka dergilere gelirsek, bunu demek, uykusuz var, neden bir de penguen var ki, aaa ama bir de utanmadan leman diye bir dergi var demek ile aynı. o yüzden çok sesliliği ve renkleri tercih eden biri olarak bu eleştiri çok geldiği için sadece üzülüyorum.

*** sorulmak yerine ortalığa atılan sorumsu iftiralar ***

- bu fikri size moderasyon verdi değil mi, zaten bana teklif ettiler önce, ama ben kabul etmedim?
+ bu fikir tamamen yurtdışında boş vaktim çok olduğundan aklıma gelmiştir. bana ne bir teklif gelmiştir moderasyondan, ne de bu dergi uludağ sözlüğün resmi bir dergisidir. moderasyon sadece bu oluşum kendileri ile paylaşıldığında destek olacaklarını (pdf formatına alan ayırmak, gelişmelerde duyurmak) bildirmiştir.

- arkadaşım sen kimsin, bu dergi ne, nasıl bir haktır öykü seçmek?
+ öykü dergileri belli bir takıma sahiptir. bu takım belli yazıları seçer ve yayınlar. böylece zaman içinde dergilerin çizgileri oluşur. bazı takımlar yeraltı edebiyatını destekler, derginin konsepti zamanla ona döner, bazıları romantik yazıları destekler konsept ona döner. bu dergi uludağ sözlük resmi yayın organı olmadığından, tamamen kişisel bir çıkış noktasından genele yayılmayı hedefleyen bir oluşum olduğundan, herkes alternatif konseptlerde kendi dergisini çıkarmakta özgürdür. uludağ sözlük'te daha çok dergi çıksın, daha çok okuyalım, buna en çok ben sevinirim, bu derginin çizgisini seven bunu okur, diğerini beğenen öbürünü.

- siz insanların öykülerini eleyince, bu çok tırt olmuş diyormuşsunuz?
+ karakter olarak ben, herhangi bir emek ürününe tırt diyecek yapıda bir insan değilim. ayrıca ben öykü yollayan herkese (60 küsur yazar) tek tek cevap yazarak, kendimce eleştirilerimi, yorumlarımı ilettim. bu hep böyle olacak, zira öykü yayınlamaktan daha önemli olan, o öyküler üzerine karşılıklı konuşmak yorumları paylaşmak, böylece daha iyi yazmak.

***

şimdiden desteğiniz için teşekkürler, tekrar belirtmek isterim ki bu dergi benim değil, tüm yazarlarındır, 13 şubat saat 11:00'de ilk sayımız ile görüşmek üzere, öykülerinizi bekliyoruz, ve bu oluşumun da pek çok diğer girişim gibi, tozlu "iyi niyetli fikirler arşivi" raflarına katılmamasını umuyoruz.

*** seçim prosesi ile ilgili edit ***

"daktilo" sayısı ile başlayarak, bundan sonra öyküler bir ekip tarafından seçilecek, ekibi oluşturan kişilerin isimleri ilgili sayının başlığında yayınlanacaktır. daktilo sayısı için değerlendirme yapacak kişiler;

bandini, biradetbeyfendi, esesdopiyespiyes, experimental, mbaran, sirkecidentrengider'dir.

öncelikle ekip ile ilgili bir kaç bilgi vermek istiyorum ki;

tamam seçim ekibi var, ama seçim ekibini kim seçti, seçim ekibini seçenleri kim seçti, seçim ekibini seçenleri seçenleri kim seçti...

lim n->8 seçim[n ekibini n*(-leri) kim (n-in+ti)] ... (formül 1-a)

gibi sadece karalama amaçlı eleştiriler ile karşılaşmayalım.

bilinmesi gereken en önemli husus; ekipte bulunan yazarlardan hiç biri tanıdığım kişiler değildir, zaten sözlük de bir sosyal platform olmadığı için, çok fazla da tanıdığım yoktur burada, sonra lütfen arkadaşlarını toplamış denmesin, ekibin oluşturulmasındaki kıstas kendileri değil, yazıları olmuştur.

ekipte bulunan herkesin kattığı farklı artılar ve tarzlar bulunmaktadır. örneğin; biri dil bilgisi, biri akıcılık, biri mizah, biri edebiyat, biri kurgu konusunda sahip olduğu bilgilerle ve benimsedikleri tarzlarla eminim ki adaletli bir seçim mekanizması oluşturacaktır.

yanılmadığımı bana ispatlayan bugün ki bir olayı paylaşmak istiyorum.

teklif götürdüğüm bir yazar, "tamam, seve seve, ama x isimli yazar benim arkadaşımdır, onun öyküsü gelirse seçiminde benim oyum olmasın." demiştir sonrasında ise alnından öpülüp ekibe katılmıştır.

***

şeffaflık açısından da prosesi kısaca özetliyeyim;

1 - öykülerinizi yine ilk 2 sayıda olduğu gibi öykü ismini taşıyan bir başlık açıp yayınladıktan sonra bu başlığın ismi ile bana yolluyorsunuz.

2 - ben öyküler biriktikçe, belli bir frekansta ekip ile paylaşıyorum.

3 - ekip öykü yayınlama süresi bittikten sonra her öykü için verdikleri puanları ve yorumlarını bana iletiyor, ben tüm puanları bir excel tablosunda birleştirdikten sonra, puanları sıralıyor ve ilk 16 öyküyü dergiye ekliyorum. şeffaflık açısından oluşturduğum tabloyu da ekip ile paylaşıyorum.

4 - elenen öykü sahiplerine iletilmesi için tüm yorumları "mbaran"'a iletiyorum, kendisi bu yorumları derleyerek, öykü sahiplerine iletiyor. mbaran'dan size iletilen yorum tüm ekibin görüşüdür.

5 - ekip sabit değil, değişimlere uğraması sayısının azalması, artması mümkün. bu tamamen ekip üyesinin yorum iletmesine, yorumlarının detaylı olmasına , özellikle ekstrem puanlamalarında (0,1,9,10) bu puanı temellendirebilecek yorumlarda bulunabilmesine bağlı.

***

notlar:

- seçim ekibinde olup öykü de yazan yazarların öyküleri kendileri görüş belirtemeyecek şekilde değerlendirilecektir.

- ekip kalabalık olduğundan, gelen öykü sayısına bağlı olarak ekip üyelerinden öykü yollayanların dergiye girecek öykü sayısına sınırlama getirilecektir.

***

öykü gönderme konusunda dikkat edilmesi gereken hususlar:

1- kısmen veya tamamen, daha önce entry olarak girilmiş ya da bir başka sitede yayınlanmış hiçbir öykü kabul edilmeyecektir.
2- öykülerin başlıkları sözlük formatına uygun açılmalıdır. yazarlara soru sormamalı ve anket şeklinde olmamalıdır.
3- öykülerdeki imla/yazım hataları ve anlatım bozuklukları öykünün değerlendirilmesinde negatif unsur olacaktır. azami dikkat gösterilmelidir.
4- herhangi bir kişi veya topluluğa hakaret eden (tck 125), intihara veya uyuşturucuya özendiren (tck 84 ve 190), 5860 nolu kanun gereği atatürk'e ve mirasına hakaret eden, inançları ve inanan kişileri aşağılayan (tck 216)ırkçılık ve herhangi bir siyasi görüş/topluluğun propagandasını yapan hikayeler kabul edilmeyecektir.
5- yayınlanması için belirtilen süreden sonra gönderilen yazılar değerlendirilmeyecektir.

***

ortaya konan emeğe saygı duyan, yazıları okuyan, okuduklarını üşenmeden yorumlayan, öyküsü girmemesine rağmen olgunlukla bunu karşılayıp uzun uzun mesajlarla "nasıl daha iyi olabilir"'i tartışan, öykü yazmıyorum ama yine de nasıl destek olabilirim diyen, öyküsü girmese de her zaman bizi destekleyen, sözlük dışı platformlarda da reklamımızı yapan herkese teşekkürler, iyi ki varsınız.

***

söykü dergisini facebook'dan takip etmek isteyenler için "söyküdergi" grubu: http://www.facebook.com/g...s/235844273203561/?ref=ts