Barışçıl ve Sosyalist PKK! http://blog.radikal.com.t...il-ve-sosyalist-pkk-41996

Dostlar üşenmeden bi okuyuverin yazıyı. Katılmadığınız nokta olursa, iki kelam edelim. Adettendir, tanım yapalım. kapitalist ve emperyalist ülkelerle birlikte hareket eden, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı yapan, aşırı uç etnik milliyetçiliği savunan, silah zoruyla sivil kaçıran ve katleden, sosyalist jargonu dillerinden düşürmeyerek, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı dahil her türlü yasadışı işe karışarak bölgede adeta dev bir mafya ağı haline gelmiş, Amerikan silah ve teçhizatlarıyla donanmış faşist bir örgüt.

troll başlığıysa ortalığı siker atar.
futbol ile ilgiliyse bir ihtimal, biraz dolabilir.
basketbol ise, eh.. biraz zor.
sinema da eh işte.

ama troll başlığıysa oh oh nasıl da dolar orası. gaza gelip atlayanlar, trollü ciddiye alıp sinirlenenler, trollün diğer troll arkadaşları falan derken 100'ü bulur entry sayısı.

(bkz: cmk madde 102)

31 aralık 2010 tarihinde yürürlüğe giren ve vicdanları yok eden madde.

hepiniz hatırlıyorsunuz değil mi? o dönemin koalisyonu izleyememişti bile videoları. videoları izleyenler ise 10. dakikasından itibaren kusmaya ve çığlık çığlığa ağlamaya başlamıştı. şimdi bırakın kemalistliği, dindarlığı, ateistliği, solculuğu, sağcılığı, şeriatcılığı.. hepimizin bir görüşü, düşüncesi var ama sonuçta hepimiz insanız, hepimizin vicdanı var. bahsettiğim videolar, hizbullah'ın domuz bağı cinayetleri.

konca kuriş'i hatırlar mısınız? islamcı bir kadın yazardı. ama moderndi, kadın haklarını savunurdu. türbanlıydı fakat kadın-erkek eşitliğini savunan feminen bir yazardı. başı örtülüydü ama yeri geldiğinde eteğini de giyerdi. kısacası modern bir müslümandı. nerede ölü bulunduğunu hatırlıyorsunuz değil mi? konya'da bir evin zemininde, beton altına domuz bağı şeklinde bağlanmış ve betona diri diri gömülmüştü. bir tek o değil. 188 kişi ve bilinmeyen yüzlerce kişi. kafalarına canlı canlı çivi çakılmıştı. kolları canlı canlı kesilmişti. bunu söylerken hizbullah demekte ne kadar doğru onu da bilemiyorum, kendilerine allahın partisi diyorlar fakat bu dünyaya gelebilecek en büyük cani örgüt bunlar.

edip gümüş'ü hatırlar mısınız? hizbullah terör örgütünün liderlerindendi. 35 ayrı eylemde 42 kişiye işkence yapmış, ve ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilmişti.

cemal tutar'ı hatırlar mısınız? 28 eylemde, 200 küsür insanı öldürmekle suçlandı, suçlu bulundu, ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilmişti.

hacı inan'ı hatırlar mısınız? askeri kanat sorumlusuydu hizbullah terör örgütünün. içeride yaptığı son konuşmada '' dışarı çıkmayı bekliyorum, çıktığımda aynı şeyleri tekrar tekrar yapacağım '' demişti.

hüseyin adnan taşarcı'yı hatırlar mısınız? 4 yaşında bir kıza canlı canlı tecavüz edip öldürmekten suçlanmıştı. sakın yanlış anlamayın, tecavüz edip sonra boğarak falan öldürmedi. tecavüz ederken öldü kızcağız. tecavüz esnasında nefessiz kaldı, nefes alamadı o ufacık melek. ömür boyu hapse mahkum edilmişti.

ogün samast, yasin hayal'i hatırlar mısınız? türk'ü, kürt'ü, laz'ı herkesin vicdanını yok eden, soğukkanlı katiller bunlar. usta gazeteci hrant dink'in katil zanlıları. şu an tutuklu olarak yargılanıyorlar, büyük ihtimal ağırlaştırılmış hapse mahkum edilecekler. sadece 1 yılları kaldı, tutukluluk süreleri bitecek. ( tek istisna bu davada, bunlar 1 yıl sonra serbest bırakılacak, karar onanmazsa. )

5 küçük kıza tecavüz edip, 8 kişiye işkence eden.. 3 kişi boğarak öldüren.. 2 kişiye tecavüz eden... böyle ilerliyor uzun liste. hepsi tutukluydu ve çoğu hapse mahkum edilmiş, yargıtay'dan onay bekliyorlardı mahkum olmak için.

şimdi hepsi aramızda..

cmk madde 102.. 5 yıl önce akp hükümeti ortaya attı bu fikri. dedi ki bir tutuklu 10 yıldan fazla kalmasın hapishanede. skandal dedik. çünkü 10 yıl uganda'da, malezya'da bile yok. en fazla fransa'da o da 4 yıl. neyse dedik, bakarız dedik, ilerde araştırırız dedik, bizde de hata var, biz de unuttuk. yargıtay'ın son 2.5 yıldaki yalvarmalarının hepsinin belgesi var, isteyene gösterebilirim. son 2.5 yıldır yargıtay hükümete yalvarıyor '' ne olur yeni ceza daireleri, mahkemeleri açmak için izin verin, bütçe verin '' diye. akp 2008 mart'ında hayır dedi. anlam veremedik, işlerin hızlanmasını niye istemiyordu ki akp? bir anlamı yoktu. halbuki işlerin hızlanması hem adaletin bir an önce işlemesine sebep olacak, hem de vicdanların bir an önce rahatlamasına sebep olacaktı.

bu kadar vicdanları yok eden, insanlarımızı kahreden bir olaya siyasi bakıp, akp'yi sokmak istemiyordum işe. fakat elde değil ki kardeşim, benim güzel arkadaşım elde değil. akp'li de olsan, elini kalbine koy, vicdanına koy ve düşün. 2.5 yıl önce yargıtay'ın bu teklifine niye hayır dedi akp? şimdi bu hizbullah ve diğer katillerin, tecavüzcülerin serbest kalmasını sağlayan maddeyi 5 yıl önce ortaya koyup, 2.5 yıl önce yargıtay'ın bu teklifini neden kabul etmedi? şimdi bazı akp'li çevreler diyor ki ''yargıtay, mahkemeler bu şerefsizlerin suçunu onayladığı halde, mahkumiyet vermediler, onlar suçlu. '' ah benim güzel kardeşim, yargıtay bu olaylar olmasın diye fazla ceza dairesi istedi zaten. 1. ve 2. ceza mahkemesi 5 yıldır bu olayı bildiği için bütün hizbullah davalarını ve önemli davaları öne çekti, hepsini mahkum etti. fakat bazılarında o kadar yoğunluk var ki, yetişmedi, yetişemedi. yargıtay'da suçlu, hantal ağır bürokrasi de suçlu. fakat hükümetin suçu inanılmaz derece de yüksek be arkadaşım, malesef çok yüksek.

bugün eline silah almamış mustafa balbay, tuncay özkan, mehmet demirtaş, ergün poyraz, mehmet haberal ve onlar gibi yüzlerce gazeteci, hukuk adamı, tıpçı içerde. onlar dışında herkes neredeyse dışarda.. 188 kişiyi beton altına diri diri gömerek cinayet işleyen adam tekbirler eşliğinde dışarı salınıyor.. mustafa balbay'ı suçladığınız tek delil kendi kurumlarınızca delil olarak sayılmıyorken içerde yatıyor. birisi bana bu adaleti atlatabilir mi lütfen? ne olur?

bazı arkadaşlarımızda diyor ki: '' bunlar salınmadı ki, tutuksuz yargılanacak sadece, merak etmeyin yahu ''. ah benim saf kardeşim, bu adamlara bazı tenkitler emredildi, yurt dışına çıkma yasağı, her gün gelip imza vermek gibi. 3 gün oldu bu şerefsizler salınalı, 3 gündür imzaya gelen yok.. giden yok.. kaçtılar. geleceklerine inanıyormuydun ki?

chp çok güzel birşey yaptı. bu durumu kullanıp akp'nin üzerine yüklenmek yerine, meclise bir tasarı sundu ve bu salınanları anında içeri alabilecekler böylece. umarım akp çıkar çatışmalarını bir kenara bırakır ve bunu kabul eder. ve arkasından da hakim ve savcı sayımız 12.000'den 25.000'lere, ceza mahkemeleri sayısı da 2 katına çıkartılır. hepimizin vicdanlarının sızladığı, ağladığımız şu günlerde herkese sabır dilemekten başka çaremiz yok. *

(bkz: su gibi)
(bkz: zuhal topal la izdivaç)

tamamen türk yapımı. işte kötü olanda bu tabi. keşke bunları almış olsaydık başka yerden.

(bkz: kalitesiz troll)

evet malesef ncaa yönetimince profesyonel olduğuna kanaat getirilmiş, bir daha oynamaması yönünde karar çıkmıştır. artık ancak profesyonel olarak oynayabilecek. şimdi öncelikle fenerbahçe ülker'de suç bulmak imkansız çünkü ncaa belgeleri istedi, bu adam sizde kaç paraya oynadı? bunu öğrenmek istedi. evrakta sahtecilik mi yapsaydı koskoca kulüp?

doğuş balbay için de istemişti ncaa yönetimi ama doğuş bizde az paraya oynuyordu, ncaa'e akademik kariyer için gidecekti doğal olarak 6 aylık bir cezayla yırttı. ayrıca şöyle birşeyde var, enes'in akademik bir kaygısı yok ki. bakın doğuş balbay ile engin atsür gitti biz üniversite okuyacağız, mezun olacağız dedi kimse birşey diyor mu? engin mezun oldu, sonra geldi, doğuş mezun olmayı bekliyor sonra nba'e gidecek yani enes zaten akademik bir kariyer planlasa kentukcy gibi vasat bir college'de ne işi var?

hayatını, kariyerini, kırdığın rekorları herkes biliyor tekrarlamak anlamsız. ama bilmeyenler için tek birşey söyleyelim, bu adam kendi yaş grubunun hatta +2,3'te koy sen dünya da en iyi 2, 3 oyuncusundan biri. hatta amerikaya göre 1 numarası. ribaund konusunda ve sayı konusundaki akıl almaz yeteneklerini en yakın zamanda tüm dünyaya gösterecek inşallah. ama yazık oldu 1.5 yılı malesef boşa gitti. bir avrupa şampiyonası, bir dünya şampiyonası kaçırdı, fenerbahçe ülker'de kalsaydı 2 kez euroleague oynayacak, belki 2 kere türkiye ligi şampiyonluğu yaşayacaktı. şimdi avrupadaki hakları fenerbahçe ülker'in elinde. eğer kulüple ciddi sorunları yoksa umarım fenerbahçe ülker'e geri döner. 1, 2 yılda büyük işler başarır ve nba'e de çok rahat gider. senin gibi yetenekler bu dünyaya asırda bir gelir, bu sefer türkiye'ye denk gelmiş, harcatma kendini enes'im be, harcatma.

başın öne eğilmesin adlı kitabını yayınlamış, usta gazeteci. habertürk ve hürriyet'ten kovulma sürecini bir kez daha anlatmış, bir iki günde bitiyor akıcı dili sayesinde bekir abimizin.

ters cephe adlı programdan ayrılmıştır, ilk başta şaşırdım niye ayrıldı diye fakat sonradan öğrendik ki kendisi mhp'de siyasete başlayacakmış. mhp adına çok sevindim, mhp'li olmamama rağmen ümit özdağ'ı çok sever, sayarım ve mhp'ye gerçekten büyük katkısı olur. bir kere taraflı tarafsız herkes adamın konuşma tarzını beğeniyor çünkü adam sakin, akademisyen kimliğinin de vermiş olduğu bir özgüven var. ilerki yıllarda mhp'nin başında görürsek hiç şaşırmayacağım kişidir ayrıca.

asıl adı '' silivri toplama kampı: zulümhane '' olan muhteşem bir kitap. mustafa balbay, bütün süreci o kadar net ve ayrıntılı anlatmış ki. ülkede işlenen hukuk cinayetini gözler önüne seren, yer yer gerçekten gözlerin yaşarmasına sebebiyet veren bir kitap.
--spoiler--
ilk günümdü hapishanedeki. avluda bir adam yaklaştı, kısa boylu, zayıf biri. sigara uzattı, almadım. sordum '' beni tanıyor musun '' diye. '' evet, televizyondan gördüm. '' dedi. '' sen niye yatıyorsun, suçun ne? '' dedim. '' 5 kişiyi öldürmek, 1 tanesini dışarda, 4'ünü içerde şişledim, çok konuşuyorlardı. '' dedi.

işte koğuş arkadaşım böyle biriydi.
--spoiler---

saçma sapan bir cümle, iddia. fakat bunun gazına gelip '' çyddliler faşiheee, hayıııııır türbanlılar, hayııır başı açıklar, hayııır kara çarşaflılar '' diye sidik yarışına girersek vay halimize..

fenerbahçe ülker formasıyla geçtiğimiz lig maçlarından birinde takımın en skorer oyuncusu olmayı başarmış, genç, yetenekli 2 numara. 1'de oynuyor aslında fakat genç takımda da esas mevkisi 2 numaraydı. özellikle şut stili gerçekten çok iyi, şutör bir guard yani. bakalım, lig maçlarında zaman zaman önemli dakikalar alıyor, umarım daha iyi yerlere gelir.

the it crowd dizisindeki performansıyla tebriği hakeden, irlandalı aktör. dizide roy karakterine can vermekteydi özellikle 2. ve 3. sezonlardaki performansı mükemmele yakındı.

bugün show tv'yi bastı, diziye karşı olan topluluk.. taşlar, sopalar attılar. cam, çerçeve indirdiler. e-5 karayolunu basıp, arabaları durdurdular, insanların haklarını gasp ettiler resmen. polis ne yaptı?

polisin görevi hamile öğrenciye linç girişiminde bulunup, polis otosuna çektikleri öğrencilerin ağızlarını burunlarını kırıp bu adamlara dokunamamak, dokunmamasaksa bırak bu polis korumasın bizleri, biz koruruz kendimizi.

mor ve ötesi solisti harun tekin'in, en iyi 5 kış şarkısı içerisinde gördüğü, muhteşem radiohead parçası. gerçekten bir dinginlik veriyor, sakinleştiriyor, alıp götürüyor efendim.

batıdaki pivot eksikliğini bir kez daha gözler önüne sermiş organizasyon. bence şu an batının en iyi 2-3 pivotlarından biri mehmet okur'dur. bunu milliyetçi bir düşünceden öte, isim ve kariyere bağlıyorum. ona en yakın kalitede gösterilebilecek yao ming ve andrew bynum'unda kariyeri onun kadar değil. sakat olmasaydı, her seneki performansını gösterseydi büyük ihtimal daha büyük ilgi görecek bir mehmet okur, ilk 5'e bile seçilebilirdi. şimdi bırakın amerika'dan oyu, türkiye'den bile çok az oy gidiyor mehmet'e. sakatlığı büyük şansızlık cidden. ayrıca yao ming'inde oylarında ciddi azalış var, sakatlığı sebebiyle çin'liler bu sene fazla yüklenmemiş sanırım.

hayatımda gördüğüm en ilginç dizi karakterlerinden. üzüntüsünü, sevincini, hayal kırıklığını, başarısını vs. vs. herşeyini seks yaparak kutlar mı bir insan yahu? bölüm başına 1.37 kez sevişerek rekor falan kırıyor büyük ihtimal. ayrıca nickimden de esinlendiğim brian moser nam-ı diğer ice truck killer'ı nasıl çözemedi onu hala anlamıyorum. o derece aşık olmuş demek.

pilli bebek'in olsun adlı albümünden bir şahaser daha. gerçekten sözleri ve sondaki solosu muhteşem. bu grubu eskiden niye pek dinlemezdim çözemiyorum fakat behzat ç.'ye bir kez daha teşekkür ediyorum sayesinde daha içli dışlı olduk bu grubla.

tayyip erdoğan'ın '' 3 çocuk istiyoruz '' isteğini yerine getiremeyenlerin, akp'den istediği açılım mı acaba diye düşündüm başlığa tıklarken.

gerçekten zevkli bir oyun. arkadaşlarla wederson, bilica, alex nicklerini alarak önümüze geleni devirdik. maç sonrası yapılan '' yengeç dansı '' süper oldu. 3 kişi de yan yana gelir, yavaş hamlelerle, üç kere sağ, üç kere sol.