bugün

Yoğun bakımdan çıkan kişinin odaya alındığı andan itibaren onun işlerini gören bir nevi ailesinde hemşirelik görevini üstlenmektir. Sabaha kadar zavallı abiciğimin başında bekledim. Ne çok zormuş hastane odaları. Doktorlarla oturup arkadaş olacağımı tahmin bile etmezdim. Sabaha kadar sıkıntıdan 5 dakka 5 dakka tavla attık. Zavallı abicim odasında yattı. Şimdi uyku vakti bende. Akşam hastaneden beklerler. iyi geceler sözlük.
Geçmiş olsundur.
komşu hastaların rafkatçılarıyla neredeyse kız aıp, kız verecek konuma gelmektir.

hasta ile birlikte uzun vakit geçirmenin kişiye de hasta psikolojisi vermesidir.
bir kızın baba evinden ayrılması gibidir aaah ah!
kimseler rahatsız olmasın diye horlayan babanızın basında sabaha kadar tetikte beklemektir.
insanlık görevidir yerine getirilmelidir.
(bkz: hastane yemeği)
sabahtan 8'den beri yaptigimdır.
olunan kişi anne ise yürek dağlar.
Küçükken babaanneme yaptığımdır.
Çok iğrenç bir duygu hastaneden herkes gidiyo bi yatılı kalanlarla siz kalıyosunuz hastanede in cin top oynuyo çok sıkıcı.
Lobiye gidip tv izlerdim.
Sapasaglam gormeye alisik oldugunuz babaniza bir kalp ameliyati yuzunden yapiyorsaniz ve gecenin su saatinde yalnizliktan bu entryi giriyorsaniz uzer. Evet notum olsun sen iyiles ben sana hep bakarim babam.
eğer ciddi bir rahatsızlık söz konusuysa 'nefes alıyor mu' diye kontrol etmek için gece boyu uyumamaktır.
hastanenin o iç şişiren, boğaz düğümleyen atmosferinde uzun süreni Psikolojik çöküntü nedenidir.
Lütfen hastaların yanınında yalnız bir refakatçi bulunsun.
Şu uyarı dinlense her şey daha güzel olacak.
Değişik bir zevk verir.
yaşam enerjinizi çeken bir eylem. 2 gün peş peşe olup eve kendimi zor attım.

bi uyudum şimdi gene gideceğim. neyse iyileşsinde mühim değil ama. o bende kala kala hastaymış gibi hissediyorum artık
arkadaşım kıl dönmesinden ameliyat oldu onun yanında kalıyorum.

kablo bağlı bi aletle dolaşması gerekiyor, çay falan içmeye gittiğimizde yalandan 'yeneceksin kardeşim, kanseri de yeneceksin' falan diye takılıyorum. çevredeki teyzeler falan böyle 'vah vah' suratıyla bakıyorlar. refakatçi olayını tam anlamıyla yerine getirmeye çalışıyorum.
Yaklaşık 48 saattir yarımşar saatlik tekli koltuk şekerlemeleri ile destekleyerek gerçekleştirdiğim.. 2 saatte bir refakat ettiğim kişiyi yürüyüşe çıkarttığım giderek psikolojimi bozan durum.
refaket edilen kişinin yerinde olmadığına gizliden sevinmek demektir.
görsel
Sağlam insanı hasta edebilecek durum.
Düşüncelerini toparla, ihtiyacın olan psikolog değil kardeşim, evinde güzel bir uyku.
Çok kaldim hastanin durumuna göre degisir.
Hasta olmadan hastaneye yatmaktır.
Bilinçli ve istekli olarak.

Mektepli değil, alaylı hemşire olmaktır nerdeyse.
Salt yakınınız değil, öteki hastalar da sizden medet umar hale gelir.

- Zeytin, şu serumu kapasana.
- Zeytin, serumu çıkar, çişim geldi.
-Zeytin, tansiyonuma bakıver
Şekerim kaç?
Ateşim yükselmiş mi?
Hepsine eyvallah da!
-Zeytin şu dikişleri alabilir misin ki acep?
- ohaaa! yok artık! Daha memeler!

Yakında diploma verip, kep takacaklarmış.
Ben öyle duydum!
Oldukça zor olan eylemdir,

o hasta yatağı yanındaki koltukta rahat edemezsin,

Dışarı çıkıp sigara içemezsin, hele ki hasta odası hemşire odasına yakın ise daha felakettir, hemşireler sabaha kadar bu kadar konuşacak ne buluyorlar diye düşünürsün.
Umuda yolculuğun içinde almaktır, bir manada da.