bugün

türkiye nin en güzel ikliminde yaşıyor olup, türkiye nin en az yobaz barındıran memleketlerinden birinde hayatını sürdürüyor olmak, akp nin dağıttığı kömürleri gazete manşetlerinden öğrenmektir.
çevrendeki insanlarında üç aşağı beş yukarı senin gibi olmalarıdır.

bir egeli ne kadar şehirli de olsa kendini şehir yaşamına adapte etse de hiç bir zaman yöresel tarafını yitirmez. memleketine gittiği zaman 'napyon len?, gelipdurum, gidipdurum hadi garii' demeyi eksik etmez.
hele ki öyle konuşan birini görsün bir anda gevşer yaylar. unutuveririz garii bir anda istanbul türkçesini.

ha bir de egeli olmak demek zeytinin, zeytinyağının hasını yemektir. çocukluğunuz zeytin ağaçlarının gölgesinde geçer. her zaman her yerde memleketini özlemektir. sizin için bahar iki kere gelir. bir yaz başlamadan evvel. ikide şimdi yaz bitince ilk yağmurda her taraf yeşile sardığında.
bir egeli, egenin en ücra köyünde bile yetişse moderndir. şehir insanıyla pek fark barındırmaz. işte bu nedenle türkiye nin birbirine en yakın standartlarda yaşayan insanlarının bulunduğu bölgedir ege bölgesi. bir muğlalıyla, aydınlıyla, manisalı, izmirli hatta denizlili arasında neredeyse hiç fark bulunmaz. kısacası mutlu, şirin her daim kendisiyle barışık insnaların memleketidir ege.
karadenizli olmaktan çok daha iyi olan durum.
(bkz: bodrum)
(bkz: didim)
(bkz: marmaris)
(bkz: kuşadası)
(bkz: nazilli)
ay çekirdeği'ne çiğdem, simit'e gevrek demektir.
egeli olmak yörüklüğünden gurur duymaktır.
egeli olmak gözünün alabildiğince uzanan zeytindir, üzümdür, denizdir.
"hadi bakem ge gari içeri aşam olup duru" diyen anneanneye "tamam şimdik geliyom" demektir...
http://4.bp.blogspot.com/...aGM/s1600-h/y%C3%83%C2%B6
herkese nasip olmayacak ayrıcalıktır.

(bkz: turgutlu)
(bkz: ödemiş)
evet ayrıcalıktır. samimi, sıcak, insan gibi insan olmaktır. egeli olmaktan gurur duymaktır. izmir'iyle, kuşadası'yla, bodrum'uyla bu yazar kişisinin sayamadığı bir çok güzel yeriyle cennettir cennet.
nerelisin sorusuna gurur ile cevap vermektir. tatile, memlekete gitmektir. özgürlüğün, hoşgörünün yapmacık olmadığını bilmek adeta ruhunuzda gezdiğini hissetmektir.nerelisin sorusuna cennetliyim demekle aynı şeydir aslında.
Egeli olmak, aydınlık yüzlü olmaktır. Yılın 360 günü paso güneşlenmektir. Karakışı yalnızca tv' den izlemektir. Palto, bot, eldiven, kaşkol hatta kazak giymemektir. Sürekli yanık tenle gezmektir. Her sabah pırıldayan güneşe uyanmaktır. yılın altı ayı denize girmektir. Aralık ayında bile balkonda yemek yemektir. Tarih, güneş, deniz ve doğayla iç içe yaşamaktır. 3-4 saatlik uykuyla 8-10 saatlik uykuyu almış olmaktır. Romatizma ve astımlı olmamaktır. Odun kömür almamaktır. Bacasız bir evde yaşamaktır. Meyve sebzeleri taze ve çok ucuza yemektir. Emekli olmak demektir. Sıkmabaş ve çember sakal görmemektir. Kısaca yaşamak demektir. Evet yaşamak. Yaşamak... Homeros' un dediği gibi; "En güzel yeryüzü ile en güzel gökyüzünün olduğu yerde yaşamaktır."

(bkz: Didim de yaşamak)
arkada ida dağlarında mis kokulu çam ormanları, minik tepelerde sıra sıra zeytin ağaçları, kıyılarda muhteşem bir deniz görmektir, sabahın altısında bile kahveleri dolduran emekli, yaşlı, sakin, insanların bakışları altında sabah yürüyüşünüzü yapmaktır, ikindi vakti denize gitmek, güneşlenmek, haftada birkaç kez hasan boğuldu'ya buz gibi suya ayaklarınızı soka soka piknik yapmaktır, kışları kaplıca sefası yapmaktır. sabahları mahalle arası dolaşan küçük çocukların sattığı gevrek simit eşliğinde, bozcaada kekiği katılmış zeytinyağına banıp banıp yiyerek güne başlamaktır. armutçu geldi hanım diye bağıran kara feraceli -ki bazı yörelerde buna terlik denir- armutun, incirin hasını almaktır, akşamları semizotu yemeği , börülce salatası ile muhteşem hafif lezzetler tatmaktır,adatepe taş mektepte ders alabilmeyi hayal etmektir, velhasılı kelam egeli olmak çok keyiflidir..
yeri gelip efe olmaktir, gözlemeye hasas katip yaren yapip yemektir. dürüstlüktür, safliktir, köylülük iclerine islemis ama kendisini de gelistirmeyi elden birakmamaktir. bagda bahcede calismaktir. akan suya, öten kusa siirler yapmaktir, tarlalarda manilerle atismaktir. yaslilarin destanlari abartarak anlatirken bile heyecanlanmasi yüzünden, dört kulak kesilip ciddi ciddi dinlemektir. yagmur yagarken; topragin keskin kokusunu sevmektir. uzun sap baglama ile calinan ezgilerle zeybek oynamaktir. egeli olmak, bir akdenizli olmaktan, anadolulu olmaktan, karadenizli olmaktan da cok cok farkli olmak demek degildir aslinda...
pek de övünülecek bir bölgesel nitelik olmasa gerek diye düşünüyorum. geliştirdikleri türk tipi ayrışım tezleri(boyoz, gevrek, vs)nin içini dolduran şeylere , ve her halükarda dile getirdikleri demokrat egeli havasını içinde taşıyan zeplin dün itibariyle dtp lilere gerçekleştirdikleri saldırıyla düşmüş bulunmakta.

cumhuriyet halk! partisi ön tanımlı demokrasi anlayışı ile buraya kadar gidilebilirdi ancak ve balon sönecekti ki biraz erken söndü sanırım. yine her fırsatta hiç çekinmeden dile getirdikleri çağdaş, medeni, muassır medeniyet seviyesine hiçbir zaman erişemeyeceklerini düşünüyorum bu üzerlerindeki narsist(güneş etrafımda dönüyor) elbisesini çıkarmadıkları sürece varolan inandırıcılık yeteneklerini de kaybedeceklerinden de şüpheliyim.

eğer bahsedilen egelilik ile çağdaşlık ve moderniteyi aynı kefeye koyacaksak bu türkiyedeki ege bölgesi değil yunan egesi olmalıdır bence ve demokrasinin neden bu yakada değil de o yakada dünyaya yayıldığını da anlamak zor olmasa diyorum.
avrupalı olmak demektir. (Sanki)
otobüs peşinden koşmayı sevmemektir, trafikte 4 saat hiç bir şey yapmadan oturacak sinir sistemine sahip olmamaktır,rahatlıkta son noktada olmaktır. hayattan alınacak keyfi zerre kaçırmamaktır. yaz-kış yeşil olan defne ağacını, zeytin ağacını, sakız ağacını etrafında göremeyince bi garip olup, üzülmektir.
gidiyom geliyom diyerek samimiyeti elden bırakmamak
elalemin ne giydiğine bakmamak
kimin ne zaman nerede kim ile ne yaptığıyla ilgilenmemek
yaşadığı ülkeyi sevmek
demokrasiyi cumhuriyeti laikliği sevmek
hak bilmek
özgürlükçü olmak
sıcakkanlı ve anlayışlı olmak
rahat olmak
az biraz tembel olmak
keyfine düşkün olmak
insan dil din cinsiyet ayırmamak
ve egeliyim diye kendini üstün görmemek demektir, egeli olmak.
sıcakkanlı olmaktır.
ot yemeklerini sevmektir.
yaz kış güneşi bol bol görmektir.
bir otobüse atlayıp birkaç saatte marmarise kaçabilmektir.
vücuda d vitamininin yeterli ölçüde zerk olmasından dolayı mıdır, yediğinden içtiğinden midir, havasından suyundan mıdır, daha sağlıklı olmaktır. vücut-beyin sağlığı orantılıdır ayrıca...
egeli olmak hele birde denizli cumhuriyetinden olmak ayrıcalıktır.
--spoiler--
götüvecesen götüveee götüvemicesen götüvecekler vaa
--spoiler--

götürüvereceksen götürü ver götürmiceksen götürüverecekler var.
Simite "Gevrek"
Çekirdeğe "Çiğdem" diyenlerin anavatanıdır.
(bkz: izmir)
Egeli lodos olmaktir...
izmirden mi bahsediyoruz afyondan mi sorusunu akla getirir? cevaba gore degiskenlik gosterir.
Galiba Efe kanı taşımaktır.
Kadınlar sinirlendiğimde tıpkı bir efe gibi sinirlendiğimi söylüyorlar. Sonra gece evlerine bırakınca bize gelsene zeybek oynarız gibi ahlaksız tekliflerde bulunuyorlar.
Tabiatta Bulunan Tüm Yeşil Bitkileri Zeytinyağında Kavurup Yiyebilme Becerisidir Egeli Olmak,
Kahvaltıda Salçaya Zeytinyağı Koyup Yemek
Kalbim Ege'de Kaldı Çalmaya Başladığında Hüngür Hüngür Ağlamaktır Egeli Olmak,
Duyduğun Her Zeybekte Duygulanmak ve Sebebini Bilmediğin Halde Sürekli Egeli Olmaktan Gurur Duymaktır Egeli Olmak,
Egeli Olmak Ege Bölgesinin Ege bölümüne Dahil Olmak Demektir, Kütahya'yı, Afyon'u iç Anadolu'dan Sayıp Balıkesir'i Marmara Bölgesi'nin ili olarak görmektir Egeli Olmak,
Mısıra Darı, Tepsiye Sini, Biraz Büyük Tencerelere Harannı, Tavaya Karakız, Çamaşır Suyuna Klorak Demektir Egeli Olmak,
Aslında Egeli Olmak Bağda Bahçede Çalışmaktır, Yeri Gelip Efe olmaktır, Dürüstlüktür, Saflıktır, Köylülüğün içimize Kadar işlemesidir Ama Kendini de Gelistirmeyi Elden Bırakmamaktır, Egeli Olmak,
Böyle Güzel Bir Duygudur işte EGELi OLMAK........
buyrun benim ege bölgesinden bütün sülalem.
içine yağ konan her şeye zeytinyağı doldurmaktır.
Yalnız balıkesir de bulunduğum sürece dikkatimi çekti; özellikle kadınların cildi güzel. Temiz havadan ve sürekli zeytinyağı tüketiminden olsa gerek.