bugün

yer çekiminin bulunmasında büyük rol oynayan mucizevi meyve.
ilk gunah.
reklamin simgesi, reklamcinin odulu..
her gün bir tane yenilmesinin tavsiye edildiği sağlığa yararlı bir meyvedir.
-kacıncı nesilsiniz siz?
+birinci nesil abi.
-honkk.

diyaloglarında hönk kısmının benim tarafımdan seslendirildigi için, + ile sembolize edilen diyalogun sahibi yazar kişisi. *
zirve esnasında bana inat bütün fotoğraflarda gözünü kapamış yazar. bir iki neyse diyecem de bir insanın bütün fotğraflarda gözü kapalı çıkar mı yahu. bir dahaki sefere gözlerini bantlamazsam ne olayım.
içindeki geyik potansiyelini hemen farkettiğim, yine bütün gün beni çekmiş yazar güruhunun bütün fotolarda gözü kapalı çıkanı. muhabbet çekilir insan.. ankaraya da bekleriz ama olmadı böyle, iade-i ziyaret yapmak lazım değil mi?
haydin bu pazar çaya zirvesinde nothing else matters ve manson'la birlikte ayrılmaz üçlü olarak hemen yanıbaşımızda oturan, ancak sohbet etme fırsatı bulamadığım, giderayak selamlaşabildiğim yazar. *
anında yazar oluverdiğini iddia eden* 1. nesil yazar.. ehl i keyf bir insan zannımca kendisi.. böyle bir güler yüzlü, bir rahat...*
http://www.medyaetegi.com...brity_agalar%FDd%FDr.aspx

ile sözlükte yaşanan olayları eleştirmiş, kendisine katıldığım yazardır.
medya eteği'ndeki yazısının altına paraf atabileceğim yazardır. tanımam etmem, öyle 2 3 mesaj yazışmışlığım da yoktur... "yarası olan gocunur" atasözünü cümlenin başına koyarak demek isterim ki; hatun yazara alenen asılıp, buna babacan kılıf giydirmeye çalışan, eğer ki; hatun kişi sert bir şey söylerse "aman canım sen de şaka da kaldıramıyorsun" gibilerinden yaklaşma potansiyeli olan, ayrıca; zeki olmayıp, zeki olduğunu iddia edenlere ayarın allah'ını kaymıştır. "hücuuuum" nidasıyla atağa kalkıp, "kıçına baka baka" uzaklaşan türden olanlara çok güzel cevap vermiştir...
adem ve havva nın yasak olanından yedikleri meyvedir.
adem, havva, yasak elma
(bkz: elektromanyetik alan teorisi)
macintoshta, kontrol tuşunun görevini gören tuştur.
çıplaktık, sefildik, bu tat(elma) bizim olamazdı, tanrıların olmalıydı... artık pek çok tadımız var çıplak da değiliz ama hala çoğu tat bizim olamıyor.
şincik dini mitlere bakınca görüyoruz ki elma yasak meyve cennetten kovulmaya sebep. ancak düşündüm de burda anlatılmak istenen bir nokta var sanki. nasılsa asla bir mit sadece mit değildir, sosyolojik bir takım betimlemeleri olmalıdır. e bilader elma yeyince noldu, cennetten kovulduk.. hmm yani dünya cennet değil, ve biz idolojisyle olsun diniyle olsun hep cennet özlemi içinde olmuşuz. demekki elma yediğimizde daha doğrusu onu akıl ettiğimizde artık cennetten çıkmışız.

ne diyor kutsal kitaplar?"elmayı yediler ve çıplak olduklarını farkederek utandılar" ne demek istiyor yani, alet kullanmayı öğrendiler. yani akıl sahibi oldular. yani alet yapmak bizim cennetimizin bitişi demek olmuş. 2001 filmini şimdi daha iyi anladım sanki.

o halde cehalet mutluluktur lafı hiç olmadığı kadar doğru geliyor kulağıma. üstelik eski anlamından daha değişik anlamlara geliyor. hay evrimleşen aklınıza sokim!
(bkz: genç celebiriti ağaları rahatsız)
yarısını kanal d'de bir dizi haline getirdikleri meyve.
birinci elma, ikinci elma, dev elma, buzhane elma, ekşi elma, karpuz elma, yaf bir sürü çeşidi var bu elmanın say say bitmiyo.
kaliteli, hoşsohbet yazar. ayrıca bir anime hayranı daha...
"celebrity ağalar" oltası pek tutmayınca yeni ufuklara yelken açan aga. aklı sıra islamiyetle taşak geçtiğini sanması gibi.
cemal süreya'nın adının bir harfini attığı* şiiri :

Şimdi sen çırılçıplak elma yiyorsun
Elma da elma ha allahlık
Bir yarısı kırmızı bir yarısı yine kırmızı
Kuşlar uçuyor üstünde
Gökyüzü var üstünde
Hatırlanacak olursa tam üç gün önce soyunmuştun
Bir duvarın üstünde
Bir yandan elma yiyorsun kırmızı
Bir yandan sevgilerini sebil ediyorsun sıcak
istanbul'da bir duvar

Ben de çıplağım ama elma yemiyorum
Benim öyle elmalara karnım tok
Ben öyle elmaları çok gördüm ohooo
Kuşlar uçuyor üstümde bunlar senin elmanın kuşları
Gökyüzü var üstümde bu senin elmandaki gökyüzü
Hatırlanacak olursa seninle beraber soyunmuştum
Bir kilisenin üstünde
Bir yandan çan çalıyorum büyük yaşamaklara
Bir yandan yoldan insanlar geçiyor çoğul olarak
Duvarda bir kilise

istanbul'da bir duvar duvarda bir kilise
Sen çırılçıplak elma yiyorsun
Denizin ortasına kadar elma yiyorsun
Yüreğimin ortasına kadar elma yiyorsun
Bir yanda esaslı kederler içinde gençliğimiz
Bir yanda Sirkeci'nin tren dolu kadınları
Adettir sadece ağızlarını öptürürler
Ayaküstü işlerini görmek yerine

Adımın bir harfini atıyorum
düriye nuriye endürüst ilköğretim okulunu sınav giriş yeri olarak belirleyerek ösym'nin kendisi ile dalga geçtiği yazar.*
http://www.radikal.com.tr...p?ek=ktp&haberno=6494
koridorlarda kaybolma ihtimali yüksek, sokakları daraltılmış, ışığına muhtaç ve acilen bir çilingir bulması gereken yazar.
kendini yarım saat gibi bir sürede imha eden meyve. yemezseniz sararıp solar.