bugün

citroenin yeni sedan modeli. araç boyutları ve dış görünüşü itibarı ile c sınıfı gibi duruyor. ancak citroen aracı b sınıfı olarak lanse etti. veya fiyatının 29900 tl den başlıyor olması öyle düşünmemize neden oldu. şık tasarımını, düşük fiyatını ve özellikle 40 yaş üstü türklerin sedan fetişini göz önüne alırsak bu arabanın yeni bir symbol vakası olması hiçte şaşırtıcı olmaz.
http://www.c-elysee.citroen.com/tr_TR/
peugeot 3001 ve skoda rapid ile aynı segmentte olan, diğer sedanlardan sağlam olduğu iddia edilen b sınıfı sedan araç.
biraz evvel galeride canlı kanlı gördüğüm ve dış görünüş, iç mekan, bagaj hacmi gibi konualrda beni çok çok tatmin eden araçtır. 29900 tl lik benzinli modeli henüz gelmemiş. aralık ayında gelecekmiş. dizel olarak ise baz modeli 38200 tl. ben aracı beğendim.

bu arada peugeout 301 ile nerdeyse aynı.
2010 model accent era otomobilim ile değiştirmeyi düşündüğüm araba. ama çok kararsızım lütfen bilgisi olan bir arkadaş bana mesaj gönderirse sevinirim, sizce accent era mı, yoksa c-elysee mi? *
türk müşterilerinin beklentileri göz önüne alındığında, satışlarda peugout 301 ile başabaş çekişeceği bekleniyor.
fransız milliyetçiliğinin geldiği son noktanın simgesi olan araçtır.
milletim insanı bu aracı beğenir. buna sözüm yok. zira araç dediğin ihtiyaçlar gözetilerek alınır. para kısıtlıysa konfordan kısılır falan fıstık.
lakin şöyle de bir durum var kafama takılan;
aga oldu ya ülke olarak bir araç ürettik. olmaz ama hadi diyelim ürettik. biz o araca taksim ismini vermeye kalksak ülkenin o çok bilmiş kesimi ayaklanır lan. yeminle taşak geçe geçe bitiremezler. bak arabanın özelliklerinin ne olduğuna falan bakan olmaz ha, isminden müebbet yer o araç. isterse sıfır ekolojik kirliliği olsun, isterse yakıt tüketimi 5 kuruş olsun farketmez. bizim entelijans kesim daha lanse edilmeden itin götüne sokar.
alem araba yapıp ülkenin en meşhur yerlerinden birinin adını verir kimse ismine takılmaz, zira el sikidir o. aynısını kendi ülkemiz yapınca itin götünden çıkmaz.
bizden bi bok olmayacağını bildiğimizden olsa gerek.

bana sorarsanız da gavur parasıyla 5 para etmez. az daha kas japon otomobili al derim öyle sikimsonik bi araç. fransız olması ayrı zaten, adamların doğru düzgün neyi var çözemedim. yapmış olmak için vira yapıyorlar.
psa grubunun peugeot 301 tabanlı ürettiği fransız otomobili. 301 i daha önce kullanmamıştım bunu da kullanmamıştım. bunu geçtiğimiz pazar günü bi kiralama şirketinden 1 günlük gezme amaçlı kiraladım ve test ettim. kullandığım model 1.6 hdi 92 hp 230 nm tork değerine sahip dizel ünite düz vites araçtı. araç 301 ile motor şasi olarak birebir, sadece ön far grubu ve arka stop gruplarında ufak farklılıklar var. yani şu an yazacaklarım 301 için de geçerlidir sanıyorum. aracın ağırlığı yanlış hatırlamıyosam 1090 kilo civarıydı. eğer bu sayısal veriye bakmasaydım ağırlık 900 falan derdim. cidden kendini fazlasıyla hafif hissetiriyo. belki de 1400 kiloluk bi arabaya yıllardır alıştığımdan mı bilemem. atak bi araba tork değerini kendi gözlemlediğim kadarıyla 1500-2500 devri bandı aralığında veriliyo. 3000 e geleceğini sanmıyorum. hafif hissetiriyo demişken bu noktada da beygir gücü ortaya çıkıyo. hafif hissettirdiğinden dolayı beygir de sanki 92 değil de bi 110 havası var gibi. araçta 2 kişi vardık. gün içinde 550 km yol yaptık. bunun kimi zamanı 170-180 arası kimi zamanı 100 cruise control ile devam ettik. araçta yük de yoktu. bu mesafenin 450 si şehirler arası 100 km si şehiriçi aşırı yoğun trafikte gerçekleşti. dur kalkla epey yol aldık. aracı sabah full depo teslim etmişlerdi full istediler geri. benim teslim etmeme 30 km kala depoyu doldurdum. aldığımda 8 çubuk vardı. 520 km yaptığımda yarım depo bitmişti. yani tam depoyla uzun yolda yaklaşık olarak 1200 km yol yapma şansınız var bu arabayla. kamyon arkası, kontrollü devir geçişi ve vitesi geçişi yaparsanız uzun yolda 1400 km ye kadar yolu var gibi gözüküyo. aracın depo hacmi 50 lt, bu mesafe değerleri bence fazlasıyla güzel. arabanın ivmelenişini beğendim, ara hızlanmalar sınıfına göre kabul edilebilecek düzeyde. ancak max süratte çok iyi değil, ne kadar ekmek o kadar köfte hesabı. aracın iç hacmi fazlasıyla güzel. 1.83 boyumla ideal sürüş pozisyonunda hiçbir sıkıntı yaşamadan kullandım. arka koltuğa da bir seferlik bi deneme amaçlı otudum. baş ve diz mesafesi çok yeterli. hatta arkada bu mesafe genişliği sayesinde kasılmadan tshirtimi değiştirebildim. süspansiyon ayarı güzel ayarlanmış. çok yumuşak değil tabiki de ama sert de değil, iyi becermiş psa bunu. daha önce çok psa modeli kullandım eş dosttan, bu güzel geldi. zaten bu sınıfta sert süspansiyon olması saçma olurdu. bize gelen araç baz donanım olandı. baz donanımda esp, abs, asr, ebd standart olarak sunuluyo. bunun yanında bluetooth, cruise control de standart. esp kendini 50 km/h a kadar tamamen kapatabiliyo. bu hızdan sonraki kaymalarda kapalı da olsa kararlı müdahaleler başlıyo. aracın hep iyi yönlerinden bahsettim biraz da eksi yönlerini sayayım. aydınlatmalar berbat, selektör koluna alışmak zor cidden. tam birinden yol isteyeceksiniz uzun far kolu bi takılı kalıyo 3-5 saniye uzunları yakıyo adamın gözüne. hiç beğenmedim bu kolu. malzeme kalitesi iğrenç. sanki plastikçiden söküp söküp takmışlar bu araca. ön göğüs kapı kenarları tamamen sert plastik ve içi boş. vurunca güm güm ses geliyo. ön kol dayama 2014 yılında standart olarak sunulmuyo. şanzuman birimleri berbat. debriyaj kavrama noktası ve sertliği kötü. frenlerde abs ebd asr var dedik ama onlarda çok iyi sayılmaz. 2 defa panik fren yapıldı mı frenler kendisini baya bi salıyo boşaltıyo, hiç beğenmedim. oysa psa grubunun 206 modelinde bile 10 yaşında olmasına rağmen bundan çok çok iyi frenler mevcut. aracın yalıtımı fazlasıyla kötü. yol sesi sürekli kulaklarınızda. müzik açsanız dahi bol yol sesinden kurtulmak mümkün değil. aynalar geniş çapta. bunlar görüş açısı bakımından güzel fakat 100-110 dan sonra aynalardan da içeriye gürültü girmeye başlıyo. araç bize geldiğinde 10200 km deydi. trim sesi az da olsa ön yolcu koltuğunun göğüs hizasından sert kasislerde kulağıma geldi devamlı. ses sistemi kötü arabanın. ancak bu da aux girişi ve bluetoothla normal bi kullanıcı tarafından telore edilebilir diğe düşünüyorum. tizler kulağa gelmiyo, sevmedim yani. 4 cam otomatik fakat camlar tek tuşla açılmıyor. anlamayanla için, tek tuşla cam açılması markalar için ekstra maliyettir. camlar otomatik ama cam düğmelerinin konumlandırılışı tam bir fiyasko. orta al bölümde dört tuş duruyo. kollar bol yani. aynalar manuel. görünce bu ne ya falan dedim. kendimi bi an 90 lı yılların ladalarında gibi hissetmedim değil. eşya gözü sayısı yetersiz. araç şasi dengesi olarak normal kullanıcıyı mutlu eder ancak arabadan anlayan arada bir limit zorlayan kişiler için çok da iyi değil. esp var evet ama yine de belli bi süratten sonra araç ufak derecelerle kafadan kaymaya başlıyo.

neyse artık bitireyim. bu araç genel türk kullanıcı kitlesi için yeterli diyebilirim. bu kitleden kastım, aracın orasıyla burasıyla uğraşmayan, ayağımı yerden kessin, geniş olsun, az yaksın, ucuz olsun mantığındaki kişilerdir. ben araçta bu eksileri yazdım ancak normal kullanıcı kitlesi bu dediğim birçok şeyi hissetmeyebilir, farkına bile varmayabilir, ses falan. malzemel kalitesi yine bu kitle için çok önemli değil. bana eksi olarak bunların gelmesinin sebebi uzun süredir otomobiller hakkında detaylı incelemeler yapmam, kendimce testler çekip yazılar yazmam. yani ilgili olmam. bu sebepten dolayıdır ki normal kitleden biraz daha detaya inmek zorundayım. türkiye pazarında bence daha çok satış yapması gereken bir araçtır şahsen. fiyat aralığı segmentine göre iyi denebilir. zaten üretici grubun türkiyede çok yaygın olmasından dolayı parça ve bakım ücretleri de cep yakmaz. aracın dizel motor versiyonunda otomatik şanzıman bulunmamaktadır. dizel ünitede sadece manuel şanzıman mevcut, alacak olanlar 2015 yılını beklerlerse belki yeni motor şanzıman kombinasyonuyla çıkabilir diye düşünüyorum, saygılar.
Cam açma düğmelerinin yerini tasarlayan mühendisin validesini yağlayayım.

92 broadway nostaljisi yaşatıyor esteban istanbul trafiğinde.
Kışın 5 saatlik şehirler arası yolda kullandığım , hakkında diyebileceğim en önemli şeyin az yakıt tükettiği olan araç. Bana direksiyonu fazla hissiz geldi ve gaza yüklensem savrulup uçacakmışım gibi bir his yarattı(belki arazi aracı kullanan bir insan olduğum içindir) bu yüzden açıkcası 100 den pek yukarı çıkmadım. Ülkemde yakıt pahalı olmasa alınmazdı ve rent a carda bu arabayı bulmazdım.
chance elysee türkçesi (bkz: şanzelize) fransanın ünlü caddesi , istanbulun en boktan diskosunun adını bu modelde kullanmış citroen.

(bkz: öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler)
chance değil champs olan ve ünlü cadde champs elysee ile bir alakası olmayan araçtır.
az yakan teneke yığını.
cam açma düğmeleri, vitesin etrafında konumlandırılmış ucube araba. alışmak için zaman lazım.
Sitroen şanzelize şeklinde okunur diye havalı sanmayın, fransa'da bildiğin ucuz memur arabası.
emsallerine göre garip büyüklükte arka diz mesafesi olan b sınıfı araç.

ayrıca bir, iki ve üçüncü viteslerde ivmelenme gayet tatmin edici.
https://m.uludagsozluk.com/e/34825176/
Ne kadar ekmek o kadar köfte mantığı ile alınıp kullanılırsa sahibini tatmin edecek olan fiyat performans aracıdır efendim.

Bunun hakkında ileri geri yazanların 0 araç fiyatlarından haberleri yok diye tahmin ediyorum.
Bir kaç kez kullanmış olduğum araç. Ayağımı yerden kesain, az yaksın zihniyetiyle tasarlanıp üretilmiştir. Yol tutuşu pek iyi değildir. Malzeme işçilik de hak getire zaten.

(bkz: uçan teneke).
ikame araç olarak kasko şirketinden 5 günlüğüne tarafıma tahsis edilen araç ve ilk izlenimlerime dayanarak söyleyeceğim şey bu aracın yapımında emeği geçen herkes akıl sağlığını bir sorgulasın derim bana verilen araç 12 bin kilometrededir bunu baz alarak eksilerinden başlayayım

-direksiyonu tek elle birden fazla tur çevirebilmek neredeyse imkansız böyle kaygan ve kalitesi bir direksiyon görmedim
- otomatik cam tuşlarının konumu vites kolunun yanında amaç neydi gerçekten anlam veremedim
- içeriden kapı açma kolları fiziğe aykırı bir şekilde dış dikiz aynaların bulunduğu yerde
-manuel vites geçiş yolları çok uzun

-fren namına hiçbir şey yok araba durmuyor resmen

-emniyet kemer tokasını zaptetmek çok zor sürekli aşağı düşüyor

-direksiyonun arkasında bulunan sinyal kolu silecek kolu haricinde gereksiz 2 adet kol daha var hız sabitleme ve ses açıp kapama işlemlerini buradan yapabiliyorsunuz ancak alakasız bir yerde olduğu için seyir halinde çok kullanışsız.

-yol tutuş namına hiçbir şey yok.

Artıları

Az yakıyor başka da yok.

ikinci el pazarı zaten zayıf olan bir aracın bu denli eksisine rağmen alacak olan varsa otursun bir düşünsün derim alman ya da japon grubuna yönelin çünkü bu fransızlar araba işine de fransız kalmışlar yeni peugeot ve bazı renault grubunu tenzih ederim.
otomatik cam tuşlarının yeri gerçekten iğrenç..

böyle bir dizayn düşünce olamaz..
kasa peugeot 301'de de kullanılan ortak kasa. peugeot'da da cam tuşları aynı yerde. eskiden broadway'lerde de cam tuşları buradaydı.
3000 km boyunca kullandığım 92hp'lik atak bir araç.

kullanmayı becerebilirsen gerçekten yakmıyor.
malzeme kalitesi iğrenç.
inanılmaz bir arka diz mesafesi var çok şaşırmıştım.
cam açma tuşları hadi yerini geçtim o kadar basit yapılmışlar ki bir tanesi elimde kalmıştı.
tam bir taksi veya pazarlama filo aracı.
Mazotlu scooter, tekerlekli tabure, bulgar somyası, anasının örekesi, ne dersen de. Ha az yakıyo tamam ama o kadar. 10 yaşında opel bundan katbekat iyidir. Bak opel diyorum alman TOFAŞ’ı.
Amına Koduğumun fransızları sırf Türkler belden fıtık olsunlar sürünsünler diye bilinçli olarak öyle rahatsız bir koltuk koymuşlar ki bunlara 200 300 km yol gitsen 1 hafta acısını çekiyorsun. Almayın kardeşim zaten tek kuruşu hak etmiyor siktiğimin öküz arabası. Japon alıp binin aq.
Geçenlerde aradılar kampanya varmış 60 bin tl diyolar bende kafa yapmak icin sordum d-max var 2014 kac para eder dedim 90 bin dediler iki tane citroen verelim üzerine 10 bin verin diyolar
Herkes kurnaz olmus aq ya.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar