bugün

tabi her faydalı şey gibi sıkıcıdır ama zevklıdır insan bunalır ama anlamaz ve anlatılmıycak kadar iyi bişeydir ama ben okumam
yurdumda yapılmaması bir eksiklik adledilmeyen, aksine övünç kaynağı olarak sunulan, cahil bireylerin hiçbir şey bilmeden atıp tutması sonucuna yol açan eylem, hobi gerekirse iş.
(bkz: iyi yazarım ama okumam yok)
okunan kitaba göre etkileri farklılık gösterebilecek eylemdir.
okunulan eser güzelse dünyanın en mükemmel olaylarından biridir.Küçüklüğümden beri her gece yatmadan önce mutlaka okuduğum için sanırım bilinçaltımda yer etti ve artık okumadan uyuyamıyorum.Evlenince ne yapıcaz bakalım hadi hayırlısı..
baskasinin sahasinda baskasiyla top oynamak gibidir. kafasi attiginda, top benim vermiyorum iste diyebilir yazar. sahasinin sinirlarina cizgiler cekmeyen yazarlar vardir sonra. koskoca cimenlik alanda bir oraya bir buraya kosturur durur insani. bazisi tek pas oynar, cok sikicidir bunlar. ornekler artar, kitaplar kadar, okuyanlar kadar, okumalar kadar..

ama onemli olan, kitap okurken baskasinin sahasinda baskasinin topuyla oynadigimizdir. ha, schopenhauer'a sorarsan, okuyucunun kale arkasinda oyunu izleyip, ne zaman girecegim diye bosuna bekleyen muzmin yedek oldugunu soyler. ama kendi icinde tutarsiz bi dusunce bu, tabi tum felsefesini nazara aldigimizda.
genel kulturumuzu ve konusma dilimizi genisletmek icin cok onemli bir kaynak.ama bazi insanlar bu olaylari abartmakta ve kitap okumanin bir ayricalik oldugunu dusunerek sirf hava olsun die bu islemi yapmalari.
coğu kişiye sıkıcı geldiği için okunmayan ama yürümemizden, konuşmamıza kadar insan kişiliğini ,düşüncelerini etkileyen eylem.
insanın hayal gücünü aşırı dercede geliştiren,başka diyarlara götüren,sıkınıtılarını bir nebze olsun unutturan,bazen ağlatan bazen mutlu eden eylem... (bkz: neva)
okumamakla arasında pekte fark olmayan olay.(diger yollardan da ufkunuzu genişletebilirisiniz. illa ki kitap okumak şart degil.)...
yüzyıllar boyunca yaşamış bir çok çılgın, yürekli, ufku geniş, zeki, iç dünyası hafsalalara sığmayan, muhteşem insanın deneyimlerini paylaşmak.

ancak kör ve cesur cehalet reddedebilir. zevkli olmadığını düşünenler, ya yeterince okuyup ilgi alanlarını belirlememiştir, ya da kendinden başkasının fikir üretebilmesine tahammülü yoktur. ancak kendilerine çok parlak görünen fikirlerin asırlık birer ismi olduğunu, çoktan irdelenip, çatı arasına kaldırıldığını görmekten korkuyor da olabilirler.

sözlükteki karşılığı aramaya inanmaktır.
(bkz: bildiğim tek şey hiçbirşey bilmediğimdir)
* (bkz: okumak mı o da ne) *
günümüzde ucuzlayan ve yaygınlaşan bilgisayar ve internetin yer aldığı fasilite. kimileri gereksiz olduğunu da iddia eder. onlara göre kitaplarda bulunacak bilgiden daha fazlası internette bulunabilir. evet bu doğrudur ama eğer bir insan kitabı sadece bilgi için okuyorsa tam manasıyla kitap okumuştur diyemeyiz. zira kitap okumak insanın ufkunu genişletmekle beraber hayal gücünü ve dolayısıyla istek ve başarılarının da gelişmesini sağlar.
yakın bir zamanda tanıdığım 17 yaşındaki hanım kızımızın ''eziklik'' olarak nitelendirdiği eylem.. bu ezik olmayan bebe bardan bir arkadaşına telefon açıyor; şiveye hiç dokunmuyorum...
+aloo,x bardayız biz sean napıosann gelsenee
-(evdeymiş kitap okuyormuş)
+inanmıyoraam yaa..kitap okuyomuş ezik,düşünseneaaa *
her yerde ve farklı zamanlarda insanda ayrı bir zevk uyandıran güçlü ve önemli bir hobi, ayrı bir dünyadır. yazın şezlongta deniz kenarında ayrı güzel, kışın dışarıda kar yağarken sıcacık bir gece yarısı odanıza ayrı bir güzelliktir. çok okunduğunda insanda birikim kazanma hissi veren bir eylem.
zaman geçirmek amacıyla yapıldığında faydası olmayan, dikkatle ve üzerinde düşünülerek yapıldığındaysa yeni dünyaların kapısını açan, okurun ufkunu genişletip, karakterine katkıda bulunan etkinlik, hatta sanat. spor gazetesi okumak varken, çoğu insanın yüzüne bakmadığı ve türkiye' de önem kazanmaması üzücü olan gerçeğin eylemi.
gereklilik. olmazsa olmazlık. oyle ki;

okunan bir eser karsısında acayip mutlu olabilirsiniz. kitaptaki karakter icin uzulup endiselenebilirsiniz. ya da didaktik bir kitapta, aslında hic bir sey bilmediginizi farkedip devam kitaplara yonelebilirsiniz. veya okudugunuz kitaptan etkilenip hayatınızla ilgili alınması gereken cesur bir karar alabilirsiniz.

fakat bir de su yonu vardır kitap okumanın ki akıllara zarar; yalnızlasabilirsiniz. algılarınız okudugunuz kitaptan sonra size cehennem hayatı yasatabilir. farkındalıkolgusu devreye girebilir. belli bir sure sizi delirtebilir. normallesmeniz, yine algılarınızla alakalı oldugundan ve artık hayatta hep ogrenci olacagınızı bildiginizden cok ta uzun surmeyecektir. sancılı oldugu gibi bir o kadar da yasanası bir surectir.
öğrenme merakı. sonu ne olacak merakı. her mekanın, her ruh halinin bir kitabı vardır. parlak güzel bir hava; çıkarsın balkona ve balkon kitabı (çerez çıtır bestseller kitapları) okursun. uykun kaçar odada dört dolanırsın alırsın eline baba bir edebiyat eseri. uykunun yumuşak tüylü elleri yüzünüzde dolaşmaya başlar. velhasıl okumak güzeldir.
farklı bir dünyadır, daha çok meraka göre şekilenir. bir alimin sözüdür; ''merak ilmin hocasıdır'' der. hakikaten de öyle biraz obsesif bir tarza neden olsa da merak ilmin hocasıymış. ama kitap okumak aslında bakmak ve görmek gibidir; kitap okumak ve ezberlemek arasındaki fark gibi. okuduğunuzkitabın elbette öyle ya da böyle bir ynde etkilemesi en azından bir bakış açısı kazandırması gerektiğini düşünürüm. bakmak salt okumaksa görmek de bakış açısıdır[bana göre]. ki bu bakış açısının bir sınırı yok herhangi bir alanda olabilir.

bunun yanında, kitap okumak bir esarettir. insanlar hep yararlarındna bahsederler ama bu edimin bile zararı vardır. asosyalliktir, insan ilişkilerinde zayıflamadır. başka bir işte olsanız bile kitap okumanın isteğini -şiddetli bir şekilde-çekmektir. işte bu konuda kitap insana hükmetmemelidir, insan kitaba hükmetmelidir.
gerçek ile düş ü ayırmama sanatıdır.* hangisinin daha güzel ve keyifli olduğu bir türlü kestirilemese de ağır basan taraf kitaptır. çünkü victor hugo nun sözü doğrudur:

"her kitap bir insandır. okumasını bilene."
çok sık okunduğunda karakter sağlamlaşır,diksiyon düzelir,hızlı düşünme kabiliyeti artar,vizyon kazandırır,dünya görüşü kazandırır,bilinenin aksine sosyalleşmeyi besler,bişeyleri araştırma güdüsünü tetikler,toplum içinde akıllı cümleler kurup takdir almayı sağlar,dimağını güçlendirdiği için en zor sınava 1 saat içinde hazır olmanı sağlar,insanları anlamanı kolaylaştırır,iletişim sıkıntılarını çözer,msn de geyik yapmak için kullanacağın vakitten aldığı için insanlığına katkıda bulunur,dünyadaki düşünce akımlarından haberdar olmanı sağlar,katıldığın her sohbette söyleyecek bir iki sözünün olmasını sağlar,müzikle ilgilenen kişilerin beste yapması için ilham verir,şairleri yeni bir şiir için tetikler,kalbi kırılmış sevgiliye birkaç güzel söz söyleyerek affedilmeye yardımcı olur,olgunlaşmaya yardımcı olur,liderlik vasfı kazanmaya yardımcı olur,savunduğun bir düşünceyi yanlış anlaşılmadan aktarmanı sağlar,ikna kabiliyetini arttırır ve saydıkça uzayıp gidecek bir sürü fayda sağlar.
+tv izlemekten insanların vakit bulamadığı eylem.
hayatın en güzel dakikalarını yaratabilme imkanı sağlayan insanlara özgü bir eylem.
boş vakti değerlendirme değil, yapılması için özel vakit ayrılması ile değerli olacak eylemdir.
anket ve benzeri şeylerde hobileriniz kısmına herkesin mutlaka yazdığı eylem, "hangi tür kitaplar, ne sıklıkla?" diye sorulursa da "seversem okurum, arada bir" denilir. ama o kitap okuma hobisi olmaz, senede 3-5 kitapla hobi edinemez insan kitap okumayı. haftada ya da on günde bir kitap idealdir hobi diyebilmek için.