bugün
- düşün ki o bunu okuyor17
- allah9
- tanrı varsa beni şu anda öldürsün10
- 22 haziran 2025 abd uçakları iran'ı vurdu18
- 22 haziran 2025 iran'ın israil'e yoğun saldırısı8
- fatih altaylı16
- en son ne yediniz19
- türkiyenin başına gelmiş en kötü şey islamdır12
- imam'ı azam hazretlerinin ataiste verdiği cevab12
- otuz yaşını geçmiş koca arayan kadın14
- kim ulan bu erector10
- turizim bakanının yunanistanda tatil yapması13
- 2025 iran israil çatışmaları9
- iran18
- abd8
- allah ahiretimizi biliyorsa bizi neden yarattı22
- kamos8
- ibb'nin soyulup soğana çevirilmesi18
- türkiye24
- iranın hastane vurması15
- havanın gavur amı gibi yanması18
- dünya8
- 754 bin liraya saat almak9
- recep tayyip erdoğan9
- baykar'ı protesto edenlerin gözaltına alınması17
- hamas'ın sivillere yönelik soykırımı16
- ağaç21
- anın görüntüsü10
- en son ne zaman 31 çektiniz9
- cumhuriyet halk partisi18
- ataistlerin cevab veremediği sorular16
- fatih altaylının gözaltına alınması8
- sevmediğim yazarları açıklıyorum12
- akp'ye hala oy verenlerin motivasyonu18
- nihal candan17
- üçüncü dünya savaşı çıkarsa yazarların durumu10
- ter kokusu9
- sudekiray true'ya karşı16
- israilli bakanın hastane vurmak savaş suçu demesi21
- çıplak gösteren gözlük bugün mümkün11
- akşam mideniz kazınınca ne yiyorsunuz15
- yerden kaç para bulursanız alırsınız11
- cevap vermez belirtir gider13
- bi hayvan olmak istesen ne olurdun18
- şuan yaşadığın fiziksel rahatsızlığı söyle9
- bütün yazarlar bir lira verse10
- teoman çalmaşur8
- yazarların en sevdiği ilaç18
- chp8
- dubaide 130 milyon dolara ev10


sevdiği entry'ler
napıyon amk orda.
Ben de bir gun butun kizlar pesimde gibi basliklar acacam.
Günümüz çağı, günümüz insanı, yeni çağ insanı, modern teknoloji çağı, dijital çağ… diye gider bu günün isimleri… Peki, gerçekten bunlar gelişmişliği ifade ediyor mu? ileriye doğru gittiğimizi gösteriyor mu? Dünya'nın daha iyi bir yer olmasını sağlıyor mu? Birçoğunuzun içinizden hayır dediğini duyar gibi oluyorum. Geçmiş zamanlardan bu güne doğru zihninizde gelişim sürecini izlediğinizde, bir bütün halinde hareket eden minik organizmaların oluşturduğu büyük bir organizma görürsünüz. Sorumluluk bilinci, paylaşım, bilgilerin aktarılması üzerinde durulan hassasiyet ve birbirini destekleyen insanlar görürsünüz; çünkü aslında toplumlar bireylerden değil bireyler toplumlardan oluşur ve siz toplumun makro organizma halini sağlam bir şekilde oturtursanız mikro düzeyde de bireyler her yönden gelişimin potansiyellerini zorlamaya başlar. Bu genel durumun özetinden sonra birazdan bahsedeceğim bilgi ile aslında bizlere aşılananları, toplumsal düzenleri, kapitalizmin bizi hasta edip sonra iyileştirme vaadinde nasıl bulunduğunu ya da bizleri, var olan verimli şeyleri nasıl da tüketime götürdüğüne dair birçok dallanıp budaklanan sorgulara gideceğinize inanıyorum. Basit gibi görünen her durumun arkasında, gerçekten sorgulayıp anlamaya çalışanlar için örümcek ağına dönüşen gerçekler vardır.
Şimdi size biraz gümüşten bahsedeceğim. Bizlere açık açık anlatılmayan ancak faydaları oldukça geliştirilebilirlik sağlayan bir elementtir gümüş. Onlara geri kalmış derken çok eski zamanlarda insanlar sağlık alanında bu elementi kullanıyordu. (Peki, bu modern çağda neden bunca hastalıktan kurtulamıyor üstüne bir de yeni hastalıklar ile mücadele etmek zorunda kalıyoruz? Yorum sizin.) Gümüşün faydaları Jül Sezar döneminden beri biliniyor. Romalılar, küçük gümüş parçacıklarını yanıkları, kesikleri ve yaraları tedavi etmek için; Grekler, su ve şarap kaplarını bakterilerden temizlemek için gümüşü kullanırlardı. Ayrıca Roma döneminde sadece gümüş kaplarda su taşıyan askerlere savaşa gitmeye izin verilirdi çünkü Romalılar gümüş kapların suyu temiz ve saf tuttuğunu biliyorlardı. 14’üncü yüzyılda Avrupa’nın merkezinde nüfusun yüzde 25’i vebadan ölmüştü, sadece çingeneler bu felaketten etkilenmemişlerdi. Çingenelerin tedavi amacıyla gümüşü küçük partiküllere ayırıp açık bir damardan vücuda verdikleri biliniyordu. Partiküller kan dolaşımı sayesinde bütün vücuda yayılıp bakteri ve virüsleri yok ediyordu. Bu partiküllerin gereğinden fazla olması nedeniyle çingenelerin çoğu argyria hastası*olmuşlardı.
Doktorlar gümüşün faydalarını biliyorlar ve hastalarına eğer sağlıklı olmak istiyorlarsa gümüş tabaklarda ve gümüş çatal bıçak kaşık kullanarak yemek yemelerini tavsiye ediyorlardı. insanlar bebeklerine emmeleri için gümüş kaşık vermeye başladı. “Ağzında gümüş kaşıkla doğmak deyimi” buradan gelmiştir; çünkü bunu o zamanlarda zengin aileler yapabiliyordu ve zengin çocuğu olmak yani doğuştan kısmetli olmak manasına kullanılan bu deyim buradan türemiştir. Dr Henry Crookes, 1900’lerin başında gümüşü pek çok hastalığın tedavisinde kullanmıştır. Bilimsel çalışmaları sonucu bilinen hiçbir mikrobun kolloid gümüşe 6 dakikadan fazla dayanamayacağını söylemiştir. Dr J.Mark Hovel, British Medical Journal’de kolloid gümüşün virüslerin kontrolünde özellikle etkili olduğunu rapor etmiştir. ikinci Dünya savaşı sırasında penisilin keşfedildi ve sentetik olarak üretildi. Böylece tıpta patenti alınmış sentetik ilaçlarla büyük ilaç firmalarını çok zengin eden yeni bir çağ başladı. Bu şirketler patentini almadıkları hiçbir şeyi satmayacaklardır ve tabiatta bulunan maddeler patentlenemezler (Yakın zamanlarda penisilinin virüslere karşı etkisiz ve pek çok insan için alerjik olduğu anlaşıldığı halde günümüzde maalesef kimyasal, sentetik antibiyotikler çok popüler!)
Gümüşün ilk antibiyotik madde olduğu düşünülmektedir. Tarihte gümüş metal yaprağı bir sargı bezi olarak kullanılmıştır. Bugün gümüş, neredeyse enfeksiyon kontrolünün kritik olduğu her yerde, bandajlardan yanık tedavisinde kullanılan ilaçlara kadar sağlık ürünlerinde çok geniş spektrumda antimikrobiyal özelliliğinden dolayı kullanılmaktadır. Amerika’daki doğan çocuklara, doğumdan hemen sonra gümüş içerikli göz damlaları, gözde oluşacak enfeksiyonları engellemek için kullanılmaktadır. Gümüş, yüzde 95’den daha fazla oranda kızılötesi yansıtırlığa sahiptir. Gümüşle temas eden radyoaktif enerjinin yüzde 95 i kaynağa geri dönecektir. Yani gümüş radyasyona karşı etkilidir. 450 tür bakterinin DNA’sını bozarak yok edebiliyor. Sedef, şeker, mayasıl, kaşıntı, ayak kokusu gibi birçok rahatsızlığa da iyi geliyor. Yeni hücrelerin çoğalmasını destekleyerek yaraların iyileşmesini hızlandırıyor. Ayrıca Kolloidal Gümüşün HIV virüsünü bir kaç dakika içinde yok ettiği ile ilgili araştırma Dr Xiaojian Yao tarafından “Nanoteknoloji 2012 International Journal”da yayımlanmıştır (Buna rağmen hiçbir şey yapılmadı).
içerisinde gümüş iyonu barındıran tek besin cevizdir. Bu bilgilere bakarsak tüketmeyi ihmal etmemiz gereken en önemli besindir.
Doktorların temelde gümüş suyunu tanımama sebebi yine kapitalist dünya düzenine dayanır. 1906 senesinde bütün büyük ilaç şirketlerini satın alan John D. Rockefellerkoloidal gümüşün ilaç satışlarının önünde engel oluşturacağının farkındaydı. Bu sebeple Jude Abraham Felxner yardımı ile Amerika’daki tüm tıp fakültelerinde gümüş suyu konusunun işlenmeyeceği ve bu talimata uymayan tüm profesörlerin lisanslarının elinden alınacağını belirtmişti. işin ilginç tarafı Rockefeller, ailesinin hiçbir zaman ilaç kullanmasına izin vermemişti?
Bilim kurgu dünyasına bakarsak, karşımıza içine girdiğiniz zaman bir anda bütün hastalıklarınızı iyileştiren ve sizi uzun süre yaşatan sandıklar çıkar. Peki, bu sandıklar gümüşten yapılmış olabilir mi? Daha da geliştirilmiş, içerisinde bakteriler dünyasından oluşmuş, gümüş kaplama mini bir laboratuar günümüzde yapılmış olabilir mi?
Bizden saklanan birçok gerçek varken bunların dahi yapılmış olması olasıdır. Bize gösterilenleri değil gösterilmeyenleri görmeye çalıştıkça aslında nasıl bir düzende yaşadığımızı görmek, sınırlarımızı zorlamak için bize daha da büyük nedenler vermelidir. Dünyamızı yaşanılabilir bir yer yapmak için el ele, değerimizin farkında olarak çalışmalı ve sorgulamalıyız.
________________________________________
*Argyria, vücuda aşırı miktarda gümüş alınması sonucu ciltte mavi-gri bir renklenmenin oluşmasıdır.
[alıntıdır]
Şimdi size biraz gümüşten bahsedeceğim. Bizlere açık açık anlatılmayan ancak faydaları oldukça geliştirilebilirlik sağlayan bir elementtir gümüş. Onlara geri kalmış derken çok eski zamanlarda insanlar sağlık alanında bu elementi kullanıyordu. (Peki, bu modern çağda neden bunca hastalıktan kurtulamıyor üstüne bir de yeni hastalıklar ile mücadele etmek zorunda kalıyoruz? Yorum sizin.) Gümüşün faydaları Jül Sezar döneminden beri biliniyor. Romalılar, küçük gümüş parçacıklarını yanıkları, kesikleri ve yaraları tedavi etmek için; Grekler, su ve şarap kaplarını bakterilerden temizlemek için gümüşü kullanırlardı. Ayrıca Roma döneminde sadece gümüş kaplarda su taşıyan askerlere savaşa gitmeye izin verilirdi çünkü Romalılar gümüş kapların suyu temiz ve saf tuttuğunu biliyorlardı. 14’üncü yüzyılda Avrupa’nın merkezinde nüfusun yüzde 25’i vebadan ölmüştü, sadece çingeneler bu felaketten etkilenmemişlerdi. Çingenelerin tedavi amacıyla gümüşü küçük partiküllere ayırıp açık bir damardan vücuda verdikleri biliniyordu. Partiküller kan dolaşımı sayesinde bütün vücuda yayılıp bakteri ve virüsleri yok ediyordu. Bu partiküllerin gereğinden fazla olması nedeniyle çingenelerin çoğu argyria hastası*olmuşlardı.
Doktorlar gümüşün faydalarını biliyorlar ve hastalarına eğer sağlıklı olmak istiyorlarsa gümüş tabaklarda ve gümüş çatal bıçak kaşık kullanarak yemek yemelerini tavsiye ediyorlardı. insanlar bebeklerine emmeleri için gümüş kaşık vermeye başladı. “Ağzında gümüş kaşıkla doğmak deyimi” buradan gelmiştir; çünkü bunu o zamanlarda zengin aileler yapabiliyordu ve zengin çocuğu olmak yani doğuştan kısmetli olmak manasına kullanılan bu deyim buradan türemiştir. Dr Henry Crookes, 1900’lerin başında gümüşü pek çok hastalığın tedavisinde kullanmıştır. Bilimsel çalışmaları sonucu bilinen hiçbir mikrobun kolloid gümüşe 6 dakikadan fazla dayanamayacağını söylemiştir. Dr J.Mark Hovel, British Medical Journal’de kolloid gümüşün virüslerin kontrolünde özellikle etkili olduğunu rapor etmiştir. ikinci Dünya savaşı sırasında penisilin keşfedildi ve sentetik olarak üretildi. Böylece tıpta patenti alınmış sentetik ilaçlarla büyük ilaç firmalarını çok zengin eden yeni bir çağ başladı. Bu şirketler patentini almadıkları hiçbir şeyi satmayacaklardır ve tabiatta bulunan maddeler patentlenemezler (Yakın zamanlarda penisilinin virüslere karşı etkisiz ve pek çok insan için alerjik olduğu anlaşıldığı halde günümüzde maalesef kimyasal, sentetik antibiyotikler çok popüler!)
Gümüşün ilk antibiyotik madde olduğu düşünülmektedir. Tarihte gümüş metal yaprağı bir sargı bezi olarak kullanılmıştır. Bugün gümüş, neredeyse enfeksiyon kontrolünün kritik olduğu her yerde, bandajlardan yanık tedavisinde kullanılan ilaçlara kadar sağlık ürünlerinde çok geniş spektrumda antimikrobiyal özelliliğinden dolayı kullanılmaktadır. Amerika’daki doğan çocuklara, doğumdan hemen sonra gümüş içerikli göz damlaları, gözde oluşacak enfeksiyonları engellemek için kullanılmaktadır. Gümüş, yüzde 95’den daha fazla oranda kızılötesi yansıtırlığa sahiptir. Gümüşle temas eden radyoaktif enerjinin yüzde 95 i kaynağa geri dönecektir. Yani gümüş radyasyona karşı etkilidir. 450 tür bakterinin DNA’sını bozarak yok edebiliyor. Sedef, şeker, mayasıl, kaşıntı, ayak kokusu gibi birçok rahatsızlığa da iyi geliyor. Yeni hücrelerin çoğalmasını destekleyerek yaraların iyileşmesini hızlandırıyor. Ayrıca Kolloidal Gümüşün HIV virüsünü bir kaç dakika içinde yok ettiği ile ilgili araştırma Dr Xiaojian Yao tarafından “Nanoteknoloji 2012 International Journal”da yayımlanmıştır (Buna rağmen hiçbir şey yapılmadı).
içerisinde gümüş iyonu barındıran tek besin cevizdir. Bu bilgilere bakarsak tüketmeyi ihmal etmemiz gereken en önemli besindir.
Doktorların temelde gümüş suyunu tanımama sebebi yine kapitalist dünya düzenine dayanır. 1906 senesinde bütün büyük ilaç şirketlerini satın alan John D. Rockefellerkoloidal gümüşün ilaç satışlarının önünde engel oluşturacağının farkındaydı. Bu sebeple Jude Abraham Felxner yardımı ile Amerika’daki tüm tıp fakültelerinde gümüş suyu konusunun işlenmeyeceği ve bu talimata uymayan tüm profesörlerin lisanslarının elinden alınacağını belirtmişti. işin ilginç tarafı Rockefeller, ailesinin hiçbir zaman ilaç kullanmasına izin vermemişti?
Bilim kurgu dünyasına bakarsak, karşımıza içine girdiğiniz zaman bir anda bütün hastalıklarınızı iyileştiren ve sizi uzun süre yaşatan sandıklar çıkar. Peki, bu sandıklar gümüşten yapılmış olabilir mi? Daha da geliştirilmiş, içerisinde bakteriler dünyasından oluşmuş, gümüş kaplama mini bir laboratuar günümüzde yapılmış olabilir mi?
Bizden saklanan birçok gerçek varken bunların dahi yapılmış olması olasıdır. Bize gösterilenleri değil gösterilmeyenleri görmeye çalıştıkça aslında nasıl bir düzende yaşadığımızı görmek, sınırlarımızı zorlamak için bize daha da büyük nedenler vermelidir. Dünyamızı yaşanılabilir bir yer yapmak için el ele, değerimizin farkında olarak çalışmalı ve sorgulamalıyız.
________________________________________
*Argyria, vücuda aşırı miktarda gümüş alınması sonucu ciltte mavi-gri bir renklenmenin oluşmasıdır.
[alıntıdır]
aynı şekilde elektriğin de kwh ını 5 li arkadaşlardan birilerinin şirketi teiaş dan kaça alıp vatandaşa kaça satıyor onu da bir bakın da belki onu da savunmak için mabadda ayı bağırtanları şaaparsınız sonra.
Daha iki satır yazıyı doğru yazamamış, kalkmış belediye başkanı mı olmuş bu zırto?
Bir bir biribirilerine bakar bakar bakar dururum.
bu söze şimdi mi güleceğiz yoksa yarın üzerinde ypg resmi üniforması ile karşımıza çıkan eski pkk militanlarının uluslar arası arenada tanınmış bölgede özgürlük, barış için çarpışan güç olarak önümüze çıkıp ırak da kurulan defacto kürdistan denen devletin akdenize açılması için suriye ve türkiye'den taleplerine karşı yaşayacağımız terör savaş yaşanacağı zaman mı güleceğiz?
pkk terörü bitmiyor, sadece uluslar arası bir tanınmaya doğru en büyük hamlesini yapıyor. türkiye cumhuriyeti ise apo pkk affı, barış diyerek pkk'nın işlediği insanlık suçlarını pkk elinde olan kanı temizleyip yıkıyor. pkk'yı masum yapıyoruz, terör örgütünü yasal ve sivil bir yapıya sokuyoruz.
pkk başka bir isim yapıda, başka bir formda dünya'nın gözüne "türkiye ve suriye tarafından uygulanan asimlasyon ve işgal politikalarına karşı halkın var olma direnişini örgütleyen bağımsızlık yanlısı bir siyasi yapıya" dönüşüp şimdiye kadar yaptığı insanlık suçlarını unutturma evresine sayemizde girdi.
sizler terörü bitiyor bitiriyoruz mu sandınız?
sadece pkk'yı isim değiştirerek uluslar arası arenada barış ve özgürlük isteyen politik bir yapıya dönüştürüyorsunuz.
apo'yu meclise davet etme, abdullah öcalan beyefendi demeler, pkk için af getirilip 40 bin civarında teröristi salıverecek olmaları, pkk ve abdullah öcalan'ın istediklerini vermeler vs sonunda evlatlarına nasıl bir ülke bırakacağınızı göreceğiz.
bu ülkeye en büyük kötülüğü yapıyorsunuz.
fetö ve pkk bitti bitiyor demeyin. bu terör yapıları istediklerini aldılar. şimdiye kadar hapse attığınız öldürdüğünüz teröristler kabul edilebilir elden çıkarılması gereken, atılması gereken safralardı.
siz fetö ve pkk'nın piyonlarını aldınız. tüm suçlar yakalanan hapse atılan öldürülen militanlarına yıkıldı terör örgütü barış yapıp veya siyasete eyleme başka bbir kimlik elbiseyle devam ederek ve Türkiye'den aldığı tavizlerle kendine resmiyet meşrutiyet kazandı.
örneklemek gerekirse... arabanız çalınıyor veya kirada olan evinize birisi çöküyor sahte tapu ile evi satıyor. siz arabanızı evinizi yasal olmayan yollarla alan çalan hırsızı yakalıyorsunuz.
sürpriz, af geliyor ve arabanızın ruhsatını evin tapusunu hırsız üzerine yapıyorlar.
kısacası yaşadığımız süreç ve geleceğimiz nokta bu. fetö ve pkk yenildi bitti başarısız oldu mu sanıyorsunuz?
pkk terörü bitmiyor, sadece uluslar arası bir tanınmaya doğru en büyük hamlesini yapıyor. türkiye cumhuriyeti ise apo pkk affı, barış diyerek pkk'nın işlediği insanlık suçlarını pkk elinde olan kanı temizleyip yıkıyor. pkk'yı masum yapıyoruz, terör örgütünü yasal ve sivil bir yapıya sokuyoruz.
pkk başka bir isim yapıda, başka bir formda dünya'nın gözüne "türkiye ve suriye tarafından uygulanan asimlasyon ve işgal politikalarına karşı halkın var olma direnişini örgütleyen bağımsızlık yanlısı bir siyasi yapıya" dönüşüp şimdiye kadar yaptığı insanlık suçlarını unutturma evresine sayemizde girdi.
sizler terörü bitiyor bitiriyoruz mu sandınız?
sadece pkk'yı isim değiştirerek uluslar arası arenada barış ve özgürlük isteyen politik bir yapıya dönüştürüyorsunuz.
apo'yu meclise davet etme, abdullah öcalan beyefendi demeler, pkk için af getirilip 40 bin civarında teröristi salıverecek olmaları, pkk ve abdullah öcalan'ın istediklerini vermeler vs sonunda evlatlarına nasıl bir ülke bırakacağınızı göreceğiz.
bu ülkeye en büyük kötülüğü yapıyorsunuz.
fetö ve pkk bitti bitiyor demeyin. bu terör yapıları istediklerini aldılar. şimdiye kadar hapse attığınız öldürdüğünüz teröristler kabul edilebilir elden çıkarılması gereken, atılması gereken safralardı.
siz fetö ve pkk'nın piyonlarını aldınız. tüm suçlar yakalanan hapse atılan öldürülen militanlarına yıkıldı terör örgütü barış yapıp veya siyasete eyleme başka bbir kimlik elbiseyle devam ederek ve Türkiye'den aldığı tavizlerle kendine resmiyet meşrutiyet kazandı.
örneklemek gerekirse... arabanız çalınıyor veya kirada olan evinize birisi çöküyor sahte tapu ile evi satıyor. siz arabanızı evinizi yasal olmayan yollarla alan çalan hırsızı yakalıyorsunuz.
sürpriz, af geliyor ve arabanızın ruhsatını evin tapusunu hırsız üzerine yapıyorlar.
kısacası yaşadığımız süreç ve geleceğimiz nokta bu. fetö ve pkk yenildi bitti başarısız oldu mu sanıyorsunuz?
Çin in aldığı göç çevresinden, genelde o da çok ama çok sıkı kontrollere tabi zaten.
Bir de ceza yasaları çok katı. Böyle bir şey kazara olsa bile asla dışarı bilgi akışı olmaz, olamaz.
Bir de ceza yasaları çok katı. Böyle bir şey kazara olsa bile asla dışarı bilgi akışı olmaz, olamaz.
Kız yeğenim olsun çok istiyorum ya. Takı toka standı gibi gezdiricem olursa.
Fok yapacaksınız! Anayasa'yı değiştirmeye oy yetmiyor. Matematiğe takla attıra attıra bir hal oldunuz. Alayınızın ırzına tüküreyim, haysiyetsiz naneler! Ne kanı bozuk şerefsizmişsiniz siz!
Not: Bu yazdıklarımdan alınacak ya da zoruna giden Tayyipistler'e derim ki; bi' kereden bir şey olmaz. idare edin! ırzınızı Tramp gondiklesin, Yahudi madalyanız bi' tarafınıza girsin, BOP'unuzda boğulun! Net.
Not: Bu yazdıklarımdan alınacak ya da zoruna giden Tayyipistler'e derim ki; bi' kereden bir şey olmaz. idare edin! ırzınızı Tramp gondiklesin, Yahudi madalyanız bi' tarafınıza girsin, BOP'unuzda boğulun! Net.
Soyu karışık olanlar kendilerini yamayacak yer arayabilir. Türk bir ırkın adıdır Türk olmak herkese nasip olmaz. Kendini Arap sananlar olsa olsa etnik döküntüdür.
Şimdi depremlerle arap leyhası, anadolu levhasının altına giriyo ya hani hah işte arapdaki petrol bize geliyo şimdi. Türküye yüzyılı derken şaka sanmadınız heralde. Swh
görsel
Darüşşafaka Lisesi öğrencileri Belinay Eğer ve Defne Aslan, ingiltere’de 1843 yılından beri eğitim veren Marlborough Koleji’ne yatılı ve tam burslu olarak kabul edildi. Kraliyet ailesinin bazı üyelerinin de mezun olduğu kolej, 182 yıllık tarihinde ilk defa ingiliz vatandaşı olmayan iki öğrenciyi burslu olarak okutacak.
https://www.hurriyet.com....-2-darussafakali-42807762
Darüşşafaka Lisesi öğrencileri Belinay Eğer ve Defne Aslan, ingiltere’de 1843 yılından beri eğitim veren Marlborough Koleji’ne yatılı ve tam burslu olarak kabul edildi. Kraliyet ailesinin bazı üyelerinin de mezun olduğu kolej, 182 yıllık tarihinde ilk defa ingiliz vatandaşı olmayan iki öğrenciyi burslu olarak okutacak.
https://www.hurriyet.com....-2-darussafakali-42807762
filmin adı seçimin bedeli. esaretin bedelinden esinlendi ama onun porno olanı.
başlangıcında masum insanlar var böyle okullara kamu kurumlarına falan gidip sandığa zarflar atıyorlar. ertesi gün sandıklardan çıkan sonuçlara göre aksiyon başlıyor...
gelişme ve sonucu yazmıyorum o filmde hepiniz oynuyorsunuz zaten senaryoya ve akışa aşinasınız *
başlangıcında masum insanlar var böyle okullara kamu kurumlarına falan gidip sandığa zarflar atıyorlar. ertesi gün sandıklardan çıkan sonuçlara göre aksiyon başlıyor...
gelişme ve sonucu yazmıyorum o filmde hepiniz oynuyorsunuz zaten senaryoya ve akışa aşinasınız *
özürlü falan mısın olm sen ne çorbası ne bandı kime ne anlatıyorsun amk * dikkat et de bu ezberlediğin laf da kent uzlaşısı gibi bir yerinde patlamasın. 2 sene götünü yırttın burada kent uzlaşısı diye sonunda taptığın adam gitti apo ile dem ile ittifak yaptı. o çorba mevzusu da bir yerine kaçmasın bak sonra kaşıklarla beraber..
çocuk tecavüzlerine, kadın erkek fark etmez toplumdaki şiddet ve cinayetlere, 128 milyar doların cukkalanmasına, parayla vatandaşlık satılmasına, gundilerin silahsız istilasına, iki gariban askerin kameralar önünde diri diri yakılmasina gıkını bile çıkarmayan ve kendine muhafazakar, mütedeyyin diyenlerin (bkz: pornocu orospuların yarra yerken gözünü bereltmesi) başlığımi eleştirmesi çok saçma.
(bkz: Adam mısınız lan)
(bkz: Adam mısınız lan)
--spoiler--
mini etek asırlar önce islam düşmanları tarafında icat edilmiştir. müslümanlar uzun etek çarşaf giyince kafirler kendilerini belli etmek için etekleri keserlerdi ve bacaklarını gösterirlerdi zamanla bu moda oldu. bu zamanda müslüman kadınların kısa etek giymesi gaflettir. üstad kadir hocamız bu konulara giremedi ömrü yetmedi bir büyüğümden samimiyken aralarındaki bilgileri size aktarıyorum. ilim olmadan bilim olmaz o olsa olsa filim olur.
0
--spoiler--
Kadir Mısıroğlu denen şahıs delinin tekiydi.
Senin gibi aptallar anca delileri dinler.
Emma Watson içinde cehennemde yanacak demiştin, sanki sen çok garantiledinde cenneti!
mini etek asırlar önce islam düşmanları tarafında icat edilmiştir. müslümanlar uzun etek çarşaf giyince kafirler kendilerini belli etmek için etekleri keserlerdi ve bacaklarını gösterirlerdi zamanla bu moda oldu. bu zamanda müslüman kadınların kısa etek giymesi gaflettir. üstad kadir hocamız bu konulara giremedi ömrü yetmedi bir büyüğümden samimiyken aralarındaki bilgileri size aktarıyorum. ilim olmadan bilim olmaz o olsa olsa filim olur.
0
--spoiler--
Kadir Mısıroğlu denen şahıs delinin tekiydi.
Senin gibi aptallar anca delileri dinler.
Emma Watson içinde cehennemde yanacak demiştin, sanki sen çok garantiledinde cenneti!