3 5 2

yılmaz vural bir zamanlar "bu taktiğin yaratıcısı benim" gibi bir açıklama yapmıştı. yıllar sonra ne demek istediğini anlayabildiğimi farkettim.

3- yılmaz vural'ın her sezon başı "en az bu kadar takımda çalışırım" diyor. ee adam geleceği görüyor.

5- bir sezon içinde yılmaz vural'ın çalıştırdığı takım sayısı.

2- "milli takım ve fenerbahçe'yi bana verin şampiyon yaparım" derken aklından geçirdiği istek. 2 takımı birden şampiyon yapabilirim inancı.

sen kocaman bir çılgınsın.

1995-96 sezonunda fenerbahçenin başında teknik direktörlük yapan carlos alberto parreria nın, o zaman fenerbahçeyi ligde şampiyon yaparken fenerbahçeye oynattığı oyun sistemidir. * fenerbahçe o sezon
34 maçta 26 galibiyet, 6 beraberlik, 2 yenilgi ile 68 gol atıp 19 gol yiyerek 84 puan toplamıştır.
fenerbahçenin o dönemde topladığı 84 puanı, ancak beşiktaş 100. yılında * 3-5-2 oynayarak geçebilmiştir. lucescu lu beşiktaş
34 maçta 26 galibiyet, 7 beraberlik, 1 yenilgi ile 63 gol atıp 21 gol yiyerek 85 puan toplamıştır. dikkat edilmelidir ki, 1995-96 daki fenerbahçe ile neredeyse aynıdır.
ayrıca scolari 2002 dünya kupasında brezilyayı bu sistemle oynamıştır. bütün maçları kazanıp şampiyon olmuşlardı. demek ki sisteme uygun futbolcular olduğu zaman takımlar 3-5-2 sistemiyle de başarılı olabilmektelermiş.

sepp piontek isimli babacan insanın kurmuş olduğu futbol sistemidir. diziliş gereğince defans 3 kişiden oluşmaktadır. bu üçlünün ortasındaki adam genelde sağ ve solundaki adamlardan bir kaç metre geride durmak sureti ile arkaya düşen toplara müdahale eder ve kendilerine "libero" denir. defansın geri kalan 2 kişisi ise sürekli rakip forvetleri ile birebir markajdadır. bu sistemin en önemli hususu sağ ve sol kanattaki futbolculardır. bu futbolcular atak halinde oldukları zaman forvet konumunda, atağa marus kaldıkları zaman sağ ve sol bek konumundadırlar. bu yüzden oturtulması zor bir sistemdir zira sağ ve sol ortasaha kanat oyuncularının pili sürekli ileri ve geri gitmekten çabuk bittiği için takımın açık verme olasılığı gayet yüksektir. fakat bu sistem oturtulduğu zaman ortasaha üstünlüğü futbolcu kalitesi göz önünde bulundurulunca* ele alınır ve rakip takıma baskı uygulanabilir. bu sistem bir zamanların en güzel sistemiydi fakat o da 4-4-2 sistemi oluşturularak yıkıldı.

juventus gibi bir savunma ve orta saha hattınız yoksa maalesef sizi kurtaramayacak diziliştir. adamların kadrosu kraliyet ailesi gibi resmen.

galatasaray'ın mancini ile birlikte dönüş yaptığı, uygulaması zor ama en esnek, en dinamik, kaliteli stoper ve çift yönlü kanat oyuncularıyla en ölümcül olan oyun sistemidir.

bu sistemde her iki kanat oyuncusunun defansif ve ofansif yönlerinin çok güçlü olması beklenir. yani 4-4-2 gibi anadolu takımı taktiği değildir, her takım uygulayamaz, iyi kadro, alternatifi bol ve pahalı bir takım ister.

3-5-2 oynayan liberolu takımların atağa çıkışı futbolu en keyifli kılan unsurlardan biridir. zira bu takımlar diğer sistemleri uygulayan takımlara nazaran çok daha akıcı bir oyuna sahiptir, defansları sağlam, atakları ise oldukça boğucudur. 4-4-2 oynayan takımlar gibi oyunu kilitleyip defansta takılı kalmazlar. (ki bu da bir taktiktir ancak sıkıcı ve ilkeldir.)

juve ve udinese gibi takımları şaha kaldıran sistemdir. özellikle italyan patentli antrenörler başarıyla uygular. ***

galatasaray taraftarının eleştridiği sistemdir ama takımda ofansif kanat oyuncusu kalmamış neredeyse kimle oynacaksak 4-4-2'yi.
hasan şaş'ın bonservisi elinde diye ona mı güveniyorlar anlamıyorum.

italya'nın çoğu takımın beş defanstan farksız oynadığı sistem.

dedelerimiz zamanından kalma ama futbolun bütün güzelliklerini taşıyan bugün dünyada neredeyse hiçbir takımın yüzüne bakmadığı sistem...

Mancini'nin galatasarayımıza benimsettiği sonu güzel olacak sistem.

3 haneli rakamlar şeklinde okunduğunda kayserinin alan kodu.

güçlü ve hızlı bek oyuncuları ve sağlam stoperlerle uygulandığı zaman mükemmel sonuçlar verebilecek taktik.
italya milli takımı ve juventus bu sistemi harika uygulamaktadır.

bir varyasyonu olan 3 4 1 2 ile ortalığın anasını ağlatabilecek diziliştir. açıklayalım;

1- adam adama değil alan savunması yapılacak.
2- savunmanızın ortasında libero özellikli, topla arası iyi biri olacak.
3- rakip forvetleri stoperleriniz karşılayacak. libero mümkün mertebe yalnızca kademeden başka bir nedenle rakip forvetlerle boğuşmak zorunda kalmayacak. (çünkü liberoların savunma yetenekleri kısıtlıdır)
4- kanatlarda emmanuel eboue gibi hücumcu bekler ya da savunması yüksek kanat adamları olacak ve bunlar hızlı adamlar olacak.
5- trequartistanız sağlam olacak.
6- forvetlerinizden biri pivot santrfor diğeri ise kanatlara inebilen, hızlı adam olacak.

gelelim türkiye'de bunu oynamak isteyen takıma, yani galatasaray'a;

libero konusunda sıkıntımız var. zaten dünyada da sıkıntı var bu konuda. bu yüzden mancini en son antalyaspor karşılaşmasında felipe melo'yu libero oynattı. olur mu? olur! ama orta sahada felipe melo daha gerekli.

stoperlerimiz savunma yönünden hiç fena değiller ama top yapma konusunda sıkıntı var.

kanatlardan birinde eboue var da sol kanat hâlâ sallantıda.

orta sahada selçuk inan ve felipe melo kusursuz ama melo liberoya çekilirse orada hamit altıntop oynamak durumunda kalacak. hamit çok beğendiğim bir oyuncudur ama melo kadar ısırıcı değil. bu da orta sahamızın direncini düşürür.

trequartista wesley sneijder ki bu iş için daha iyisi dünyada yok gibi.

didier drogba dünyanın en iyi pivot santrforu ve fazlası var. gelin gelelim yanına burak yılmaz'dan çok umut bulut daha iyi gider şu dizilişte.

yani?

adam gibi hücumcu ve hızlı bir sol bek, bir libero ile bu iş cillop gibi olur. haaa, aurelien chedjou - gökhan zan - semih kaya da iyidir. bu durumda da oyun kanatlardan başlar. göbeğe gelir. sonra yeniden kanatlara yayılır ya da göbekten dalınır.

mancini'nin inatla galatasaray'ı oynatmak istediği sistem. sanki ileri kanatlarda ronaldo veya nani varda takımda. yahu dön 4-4-2'ye koy melo - selçuk'u göbeğe sol bek'in var artık zaten telles. neyse sözün özü şu galatasaray'ın bu sistemden vazgeçmesi gerekir ligin ikinci yarısı hazır başlamamışken. yoksa çok hüsrana uğrarız gibi.

hayırlısı dediğim sistem.

2002-2003 sezonunda lucescu'nun beşiktaş'a oynattığı sistem. çünkü takımda sağ bek sol bek yoktu, luce'de tamam almayın futbolcu ben böyle oynatırım dedi ve şampiyon yaptı takımı.