bugün

Bir düşünce ya da görüntünün* bir diğerine "gel pisi pisi" demesi, başka bir düşünceyi, kavramı bilince getirmesi.
Bir idrakla kazanılan bir fikrin başka bir idrak ile kazanılan fikir arasında bağıntı kurulması, birinin diğerini hatıra getirmesidir. Bu bağıntı zaman ve mekanda yakınlık, benzerlik ve karşıtlık sebebiyle kurulur. Fasulye deyince pilavın; kedi deyince köpeğin akla gelmesi gibi.
Düşüncelerin birbirini uyarmasını, etkilemesini ifade eden terim..
(bkz: serbest çağrışım)
beyaz, beyaz, beyaz, beyaz, beyaz, beyaz, beyaz, beyazzz...

(bkz: inek ne içer)

(bkz: süt)

(bkz: birinci sınıf kaliteydi)*
cagrisa cagrisa havada turna
bagdat tan mi geldin agzibda hurma

yukarida da gorulugu uzere cagrisim klimsi azara guzide bir turk halk muzigi parcasini hatirlatmistir. iste cagrisim budur.
sol framedir.
büyük markaların, pazarlama tekniklerinde sıkça kullandığı, çoğu zaman farkında olmadığımız fakat her an beynimizdeki varlığı devam eden bilinçaltı olayıdır.
Bazen yolda yürürsün, güzel bir kaldırım taşına basarsın; taş yerine oturmamış olduğu için yağmurda altında birikmiş olan su üstüne sıçrar.

Tadına varmakta olduğun yağmurun, seni rahatsız eden bir yan ürünü ortaya çıkar.

Konuşmak da böyledir.

Özenle seçmekte olduğun kelimeler, senin veya seni dinleyen kişinin zihnine çağrışımlar sıçratabilir. Belki de konuşan kişinin kasten bir gönderme yapmakta olduğunu düşünürsün.

Seni ve hayatını bilen kişilerle konuşmanın bir avantajı, genel bağlamı bidliği için yeni bir şey anlatırken, her şeyi en baştan anlatmak zorunda olmamaktır.

Bir dezavantajı da seninle ilgili olarak bir şeyleri bildiği için, bazı kelime veya ifadelerinde bazı göndermeler olduğunu düşünmektir. Seninle konuşan tanıdığının böyel bir niyeti olmasa bile, zihnin seni sürekli sorgular.
bir varlığın başka bir varlığı hatırlatması olayıdır.aristoya göre dört temel ilkesi vardır.
1-zamanda yakınlık.
2-mekanda(uzayda) yakınlık.
3-benzerlik.
4-karşıtlık.
(bkz: çağrışım yoluyla entry girilmesi)
70 ve 80li yıllar arasında ki dönemde hardal grubu ile parlayan bir diğer gruptur.
etkisi düşen diğer isim ve gruplar karşısında iyi sıyrılıp kaliteli müzikler üretmişlerdir.
Davranışlar, düşünüler, kavramlar arasında, yer, yön ve zaman birliğinin etkisiyle kurulan benzeşimsel(analojik) bağlantılar sonucu, bilinç alanına bunlardan birisi girince ötekini de bilince çektirtmesi olayıdır.
orhan şaik gökyay'dan söz ederken kafamda nazım'ın davet şiirinin yankılanması...

(bkz: bu vatan kimin)
(bkz: bu memleket bizim)
Çağrışım, önce kendisinin çıkmasına vesile olan hallerin yokluğunda şuur hallerinin benliğe geri dönüşünü idare eden oldukça karmaşık yasaların toplamıdır. Bu yasalar hatırlama ile ilgilidir. Bunlardan yalnız birisi olan çağrışım ise, ruhsal bir olaydaki bir şuur halinin, kendiliğinden, otomatikman, bir veya birçok şuur halinin uyanmasına sebep oluşudur. Fikirler arasında ki mantıklı bağdan ve hükümlerden çağrışımı ayırmak gereklidir.

Bu yasalar başlıca şu kısımlara ayrılır;

A- Yeniden doğuş;

1-Yeniden doğuş yasası; tek başına düşünülürse, geçmişe bağlı her şuur hali yeniden doğmaya, geriye dönmeye meyleder.

2- Şiddet Yasası; Bütün şartlar eşit ise, içlerinden pek şiddetli olan şuur halinin yeniden canlanması diğerlerine oranla daha büyük olasılık taşır.

3- Çokluk Yasası; Bütün şartlar eşit ise, çoklukla rastlanan şuur halinin iadesi, kendisiyle orantılı olarak, daha büyük bir olasılıkla meydana gelir.

4- Fasıla ve Unutma yasası; Bir şuur halinin canlanması fasıla ile ters orantılı olarak giderek zayıflar.

B - Dönüş;

1- Çağrışım Yasası; Eski bir şuur halinin geri dönmesi ancak içinde yaşanılan zamana bağlı şuur haliyle ortaklığı olursa meydana gelir.

2 -Beraberlik Yasası; iki hatırlama beraberce mevcutsa, her biri ötekinin dönüşünü davete meyleder.

3- Arasız sürüp gelme Yasası; iki hatırlama arasız olarak ardı ardına gelirse, birincisi ikincisinin dönmesini gerektirir. Fakat ikincisi birincisini davet etmez 2 ve 3. sürüp gitme yasası olarak birleşir.

4 -Benzeyiş Yasası; iki şuur hali birbirine pek az fark ile benzerse, birisi diğerini davet edebilir.

5- Tezat Yasası ; iki hatırlama, iki zihni imaj birbirleriyle zıtlık halinde bulunursa, biri ötekini davet edebilir.

Bu yasalarda geçmiş şuur hallerinin hatırlanması söz konusu değildir. Beraberlik ve arasız sürüp gelme yasasına '' Yakınlık ile çağrışım'' da derler. Yakınlık üç kısımdır.

a) Zaman içinde yakınlık; iki olay birlikte olarak veya biri ötekinin ardı sıra gözükürse; birinin tasarımı ,zihni sureti, ötekinin suretini ( imajını ) uyandırır. Bu tarih itibarıyla her zaman olmuştur.

b) Mekan içinde yakınlık; iki olay aynı yerde olursa birinin imajı diğerini uyandırır. Ayrıca mekan olayı; olay mekanı hatırlatır.

c) Zaman ve mekan içinde yakınlık; iki olay aynı zaman ve mekan içinde meydana gelirse, zihinde daha çok iştirak etme, birinin ötekini çağırması olasılığını taşırlar. Çağrışım, ruhsal iç güdüsel alışkanlıktır. Ruhun ve organizmanın evvelce yaptığı yeni baştan yapmaya bir eğilimdir. Zamanda yahut mekanda yakınlık, benzerlik, zıtlık, sebep netice bağlantısı ile çeşitli çağrışımlar meydana gelir.

Spiritik çalışmalarda '' Kendiliğinden imaj çalışmaları'' Psikolojik ayrışma Metodun da kullanılır. Felsefe de ise deney ve gözlemlerin diğer geçmiş deney ve gözlemleri uyandırığ kıyas alanlarını açmaları, zihni çağrışımı meydana getirir.
bir kelimenin, bir sesin, bir kokunun, ağzımıza gelen bir tadın ya da bir görüntünün... elimizden tutup bulunduğumuz yerden bizi başka bir durağa bırakmasıdır. zihnimizdeki o ilk algının başka bir forma bürünmesidir. zamanda kısa süreli bir yolculuk (bak deminden şimdiye geldim) veya bir tür rahatlama pratiği... zihinde beliren ilk imge ile çağrıştırdığı şey arasındaki uzaklık, birbiriyle ilişki kuramama hâli çağrışımı daha güçlü ve şaşırtıcı kılıyor. tabi bana göre. bildiğimiz bir yemekten daha önce almadığımız bir tat almak gibi. örneğin mazzy star'ın "look on down from the bridge" şarkısını (oldukça depresif bir şarkı) dinlerken zihnimde polizei (1988) filminde üstünde renkli yazıların olduğu bir duvarın dibinde bekleyen ali ekber (kemal sunal) canlandı. bilemiyorum, bu müziği o sahneye yakıştırdığım için mi, duvarı bir köprüye benzettiğim için mi yoksa şarkıdaki bekleme hâlini ali ekber'in yüzünde gördüğüm için mi? belki de hepsi. çağrışım böyle bir şey. mazzy star'ın depresif sesiyle ali ekber'i ( bak mazzy star'dan ali ekber'e geldim) aynı anlatımın, aynı hayalin içinde buluşturabiliyor.
bir şeyin benzer bir özelliğiyle başka bir şeyi hatırlatması.
kendiliğinden olandır.
serbesttir.