bugün

internetten bulunan sevgilidir.
(bkz: MSN DE AŞK)

edit: bkz doludur.
(bkz: sanal sex)
sadece nette konustugun kesinlikle aşık olunma ihtimali olmayan kişiler
(bkz: sanmak)
(bkz: yalan sevgili) *
yalandır yanlıştır.maskesi olmayan 2 yaratığın birbirlerine isimsiz oyunlar oynamasıdır.aşk fln hak getire hepsi palavradır.zira aşk bu kadar basit, emek verilmeden yaşancacak bişey değildir.klavye tuşlarına basmakla ne sevgi gösterilir, ne hissedilir.
interneti bağlatmamla hayatıma girdin..
ne güzeldi tanıştığımız o ilk gün..
ben üsttekinin avatarı hakkında yorum yapmıştım, sen de benim yazmamı beklercesine hemen ardından en güzel sözcükleri sıralamıştın melek avatarıma.
birkaç gün üsttekinin avatrına yorum yaptık durduk. senin tavsiyenle kanatlarımı atıp kendi resmimi koydum. melekten farksız diyerek onore ettin beni binlerce kullanıcının ortasında.
öyleydin böyleydin derken özel mesajlaşma fasilitesi girdi devreye. her an sağ alttan yükselecek "****** nickli kullanıcıdan bir özel mesaj aldınız." yazısını bekler oldum; tıpkı askerden dönecek sevgilisini heyecanla bekleyen kızlar gibi.. Sürekli güldürüyorduk birbirimizi, başlangıçta muhabbetimiz forum dedikodusundan öteye geçemese de, gün geçtikçe evrensel gerçeklere dek uzanan kopkoyu bir sohbet ortamı yaratmıştık. Henüz msnimi isteyememiştin, utangaç seni. interneti açar açmaz foruma girip "kim ne yapıyor" kısmına bakardım. listede senin de kim ne yapıyor kısmına baktığını görünce, sınavda kopya çekerken yakalanan bir çocuk edasıyla kendimizi ele verişlerimiz suskunluklarımıza dönüşürdü. ikimiz de bilirdik, birbirimizin ne yaptığını görebilmek amacıyla o sayfada olduğumuzu, ama ikimiz de söylemezdik birbirimize ant içmiş gibi. ilerleyen günlerde suskunluk aşamasına son verip, kim ne yapıyor sayfasında birbirimizi görür görmez özel mesaj atmaya başladık. sürekli aynı anlarda atıyorduk mesajlarımızı, kalp kalbe karşıdır sözünü belki kaç kez söyledik birbirimize. kader olmalıydı bu, alakasız iki insanı alakasız bir yerde buluşturan, kavuşturan.. söylemedik bu düşüncemizi birbirimize, kendimize sakladık. bir gün msn söz konusu oldu ve ilişkimiz terfi etti. artık birbirimizi iletilerden takip ediyorduk. ben sürekli sana ithafen iletiler yazıyordum, sense anlamlı iletiler göndermekle yetiniyordun. seninle olan bütün konuşma loglarım sürekli sırıtan smileylerden ibaretti. her gün tekrar tekrar okurdum konuşmalarımızı, belleğime iyice kaydedebilmek için. sen de boş durmazdın, diğer sitelerdeki üyeliklerimi bulup incelerdin neler yapıyorum diye.. profilim tertemizdi benim, sürekli sevgi saygı çerçevesi içinde, yaşından 5-10 yaş daha fazla insanlar gibi konuşurdum. inanamamıştın başta bu kadar küçük olmama. zamanla anladın erken olgunlaştığımı. ama atlamıştın bi kısmı; içimde bir taraflarım hala çocuktu. belki de bu yüzden anlamakta zorlandın beni. kamerayla ilk kez konuştuğumuz gün.. ne çocukluklar yapmıştım sana, sürekli gülüyordum, yanaklarım al aldı. o günkü bakışını hiç unutmuyorum, ekrana kilitlemiştin gözlerini, dudağının kıvrımında hala ilk günkü gibi aklımda olan o gülümseyişin. ele vermişti gözlerimiz herşeyi, ama biz yine sustuk, yine bozmadık gizli antlaşmamızı. günler geçti, her gün forumdan birileri yüzünden saçma sapan kavgalar ediyorduk. neymiş, o bana neden yorumunda canımın içi yazmış? ne bileyim ben, benim canımın içi senken başkalarından bana ne ki?! sanal kavgalarımız bile canımı yeterince acıtmaya başlamıştı. daha fazla dayanamadım, tüm cesaretimi toplayıp sana aşık olduğumu söyledim. ****** ileti yazıyor yazısına aldırmadan devam ettim cümleme: "ama bitti.." diye. birden ****** ileti yazıyor yazısı kayboldu; tıkamıştım söyleyeceğin cümleleri boğazına. bu konuyu kapattık, sen sanki böyle bir konuşma geçmemişçesine telefon numaramı istedin benden. bu, seni gerçek hayatıma ilk geçirişim olacaktı. ne heyecanlıydık! saçmalamalarla geçen kısa sürenin ardından sen dayanmayıp bir kez daha aramıştın beni, dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek istediğini söyleyerek. bu olayın ardından çok sürmedi sevgili olmamız, sanal sevgili.. internetin tüm olanaklarıyla besledik aşkımızı, yalansız dolansız aşk yaşanamayacağını iddia eden herkese inat şeffaf bir aşk yaşadık, sanal da olsa.. her gün daha çok sevdik birbirimizi, daha çok bağlandık. beraber büyüdük, beni büyüten sen oldun. beni bugünkü ben yapan.. inkar etmiyorum bu gerçeği, sen babam, oğlum, arkadaşım, aşkım, herşeyim oldun.
nasıl ki internette başladıysa herşey, internette son buldu. tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen diyor ya şebnem, tam da dediği gibi oldu. aşkın doruklarındayken yere yuvarlandım, ve beni kurtaracak olan kahraman yoktu ortada. zaten, gerçek olamayacak kadar güzeldi her şey, fazla güzeldi. bilirsin, her güzelliğe bir gün pislik bulaşır. kirlenmesin istedim sevgimiz, ne varsa yaşanan burada bitsin. anlamsız gelecek belki bu yaptığım, anlamanı da beklemiyorum zaten. sevdim, dokundum, öldüm, öldürdüm ben sevgili. sonsuz sanallığında yaşadığımızı sandığımız yer yüzünde, sadece seni sevdim, bilsen de, bilmesen de...
adı üzerinde sanaldır. bugün vardır yarın da olabilir, olmayabilir de. sanal kasap, sanal teyze, sanal öküz ne denli gerçekse sanal sevgili de o denli şeydir. iyi bişeydir yani...ne.
facebook'un yaygınlaşmasıyla oluşmuş sevgili türüdür. hatta öyle bir hal almıştır ki; ilişkiler facebook'da başlayıp, hiç görüşülmeden facebook'da sona ermektedir.
benim anlamadığım sevgilidir.
abi internetten tanışmayı anlarım tanışıp kaynaşıp görüşüp sevgili olmayı da anlarım. ama sanaldan sevgili olmayı hiç anlamam abi.
hani ben de internetten insanlarla tanıştım onlar için şehir bile değiştirdim. sırt çantamla gezmeyi çok sevdiğimden kimseye istanbul'a gel demedim ben gittim gezdim hem türkiye'nin her ilinde kalacak yerim olduğundan hiç sıkıntım da yok bu konuda. neyse işte hani bunu anlayabiliyorum ama sanal sevgililik nasıl bir şeydir abi. geçenlerde bi kızla tanıştım 17yaşında 3 senedir sevgilim var dedi kız antalyada çocuk samsunda ve bi kere bile görüşmemişler 24 saat kamera açıkmış öyle takılıyorlarmış. abi çok saçma değil mi ya ben mi yanlışım? hani ben bi sanal bebek biliyom sanal sevgili bana garip geliyor. yediremiyorum sanırım kendime. tamam körler de aşık oluyor görmeden olur ama dokunmadan aşk olmaz abi. olmaz yani.
onun anlattıklarından başka birşeyini bilmediğin, bilemediğin sevgilidir. 240 veya 1080 piksel arası değişen görüntü kalitesine aşık olduğun sevgilidir. uzakta görününce pek tatlı görünen, ama yakınında olduğunda tatlılığından eser kalmayan sevgilidir. uğruna şiirler söyleten, türküler tüttüren, akıllardan düşmeyen sevgilidir. sen seversin, sevdiğini sanırsın, ama karşındaki şahsiyetin fake olma ihtimali bile vardır. bu derece kötüdür. ama şu da söylenmesi gereken bir gerçektir ki, gerçek aşktan daha sevimlidir.
çalışıyorlar üzerinde. giyin, soyun, yürü gibi basit komutlarla çalışıyor. bazı basit sorulara yanıt verebiliyor. ajandalığınızı falan yapabiliyor. tuhaf.
kalbin mastürbasyonudur.
yazarı ya da söyleyenin kim olduğunu bilmediğim bir şarkıda "başladığı yerde biter tüm mutluluklar" diyordu, dediği gibi genelde başladığı yer olan internette biten ilişki türüdür.
tarafların ikisi de kendini yalnız hissetmektedir. bir tanesi (genelde erkek) önce davranarak herhangi bir konudan mesaj atar ve bir soru sorar. sonra karşı tarafın olaya ilgi derecesine göre bir muhabbet başlar. bu muhabbetler ardından kısa tanıma soruları sorulur; hangi şehirdensin, kaç yaşındasın, öğrenci misin ve saire gibi. sonra bu soruların cevapları ile ilgili ortak noktalar aranarak muhabbetler kurulur. artık bu safhalarda taraflardan bir mani çıkmazsa, muhabbetin ilerlemesi muhtemeldir. yalnız belirtmek istiyorum bu ilişkinin gelişmesinde dişi tarafın tavrı belirleyici nitelik taşır. o ilgileniyorsa her şey ilerler, ilgilenmiyorsa ilişki bir noktada gelişmeden çakılıp kalacaktır. sonra korka korka telefon numarası istenir. bu isteği genelde erkek yapar ama bazen dişi taraf da yapabilir. bundan sonra geceler boyu uzun uzun konuşmalar olur bu konuşmalarda; tanışmalar, tatlı sözler, iltifatlar, dişi tarafın arkadaşları ya da ailesiyle yaşadığı sorunlar-sıkıntılar ve bazen ağlamalar olur. bu sorun ve sıkıntıların dile getirilmesinin artması; size karşı daha da ilgisiz bir hale gelmesine, attığınız mesajlara gelecek cevapların uzamasına, telefon konuşmalarınızda artık eski sıcaklığın kalmamasına sebep olabilir. bu olanlardan sonraki işaretler artık; sanal bir biçimde başlayarak gelişme evresine giren ilişkinin yine sanal ortamda bitmeye başladığının göstergesi olabilir.
Komik olan durumdur....

Bak şimdi, birisiyle sanaldan tanışabilirsin. Aynı şehirdensindir, bir kaç defa yüz yüze görüşürsün, hoşuna gider sevgili olursun ama sen sakarya' da o kayseri' de ilişki mi olur amk ? Ne birbirinizi görmüşsünüz ne başka bişey...

Bu tarz insanları anlamış değilim.... insan karşısına alıp canlı canlı görmediği, konuşmadığı birisine nasıl aşık olur. Bir tek fotoğraf yetmez ağa....
Elini tutup öpemedikten sonra neyleyim ben o sevgiliyi.
beni Kameraya mı attıracağız diye düşündürmüstür.
sözlükte bununla ilgili daha yeni bir hikaye okuduğum durumdur.
(bkz: 2 senedir sevilen kızın sizi kandırması)
Nasıl güvenebiliyorsunuz ya anlamıyorum. Çok saçma.
Sevgili olsa iyidir kardesim iyidir

Gecen bi kadın mesaj attı yası en az 45 bana fantazi kurup resimlerle suslesene diyo. Olum cidden manyak bi ulkeyiz ya kdkdkkdkdk.
Sanal bebek gibi bir şeydir. Arada bit bit eder. ihtiyacını verirsin susar.
Sanal sex in önceki hali heralde.

Bilemem tsbi ben beyaz teni dünya gözüyle görmedikce olmaz.
çok severim en güzel aşk karşılıksız olanıdır. hayal veya sanal. çok şiir yazdığım olmuştur arkadalarından. sonra yırtar atar tekrar yazarım. kaydını tutmam nedense.
bazen hayal kırıklığı olabilir.

http://www.mynet.com/habe...tm_campaign=haberwallpost
güncel Önemli Başlıklar