bugün

ciddi manada yapıldığında insanın tipini değiştirir.
üniversiteye geldiğimde de şimdiki kilomla aynıydım aşağı yukarı, yalnız arada bir sene şimdikine göre 25 kilo civarı zayıftım. hiiç mütevazı olmayacağım manken gibi heriftim. hala o dönemin fotoğraflarını görünce yarın spora başlıyorum derim ama yalan olur.
insanı çok mutsuz eden, çok zorlayan bir süreçtir.yenecek o kadar güzel şey varken bunlardan kendini mahrum etmek, üstüne bir de spor yaparak, eziyeti ikiye katlamak, herkes mutlu mesut yemek yerken onlara gıpta ile bakmak, zayıflama alanında çıkan her tür zımbırtıyı(mesoterapi lpg, karboksiterapi, binlerce destek ürünü, yüzbinlerce diyet) yakından takip edip yeterince iradeli olamamak nedeni ile bayılınan onca paraya rağmen geri almak üzere üç-beş kilo vermek, sonra yeni yeniden başlamaktır.
saglikli olmak icin sismanca insanlarin mutlaka yapmalari gereken bir olaydir.

su an itibariyla ben de kilo veriyorum. gözlemim sudur ; yemek aslikanlik yapapn birseydir. yani insan aciktigi zaman yemeli. ama su,hele türk annelermiz tarafindan bilincaltimiza pompalanan "ögüt" mereti biraz abartilmis birseydir. ben bizim normal kahvalti da yedigimiz kaloriyi bir kere hesaplamistim da, internetteki sayfalardan irdeledigim kadariyla, biz o kahvalti da iki günlük kalorimizi aliyormusuz da haberimiz yokmus!!! beyaz peynir, bal, sokella, sürüsüne bereket ekmek, üstüne zeytinyagi gezdirilmis zeytin tabagi, sucuklu yumurta....ohhh oh....tadi güzel olmaya güzel de, buna alistigin ve iyice de dötü göbegi saldigin zaman, bunlardan mahrum olmak resmen, uyusturucu bagimlisi bir adamin uyusturucu istemesi gibi birsey aslinda...

isin en zor tarafi insan farkinda olmadan kendisini yemekle özdeslestiriyor herhalde...aciktigin icin yemiyorsun, "yemen" gerektigi icin yiyorsun. resmen aliskanlik. sadece su bile yeteri kadar kilo verdirir adama... aciktigin zaman yiyeceksin, ve doydugun anda da biracaksin. da insan öyle bir oluyor ki, acikma olayinin ne oldugunu bile unutuyor. unutmus olan arkadaslara hatirlatmak babindan ; insan, aciktigi zaman midesindeki o acikma hissi sonradan gecmeyecek bir sekilde devamliligini koruyor. benim midem, resmen aliskanligim yüzünden, arada bir "acikmis" gibi yápiyordu, ama hemen yemege sarilmadigin zaman bu his gidiyor, bu birkac ket daha geliyor, ve en sonuncusu kalici oluyor. iste o zaman yiyeceksin.

ancak bu yemek aliskanliginin türk kültürüyle de kopmaz baglari var, onu da bilahare belirtmek gerekir.
yerine kilo almakla sonuçlanabilen bir eylemmiş. acıkan bünyeyi dayanamayıp daha beter biçimde susturmak galiba bu sonuca yol açtı.
mr muscle ile artık daha kolay!..

günde sadece bir kez ağızdan alın.

mr muscle tüm yağları çözer...

yasal edit: evde sakın denemeyin. şaka bunlar.
(bkz: abur cubur yiyip kilo vermek)*
ramazanın başından beri içinde bulunduğum eylem(di). taki 2 dakika önce bakkaldan sigara almaya inene kadar.

vendetta:selam aliküm. abi ne olacak bu fenerin hali?
bakkal: haliküm selam. lan ne feneri senin bu halin ne olacak?
v: ne var abi halimde?
b: lan dana gibi kilo almışın.
v: abi ramazanın başından beri 9 kilo verdim ya.
b: hmmm iyi neyse bakalım.

lan neyi neyse. ne neyse!! ben o kiloları verene kadar ne çektim bir bilsen. sıçarım rejimine. tatlı getirin lan.
kilo almaktan zor olan durumdur.
2 ayda 13 kilo verebilir insan... acı çekmeniz yeterli....
günde iki paket maltepe sigarasına bakar.
1 haftayı atlatırsanız sonra düzene girer

-sabah normal insan kahvaltısı edin
-öğlen çorba yoğurt
-akşam üstü meyve yeşil çay
-akşam kalorisiz yiyecekler ot tavuk
-yatarken yoğurt greyfurt suyu
-bisiklete binmek , yüzmek , 31

not: ben bu yöntemle 25 kilo verdim .
nacizane ufak bir bilgilendirmede ben yapayım tam olsun. tabiki bu bünyeden bünyeye farklılık gösterebilir ama genel olarak bir kişi günde 200kalori az tüketir veya 200kalori fazla yakarsa bu kişi bir ayda sadece 1 kilo verebilmektedir. 200kalori yakmak ne kadar yürümek oluyor acaba diye sorar gibisiniz, hemen söyleyeyim. 200kalori yakmak için ortalama 3 ile 3.5 kilometre arasında tempolu yürümek gerekmektedir* ve bu da yaklaşık 30 dakika kadar sürmektedir. yani kısacası günde yarım saat tempolu yürüyüşle ancak ayda 1 kilo verebilirsiniz eğermek olarak yediklerinize de dikkat etmezseniz. saygılar.
uzmanların söylediği gibi diyet + spor ikilisi en sağlıklı yolu bu işin. ama iş her tarafta dönen çikolata ve dondurma reklamlarına inat diyete devam edebilmekte sanırım. yoksa o kadar çok caydırıcı etken var ki. gerçekten uzun ve zorlu bir süreç, ciddi irade ve disiplin gerektiriyor. iki günde gitmiyor ne yazık ki o kilolar.
aslolan, üzerine çokmüş yorgunluğu, kırgınlığı, umutsuzluğu ve hayattan yediğin tokadın bedeninde bıraktığı ağırlığı vermektir.

gerisi hikaye, gerisi gereksizdir.

varsın şişman desinler, varsın kilolu desinler.

zayıflamak karakter yönündense, kilolu kalıp adam gibi yaşamayı yeğlerim.
hamileliğimde tam 45 kilo aldım ve doğum sonrası
-iki adım atsam ter içinde kalıyordum.bütün elbiselerim terden sırılsıklam oluyordu
-bacaklarımın arası sürtünmekten yara olmuştu ve adım atarken çektiğim acı yüzünden zorlanıyordum.
-gideceğim yere yürüyerek gidiyorsam, (ki genelde yürüyemezdim) nefes nefese kalıyordum
-mağazalardaki satış danışmanlarının *burada 40 bedene kadar satıyoruz tarzı aşağılamaları da cabası

aklıma gelmeyen daha pek çok sorunla karşılaştım. ve iki ay içinde isyan ettim. yedi ayda toplamda elli kilo verdim. 46 bedenden 38 bedene , eski halime geri döndüm. oh be dünya varmış dedim. dış görünüşte önemli tabi , fakat ben kiloları sağlığım ve özgürce yaşayabilmek için verdim.
yemek yemek sadece yaşamak için yapılması gereken ihtiyaçlardan biri ve hiçbir yemek benim özgürlüğümden önemli olamazdı.

kiloları vermekteki en önemli iki noktaya gelince akşam saat yedi-sekiz den sonra meyva dışında hiçbirşey yememek , akşam yemeğini en hafif öğün olarak geçirmek. ikincisi ise düzenli spor yani mevsimlik değil , sürekli.
abnehmen alm.
zahmetli iştir. sabahın köründe kalkıp bol bol su içmeyi, ardından sokaklarda hiç durmadan koşmayı gerektirendir. yiyene içilene dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekmeye de gerek yok.
az yemek ve çok sıçmak kambinasyonunun sonucudur.
deneyip deneyip başaramadığım, başaramadığım için hırs yapıp tekrar deneyip yine başaramadığım, en sonunda da kendimi koyverdiğim durum. Olmuyor arkadaş, ne yaparsan yap olmuyor.
hayal et ve kilo ver..
havaların ısınması yazın gelmesi ile birlikte gerçekleşmesi daha kolay olan olaydır.
Bol su, sık sık yürüyüş yapmak ve akşam yemek yememek daha hızlı kilo vermeye yardımcıdır hatta. *
sadece diyetle ya da sadece spor yaparak olmayacak eylem.

kıy azcık paraya önce diyetisyene sonra git yazıl bir spor salonuna.ama bir hafta sonra bırakma bunları.baktın diyetin senin hayat tarzına göre değil git tekrar diyetisyene.mutlaka mutlaka diyeti de sporu da bir şekilde hayatının içine dahil etmeyi öğrenmen gerekiyor her şeyden önce.

bir de miniminnacık bir tavsiye:zayıflama ilaçlarından uzak dur.çoğu uzakdoğu dan gelen içeriği bilinmeyen şeyler.
en iyi yöntemi ayakta,koşuşturması bol bir işte çalışmaktır. 110 kg dan 81 e demem sanırım yeterli..
tahmin edildiği kadar zor değildir.tek bir yolu vardır.o da gerçekten istemek.hayatta kilo vermeye değecek bir şeylerin olması.hangi yöntemle verdiğin falan hepsi faso fisodur.

(bkz: 110-86)
her sabah düzenli olarak 6.30'da kalkip 5 kilometre koşup günde 2 litre su içip 3 dilim ekmek yiyip başarilabilecek olay.