aşık olunan kişinin en yakın arkadaşla çıkması

çok bok bir durumdur. insanın hayata dair tüm umutlarını sevinçlerini alır gider. hele bir de aşık olunan kişi onu sevdiğinizi söylediğinizde, size karşılık veripte üç gün sonra bunu yaptıysa tadından yenmez...

serin sulardan kızgın kumlara atlamak gibidir.

karışık bir durumdur. eğer aşık olunan kişi ile en yakın arkadaş bile bile çıkıyorlarsa ikisini de hayatından tamamen sileceksin. kızın aşkından haberi yok ise, otur kendi haline ağla. en yakın arkadaş her iki durumda da haberdar olduğundan kapı dışarı edilmeledir. arkadaşına aşk konusunda saygısı olmayanın yatacak yeri yoktur.

aşık olunan kişi ile en yakın arkadasın durumdan haberi yoksa sessiz sedasız çekilen acı demektir.

gun gelir hersey biter diye dusunmek lazim ve kimseye kin beslememek gerekir. hayat boyle.

(bkz: hayatın ne kadar ibne olduğunun anlaşıldığı anlar)

(bkz: sen hiç aşık oldun mu kanka)

cift tarafli kazik yemektir.***

bu durumla karsılasmamak icin, herzaman en yakın arkadaş, sizden daha az yakısıklı bir cocuk secilmelidir. yoksa kurtulus yoktur.*

"birini cok sevdigim bir dostta unuttum
istedim, geri vermedi
meger benden pek hazzetmezmis"

sözlerini içten tekrarlamaktır. sonuna kadar gözyaşlarını tutabildiyseniz atlatmaya başlamışsınız demektir.

daha da kötüsü en yakın arkadaş her ortamda manitasına nasıl çaktığını filan anlatıyordur, şahsen ben olsaydım böyle bir aşkın üstümem kalmaması için beynimden aşk kelimesini çıkarırdım.

(bkz: badlik amiri)

(bkz: hüsran)

(bkz: hayattan alınan dersler)

cenabetimsi durum.

birinci dereceden hayata küsme sebebidir.
her şeyden nefret etmenin dünyanın en kolay işi olmasıdır.

arkalarından bakıp her defasında dalıp gitmektir.
aşık olnunan kişinin arkadaşınıza yazdığı mektupları,arkadaşın ailesi görür diye evinizde saklamaktır.
mektupları her okuduğunuzda sessiz sessiz ağlamaktır.
aşık olunan kişinin yürüyüşe çıkarken sensiz olmaz deyip o cehenneme sizi çağırması sizin de sadece onun yakınında olmak için bunu kabul etmenizdir.
o yürüyüşte sizi bir koluna arkadaşınızı bir koluna takıp, size ona dokunmanın verdiği hazla,onsuz bir hayatın verdiği acıyı aynı anda yaşatmasıdır.
arkadaşınızla ilgili problemlerin hepsini sizle paylaşması, size sarılıp destek almasıdır.
ve eğer şanslıysanız bu azaptan sonra aşık olduğunuz kişinin gelip size hepsini sana yakın olmak için yaptım kıskanırsın sandım demesidir.
asik olunan kisinin en yakin arkadasla cikmasi bazen afallamaktır,arada kalmaktır.
dünyevi zevklerden sıyrılıp ruha yönelmeli dediğinizde hangisine hangi sıfatı takacaksınız bilememektir.
asik olunan kisinin en yakin arkadasla cikmasi bazen en yakın arkadaşı kaybetmektir.
bazende pişman olup vazgeçince sevdiğnizi.

arkadaşa dalmayan godoştur.

sözkonusu arkadaşın bunu bilmesi ve bilmemesi durumlarına göre iki ayrı sonuç verecek olaydır. sözkonusu arkadaş durumunuzu bildiği halde bunu yaptıysa bir daha yüzüne bakarsanız sizde bir gariplik vardır zaten. ha bilmiyor ise bir süre damar modunda gezecek kimseye de birşey söyleyemeyerek içinizdeki yangını tek başına söndürmeye çalışacaksınız.

(bkz: hoslandigin kizin senin arkadasina asik olmasi)

(bkz: lise yıllarım)

hormonların şaha kalkmasının neticesidir. sevgilinin en yakın arkadaşla çıkması ve sevgilinin en yakın arkadaşıyla çıkması gibi versiyonları da vardır.

cmylmz gösterisinde 'hani marjinaL bizdik' haykırışını hatırlatır. normaLleşmiştir artık bu tip olaylar. marjinalliği kalmamıştır.

(bkz: bir tek dileğim var mutlu ol yeter) *

kutup ayısının insanı çölde arayıp bulması.

eğer bahsedilen yakın arkadaş, arkadaşının aşık olduğunu bildiği halde o kişiyle çıkıyorsa, kişiyi sırtından bıçaklaması demektir. affetmek zordur, yürek ister, affedilse bile izleri silinmez, hiçbir şey eskisi gibi olmaz...