bugün

bir iki tanesi hariç hepsi birbirine benzeyen zırvalar. mesela şu an aliye diye bir halt oynuyor. kadının sesi ali ama kendisi aliye. açın flash tv'yi güreş izleyin. kafam attı bak.
Zahmete girip izlemeye değmeyecek dizilerdir
şu an bizim evdekiler tarafından izlenen zamazingolar. dalacam hepsine.
yerli yersiz saçmalayan insanların bulunduğu %90 ı abes televizyon programlarının bütünü.
rol yapamamak, yapmacık olmak, aynı tip senaryolar, her dizide aynı insanlar, yabancı dizilerden konu araklamak, kısaca istenmeyen ne varsa bu dizilerde var.
insanlara ders verme onlara bir şeyler kazandırmanın duygu sömürüleriyle yer değiştirdiği diziler.
aynı aktörler, aynı konular, duygu sömürüsü, silah, kan ve insanları şiddete iten gereksiz diziler topluluğu (kanal sahiplerirnin reklam gelirleri milyon dolarlarla ifade ediliyor)

-aptallara kolay gelen tv dizileri de denebilir.
cem ismini umarsızca sömüren dizilerdir. kardeşim memlekette isim mi kalmadı herkesin adı cem oluyor? tamam çok güzel, karizmatik bir isim * olabilir ama bu kadar ayağa düşürmeyin lütfen.

(bkz: genç cem ler rahatsız)
Yerli degildirler efendim bu diziler . Cia labaratuarlarinda hazirlanip evlerimize kadar servis edilirler . Amac Turk aile yapisini bozmak , yozlastirmaktir . hemen her dizide babasinin kim oldugu belli olmayan bebeler , yasak iliskiler, bilmece bildirmece dil ustunde kaydirmacalar vs vs .. izlemeyiniz , izlettirmeyiniz .
senaryoların birkaç günde yazıldığı, gerizekalı konuşmaların geçtiği, başroldeki oyuncuların berbat rol yaptığı, yönetmenlerinin daha bir fırın ekmek yemesi gerektiği, türk halkının ilgisini çeken karısını aldatan koca, dağılan aileler, mafya-derin devlet hesaplaşmaları, delikanlılık, töre, doğuluların yaşam tarzı gibi konularla malı götüren dizilerdir. bi de güzel bi jenerik müziği, güzel türküler eklenince göbeğini kaşıyan adamlar, denize paçalı donla giren teyzeler müptelası olur.
alıp başını gidenlerdir. *
senaristlerinin aynı insanlar olması muhtemel, duygu sömürüsü ağırlıklı, insanları tv başına kenetleyen, yapımcının da istediği bu olduğundan bir sürü abuk sabukluğa göz yuman, kaz gelecek yerden aklı esirgeyen ve sona ermeyecek gibi duran, yerli malı yurdun malı olsa da keşke olmasaydı dedirten diziler.
ilginçtir ki sanki tüm dizilerde söz birliği yapılmışçasına aynı hafta kadınların midesi bulanmaya başları dönmeye başlar, sonra aynı hafta soğum yaparlar. kanser olan kadınların saçı aynı hafta dökülür. beş parasız dul hanımların her daim başına musallat girişimci ruhlu küçük erkek kardeşleri vardır. gençler agresiftir. agalar her daim eğitimli ve karizmatiktir. tamamen yasal yollardan para kazanılmakta ve yaşanmaktadır ancak arada bir konuşan silahlar dizinin tadı tuzudur. herkesin bir holdingi, bir aile şirketi vardır ve inanır mısınız bu insanların hayatı bizimkilerden daha vahimdir. sefalet içinde yaşayanlar bile böle bir sitcom havasında yaşamaktadırlar her daim neşelidirler. en fazla iki sezon dayanmaktadırlar ve bırakın türkiyeyi gerçek insan profilinden uzak bir yapı vardır bu dizilerde.
şu dizi modası bir geçsin artık ya dedirten şeylerin tümü.hepsi birbirinin aynı; aşk, ihanet, intikam, kan, kin, bok, püsür. bkz. haftanın 7 günü primetime kuşağı, bütün kanallar.(cnbc-e hariç)ulan bu saçmalıklar yüzünden tv seyretmeyi unuttuk, 2 saatlik dizi mi olur be! bir de hakikaten düzgün adamların da bu boktan şeylerde olduğunu görünce daha çok sinirleniyorsun. (bkz: erkan can), (bkz: haluk bilginer), (bkz: nejat işler)vs. saat 12'den sonra da iyi film yayınlıyo bunlar. yok benim çok param, digitürk falan alıcak durumda değilim, kablo tv'de bulunduğum bölgede yok. e nolucak, bu 10-15 boktan kanalizasyona mı kaldık yani. evet kaldık.allah topunun belasını götünden versin diyerek sözlerime son veriyorum.*
şöyle bir durum vardır bu kategoriye giren diziler için,sadece ilk bölümü izledikten sonra trailerden takip ettiğinde diziyi tamamen izlemiş gibi olursun,o derede boktan ve birbirinin aynı senaryoya sahip zaman kaybıdırlar.nerede lost nerede prison break diye isyan edesi gelir insanın.
Dünya boş bakma ve bakışma rekoru sahibi dizilerdir.
https://www.facebook.com/...37&type=1&theater
akşam kuşağında çok büyük ve gereksiz yer kaplayan dizilerdir. yabancı dizilerin 30-40 dakika bir yayın süresi varken yerli diziler 20:00 da başlayan özetleriyle beraber gece yarısına kadar devam edebiliyor.
bu dizilerin yüzde doksanı net zaman israfı. 30 dakika konuyu anlatıp geri kalan bir buçuk saat bakışmalar izletir.
Yerli dizilerden çok iyisi yoktur açıkçası.Yabancı diziler daha hoşuma gidiyor,daha kaliteli,hakkını vermek lazım.
(bkz: The walking dead)
(bkz: Supernatural)
izleyip de beğendiğim yerli diziler şu şekilde:

ali ayşeyi seviyor
leyla ile mecnun
kardeş payı
ustura kemal
bir yusuf masalı
Zengin kiz fakir oglan. Ailesi düşman sevgililer. Kaba saba kro güya doğal samimi mahalle oglanlarindan öteye gidemeyen diziler.
7 numara ezel suskunlar behzat c leyla ile mecnun 46 yok olan eski hikaye hariç.
Tümü birbirinden kötü bir bölümü iki (2) saati bulan bunaltıcı senaryo dolu dizi bütünü.
izlenince beyinin seviyesini düşüren saçma şeyler.
silah kaçakçılığı,gasp,cinayet,adam yaralama,hırsızlık,alkol ve fuhuşun serbest,uyuşturucun yasak olduğu örnek dizilerdir.