vizontele replikleri

- olaylara karışmıyorsun değil mi? karışma.. karışma...

Bi şampuan çıkmış,kıçındaki kılları kafanda çıkartıyomuş,kıvırcık mıvırcık idare edecen artık.

+naapıyorsun emin abi?
-anamın mezarına tel çektim türkü dinletiyorum
+ama bu ananın en sevdiği türkü değil ki
-bu da benim en sevdiğim türküdür. bi türküyle ömür mü geçer yav ihi

peki zeki mürende bizi görecek mi?

hassektır bee..pardon sayın başkan.
yok lafı ağzımdan aldın da.

-kim karı benle konuştu adres neyin telefon istedi.

Deli Emin: Nasilsin la vatandas...
Asiye: Sen nasilsiniz insallah...
Siti ana : Sebep...
Fikri: Asil adi münnevver , Arkadaslari leyla diyor, ben ise kuzu diyorum...
Rifat: Icimde yaramin kabugu vardir...

-sezgin ver bir cigara
-yokğtur vallahi
-ver lan bir cigara
-dur bakım belki iç cebimde vardır.aaa vallahi varmıs.az kalınca paketi attım sanmışım demek ki atmamışım eğer gerçekten paketi atmış olsam vallahi bu kadar aklımda kalmazdı.

-ne yapıyorsunuz la? işe yaramazlar.

sezgin: hassiktir be! (reis bey sezgin'e bakar) pardon sayın başkanım...
reis bey: yok lafı ağzımdan aldın da onun için baktım. hassiktir be!

- meğersem künyeyi görmüş...

reis: gözlükler * de şahaneymiş ha şaban.
çıkıkçı şaban: sağolun reis bey. babamın dı şimdi ben takıyorum.
reis: sonra da çocuklar takacak?
çıkıkçı şaban: inşallah!

-yok benim babam şeyhmiş! işin aslı öyle değil ki ben biliyorum. asker olarak gelmiş buraya, millete de ben şeyhim diye yutturmuş. annem de inanmış. zaten inanmasa ben olmayacakmışım. anlayacağın bizimkine de hafiften üfürmüş.

-piç olmak çok güzeldir hocam. hiç akraban olmuyor. şahane bir şey. mesela benim şimdi bir kardeşim olsa ne işler açacaktı başıma.

+ devrimcilerle sosyal faşistler kavga ediyor!
- kimlerle kimler?
+ yaoo cahit abigil yaoov.

+burayı seversen burası dünya'nın en güzel yeri, ama dünya'nın en güzel yerini sevmezsen orası dünya'nın en güzel yeri değil.

+al canım, nasıl? ankara'da hep bunlarla işte fikri abin. geçen sefer gene gittim pavyona, içeri girdim sahibi geldi. 'vayy fikri bey hoşgeldin' falan, dedim 'nerden tanıyo acaba?' meğerse künyeyi görmüş, hehehıhhı allaamyarappim. dedim feri nerde? benim orda bi manita var, feri cansel'e benzediği için ben feri diyorum, asıl ismi gülşen, arkadaşları da münevver diyor, yalnız kaldığımız zaman da ben kuzu diyorum, yav o kadar güzel ki, hıhhı caanım.

+ne geliyormuş?
-vizonntelee
+nedir o?
-ben ankarada görmüştüm galiba.
+nasıl bi şey ne işe yarıyor?
-valla hiç hatırlamıyorum o kadar sarhoştum ki zaten yandaki karıya bakmaktan izleyemedim.
+atma receeb din kardeşiyiz.
-ya ne atacam kardeşim karı şarkıcıydı ya az kaldı plağı çıkıyodu.

(bkz: http://www.uludagsozluk.com/k/vizontele-replikleri)

+ne konustun lan karıyla?
-kiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiim , karı benle konustu . ankaraya gelince uğra dediydi

emin: güner abi tuba nerde ?
güner: evde.
emin: kim evde ?
güner: tuba evde...
emin: he ben onu sordum gerçi... kolonya..?

--spoiler--
"insan sevdiğine yarasını verir mi?"
--spoiler--

yaraya anlam katan söz.

işte burda.

emin: hocam güner abiyi buraya sürmüşler.
günerin hanımı: hayır efendim bizi buraya atadılar.
emin: he işte atmışlar.

başkan: güner bey buraya gelme sebebiniz nedir?
güner: efendim ben yeni kütüphane müdürüyüm.
ahali: oooouuuuuvvv vaaaaaaayyy hey maşşalaaahhh.
başkan: vay canına yaauv demek artık bizimde bir kütüphane müdürümüz var hee.
tekrar başkan: demek bir de kütüphanemiz olsa...
günerin hanımı: kütüphaneniz yokmu yani?!!
emin: vallahi ilk defa bir muhabbette adı geçiyur.

-baba akü yok!

"zeki müren de bizi görecek mi?"

(bkz: baba akü yok)

belediye anonsu : sonra vayy ben duymadım vayy ben işitmedim demeyin !