bugün

(bkz: yersen)

edit: başlığı başıma bırakan kardeş, öpüyorum seni...

ben ne yapayım canım modertatörüm herif silip gittiyse ha?
islamı yanlıs anlamalar,anlatmalar sonucu öcü gibi gösterdikten sonra aslında öyle olmadığını ve gerçekten ne olduğunu yeniden anlatmaya çalısanların o kötü imajından sıyırmak ıcin türettikleri yakıstırma. islam aslında tek doğruyu gösteren ve hiç bir zaman değişmeyen kuralların açıklamasıdır. ılımlı yada ılımsız diye bi durum yoktur. ılımlısıda ılımsızıda tektir. öylede kalacaktır.
(bkz: merkez iritca)
radikal islamcılığın ilk basamağı. *
bütün insanlıga daha sıcak bir cehennem daha çok ateş vadeden islam dininin özüne aykırıdır.
ilimli islam cumhuriyeti kategorisinde yer alan 3 farklı model, daha doğrusu 3 aşama.

1- ısındırma
2- harekete geçme
3- değişim

22 temmuz secimleriyle birlikte vitrinlerdeki yerini almıştır.
tanımlanması gereken bir kavram.. zihinde canlandırılabilen ama muğlak kalan bir kavram.. sertliği-sınırları anlaşılmayan olay..

bu arada başta olan ılımlı olan herşeyin radikal'e dönme oranı çok yüksektir.. *
bu herşeyin satılığa çıkarıldığı pazar yerinde tezgah sahiplerine yaranmak düşüncesiyle islamın başına konulmaya çalışılan derme çatma sıfatlardan biri. işte böylesi bir hadsizlik ve çapsızlıkla, kendi çürümüşlüğünden zehirlenmiş tüm sıfat ve tanımlamalara sarkıntılık eden aklıevvellere sems-i tebrizi ne güzel cevap vermiş,

"islamda lezzet ne arar, lezzet küfürde. lezzet arayanlar bu kapıya hiç gelmesinler."
ısıtılıp sunulan şeriata aralık kapıdan göz kırpmaktır. kimlikteki "din" ibaresi 18 yaşına kadar boş bırakılmadığı müddetçe türkiye'nin başına istatistikten doğan sorunlar açacak kavramdır.
gelmiş geçmiş en sttirb. ktan, en bölücü, en kurnaz tanım.
yeni model islam. bir nevi sentez desek daha iyi olur.
http://www.gazeteport.com...RADAYLARI/NEWS1/GP_067920
islamın saptırılmasıdır. başka da hiçbir şey değildir.
abd' nin orta doğu projesi hayallerini gerçekleştirmesi için, önünde mıh gibi duran islam' ı hedef alarak, hristiyanlığa uyarlama şeklidir. bizde ılımlı islam olarak tanımlanan şeyin, ingilizce karşılığı '' uysallaştırılmış islam '' dır. elbette ki din ve devlet işleri birbirinden ayrılmalıdır. laik düzen korunmalıdır. ancak ılımlı islam diye bir kavram da olmamalıdır.
21. yy Müslüman ülkeler için öngörülen yönetim biçimi.
Can dündar'ın "ılımlı islam ve ABD" başlılı yazısına göz atmakta fayda var.
http://www.milliyet.com.t...7/09/25/yazar/dundar.html
http://www.milliyet.com.t...7/09/27/yazar/dundar.html
islamı ılıtacağız diyerek ısıtırken, asıl amaçları o'nu kaynatıp buharlaştırmak olanlarca ortaya atlan içi boş kavram.

neden içi boş;
çünkü, islam dini topyekûnu ile birdir. ılığı, soğuğu yoktur. tekdir, yegânedir.
"merak etmeyin şeriat uygulayacaz ama ılımlı olacak" anlamına gelen yönetim şekli.
islamın bugünkü yapısından rahatsız bünyelerin dış destekli empoze biçimi. dini menfaatlerine kullanan günümüz devlet ya da bireysel hareketin dayanak noktası.
ılımlı islam olmaz, islam zaten ılımlı bir dindir. bu sıfat islamdaki radikal kesimin terörist faaliyetlerinden sonra * a.b.d tarafından ortaya atılmış, potansiyel tehlike olan ortadoğuya müttefiki(!)* olan türkiyeyi örnek göstermesiyle ortaya atılmış, kurulmuş bir tezgahtan başka bir şey değildir. Daha somut ifadesiyle a.b.d nin terörist eylemler karşısında "yussuf yussuf" seslerinin hat safhaya çıkmasıyla gündeme gelmiştir, ülkem vatandaşı bu ılımı pek bi benimsemiştir.

+ neden rte mahmut abi?
- aabi adam ılımlı yavvv, hem güneş gözlüğü takınca yakışıklı oluyo.uzun falan...
+ siktir..
saçmalıktır. saçma değilse üniversitelere başörtüler çıkarılarak girilebilir.*
amerika nın ılımlı islam tabirine göre suudi arabistan da ılımlı islamı uygulayan bir ülkedir. hatta isterseniz kapkara çarşaflarla dolaşın ama ülkenizi yönetenler amerikancıysa hem laik hemde ılımlı islam modeli bir ülke olabilirsiniz yani ne kadar s.kko bir kavram anlatabiliyormuyum bilmem.
amerikanın bize dayattığı bir saçmalık işte.
tayyip i gaza getiren terim. ılımlı deyince sanki başka katı islam varmış gibi oluyor, halbuki tek bir islam var, ben islamcıyım, ayrıca türkiye bir islam devleti...

ılımlı islam devleti yok islam devleti verelim...
ılımlı islam, sanılanın aksine, islami bir rejime geçişi sağlayacak, önayak olacak ve küresel güç odakları tarafından demokratik sistem içinde kabul ettirilmeye çalışılan ideolojinin adıdır.

ılımlı islam bir oksimoron'dur. zira, islama dayalı bir yönetim tarzının ılımlı olması mümkün değildir. hemen yanlış anlaşılmasın, sadece islam değil herhangi bir dine dayalı yönetim biçimi ılımlı olamaz. çünkü, din dogmatik bir kavramdır ve kesin kuralları vardır. siz, bir inanan iseniz eğer, bu kuralları olduğu gibi kabul edersiniz. bu nedenle, dini bir esasa dayalı rejim, dinin emrettiği kurallar dışındaki kuralları yok sayacak, kendinden olmayanları düşman belleyecektir. çok da uzak değil, hemen sınır komşumuz iran bunun somut bir örneğidir.

sanmayın ki, ılımlı islam, öyle dininizi, inancınızı ılımlı ılımlı yaşayabileceğiniz, naif bir düzendir. aksine, inancınızı özgürce, diğer dinlerin, mezheplerin varlığını da kabul ederek ılımlı bir ortamda yaşamak için demokrasi ve laiklik olmazsa olmazdır.
derin strateji.
amerikan destekli, amerika'ya hizmet eden politikacılar, yazarlar, gazeteci ve akademisyenlerden oluşan müslüman ağıdır.
yatay düzlemde ele alınan bir şemada rahatça incelenebilir, şöyle ki;
1920' lerde tepeden inme bir devrim olan kemalizm düzeni türkiye' ye girmiş ve zaman içinde türklere, türk olma bilinci kazandırılmıştır. bu tarihe gayetle yakın bir tarihte, osmanlı devleti' ne ilk batılı esintileri ve parlementoyu getiren ittihat ve terakki cemiyeti, pan turk ideolojileri ile, kafkaslara ve orta asyaya saldırmak gibi, nispeten hayalci idelerin peşinde koşturmuşlardır.
insanları osmanlılık şemsiyesi altında birleştirmeye çabalayan bu zihniyet, ne yazık ki balkan savaşları sonrasında, bulgaristan ve yunanistan gibi ülkelerin, karşıt ideoloji olan: panslavizm idesine yenik düşüp, ayrılması üzerine söz konusu ittihatçi hayal ürünü için tarihçiler: ''patladı behçet!'' deyimini kullanmaktadırlar.
sonrasında, birinci dünya savaşı ile yine ittihatçılardan enver paşa' nın alman hayranlığı üzerine almanya ile savaşa giren osmanlı devleti, sultan beşinci mehmet reşat' ın araplara, cihat çağrısı yapması ile yeni cepheler ümidine gebe olmuştur. ancak, yapılan cihat çağrısına, hristiyan ingilizlerle mac mahon antlaşması yapıp, itilaf devletleri yanında, bir başka müslüman ağırlıklı ülke, osmanlı' ya karşı savaşınca, dünya üzerinde dünyevi halifelik sona ermiştir. etkisiz, hiç bir işe yaramayan bir doğu masalı, bir arap efsanesine dönüşmüştür. solayısıyla, ikinci halka olan islamcılık halkası da çökmüştür... hayır!!! çökmemiştir işte. bu halkalardan, insanları en fazla uysallaştıran ve demografik yapı ile yakın ilişkiler içine girdikten sonra, onlara devlet için var oldukları fikrini aşılayan bir köleler imparatorluğu ütopyası...
batılı emperyalistler, türklerin mustafa kemal atatürk ile birlikte, siyasi reformlar gerçekleştirip, dini reformlarda yalnızca kamusal alanlarda reformist davrandığını görmüş ve bu ülkenin bağrında yatan büyük yobazlıktan, ümmetçilik bağımlılığından haberdar olmuştur.
bunu ta o zamanlar gören wilson' ın vasiyeti doğrultusunda abd emperyalizmi, ümmetleştirdikten sonra, köleleştireceği bir topluluğun fantazisiyle yanmaya başlamıştır.
zamanlar geçmiş ve çok partili siyasi rejim geldikten sonra, türkler dini tekrar siyasete alet etmeye ve böylece oy depoları yaratmaya başlamışlardır.
bunun için, nurculardan, sait nursi' nin post-modern öğrencilerinden yardım alan çeşitli sağ tandanslı politikacılar, msp gibi siyasi oluşumlarla, cuma namazlarından oy toplama gailesine düşmüşlerdir. ancak, henüz batıdan ithal ettikleri bir itelijans olmadığı için, daha çok vahşet eğilimli görülen bu tarz oluşumlar, ülkenin katı-laik kurumlarınca kapatılmıştır. ancak 11 eylül' den sonra hız kazanan 3.dünya savaşı yolunda, çin ve rusya bloğuna adam kaptırmak istemeyen abd bloğu, türkiye' yi ümmetleştirip kaynak, üs ve savaş alanı haline de getirebileceği bir küresel güç odağı damızlığına evirtmek için fethullah gülen endeksli, rte damgalı hareketler başlatmıştır. ülkedeki solcularında sayısının azlığı ve örgütlü olmamalarından faydalanan bu oluşum siyasi bir terör yaratarak, bilgisayar oyunlarının da faydalarıyla, halkta umutsuzluk siyasetini güderek başa gelmişlerdir.
bu, türk' ün köleleştirilmesindeki en büyük adımdır, simgeside: türban adı verilen, fransız bohemlerinin fantazi aracı olarak kullandıkları, olmayan bir alaaddin hikayesi metasıdır.