bugün

sabah dağınık bırakıp çıktığınız oda geri döndüğünüzde temizlenmiş, temiz havlu ve çarşafların bırakıldığı yeniden yaşanabilir yer haline geldiğinden güzel bir his bırakır. lakin gittiğiniz yer yabancı bi yerse sıkılabilirsiniz. her ne kadar devir internet devri olsa da * * * muhabbet edecek bi adam ararsınız. *
tertemiz klozete oturmaktır.
o yabancı yatakta belirsiz bir huzurla uyumaktır.

sigara külünü yere dökebilmektir.

televizyon izlerken uykuya dalmaktan korkmamaktır.
Gençler arasında boş bi ev bulamaktan dolayı oluşan bi durumdur.
yersiz yurtsuz hissettirir. uzun süreli olacaksa ve yalnızsanız tabii.
manitayla iyidir, hoştur. gerisi boştur.
yapılmaması gerekendir iki kelimeyle. bol bol sıkılırsınız her şey o kadar kalıp halini almış ki... özgürmüşsün gibi olayı var yani. halbuki adımını attığın andan itibaren bu kitabı yazanın bi kahramanı olmuşsundur. velhasıl kelam pek de lazım olmayan yerlerdir pansiyon falan daha tercih edilesidir çıkıp şehri gezersin vs. ha unutmadan bir de aşırı düzeyde yemek israfı vardır.
Yanlız kalıyorsan bir şey ifade etmiyor.
Bir gun otelde uyurken burnum kanadi. Normalde pek fazla kanamaz ama o gun cok sicakti belki ondan.

Tabi burnum kanar kanamaz uyandim ama carsaf yastik ne varsa hepsi kan oldu. Disardan birisi gelse kimi kestiniz lan burda diye sorar, o derece.

Sabah olunca esyalarimi aldigim gibi kactim. Normalde 2 gun daha kalacaktim ama utandim.
bir süre sonra bıkkınlık verendir. evet.
Bazen iyidir. Evet.
Kaldığın otele bağlı..

Concept önemli...
ilk kez bu sene çeşme'de otelde kaldım. Extra lüx otel olmasa da ortalama bir oteldi.
Çok konforlu geldi bana.
Minidolabın içinde içkisi bile vardı.
O derece ilk defa otelde kalıyorum.
Klimayı açıp dışarıya çıkıp otele dönünce odayı buz dolabı gibi bulmak favori aktivitemizdi.
Bu yaz gitmeyi düşünüyorum Yalova'da. Valla acımızdan ölüyoruz bazen evde. ilk defa kalacağım ama bakalım. Herhalde yurt gibi bir izlenim verecek bana. Daha lüksü ve dırdırsız.
Yemek sorunum olduğumdan sıkça düşündüğüm plan.
Yalnız başına olunca harika olan eylem.
Hele ki güzel bir otel ise.
(bkz: açık büfe kahvaltı)
Bir yalnızlık hali.
çoğu kişi için;

hayaller : vip hizmet, 5 yıldızlı otel

gerçekler : tavanı örümcek ağlarıyla sarılı olan gecekondu.
Hiç sevmediğim şeydir.

Odası oda değil, barı bar değil, asansörde sarı saçlı Kamuran ablayla karşılaşıp "abla ne yaptın ya" diyemiyorsun, herkes yabancı, böyle samimiyetsiz samimiyetsiz tebessümler.

Sevmem hiç otelleri pansiyonları.
Oteline göre değişmekle beraber Müthiştir bence.
Çok severim hele de tekse daha keyiflidir.
heralde yüzden fazla otelde kaldım, En dandiğinden en lüksüne kadar.

Benim için en önemli özellik temiz olması ve öyle hissettirmesi. temizliğe çok dikkat edilmeyen lüks bi otelde kalmaktansa tertemiz bi 3 yıldızlı otelde kalmayı yeğlerim.

ikinci en önemli şey odanın kasvetli/boğucu olmaması. Özellikle uzun süre kalacaksanız odanın renginden cephesine, aldığı ışığa kadar önemli. 15 günden fazla aynı odada kalma niyetiniz varsa bu çok çok önemli.

üçüncü olarak kahvaltı kalitesini sayabiliriz. otellerin ortak özelliği kahvaltının genellikle kötü olmasıdır. Hele açık büfeyse yüzde 90 kötüdür zaten. en iyi kahvaltıyı, az çalışanı olan, zincir olmayan koru otellerde yersiniz.

oda konsepti olarak gördüğüm en iyi otellerden biri, radisson blu’ydu, diyebilirim. ortalama bi odası yeterince lükstür ama lüzumsuz şatafat, patlayan duvar renkleri yoktur. En iyi oda, girdiğinizde kafanızı sakin hissedeceğiniz odadır. Mesela, hilton’un odaları bu açıdan basbayağı kötüdür. Yatakta 10 yastık, kalın yatak örtüleri, abuk renklerde berjerler, perdeler, lüzumsuz renk cümbüşü tablolar vs. Dikkat dağıtır. banyo malzemeleri vs iyidir ama.

aşırı turistik otellerde yemek kötüdür. Çeşit çoktur ama yemekler lezzetsizdir. Max 4-5 çeşit sıcak yemek, birkaç çeşit salata ve garnitür sunan ortalama otellerin yemeği çok daha iyidir.

tarihi ahşap otelleri tercih edecekseniz, klima sistemi çok önemli. Bunların çoğunda sıcaktan bunalabilir yahut soğuktan uyayamayabilirsiniz. Sigara içmek yasaktır. zeminde yürüdükçe gıcırtı sesi olur. odaları küçüktür. Pek öyle tarihi bir hava da hissetmezsiniz. Hayatınızda Hiç köy evi, kuzine, kandil, yüklük, şömine, folklorik bok püsür görmemiş biriyseniz deneyebilirsiniz. bunlar da aslına uygun değildir ama bilmeyen için otantiktir. Bu tip oteller size başka bir şey sunmaz ama lüzumsuz pahalıdır, bir de burunlarından kıl aldırmazlar. illa kalacaksanız kamunun işlettiklerini tercih edin, hiç değilse fiyatı makul olur.
Bi ara işyerim beni Yemen'e gönderirdi. Güvenlik açısından 5 yıldızlı otelde kalırdım sanaa'da. Her gittiğinde 45 gün kalırdım. Çok severdim. Bazı akşamlar roofbara çıkıp Kübalı , Polonyalı danscıları seyreder, onlarla yakınlaşırdım. Gündüzleri işten sonra havuz, tenis ile geçerdi. Üstüne bi de günlük ekstra para alırdım.
oda temizlemek, yemek pişirmek gibi külfetleri olmadığı için daha çok kadınların, annelerin sevdiği bir eylem olsa da otel odası sıkıcı geliyor kasvet veriyor bana.
güncel Önemli Başlıklar