bugün

fatih akınnın enfes filmi. duvara karşı kadar başarılı bulunmadı otoriterlerce ama bence duvara karşıdan çok daha güzel bir film jeneriğinden tutunda kapanışına kadar çok başarılı. italyan bir ailenin almanya'ya göçü ile başlayan bir hikaye. filmin baş kahramanının filmin içinde çektiği kısa film bile başlı başına bir olay.
spolier
hele film çekmek için restorana gelen yapımcılara baş kahramanın raylarla ilgili verdiği tüyo sahnesi çok hoşuma gitmişti.
27 kasım 'da cnbc-e 'de saat 22.00 'de izlenebilecek fatih akın filmi.**
fatih akın'ın övgüye değer bir diğer çalışması.*
fatih akın ın bizlere hediye ettigi bünyesinde bir il tempo se ne va barındıran ve daha nice sarkılarla süslenmiş (bkz: house of the rising sun) pek naif bir film.
insanlar arasındaki ilişkiyi en iyi şekilde seriglemiş fatih akın.
ayrıca filmin sonundaki parça bir filme bu kadar mı yakışır?...
yakışmış...
house of the rising sun ın italyancası da peşkeş çekilmiştir.
yalnız filmin sonundaki şarkının adı aklıma gelmemekte ısrar etmektedir.
hain şarkı!..ama güzel
italyan sineması ve yeni gerçekçilik akımı'na saygı duruşu...
ama aynı zamanda fatih akın'ın kendi duruşunu da sergilediği iyi bir seyirlik.
28 ağustos günü cnbc-e de dvd keyfi kuşağında izlenebilecek filmdir.
gerçekçidir, samimidir, sıcaktır. izlenmesi gereken filmlerdendir.
solino da tıpkı diğer fatih akın filmleri(im juli, kurz und schmerzlos) gibi duvara karşı filminden daha iyi olmasına rağmen yeterli ilgiyi yaratamamıştır...
mutluluk hissiyatı veren, bitince, içte boşluk bırakan bir adet film. yani, güzel. aither'a selamlarımı iletirim bu vesile ile.
--spoiler--
ada: bana ordan kar gönderecek misin?( almanyadan italyaya kar göndermekten bahsediyor.)
gigi: evet göndereceğim.
ada: söz mü?
gigi: söz.
--spoiler--

--spoiler--
bu filmde gigi nin iyi, dünyanın kötü olması bi an onun kaybettiğini hissettiriyor, lanet olsun diyorsunuz. beklenen sahneyi görmemek istiyorsunuz, giginin daha fazla üzülmemesini istiyosunuz. ama filmin sonunda bir de bakıyoruz ki gigi kazanıyor. filmin üstümüze çöktürdüğü karamsarlıktan bi anda kurtuluveriyoruz giginin her nerede olursa olsun ateş ve tutkudan vazgeçmediğini ve 'hayat'ı başardığını görünce...

hele filmin sonunda gigi nin 'solino ya ilk trafik levhasının dikilmesi' adlı filminin gösterimini görünce olmuş bu film ya diyorsunuz...
--spoiler--
fatih akın hikayeyi öyle güzel, öyle içten ve öyle gerçek anlatmış ki yine kaptırıveriyorsunuz o hayata kendinizi. yine filmin sonunda çok iyi bir film izlediğinizi düşünüyorsunuz. yine fatih akın'ın vazgeçilmezlerine tanık oluyorsunuz. hiçbir filminde eksik olmayan düğün sahnesi karşınıza çıktığında bu sefer ki italyan düğünü diyorsunuz. biraz içiniz burkuluyor ama bir o kadar ferahlıyorsunuz filmin sonunda. fakat izlerkende bir o kadar bitmesin istiyorsunuz.klasik, başarılı bir fatih akın filmi en nihayetinde.
Annesine olanlar, babasının ve abisinin yaptıklarına rağmen aile sevgisini içinde taşıyan ve o kadar arkadan, önden, sağdan, soldan darbe yemesine rağmen sonunda huzura ulaşabilen bir insanı izlerken insanın güzel düşüncelere kapılmaması elinde değil. Solina kasabasının içinde gözüktüğü her karesinin işlenmiş bir fotoğraf gibi olması ayrı bir tad katıyor filme. insan bu filmide izledikten sonra Fatih akın'ın bir başka filmi çıksa da izlesek demeden de duramıyor.
im julide oldugu gibi plajda sarki sahnesi iceren ve uyusturucuyu genel olarak mutluluk fonlu sunan; fakat im juli'den daha guzel, fatih akin in belki de en iyi filmi.
film boyunca tüm sahnelerde göze çarpan bir sadelik var. fatih akın'ın diğer filmlerinden farkı bu sanırım. onun dışında her şey tadında bir yoğunlukla sunulmuş. karakterlerin iç çatışmaları, birbirleriyle çatışmaları hepsi çok güzel anlatılmış. kötü ve iyi arasındaki net çizgiler farkediliyor. fatih akın'ın klasiği haline gelmiş göç teması üzerine kurulu, kardeşlik, aile ilişkileri, aldatma, bağlılık gibi kavramların ortalama bir karışımı.
bir an bile sıkmayan, hikayenin gerçekçi anlatıldığı, iki kültür arasında kalmanın ne demek olduğunu ince esprilerle çok güzel anlatan bir fatih akın filmi. ön plana çıkmamış olmasına rağmen kesinlikle fatih akın'ın en iyilerinden.
fatih akın'ın italyan yeni gerçekçiliğinden (neo realismo) etkilenerek çektiği film.
--spoiler--
Baba Romano, anne Rosa, Gigi ve Giancarlo adında iki çocuktan oluşan Amato ailesi, 60'lı yıllarda italya'da Solino adlı küçük bir şehirde yaşamaktadır. Ülkede iş bulmak, para kazanmak zordur ve Amato'lar, Almanya'ya göç eden arkadaşlarının anlattıkları bol para, rahat iş masallarına özenerek, sanayi bölgesi Ruhr'da Duisburg'a göç ederler. Ne var ki, Romano'nun bulduğu iş sıkıcı, evleri ise küçük ve eskidir. Romano ve ailesi daha iyi bildikleri bir işi yaparak, para kazanmaya karar verirler. Adını özlemle andıkları şehirlerinden esinlenerek Solino koydukları bir pizza dükkanı açarlar. Solino burada açılan ilk italyan lokantasıdır. Lezzetli pizzaları, kocaman porsiyonları ve güler yüzlü ev sahipleri sayesinde lokanta çok tutulur. Romano, karısının aşırı yorulduğunu görmesine rağmen yardımcı almamakta direnince restoranı çekip çevirmek ikisine kalır. Almancayı kolayca söken Gigi, ilk önce fotoğrafçılığa sonra da filmlere merak sarar. Giancarlo'nun hayatı ise kardeşiyle rekabete girebileceği her şeyi yaparak geçer. Aynı kıza aşık olmaları bu rekabeti iyice güçlendirince, olaylar can sıkıcı bir hale gelir. Üstelik baba Romano, artık büyüyen oğullarından kendi hayalleri peşinde koşmak yerine, lokantaya yardım etmelerini istemektedir. Yaşanan gerilimler dayanılmaz olunca, Gigi annesini de alarak Solino'ya geri döner. Üstelik tam da o sırada, yaptığı bir kısa film yerel bir festivalde yarışmak üzere seçilmiştir.
--spoiler--
1964-1984 yılları arasında geçen, bir aile ve ailenin küçük oğlu gigi etrafında dönen film. filmde kullanılan her şey çok güzel; giysiler, mekanlar, müzikler... fatih akın'ın izlediğim her filminde gördüğüm vatana dönüş, memleket özlemi bu filmde de var. film daha çok gigi etrafında dönse de, ailenin her ferdi, gigi'nin hayatına giren herkes, bir şeyler simgeliyor ve bu karakterler yardımcı öğeler gibi değil, kendi hikayeleri olan ve film bitince üstünde düşünülebilecek tipler. oldukça akıcı ve güzel bir film, izlenmeli.
benim gözümde fatih akın'ın en iyi filmi. etkileyici sahneleri olan bir film. romano, gigi, rosa, giancarlo, ada hepsi güzel işlenmiş karakterler. finali de gayet hoş.
Film müzikleriyle de gönüllerde taht kurmuş 2002 yapımı Fatih AKın filmi..
cinema paradiso'nun fatih akin versiyonu. basroldeki kadin da (anne), cinema paradiso'da cocugun annesini oynamistir. güzel filmdir vesselam...
mükemmel fatih akın filmi. insan kendini kaptırıyor izlerken.
2002 almanya yapımı bir fatik akın filmi. filmde hiç bilmediğiniz bir yere yerleştiğinizde yakalanacağınız psikolojiden tutun da kardeş olmalarına rağmen insanların aslında ne kadar farklı kişiliklere sahip olduğu en güzel biçimde anlatılmıştır. izlenmeye değer.
filmin çocuk oyuncularının başarısının es geçilmemesi gereken film... yahu filmin neredeyse ilk yarısı giancarlo ve gigi'nin çocukluk dönemini anlatıyor ve küçük gigi ile küçük giancarlo'yu oynayan ufak arkadaşlar resmen ilk yarıyı sırtlıyor oyunculuklarıyla. yetenek ne kadar etkili, yönetmen fatih akın'ın çocukları yönetme şekli ne kadar etkili bilemiyorum. ve fakat iki yumurcak da anaç içgüdülerimi filmi her izlediğimde kabartırlar ve bana keşke o sene zaman dursaydı ve o çocuklar hiç büyümeseydi, dedirtirler. *
izlerken insanın suratında aptal bir gülümseme oluşturan film hem de ardı ardına gelen hayata dair pisliklere rağmen. Sanki insan izlerken, filmin sonununda olacakları önceden biliyormuş gibi. Arkadaşınıza, çok mutlu olmak istiyorum bugün -ama öyle böyle değil- bana film söyle derseniz ve arkadaşınız da size bu filmi önerirse eğer, gerçekten içi boş bir mutluluk olmaz sizdeki tam anlamıyla mutluluğun kapılarını aralayabilirsiniz.***
aldatmaya, sevgiliden ya da arkadaştan alışkın olabiliriz ama babadan ve kardeşten hiç beklemeyiz, konduramayız. Buna rağmen insan ateşi ve tutkuyu yakalayabiliyorsa işte hayatla başa çıkmayı öğrenmiş demektir. *
insana mutluluk veren bir fatih akın filmi. izleyecek film arayanlar tereddüt etmesin.
güncel Önemli Başlıklar