bugün

-insanın içinde bulunan öz benlik,çıplak gerçeğimiz.
-beğenilen,hoşlanılan,hoşa giden şeyi anlatmak için kullanılan sıfat.
"her nefis ölümü tadacaktır" sözündeki tatma eylemini yapacak oloan şey
ruh, can, yaşam, kişi, öz anlamıyla insandaki doğuştan gelen eğilim ve bedenin istekleri.
tasavvufî bir terim olarak, insanları doğru yoldan uzaklaştıran altbenliğe denir. bu freud 'un bahsettiği 2. benlik olarak da düşünülebilir.
dünyayı bir imtihan yeri olarak düşünen tasavvuf düşüncesine göre insanin içbenliğini, nefsini yola getirmesi için iki yola başvurması gerekir: tasviye-i nefs ve tezkiye-i nefs. bunlar ruhu kötülüklerden arındırırlar.

nefsi arındırma yedi aşamada gerçekleşir:

*nefs-i emmare
*nefs-i levvame
*nefs-i mülhime
*nefs-i mutmainne
*nefs-iraziye
*nefs-i marziye
*nefs-i kudsiyye
sözlük anlamı öz varlık ve kişilik olan sözcük. aynı zamanda bir beğenme nidası olarak da kullanılmaktadır..
(bkz: nefise karatay) * *
insanı insan yapan olgu. bir hadiste şöyle söylenmiştir "allah katında hayvan ve meleklerin yeri sabitir, insana ise nefis* bahşedilmiştir, insan nefsini terbiye ettikçe melekten de üst olabilir fakat nefsinin yolundan gittikçe hayvandan da aşağı olur"
ülkedeki işçi ve memurlar bayramda eşek gibi çalışırken, kendisine ve meclise tatil izni veren, bu tatilde de günlüğü binlerce ytl'lik villalarda tatil yapan, bir de bunların üstüne din konusunda ahkam kesen siyasilerin; ayrıca jet-ski üstünde, havuzlarda gününü gün eden hacı hocaların yenik düştüğü olgu.
şeytanın içimizdeki konsolusudur.
on saniye kuralı olmayan edepsiz.
iyi ile kötü, doğru ile yanlış, karanlık ve aydınlık arasındaki demirden ağır ve kıldan ince bir çizgidir... Yönetmek hangi tarafta olacağını sadece aklınla seçtiğin zaman mümkün olur.
allah'da da bulunan şey.

eğer allah bir nefis sahibi olmasaydı insanoğlunu yaratıp cennet ve cehennem ödülü veya cezası ile sonuçlanacak bir sınav başlatmaz idi. haydi sınavı başlattı diyelim, bu durumda kendisini bilinir/tanınır kılmazdı.
Aynı zamanda ruh ebediyete göçtükten sonra bu dünyada "hayalet" olabilerek kalan parçalarımızdır. Bizimle beraber doğarlar bizimle birlikte de ölmeleri gerekir. Lakin "ölmeden önce ölmek" bektasilikte cini evvel öldürmektir.

Bizimle bir ama bizden ayrı yaşayan "nefis" "can" bazen de çoğul olarak "cin" olarak adlandırılır. Bizimle aynı inancı paylaşadabilirler paylaşmayadabilirler. Peygamber efendimiz veda hutbesinde "nefis"lerimize de çok, yani gereğinden çok zulmetmememiz gerektiğini öğütlemiştir.

Metafizik olarak insanı oluşturan bir esas sorgulanacak ruh, iki insanın içindeki hayvansallık yani cin yani nefis, üç insanın içindeki sonsuzluk yani keramet yani yüce yaradandır. Eğer ki insan cin'ini yani can'ını kontrolü altına almayı becerir sonsuzluğuna kanat açarsa o ruh arif olandır. Yok cin'inin sonsuzluğu kullanarak ruhunu köle etmesine izin verirse, örneğin sonsuz olasılık ile vicdanı yıldırabilen akıl veya onda şunda da var diyerek günahı sevimli gösterecek iç sestir bu, o ruh araya sıkışmış ruhlardandır.
ölmeden önce ölünüz şeklinde belirtilen ölüm nefislerini terbiye etmekten geçer. müslümanım deyu gezen ibne kişilerin kıçını yıkamaktan aciz kokuşmuş elleri ibadet ettiklerini sanıp semaya yükselttikçe şeytan oyununu oynar ve nefsine zuhur eder.
zira, kişiyi nefsinin istekleri haktan uzaklaştırır.
içimizde olmasına rağmen bir türlü tam olarak tanıyamadığımız en büyük düşmanımızdır.
nefis insanın içinde hür olarak daima kötülüğü ve arzularının tatminini isteyen bir histir. insanı arzularına zamanla köle yapar, nefsinin esaretinden kurtulup içsel özgürlük sağlanarak huzura erilebilir.

bu nefis terbiyesi çeşitli şeylerle olabilir. örneğin oruç tutmak ya da hoşlanmadığın ve küs olduğun birisiyle barışıp iltifat etmek vesaire.
(bkz: enfes)
hayatta yenemeyeceğiniz tek rakibinizdir diyebiliriz. kim güzel şeyleri görüpte faydalanmak istemez ki? hayatta yasak olan çoğu şey güzeldir gözümüze.
bence bu ego değil id olarabilir. yani alt benlik. çünkü, nefis bencil, hırslı, lezzet ve haz düşkünüymüş. bu ego olamaz. bu id'dir.
+oğlum yemek nasıl olmuş.
-nefis..
"yine nefsime hakim olamayip nefis yemekleri nefiseyle beraber yedik."
şeytandan daha tehlikeli olduğu söylenen, kendine ait makamları bulunup bu makamlardan mutmainne makamına ulaşmanın hayli zor olduğu, eğer terbiye edilmezse insanı cehenneme sürükleyen, kuran'ı kerimde de "nefis şiddetle kötülüğü emreder" şeklinde bahsi geçen, ruhun düşmanı olan varlık.

büyük evliyalar mürid iken mürşid tarafından yıllarca nefis terbiyesi görüp, nefisleri tedavi edilir ve istidatlarına göre belirli makamlara yükselirler. Yunus Emre'ler, Abdulkadir Geylani'ler, ibrahim Ethem'ler hep bu terbiyeden geçmişler, yıllarca mürşidlerinin dizleri dibinde eğitilmişlerdir.
bir takım insanların nefsine hoş gelen şeyleri bilinçdışı tetiklemesiyle mantığa büründürerek üzerine fikir bina etmesini sağlayan insanın doymak bilmeyen yönü. bir nevi id'i.
heva ve hevesini putlaştıranı gördün mü?
nefsinden yola çıkarak felsefi sistem kuranları bile vardır. ama farkında olmadan.
başıboş bırakınca insanın aleyhine çalışan.
ALLAH ile kul arasında 70 bin perde vardır. 7 derecede nefis vardır, nefsin her derecesine 10 bin perde düşmektedir. Nefsin her derecesini yukarıya doğru açtıkca perdeler kalkmaktadır. Allahu teale Muhakkaki nefis kötülüğü emredicidir buyurmaktadır.