hilafet

Mhp'lilerin en çok istediği şeydir.

bir ske yarasaydı diyorum..

osmanlı yıkılmazdı..

kalkmışı indirir.

islam peygamberi muhammed öldükten sonra islam devletini yönetenlerin aldığı ünvan halife yönetim biçimi de hilafet olarak adlandırılır.
Hilafet’in kaldırılmasının sebebi ise tamamen yeni düzene tehlike teşkil etmesidir. Zaten bir işe yaramıyordu savaş sırasında cihadı ekber ilan edildi ne mi oldu istanbul işgaline Senegalli ve hintli müslümanlar geldiler üstelik bunlar kadınlarımızı taciz ederek türlü rezillikler yaptılar. Demem o ki yararı yoktu zararı çoktu.

4 Halife’den sonra hükmü kalmamıştır. Peygamberin torunlarını kesen Halife mi olur aq.

kaldırılması sonuna kadar doğru olan bir makamdır. madde madde bakarsak:

1) Osmanlı resmi olarak halifelik makamını hiç benimsememiştir 18. yüzyıl sonuna kadar. o vakitten sonra halifelik ünvanı taşımaya başlamıştır. Yani resmi olarak uzun süre halifelik olmamış sonradan uydurulmuştur. resmiyeti yoktur.
2) Papa gibi ruhani bir makam değildir halifelik. Halife müminleri lideri olduğu gibi ülke lideridir. Halife bu sebeple bir devlet liderinin altında yer alamaz ikilik oluşturur.
3) bir buçuk milyarın sözünü dinlediği makam değildir asla olmamıştır. Gücü elinde tutanın iddiasıdır ve ehli sünnet dışındakiler için hiçbir şey ifade etmez. sünniler bile tam olarak kabul etmemektedir ve abbasileri tanıyan endülüs emevileri de kendilerine halife demiştir.
4) halifelik kureyş soyundan gelir. islam ismiyle anılan arap mitolojisinin kahraman peygamberi muhammetin boyundan ibarettir.
5) siyasi olarak bir faydası olmamıştır, osmanlı ingilizlere karşı cihat ederken islami uyduran araplar bile iplememiştir.
6) halifeler dindar veya dini umursayan kişiler değildir. mesela bugün islam dünyasında nefret edilen yezid halifedir ve emriyle medine yağmalanmış bütün medineli kadınlara tecavüz edilmiş hatta medine de bakire kadın kalmamıştır. aynı şekilde son osmanlı halifesinin çıplak kadın resimleri vardır.

ayrıca devlet liderliği ile eş zamanlı yürütülen makam olmaya devam etmesi durumunda yüzde yirmi fazla oy alan kemal kılıçdaroğlunun halife olabilme ihtimaline karşın biz müslümanların ulan acaba kaldırılması iyi mi oldu düşüncesindende kendimizi alıkoyamadığımız makamdır.

saltanatın kaldırılmasıyla beraber son padişah vahdettin ingiltereye gitti. ingilizlerin halifelik makamını kullanacağını çok iyi bilen (ileride halifeliğin kaldırılmasına en çok tepki gösteren devlet olacaktır kendileri) tmbb halifeliği Vahdettinden alıp yine osmanlı hanedan üyesi olan abdulmecid efendiye verdi.
abdulmecit efendi ilerleyen zamanlarda padişah gibi takılmaya başlayınca (elçi falan kabul ediyor) ve cumhuriyet karşıtlarına ümit ışığı olunca 1924 yılında halifelik kaldırıldı.

bazıları halifeliğin kaldırılmadığını yetkinin tbmm'ye devredildiğini söylese de bu yanlıştır. halifelik türk devletine bırakılır 1928 (olması lazım) yılında devletin dini islamdır maddesi anayasadan çıkartılınca da halifelik haliylen kalkmış olur.

Saltanat usulüyle değişmesi tarih boyunca tartışma olan islami bir siyasi makamdır evet kemalist kardeşim siyasi makamdır ruhani makam değilidir kaldı ki islamda ruhani bir anlayış yoktur. kaldırıldığı dönemde islam toplumlarının durumunu göz önüne alınca haklı bulunabilen fakat günümüzde iletişimin bu denli kolay ve gelişmiş olması vesilesiyle Türkiyeye siyasi kazançlar getirebilecek bir makam olma özelliğide aşikardır.

Hilafet Türk'ün sırtına külfetti.

iyi ki kaldırıldı amk Bi sike yaradığı görülmemişti.

Hilafet makamı, efendimiz aleyhissalâtu vesselâmdan sonra onu temsil eden, dinin emir ve yasaklarının tatbikini sağlayan makamdır. Halifeyi bir ilim kurulundaki kişiler seçerdi önceden. Bunu nedeni de avam alim ile cahili ayıramaz. Evet hala daha böyledir bu. ilim sahibi birinin olaya bakışı ile cahilin bakışı başkadır. Cahil bir patatese dahi tav olabiliyor. Örneği günümüzde mevcuttur. 3 mezhebe göre müçtehid derecesinde ilim sahibi olması gerekir. Müslümanları bir araya toplar ve onların dine uygun davranmalarını sağlardı. Karıştırdığımız bir konu var. "Dinde zorlama yok" mevzusu dine girişte zorlamanın olmayışıdır. Dine girdiğin vakit belli görev ve sorumlulukları yüklenirsiniz. Yapmadıklarınızın cezasını ahirette daha az ödemek ya da ödememek için cezanızı Dünyada çekersiniz. Sahabeye baktığımızda kendileri gelip suçlarını itiraf ediyorlardı. Çünkü bu dünyadaki ceza ahirettekine göre daha hafiftir.
Cezaların da caydırıcı olduğu görülüyor. Örneğin, peygamber efendimizden Osmanlı'ya sadece 17 zina suçu kayıtlara geçmiştir.

Ayrıca böyle büyük ve ulu bir makamı Sen kim oluyorsun da kaldırıyorsun? diye sorarlar. Hilafetin kaldırılması islam ümmetinin başsız kalmasına neden olmuştur. islam ümmetine yapılmış en büyük kötülüktür. Şuan yalpalanmamızın en büyük nedenlerinden biri de budur.

Yeni Netflix dizisi, dinimizi cok kotu gosteriyolar diyenler damlamadan, ilk izlenimlere göre gayet gercekci buldum.

Şura meclisi olan istişareye dayanan bir yönetim şekli.

Satanist firavunluk dininin islama sızan formu.

Hilafet bir firavunluk halidir.

Göktanrı osmanoğulları'nı firavunlaştıkları gün helak etti, yavaşça.

Şu geçenlerde internette bir videosu dolanıyordu.izledikten sonra halimize bir kere daha üzüldüm. Modern osmanlı falan kurmayı düşünüyorlar sanırım. Yakında eğitim kurumlarınıda medrese falan yaparlar.

https://twitter.com/m_cem...status/968222748051943425

--spoiler--
Bir ilahiyatçı olarak; başımıza musallat olan halifelik ve sultanlık kurumuna karşı aklı ve halkı özgürleştiren büyük devrimci, emsalsiz Müslüman önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha derin bir saygıyla selamlıyorum. Ölümsüz eserinle; yaşa Mustafa Kemal Paşa, yaşa!
--spoiler--

3 Mart 1924'te TBMM'de kabul edilen bir kanunla halifelik kaldırıldı.

artık konuşulması bile saçma olan durumdur.
bitti!

Ümmetin olmadığı yerde neyin hilâfetinden bahsedeceksiniz. Millet ağzından eksik etmediği kelimei şehadetin mânasını daha bilmiyor.. Türkiyede müslümanların hakikatlerini en az bildiği veya konu islam olsa gerek.

4 halife döneminden sonra içi boşaltılmış makam mevki.

gazi mustafa kemal atatürk türkiye için gelecekte olması gerektiğini söylemiştir. hilafet kaldırıldıktan 3 yıl sonra 1927'de müslüman ülkelerin bağımsızlıklarını kazanmaları halinde liderliğin türkiyede olduğu bir halife sisteminden bahsediyor. bu konuyu gündeme ilk getiren kişi ise merhum aytunç altındal'dır.

islam coğrafyası, bırakın 21. yüzyılı, daha Muhammed'in ölümünden birkaç sene sonra birbirine girdi zaten.

Ömer, Osman, Ali... Hepsi öldürüldüler.

Şimdi kalkıp, her kolunun "bizim dışımızdaki herkes kâfirdir" dediği bir islam coğrafyasını bir arada tutmak mümkün değildir.

Ki ayrıca, yukarıdaki entry'de olduğu gibi "halifelik" siyasi bir makamdır.

"ben halifeyim, tüm Müslümanların inançlarına karışırım. Herkes dediğimi yapacak" gibi bir olay yok.

Kısacası hilafet, orta çağa ait bir kavramdır. 20. yüzyıla kadar gelmesi bile bir mucizedir.

Ve insanların özgürlüklerinden, fikirlerinden beslenen ruhban sınıfının da doğmasına yol açar.

geçen seneydi sanırım, başkentte "Uluslararası Hilafet Konferansı" düzenlediler, kürsüden "ümmet hilafetin yeniden gelmesini arzu ediyor" şeklinde konuşmalar yapıldı... tabi savcılık da ertesi gün soruşturma başlatmıştı...

ne oldu ne bitti bilmiyorum ama bazı yobazlar gerçekten yüksekten uçuyor!

1924 yılında bile fonksiyonu kalmamış olan hilafetin günümüzde hiçbir anlamı yok.

Çünkü "sünni dünyasının" tartışmasız bir lideri yok.

Buna azıcık heves eder gibi oldu türkiye ama, tutturamadı.

Hilafet, dini liderlik gibi görünse de aslında siyasi liderliktir.

Daha geçen yüzyılın başlarında bile bir anlamı kalmış olsaydı, Araplar imparatorluğa ihanet etmezlerdi... Sancak-ı Şerif çıkardık, sopası elimizde kaldı.

Ankara hükümeti pek pek "Hintli Müslümanlar"ı etkileyebildi "halife esir düştü" edebiyatıyla, yardım aldı. ingilizler yardım heyetine hemen bir casus sokuşturdular, Ankara'da asıldı (Mustafa Sagir.)

Bugün hilafet ilan etsek, kimse bizi iplemez. Tam tersine, Suudi Arabistan bundan fena halde rahatsız olur. Pek pek Pakistan, Endonezya, Malezya gibi uzak ülkelerde biraz etkili olabiliriz, Ortadoğu'da değil. Afrika'da birkaç ülkenin kalbini kazanırız, bunun da hiçbir "kıymeti" olmaz. Filistinli garibanlar da umutlanırlar, o kadar.

Osmanlı imparatorluğu nasıl yeniden kurulamazsa, hilafet de o kadar geri gelemez.

Yoksa ben istemez miyim ya, elde kılıç, her bir bıyığına bir adam asılır babayiğitler suretinde ve de "yektir Allah yek" diye naralanaraktan Viyana kapılarına dayanalım? Ve de kafirlerin hoşur karısının iman tahtasına alıcı kuş gibi çöküp türlü çeşitli hüner göstererekten ve de 'oh eline sağlık koçyiğidim' dedirterekten aferin alalım ve de alnımızdan öptürelim? Bunu ancak rüyamda görürüm. (Şimdilik "şu vize bir kalksa da kuyruklarda sürünmesek" rüyasını görüyorum.)

Bir kere, hilafet Osmanoğlu hanedanının tekelindedir. Onunla birlikte ortadan kalkmıştır. Günümüzde hangi otorite neye dayanarak halife olduğunu ilan edecektir?

Ankara Müftüsü'nü mü halife yapacağız, Diyanet işleri Başkanı'nı mı?

Yok, Türkiye Cumhuriyeti Başkanı'nı yapamayız, o artık sistemin değişmesi de değil, devletin yıkılıp yerine bambaşka bir devletin kurulmasıdır. Hiçbir faninin gücü yetmez.

şimdi hilafet isteyenlere sormak istiyorum; "Prensipte" mi istiyorsunuz, Osmanlı ve Türk olarak mı?

Ya Mısır "sizden önce bizdeydi" diyerek öne geçerse?

Yarın Suudi Arabistan kralı kalksa da "makamın en eski sahibi ve gerçek mirasçısı benim" diyerek halifeliğini ilan etse, biat edecek misiniz?

Etmeyecekseniz, "bizim hakkımızdır" diyecekseniz, demek ki amacınız dini değil siyasidir!

Peki Fetö okyanus ötesinden kendini halife ilan etse, "yetmez ama evet" diyerek kabul mu edeceksiniz?

neyse... hilafet konusuna gelince o mevzu geçen yüzyılda kapandı ve bir daha da açılmayacak.

peygamber efendimiz benden sonra halifeler oniki kişidir ve hepsi kureyştendir demiştir. Biz şiiler bu oniki kişinin kimler olduğunu biliyoruz fakat sünni kardeşlerimiz bir türlü bu sayıyı bulamadılar.
Genelde liyakatsız kişilerin oturduğu makam olmuştur. Ya gasp yoluyla yada torpille bu makama oturulmuştur. Işi ehline bırakmış olsalardı şuan müslümanlar dünyaya hükmediyor olacaktı...

Ey hilafet, geldiysen üç kere vur!
http://www.cumhuriyet.com...ldiysen_uc_kere_vur_.html

hz muhammed'in cenazesi soğumadan ilk iki halifenin peşine düştüğü makam.
Şimdi diyeli erdoğan öldü ve daha gömülmeden davutoğlu cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı. Herkes, ne kadar makam düşkünüymüş hatta makam için erdoğan'a yaklaşmış demez mi? Der. Işte bizde bunu diyoruz ilk üç halife için.