bugün

philadelphia 76ers

2012-2013 sezonu öncesinde bambaşka bir takım haline gelmiştir. 2011-2012 sezonuna çok iyi bir şekilde başladıktan sonra bir düşüş yaşladılar. bu düşüşe rağmen sezonu 35 galibiyet, 31 mağlubiyetle bitirerek sekizinci sıradan playoff'a girmeyi başardılar. playoff'taki rakipleri ise sezonu 50 galiyet, 16 mağlubiyetle bitiren chicago bulls'tu. seri başlarken kimse philadelphia 76ers'e şans vermiyordu. ancak serinin ilk maçında derrick rose sakatlandı ve sezonu kapattı. ardından da joakim noah'ın sakatlanması chicago bulls'u sıradan bir takım seviyesine indirdi. philadelphia 76ers de her maçta deli gibi savaşarak seriyi 4-2 kazandı. konferans yarı finalinde boston celtics ile eşleştiler. chicago bulls'a kıyasla boston celtics, philadelphia 76ers'in kafa tutabileceği bir rakipti. her maç çekişmeli geçti ve son maçı boston celtics kazanarak philadelphia 76ers'in ipini çekti. playoff macerası bu şekilde sona erse de philadelphia 76ers taraftarı haklı bir gurur yaşıyordu. *

başarılı bir sezon geride kalıyordu. ancak herkes, derrick rose ve joakim noah'ın sağlıklı olması durumunda philadelphia 76ers'in şansının neredeyse sıfır olduğunu biliyordu. yine de takımda çok köklü değişiklikler beklemek hata gibi duruyordu. belki birkaç ufak takviye ile yeni sezona girilir diye tahmin ediliyordu. çünkü takımın çekirdeği son derece sağlamdı. ama philadelphia 76ers yönetimi beklenmeyen işler yapmaya başladı. her şey aslında 2012 nba draftı'nda başladı. takımın uzun forvet veya pivot seçmesi bekleniyordu. ancak david stern, moe harkless'in ismini söyledi. birçok kişiyi şaşırtan bir seçim olmuştu bu. zira takımın belki de en kalabalık olan pozisyonu kısa forvete bir başka oyuncu katılmıştı. miami heat ile yapılan takas sonrasında arnett moultrie kadroya katıldı ve her şey biraz daha mantıklı gelmeye başladı. transfer sezonu açıldığında ise işler ilginçleşmeye başladı. ilk olarak takımın uzun forveti elton brand'in amnesty clause ile serbest bırakılacağı haberleri dolaşmaya başladı. geldiği günden beri beklentileri karşılayamamış olsa bile takımdan bu şekilde yollanacağı pek beklenmiyordu. bu haberin doğru olduğu ortaya çıktı ve ardından louis williams ile yeni kontrat imzalanmayacağı açıklandı. elton brand'in yollanmasını bir yere kadar anlamak mümkündü. ancak louis williams'ın yollanması hiç beklenmiyordu. kenardan gelmesine rağmen takımın en skorer oyuncusuydu ve her zaman oyunun gidişatını değiştirebilen bir oyuncuydu. o da hemen gidip atlanta hawks ile sözleşme imzaladı. lavoy allen ve spencer hawes ile sözleşme yenilendi. serbest oyuncu piyasasındaki oyuncularla ilgili ne yapılacağı merak konusuydu. önce nick young ile 1 yıllık bir kontrat imzalandı. louis williams tarzında bir oyuncu olmasına rağmen louis williams onun yanında melek kalır. washington wizards'ta oynadığı dönemde nick young çok kötü bir ün salmıştı ve bunu da kesinlikle haketti. zira ligdeki en bencil oyunculardan birisi. topu eline aldığı zaman tek düşündüğü şey potaya atmak. bunun sayesinde çok skorer bir oyuncu haline geldi. ancak kesinlikle bir takım oyuncusu değil. adam olacağını da sanmıyorum. ama takımın sayıya ihtiyacı olduğunda katkı verebilir. bu transferin şokunu atamamışken kwame brown transferi geldi. hiçbir mantıklı açıklaması olmayan bir transfer oldu bu. ligde geçirmiş olduğu yıllarda hiçbir olumlu sinyal vermemiş bir oyuncuyu kadroya katmak çok saçma gibi görünüyordu. üstelik doug collins, kwame brown ile spencer hawes'i ilk 5 başlatmak istediğini açıkladı. bu açıklamadan sonra, 2012-2013 sezonunun dibe vuruş sezonu olacağı düşüncesine kapıldım. bunların ardından dorrell wright takas yoluyla takıma katıldı. geçtiğimiz sezonu oklahoma city thunder'de geçiren royal ivey ile de sözleşme imzalandı. bu durumda takım, playoff için yarışabilecek ancak bunu başaramayacak seviyede bir takım haline gelmişti. yeni sezona bu şekilde girileceği belli gibiydi.

birkaç gün önce dwight howard ile ilgili takas dedikoduları çıktı. philadelphia 76ers de bu dedikoduların bir parçasıydı. dedikodular her an daha da güçlendi ve takas resmiyet kazandı. buna göre andre iguodala, moe harkless ve nikola vucevic takımdan ayrılıyordu. bu oyuncuların karşılığında ise andrew bynum ve jason richardson takıma katılıyordu. takas sonrasında bambaşka bir takım çıktı ortaya. ancak hâlâ takımın maçlara hangi ilk 5 ile çıkacağını tahmin etmek pek mümkün değil. yine de yeni sezonda çok farklı bir basketbol oynanacağı kesin. oyuncuların yatkın olduğu tarzlar bunu gösteriyor.

her şeyden önce andrew bynum'un gelmesiyle birlikte takım yıllar sonra ilk kez sağlam bir pivota sahip oldu. savunma konusunda ligin en iyilerinden birisi. potayı savunabiliyor, ciddi bir blok tehdidi var ve pota altında yer kaplayabiliyor. bunlar takım adına çok önemli şeyler. savunmanın bir üst düzeye çıkmasını sağlayabilir. tabii ki andre iguodala gibi bir savunmacının takımdan ayrılması önemli bir kayıp. ancak takım içinde onun yerini bir şekilde doldurmak mümkün olabilir. andrew bynum'un savunmadaki artılarının yanında hücumu da çok önemli bir silah. kareem abdul jabbar ile uzun bir süre çalıştığından dolayı sırtı dönük oyunu çok iyi biliyor. üstelik fizik olarak da ligdeki birçok pivota üstünlük kurabiliyor. pota altında skor üretme tehdidi olması dış oyuncular için çok büyük bir avantaj. dış oyuncuların üçlük çizgisinin gerisinden çok başarılı olması muhtemel. zaten yaz boyunca takıma katılan oyunculardan jason richardson, nick young ve dorrell wright üçlük konusunda önemli isimler. bu oyunculara ek olarak zaten takımda bulunan jrue holiday ve evan turner de üçlük atabilen oyuncular. andrew bynum'un sahada olması onlar açısından çok faydalı olacak. böylece iç-dış dengesi de kurulmuş olacak.

takımın önümüzdeki sezon oynayacağı ilk 5 merak konusu. geçtiğimiz sezonun büyük bölümünde takımın sahaya çıktığı ilk 5 şöyleydi:

spencer hawes (pivot)
elton brand (uzun forvet)
andre iguodala (kısa forvet)
jodie meeks * (şutör guard)
jrue holiday (oyun kurucu)

elton brand, andre iguodala ve jodie meeks takımdan ayrıldı. o yüzden yepyeni bir ilk beş göreceğiz büyük bir ihtimalle. benim tahminim şöyle:

andrew bynum (pivot)
spencer hawes (uzun forvet)
nick young (kısa forvet)
evan turner (şutör guard)
jrue holiday (oyun kurucu)

doug collins'in spencer hawes'i uzun forvet başlatma hevesi var. ancak bence o iş olmaz. sezona andrew bynum ve spencer hawes ile başlasa bile ilerleyen günlerde spencer hawes'i kenara çekeceğini düşünüyorum. belki thaddeus young ile başlayabilir. ancak onun da kenardan gelmeye devam etmesi muhtemel. şu anda takımda ilk 5 başlayacak olan oyuncuların sadece 3'ünün yeri kesin gibi. andrew bynum, jrue holiday ve evan turner... ancak evan turner'in şutör guard mı yoksa kısa forvet mi başlayacağı pek belli değil. onun pozisyonuna göre diğer oyuncunun da kim olacağı belli olabilir. nick young'un yerine jason richardson da ilk 5 başlayabilir. onun sürelerini iyi ayarlamak lazım. zira çok fazla sahada kaldığında verimi düşüyor. tabii onun sürelerini ayarlamak doug collins'in işi. doug collins'in elinde çok yetenekli, genç ve atletik bir takım var. ancak son derece zor bir takım aynı zamanda. bu takımı adam etmek zor. ama imkansız değil diye düşünüyorum. yeter ki oyuncular bunu istesin.

2012-2013 sezonuna girilirken philadelphia 76ers'in kadrosu ana hatları ile şu şekilde olacak:

lavoy allen (uzun forvet/pivot)

kwame brown (pivot)

andrew bynum (pivot)

spencer hawes (pivot/uzun forvet)

jrue holiday (oyun kurucu)

royal ivey (oyun kurucu)

arnett moultrie (uzun forvet)

jason richardson (şutör guard/kısa forvet)

evan turner (şutör guard/kısa forvet)

maalik wayns (oyun kurucu/şutör guard)

dorrell wright (şutör guard/kısa forvet)

nick young (şutör guard/kısa forvet)

thaddeus young (uzun forvet/kısa forvet)