bugün

Bu konuda ortaya atılmış binlerce teori var ve her gecen gün katlanarak artıyor. Yani eksi yazarlarının su an yaptığı şey havada kürek çekmek. Ne yazık ki.
Kesinlikle korku, stres birde geçen yıl öğrendiğim bir durum var annede böyle bir durum varsa çocuğa geçiyor çocuk iç dünyasını anneden dış dünyaya karşı davranışlarını genelde babadan alıyormuş davranış olarak onunla alakalı bir durumda olabiliyor.
Genetik yok sayılamaz ama çevresesel faktör sosyal yaşam çok daha baskın bence. Basit düşünürsek insan yalnızlıktan neden korkar? Birçok cevabı var. yani diğer insanlarla olan ilişkiler yaşam şekli büyük oranda etkiler. Ek olarak intrapsişik çatışmada etkili egi id çatışması. Yani iç dünya ile dış dünyayı dengeleyememe durumu basit gibi görünen ama karmaşık yapıda görünen varlıklarız.
OKB gibi hastalıkların sebebi dinen " nefs "tir. Takıntıyı yenmek için kendinizi 3. gözden izlemeniz yeterli olabiliyor, ya da nefsinizin eleştirilerini kaale almayarak bir çözüm üretebilirsiniz.

Nöropsikiyatrinin yaptığı bilimsel tezlere göre, bağırsaklarda 2. bir beynimiz var... Serotonin hormonunun bir çoğu da bağırsaklardan geçiyor, bu da depresyon hatta şizofreniyi tetikleyen hormon.
Hatta bir bilimadamlarının bir teoirisine göre, bağırsaklardan oluşan bir hastalıktır şizofreni.
Serotonin hormonu da yanlış hatırlamıyorsam beyinden daha çok bağırsaklarda bulunur.
inanç eksikliği.
düstur şu
allah var,gam yok.
tam olarak inanalım
bakalım hastalık kalıyormu.
zor durumlarında allah'a sığınan ve allah'ın kendisine kaldıramayacağı bir yük vermeyeceğine inanan hiçkimse psikolojik bir sorun yaşamaz. şu yaşıma kadar ki gözlemim bu şekilde. zaten hakikat de bu.
Kafa gidiyor kafa.
anne ve babasıdır.
annesine ve babasına bakarak hastalığını teşhis edebilirim.
öncelikle çocukluktur, ailedir.
sonra yakın akrabalardır, okuldur, arkadaştır, iş hayatıdır, patrondur, müdürdür.
öncelikle genler, sevgisizlik, ilgisizlik.
Tek sebebi var .
allah'tan uzak yaşamak .
çevrenizdeki insanlar.
Genetik
Travmatik
Çevresel
Veyahut karizmatik sanılması.

En kötüsü dördüncü sıradakidir.
Sapasağlam kafaya sahip insanların sırf hava atmak için yalan yanlış şeyler anlatarak ilaç alması ile bunu gerçekten yaşayan insanların onlar yüzünden eleştirilmesi çok kalp kırıcıdır.
öncelikle genetik, en büyük sebeplerden biri. travmatik olayların ve ağır stres yüklü çevresel faktörlerinde gözönünde bulundurulması gerek... gerçi hepsi yukarıda yazılmış a.q. papağan gibi tekrarlamayım bari...
Inanc eksikligi belirgin etkiler.
psikiyatrik hastalıkların ana etkeni bedensel ve genetik faktörler olsa da, bunu tetikleyen toplum çevre bireyin yaşadığı stres gerilim acı.

şayet ailede varsa öyle bir hasta, aile olarak önce kendimiz sahip çıkıp sevgiyle şefkatle yaklaşmalıyız. anne babadan, kardeşten, arkadaştan, eşinden kısaca en yakınındakinden darbe yemiş insanların dengesinin bozulması ayarının kaçması çok normal.

sürekli kendini düşünen insanlar, başkaları için hiç bir şey yapmayan insanlar, paylaşmanın sevmenin ne demek olduğunu bilmeyen insanlar, sabırsız insanlar, katlanmaya tahammül göstermeye yanaşmayan insanlar günümüzde maalesef depresyon denen illetin altında ezilmektedirler. bir takım çevrelerde bunu istismar edip ha bire dayıyorlar anti depresanları leblebi gibi.

bu konu çok önemli arkadaşlar, sağlık bakanlığı verilerine göre türkiye her geçen gün artarak çoğalan bir depresyonda. depresyon ilaçları en çok kullanılan ilaçların içinde 2. sırada. tehlike büyük. mümkün mertebe kullanmayın ciddi zararları var.

şimdi konunun en hassas yerine gelelim. rabbimizden uzağız. uzak yaşıyoruz. kendi kişisel ihtiyaçlarımızı temin etmenin ötesinde zevkimiz yüzünden --yaşamana bak-- mantığıyla hareket edip lalettayin yaşıyoruz. insanlarla sürekli iç içe olduğumuz yetmiyormuş gibi gereğinden ve lüzumundan fazla haşir neşir (samimi) oluyoruz. sonra da darbeyi yiyince umutsuzluk, karamsarlık, üzüntü, keder, bunalım takılıyoruz. halbuki kendimize zaman ayırabilsek, rabbimize zaman ayırabilsek ruhen ve bedenen çok daha güçlü çok daha mukavemetli, ilahi yardımlara çok daha hazır ve mazhar olmuş olacağız. farkında değiliz, gerçek şu ki insanın insana fazlası zarar.

bedenin gıdası bol miktarda alınır ruh gıdalanmazsa beden de hasta olur ruhda. cezayı ikisi birlikte çekerler. inanmak yetmez. ibadet etmek lazım. zikir lazım. kuran lazım. dua lazım. namaz lazım namaz. yoksa bu işler düzelmez sevgili dostlar.

allah (c.c.) verdiği aklı geri almasın.
Çocukluk döneminde yaşanan travmalar.güven ve sevgi eksikliği.
Biz kendi içimizde binlerce kırıklık yaşayıp o kırıkların bizi kesmediğine inanarak sağlam kalıyoruz.

Oysa onlar gerçekle yüzleşip kırıkları alıp vücutlarında başka yerlerini de kesiyorlar. Tek fark bu..
görsel
A.k.p. Sendromu efendim.
bunun cevabı budur diyen gitsin nobelini alsın. sözlüğü de meşgul etmesin. yok ulan 100% bir cevabı. ...
bunun cevabı budur diyen gitsin nobelini alsın. sözlüğü de meşgul etmesin. yok ulan 100% bir cevabı. ...
küçük yaşlarda yaşanan travmalardır en önemli sebep. ama tek bir sebebe indirmek imkansız.
büyük çoğunlukla kadın ırkıdır. her iki cins arasındaki intihar oranlarına bakın nedenini anlarsınız.
bazılarının ki genetik,bazılarının ki çevresel faktörler.