bugün

derler ki lars von trier için krallık neyse, david lynch için ikiz tepeler de öyledir. ayrıca ustanın başyapıtlarından kayıp otoban-lost highway bu ayki dvdli empire'ın hediyesi. ilgilenenlere duyurulur.
kafka freud jung karışımı bir beyin.. modern sinemada cok özgü bir yeri vardır..her türlü temayı tek filmde kullanmış 30 yıllık yönetmen-yapımcı-senarist..ve bu 30 yıla 11 film sıgdırmıstır.. filmlerindeki anlam karmasası daha doğrusu zenginliği şu yönden cok severim:sinemadan anlamayanlar çeker gider!!
yeni filmi inland empire ile yeniden hakkında koşulacak , kimileri nefret edecek kimileri hayran olacak yine. ülkemize gelirse ilk kez sinemada izleyeceğim kendisini.
bir yerde okuduğuma göre sinemanın bir görsel anlatı sanatı olduğunu vurgulayıp edebi bir temele dayanması gerekmediğini belirtmiş. yani hikayenin bir başı sonu girişi gelişmesi sonucu olması gerekmediğini, varsa bile hepsinin iç içe geçirilebileceğini söylüyor. öyle ki adam son filmde sahne çekimlerinden önce senaryoyu yazıyor.

ey okur kişi eğer sinema anlayışın hikaye olsun, anlatılsın, etkileneyim, eğleneyim, üzüleyim, ağlayayım ama anlayayım ise yaklaşma. lütfen!
umut sarikaya

-sayin david lynch neden film cekmiyorsunuz hayranlariniz uzun zamandir yeni filmleriniz bekliyor..

+artik bidondan bardaga su dolduruyorum bu daha gerilimli mahvoldum suan biliormusun(dokulme geril dokulme)
david lynch filmleri "hmmz böyle oldu, o yüzden bu yaşandı" şeklinde mantık yürütülecek normal filmler gibi değildir. daha çok seyirciden izlediğini yorumlaması istenir, yaşanan duygu tam olarak "anlamamak" diye tabir edilemez belki, ama bu farklı tarz, bir çok kişide yabancılaşma yaratır, arada boşluklar oluşur.

taşları yerli yerine oturtmak genelde seyircinin işidir.
"zihniniz birçok harika ve güzel şeyi dizginleyebilir. mantık ve sebep aramaksızın her zaman başka birşey, görünmeyen birşey mevcuttur. dünya sonlu olmaktan çok, sonsuz bir yerdir. "

"anlamlar ve olaylar hakkında konuşmak hoşuma gitmiyor. bazı şeylerin ne anlama geldiğini pek bilmemek daha iyidir. çünkü anlam çok öznel bir şeydir ve benim için taşıdığı anlam sizin için taşıdığı anlamdan farklıdır." sözlerini filmlerinde tema olarak kullanan yönetmendir.
Sayesinde kırmızı ruj sürmüş kadın dudağından korkar olduğum dahi yönetmen. öğrenciliğinde Six Figures Getting Sick adlı bir animasyon çeker, bu animasyonla katıldığı yarışmayı kazanarak ilk kamerasını alır, bu kamerayla eski eşinin başrolde oynadığı alphabet'i çeker, daha sonra grandmother ve amputee gelir. Bu kısa filmler sonrası ilk uzun metraj filmi olan eraserhead'i çeker ve gerisi gelir.

kanımca filmografisinde dune dışında başarısız bir film yoktur. twin peaks büyük kitleler tarafından tanınıp yüksek bütçeyle kült filmler çekmesine olanak sağlamıştır, fakat bu dizinin sadece ilk sezonunu lynch yönetmiştir.

Bir de tabi lynch denince filmlerine en az onun kadar katkısı olan bir diğer isim için (bkz: angelo badalamenti)
sıradışı filmlerin başarılı yönetmeni. bu adamın filmlerini izleyen 'ulan karışık film ama finalde her şey bağlanır' diye beklemesin çünkü bırakın çözülmeyi daha bir karışır her şey.
sinemayla fazla ilgileri olmayanlar için filmleri işkence amaçlı çektiği düşünülebilen, filmlerini anlamak için en az 3 kere seyredilmesi, 5 kere kafa patlatılması, bir kaç eleştirmenin yorumlarının okunması, izlemeyi başarmış bir kaç arkadaşla üzerine bir kaç saat tartışılması gereken, temposu yavaş senaryosu karışık kurgusu muhteşem müziklerin harika oyunculukların kusursuz olduğu filmleri çekmeyi başarabilen sıradışı yönetmen...
indie 103 1 fm'de yayın yapmaktadır kendisi.
izlerken ağız kenarından yavaşça akan salyaları ancak sonunda farkedebildiğin, bir bok anlamasan bile zaman kaybı hissiyatı yaratmayan filmlerin yönetmedir. first breath after coma dinleyip hayata geri dönmek işe yarar bir aktivitedir film sonlarında.
bu babanın filmlerini daha da anlaşılabilinir kılacak veysel atayman tarafından derlenmiş şiddetin mitolojisi kitabı vardır. ayrıca zizek in david lynch hakkında yazdıklarıda okunasıdır. lakin fazla kasmamak lazım fıtık edebilir. lost highway filminin herşeyini geçtim-başyapıtlığı aşikar- müzikleri bile ömre bedeldir.
izleyip de anlayamadığımız; psikolojik gerilim tarzı filmlerin öncülerindendir. (bkz: eraserhead) genel anlamda iyi bir yönetmendir.
filmleri cok degisik izleyici kitlerine hitap eder.lost highway,mulholland dr. gibi filmleri erotik film diye alanlar vardir,atmosferi icin alan vardir,bizzat yorumlamak icin alan vardir,yine ne sacmalamis izleyelim de dalgamizi gecelim diye alanlar vardir...yani tek film ile pek cok duyguyu veren bir adamdir.
ilk defa 80'lerin başında fil adam ı çok sonrada wild at heartı sinemada izleyip hastası olduğum büyük yönetmen..daha sonra lost highway le vayy..olup mulholland drive ile eriyip bittim eraserhead in peşine düşüp te mecnun oldum..diyesim gelir...bir filmi oluşturan bütün disiplinleri kullanış yöntemi ve benzersiz bakış açısıyla bana göre dört dörtlük tek sinemacı.."anlaşılamama"suçlaması bence yersiz ve de anlamsız bir sav..çünkü sinema -resim veya müzik gibi- bir sanattır.bir dali tablosuna baktığımızda veya bir pink floyd dinlerken, sanatçıların o yapıtla ilgili tüm demek istediklerini anladığımızı iddia edebilirmiyiz..bir eseri izlerken onu ne kadar anlıyabileceğimiz bizim entelektüel kapasitemiz ile de ilgili birşey ama burada önemli olan "anlamak"değil,üzerimizde yaratılan sanatsal etkinin yoğunluğuyla oluşan "izlenim"in iç dünyamızda yarattığı estetik coşkudur.
ayni zamanda muzisyenmis.2008 yilinda marek zebrowski ile birlikte polish night music adinda bir album cikarmis.
http://www.amazon.com/gp/...TF8&parent=B001VWBHQM
bir david lynch kitabı adında bir adet kitap vardır ki buda nasıl bir yönetmen olduğunu tanımlamaya yeter.lost highway, mulholland drive ve elephant man gibi inanılmaz filmlerin yönetmenidir.üniverstelerin ilgili bölümlerinde de ders olarak anlatılmalıdır bu amca.
yahu bende mi bir şey var da anlayamıyorum yoksa bu adam mı bir garip dedirten yönetmen ?
vallahi kaç filmini izledim birinde de bir sonuca varamadım. bi'de insanlar izliyor ve hayran oluyorlar bu adama, hakkaten çok zekisiniz lan, aferin.
tüm filmlerini izlememe ragmen edindigim bilgi ben düşünüyorum sen bul. eraserhead ilk filmi olmasına ragmen zaten nasıl bir devam getirecegini o günden göstermiş severlerine. istisnai bir kaç filmi hariç ilk anda anlamak zor. filmlerinde dekor olayına çok önem veren kişidir karanlık dikkat çekici bilinmeyen unsurları ön plana çıkarmayı seven bir yönetmen. filmlerinde diyaloglar bazen öyle bir hale sokar insanı anlamak ölüm gelir. ayrıca rammstein hayranlarındandır.
benim için : en iyiler sıralaması yapsam her daim listemde en üst sıralarda olacak şahsiyettir.

ama kimisi bi bok anlamaz ve nefret eder bu adamın filmlerinden
kimisi de bişeyler anlar ama kesinlikle başka bişeyler eksik kalır, tam olarak anlayamaz filmi. işte bu yüzden hayran olur adama. sen hep film yap, benim kafamı sik, fazla bi bok anlamayayım, ama filmlerini tekrar tekrar izleyeyim der. ama izledikçe yeni yeni şeyleri de keşfeder filmde.

ama gerçek bişey vardır ki: bu filmleri sevenin de sevmeyenin de film bittikten sonra kafasında onlarca soru işareti kalır ve asla tam olarak çözemez filmi.* işte budur david lynch filmlerinin büyüsü, budur o filmleri sadece belli bir kesimin sevmesini sağlayan.budur david lynch i mükemmel kılan.
yeni projesini bi belgesel olarak belirlediğini açıklamıs yönetmen.

91 yaşında ölen transandental meditasyonun babası Maharishi Mahesh Yogi'nin hayatını anlatıcakmıs.bunun için de önümüzdeki günlerde hindistan'a gidicek ve çekimlere orada baslıcakmıs.
baudrillard'ın, 'simülasyon kuramımda bir kitap boyunca anlatmaya çalıştığım şeyi bir sahne ile göstermiş' dediği mulholland drive, kubrick'in 'keşke ben yapsaydım dediğim tek film' dediği eraserhead, zizek'in 'hollywood'un famme fatale çıkmazını çözmüştür' dediği lost highway filmlerinin yönetmeni.

kendisi de söyler, filmlerini anlamak aslında zor değildir. hayatlarında ilk defa film izleyen afrika yerlilerinin tamamının sadece bir saniyeliğine görünen bir tavuktan başka birşey görmediklerini biliyor muydunuz? siz anladım dediğiniz bir filmden aslında ne anlıyorsunuz?
kardeşimin filmlerine "çok güzel ama hiçbir şey anlamadım." yorumunu yaptığı şahsiyet. eminim çok kişi böyle düşünüp, utancından dile getirmiyordur.
belgesel tadında, ropörtaj tadında, deneysel film tadında filmler yapmış yönetmendir. bir filmde birden çok film var gibidir. hangi akıma, hangi ekole, hangi oluşuma gireceği meçhul bir yönetmendir. insanın pis yanını gözüne gözüne sokar:

(bkz: the elephant man)
mulholland drive filmini izledim bir şey anlamadım.bir başka filmi lost highway ise 2 senedir elimde,henüz izleme cesaretini gösteremedim.
güncel Önemli Başlıklar