bugün

senaryosunu tarantinonun yazdığı* çok güzel bir macera/aşk filmi. patricia arquettealabama rolüyle tüm erkeklerin gönlünde taht kurarken filmdeki replikler bazen sizi kahkaha krizine bile sokar
alabama otelde sopranodan dayak yerken clarence hamburgercide elvis geyiği yapmaktadır.ayrıca brad pitt kardeşimiz film boyunca kova takılmıştır.
christian slater, patricia arquette, dennis hopper, chrsitopher walken, brad pittgibi güsel abi ve ablaların kaçık tarantino' nun azıcık kırpılmış bir filmde nasıl şov yapabileceğini merak edenler için çok bilgilendirici bir filmdir. ne diyom abi ben ya. böle uçuk, taş gibi bir film hakkında ne kadar kıl bir entry bu ya.
gary oldman'ın evet ben bir pisliğim ve on saniye gözüksem de bir pisliği harika oyanadığımı herkese ispatlarım arkadaş diye gözümüze soktuğu başyapıttır. brad pitt bile 1 dakika gözüktüğü sahne de aylak rolüyle iz bırakmıştır. tarantino böle oynatıyo işte adamı. buralara da bir el atsa iyi olacak.
(bkz: kill bill volume 3)
true romance bombadır tabi. gördüğüm en "cool" filmdir.
(bkz: adamı darma duman eden filmler başlığına yazılacak ilk film)
brad pitt'in 1 dakka gözüküp de bütün olayların kaderini etkilediği mükemmel tony scott filmi.
filmdeki en güzel sahnelerden birisi dennis hopper'in sicilyalı mafyayla * karşılıklı konuşmasıdır. kesinlikle süper.
(bkz: all sicilians are niggars)
izledikten sonra; "tarantino senaryosunu sadece tarantino çekmeli" diye düşündüren film. diyaloglar ve olaylar mükemmel ama bence kameraya yansıtma olayı o kadar da başarılı değil.

dennis hopper ile christopher walken ı karşı karşıya da getirdiğinden kutsiyet verilmesi lazım, diyalog da mükemmeldi lan.

kadrosu da harbiden dehşet, gary oldman, brad pitt ve yukarıda bahsi geçen iki usta ve hatta samuel jackson ufak rollere sahipler. ufak ama çoğunun damgasını bastığı roller.
brad pitt' i sadece ot cekerken gorebildiğimiz fakat okadarcık bolumde bile bizi eğlendirdiği film dir.

ayrıca leon filminden hatırlayacağınız pisikokapt polisi oynayan ,Gary Oldman'ın da muhteşem oyunculugunu geçmemek gerekir.
filmi tonny scott yönetti,senaryo tarantino tarafından yazıldı
(bkz: oyuncu) (bkz: aktör)
seyretmis oldugum tum o filmler icinde askin nasil bir sey oldugunu en iyi hissettiren film. harika, müthiş herşeyin ötesi bir film. hatun kişimiz de sahiden şeker mi şeker şeftali gibidir esas oğlanımız sevimlidir. filme tarantino'nun el attığıda hissedilmektedir. clarence alabama'nın aşkı, sicilyali muhabbeti, clarence ile drexl'in kavgasi seviyoruz evet çok seviyoruz evet. * * *

(bkz: tony scott)...directed
(bkz: quentin tarantino)...writing
(bkz: christian slater)...clarence worley
(bkz: patricia arquette)...alabama whitman
(bkz: dennis hopper)...clifford worley
(bkz: val kilmer)...mentor (elvis)
(bkz: gary oldman)...drexl spivey
(bkz: brad pitt)...floyd
(bkz: christopher walken)...vincenzo coccotti
(bkz: bronson pinchot)...elliot blitzer (balki bartalamus)
(bkz: samuel jackson)...big don
tom sizemore'ru da atlamamak lazım...o da var filmde...manyak polis rolünde!
JB, Elma Suyu, Tonik ve Sprite ihtiva eden alkollü bir kokteyl.
Cafe Pi'lerde bulmanız mümkündür.
Tom Sizemore manyak polis değil yapımcıydı yanlış hatırlamıyorsam, belki de yanlış hatırlıyorumdur neyse. Filmin isminden romantik bir aşk filmi zann edip gidenler vardır, aslında filmde öyledir fakat şiddet içeriklidir. Muhteşem kadrosu ve sürükleyici senaryosunun yanı sıra Christopher Walken ve Dennis Hopperin "The Sicilian Scene" sahnesi zaten filmi izlemek için en büyük sebepdir.
ms. doubtfire filmine gittiğim zaman fragmanını görüp, o günden beri izlemek isteyip, hiç bir yerde cd/dvd'sini bulamayıp, 3 kere TV göstermini kaçırdığım filmdir. Sonrasında filmin dvd'sini bulup, DVD oynatan bir program bulamayıp uğraştığım, nihayet altyazısız da olsa izlemeye başladığım filmdir.
yan oyuncuların esas kız ve oğlandan daha fazla iz bıraktığı, cool karakter ve diyalog konusunda destanlar yazan ve bu kadar mükemmel oyuncunun aynı filme toplanıp hepsinin döktürdüğü bir film var mıdır merak ediyorum? Vahşet, erotizm, komedi ve mafya filmi harman olur da tadından yenmez bir hal alır mı diye düşünen var ise bu filmi kesinlikle seyretmeli.

Bu arada, filmin bazı sahnelerini baştan oynatıp, filmin son bölümünü izlememiş biri olarak bunu söylüyorum. Bir an önce filmi baştan sona eksiksiz bulup bir solukta izleyesim var. Evet, ne yazık ki filmin hala sonuna gelmedim. Ama en şöhretsiz oyuncusunun çocukluğumun dizisindeki Balki olduğu, şimdiden 4-5 sinema tarihine geçecek sahnesini sayabileceğim, tamamını izledikten sonra hakkındaki fikirlerimi güncelleyeceğim enfes filmdir.

Hadi bir çırpıda oynayanları da sayıvereyim:

Christian Slater
Patricia Arquette
Val Kilmer
Dennis Hopper
Samuel L. Jackson
Gary Oldman
James Gandolfini
Brad Pitt
Christopher Walken

vaad edilen edit: Son sahnesinin de efsane olduğuna kanaat getirdiğim filmdir. Kült film dedikleri kafana estiğinde baştan sona izleyip sıkılmayacağın, ara sahnelerini insanlara anlatmak isteyip de "en iyisi kendilerinin görmesi" siye düşünerek anlatmaktan vazgeçeceğin film ise, bu film kült filmin dik alasıdır.
evet, senaryosu quentin tarantino'ya aittir ve fakat tony scott abimiz, filmin altından gayette başarıyla kalkmıştır. oyuncu kadrosuna lütfen dikkat edelim ! gary oldman, val kilmer, brad pitt, chrisitan slater, patricia arquette, dennis hopper, christopher walken, samuel l jackson. bu arada gary oldman'ın oynadığı karakterdi, makyajdı, replikleriydi falan, çok sıkıdır. bir de christopher walken ile dennis hopper arasında geçen sahne ve sicilyalılar üzerine dönen geyik de, sinemanın unutulmazları arasına girecek bir sahnedir. brad pitt'in keş olarak rol aldığı, küçük ama gülmekten öldüren karakteri de çok başarılıdır. bu arada val kilmer'ın canlandırdığı karaktere lütfen dikkat edelim. böyle detayları seviyoruz. tarantinoseverlere izlemedilerse, ısrarla tavsiye edilir!
kişisel kanaatim klasikler arasında yer alması gereken bir filmdir. Lakin gerek tarantino diskografisinde gerek sinema tarihinde hakettiği yeri bulamamıştır. Belki yıllar sonra tarantino bu filmle ilgili yaptığı bir açıklama ile filmin kaderini değiştirir.
--spoilerla karışık tanım--

izlediğim filmler arasındaki en hayvani kadroya sahip film. filmi yıllar önce izledim ve yanlış hatırlamıyorsam samuel l. jackson filmin başında ölmüştü. o derece bir kadroya sahip, evet. ayrıca çok güzel bir filmdi. brad pitt'in kanepe üzerindeki halleri ve yol tarifi halen aklımdadır.

--spoilerla karışık tanım--
-izlemediysen okuma yavrum-

patricia arquette gördüğüm en sayko kadın karakterlerdendi, aşık olunası.
christian slater ın gözlük, hawaii gömleği ve saçlarını brad pitt, fight club da bildiğin araklamıştır, öyle böyle değil.
christopher walken' ın koltukta oturup konuştuğu sahne ve aynı oyunculuğu pulp fiction da görürüz. (butch la konuşurken)

-oldu bitti-

kısaca kült filmdir, adından kafadan koparır, bu filmi seven kız potansiyel evlenilecek hatundur.*
She wants revenge in 2. albümü this is foreverdaki mükemmel, eğlenceli, havaya sokan şarkısıdır. Lakin havaya ne şekilde girdiğiniz karışıktır. sinirlenebilirsiniz ama aynı zamanda gülerek söylersiniz şarkıyı. Ayrıca klibi de pek hoştur, Rachela bir gönderme de vardır.

sözleri de söyledir:

Open your eyes and see me,
Tell me that it's not too late.
Whisper to me a sad song,
Weighing us down in shame.
I always said I believed you,
You told me that was so clich©.
And with every kiss I resented you
Because your feelings never got in the way

I know that you never loved me;
I know that you never cared at all,
Maybe just one more dance
Cause that's as close as you're gettin' to a true romance

Open your heart and feel me,
Tell me you don't feel the same.
I dig down deep for forgiveness,
And still you're busy placing the blame.
This isn't about right or wrong now,
It's not about wasted time.
I should have paid closer attention,
But I didn't bother reading the signs.

I know that you never loved me;
I know that you never cared at all,
No my love we can't be friends,
In face I liked you much better
When you'd just pretend.

Open your arms and hold me,
Tell me it'll be alright.
Tell me the thing you've never told a soul
That keeps you up at night.
When could you tell it was over?
When did you turn on me?
I'd cry if I thought it would change your mind
Cry for the girl I hoped you to be.
sadece birkaç diyalogla bile tarantino imazası taşıdığı anlaşılan, kült mü kült, güzel mi güzel filmdir.
tekrar tekrar izlediğim, tarantino senaryolu, tony scott filmi. film adı gibi 90'lar ruhuna uygun, gerçek bir aşk hikayesi.
filmi tony scott hafif değiştirmiş, oysa tarantino orjinal senaryosunu, özellikle finalini iyice şüpheli bir hale getirecekmiş.
olmamış, neyse.
senaryonun ilk halinde, kendisinin siyah olduğunu savunan bir beyaz pezevengin bir takım mafya adamlarıyla giriştiği çatışma, ardından sonny chiba filmleri seyreden clarence adlı bir tezgatar çocuğu elvis'le ilgili söylediği tuhaf diyaloglar sırayla birbirini takip eder.

ilk başlarda sadece bir yapımcı ilgilenir senaryoyla; stanley margolis. quentin tarantino'nun menejeri yapımcıya senaryoyu yollarken şöyle de bir şart koşmuştur: 'yapım ortaklığı sınırlıdır, altmış bin dolarlık bir bütçeyle 166mm çekilecktir ve tarantino filmin yönetmeni olacaktır.'
ama margolis senaryonun yarısına gelmeden, kararını vermiştir bile.

tarantino'nun önerisiyle, maniac cop filmiyle bilininen wiliam lustig'e gidilir. lustig senaryoyu çok beğense de ondan bazı yerlerini özellikle de finalini değiştirmesini ister. tarantino'nun senaryosu rezervuar köpekleri'nde yaptığı gibi 'sırasız'dır. hatta lusting'in deyimiyle 'flashback içinde flashback' bile vardır.
her neyse, lusting olay kurgusunda sıralı olmasında da ısrarcıdır. bir süre anlaşmaya çalışırlar. ancak senaryo bir şekilde tony scott'ın önüne gelmiştir ve o araya girer girmez bütün dengeler altüst olur.quantin tarantino, hayranı olduğu tony scoot'ın ilgisi fark eder etmez hiç düşünmeden lustig'i ekiverir. lustig hayatının en büyük kazığını yemiştir. projenin el değiştirdiğini en son o öğrenir.

scoot'ın devreye girmesiyle yapımcı da değişir. çünkü yönetmen, filmi hollywood'un güçlü yapım şirketlerinden biri olan, morgan creek ve warner bros'a götürür.
tarantino'nun altmış bin dolarlık küçük projesi bir anda ondör buçuk milyon dolarlık bir hollywood projesi haline gelir.

lustingi clarence rolü için kevin dillon'u oynatmayı düşünmüştür ama scott, christian slater'ı getirir. bir de: patricia arquette, dennis hopper ve christopher walken..
tüm bunlar karşısında quentin tarantino filmin sahnelerini sıralı dizmeye ikna olmuştur artık. ama mutsuz finali konusunda hala inatçı kalmıştır. böylece film tarantino senaryosuyla, tony scott tarafında çekilmiştir. güzel de olmuştur, ama içten içe de, keşke sırasız bir şekilde kafamızı yorsaydık da derim yani. * *
geç keşfettiğim efsane filmlerdendir. arşivinizde yer verilmesi şiddetle tavsiye edilen bomba gibi bir aşk filmidir. ben böyle bir aşk istiyorum dedim içimden. yaşamıştım buna benzer bir şey ama neden bir daha olmasın? izleyin ve görün!
iyi filmdir, ancak keske tony scott yerine quentin tarantino cekseymis. özellikle christian slater'in lavaboda elvis'le (val kilmer) konustugu sahne cok güzeldir. isik, kesim, oyunculuk, diyalog, ses ve kamera acisindan inanilmaz etkilemistir beni o sahne...

edit: sahneyi buldum:

http://www.youtube.com/watch?v=7EYvQMDLZZk
ben daha agucuk falan derken adamlar on numara film çekmişler dediğim yapıt. Christian Slater'in göz dolduran performans sergilediği film. brad pitt'de hippi lavuğun tekiymiş hey gidi hey nereden nereye.. hele ki başrol deki kız sen neysin öyle.

--spoiler--
--spoiler--
illa ki vurucu dram yapacağız diye bokunu çıkardılar sonlara doğru... diyordum ki bizim eleman yaşama belirtisi verdi. çok mutluyum lan sözlük. kız sevdiğini kaybetme korkusu yaşadı ya artık hayatta bırakmaz bizim claranceyi. evli mutlu çocuklular artık.
--spoiler--
--spoiler--

christopher walkenda ne sağlam mafya oynurmış dedirtir film. the godfather oynatılacak adamsın!
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar