http://www.michaelsikkofi...11/elbet-bir-gun.html?m=1

yine güzel bir yazıya imza atmış kişi. Kısa zaten, okuyabilirsiniz fazla sürmez. Yine de üşengeçler için bir kısım;

"Allah sonsuz merhamet sahibiyse neden
kullarını cehenneme atıyor?" sorusu çok geliyordur aklınıza, zira aldığım mail'lerde, spiritüalist insanlarda, hatta akademik kariyeri olan profesörlerde bile görüyorum bu sorunun sorulduğunu.

Allah kullarını neden cehenneme atıyor biliyor musunuz?

Münevver Karabulut'u canice öldüren Cem Garipoğlu'nun annesi, oğlunun ceza almasını istemez. Zira o bir annedir ve ne
olursa olsun oğlunun iyiliğini ister.
Zira Cem Garipoğlu'nun annesi
"merhametli" değil, duygusaldır.
Oysaki Cem Garipoğlu'nun annesi
"merhametli" olsaydı, oğlunun ceza almasını isterdi. Cem Garipoğlu'nun annesi düşünemez
karşı taraftaki annenin neler hissettiğini, kendi annelik içgüdüsü daha baskın gelir. O sadece kendi oğlunun menfaatini
ister, başka evlatlarınki ikinci planda gelir ona, geniş düşünemez.

işte Allah, bir insani zaaf olan
"duygusallığa" sahip değildir. Evet Allah çok merhametlidir, fakat Allah aynı zamanda adildir.

Nasıl ki iyiliği ödüllendirmek bir iyilikse, kötülüğü cezalandırmak da bir iyiliktir.

Yani senin anlayacağın kaynatasız,
kötülüğü cezalandırmak da iyilikten gelir.

Yoksa sizler hakimlerin ve mahkemelerin olmaması gerektiğini mi savunuyorsunuz? "Hakimler, kötüleri cezalandırmakla kötülük yapıyor" mu diyorsunuz?

Ne gariptir ki Tin suresi 8. ayet de şöyle der "Allah,yargıçların en güzel hüküm vereni değil midir?"

Bence öyledir paşam ehehe."
allah yoksa camileri kim yaptı demesinden endişe ettiğim.
yazdıkları kendi araştırması değil diye eleştirilen adam.

birincisi son yazısında islam'dan, kuran'dan, diyanet işlerinden bahsetmiş. galiba bu eleştiriyi yapanlar ingiliz sayfalarından çevirdiğini sanıyor.

ikincisi hadi diyelim çevirdi, yazdı... ulan bu çevirme işi de bir araştırma değil mi? sen ne halt ediyorsun şu hayatta diye sorarlar adama. gerçi sormam. ne ugraşacam mallarla...
Düğümlenmiş ve karışmış düşünceleri açıcı bi göreve sahip.

Şimdi kafanızda bi fikir/yargı vardır. Bunun doğuşuyla sonucunu bi ipin 2 ucu farzedin, lakin ortası karışık. Nereye gidiyor nasıl gidiyor belli değil. Maykıl bu orta kısımı açıyor.

Kuran, din, yeni dünya düzeni/illuminati(istediğiniz şeyi diyin farketmez) gibi konularda fikir çözücü.
son yazısıyla insanları gene düşünmeye sevk etmiştir. anlattıkları insanların en azından bilinçlenmesine ve bunun için kapıyı aralamasına yardımcı olmaktadır.

şimdi bu blogu okuyup ya da bu tür yazıları okuyup dünya' yı kurtardım havalarına girmek saçmadır.

senin daha çok okuyup, daha çok araştırıp, öğrendiklerini insanlara anlatarak, bu sistemi çökertmek için çabalamak ve bu uygulamayı ilk önce kendi içinde, kendi hayatında başlatmak gereklidir.

ilk önce kendi evimizin önünü temizleyelim sonra da diğer evlere misali.

kapıyı aralamak isteyenler buyursun okusun.

http://michaelsikkofield....nlg-filistin-ve-yeni.html
güldürmüştür.

görsel
Ekşici bir gün göle nutella çalıyormuş
ordan geçen bir incici de demiş ki napıyosun lan kaynatasını siktiğim demiş. sonra ekşici de demiş ki kayın sensin atası da sana girsin pis seviyesiz lümpen ulusalcı liboş swh demiş evet bunları bi çırpıda demiş. sonra gökten 2 yarak 1 sabun düşmüş. yaraklar ekşicinin kafasına düşmüş oracıkta pekmezi akmış. incici de sabunla otuzbir çekmiş.

özet: mahmut hoca geldi beyler.

sonra ordan geçen bir incici demiş ki ekşiciye lan kayınbiraderini ölesiye siktiğim ne zaman geri vercen kazanı demiş. ekşici de demiş ki kazan öldü demiş. incici de demiş ki senin kulağına ezan okuyan imamın amına korum kazanımı geri ver çabuk demiş.

özet: ölünün arkasından konuşulmaz.

sonra ordan bir banu güven geçmiş. ekşici de demiş ki aa banu güven demiş. banu güven hiç siklememiş bunu yoluna devam etmiş. sonra gitmiş sözlüğe entry girmiş banu güvenle geçen gün ayaküstü konuştuk çok cana yakın tapılası bir insan yaptığım entel esprilere güldü hep çok eğlendik swh demiş.

özet: ali güven diye bi şarkıcı vardı lan noldu o

sonra ordan nasreddin hoca gelmiş. niye benim fikrimi çalıyosun lan eniştesini siktiğim deyip bi güzel sikmiş ekşiciyi. sonra ordan incici gelmiş. o da hocanın eşeğini sikmiş.

özet: cumhurbaşkanı sezer bulunduğu avrupa ziyaretinde müzakere sürecine yapılan hazırlıkların devam ettiğini bildirdi.

sonra ordan orhan pamuk gelmiş demiş ki inci sözlükte 100 bin göt 1 milyon da am sikildi demiş. sonra buna nobel vermişler. herkes demiş ki ama bu inciye bok attı ondan nobel aldı demişler. ekşici de çok haklısınız abim bence de o yüzden aldı hepiniz çok haklısınız demiş. sonra sözlüğe entry girmiş bence aydın bir insan aramızdan biri nobel aldı buna sevinmeliyiz demiş.

özet: allahın yazdığını kullar bozamaz. allahın yazdığını kullar bozamaz. allahın yazdığını kullar bozamaz.

sonra ordan hababam sınıfı'ndaki çalışkan ahmet gelmiş. demiş ki hiç mi utanma yok sizde he nasıl yaparsınız bunu o tertemizinsanlara onlar okul istiyor kalem istiyor kitap istiyor sizse yardım eli uzatacağınıza alay ediyor küçük düşürüyorsunuz demiş. sonra ordan incici gelmiş. ahmet ekşici bi de bu threesome yapmışlar.

özet: parlament de çok pahalı amına koyim ya.

sonra ordan bir köy ahalisi gelmiş demiş ki hoca hoca napıyosun göl hiç maya tutar mı demiş. ekşici de demiş ki yoğurt değil bu nutella tamam mı pis köylü hadi defol burdan demiş. köylünün de gururu incinmiş amcaoğullarını toplamış dere kenarında bi güzel sikmişler ekşiciyi. ekmek arası yemişler böyle.

özet: her kuşun eti yenmez.

sonra ordan izzet altınmeşe'nin beni gelmiş. ben izzet abi'den ayrıldım artık solo albüm çıkarcam kardeş ekşide reklamımı yapsana demiş. ekşici de tamam demiş sonra entry girmiş yarak gibi şarkıları var yarısında çıktım demiş.

özet: bir ben var benden içeri.

sonra ordan elinde sazıyla ismail diye biri gelmiş. saniyede 10 metreküp ter boşaltıyomuş bu ismail. ekşici de demiş ki abi benim adım da ismail gel sana artık ismail türüt diyelim demiş. o da kabul etmiş sonra ismail türüt meşhur olmuş fıkralarla türkiyeyi sunmuş. orda teyo emmi rolü vermiş eski dostu ekşiciye. bu hikayede ekşicinin sikilmesine gerek kalmadığı kanaatindeyim.

özet: ya o konudan soru çıkmaz bence.

sonra ordan kolordu komutanı kazım karabekir gelmiş. demiş ki eğer padişahsan gel ülkenin başında dur, yok ben padişahsam emrediyorum gel ülkenin başında dur demiş. ekşici de demiş ki paşam karıştırdınız onu diyen siz değildiniz fatih sultan mehmet'ti demiş. kazım karabekir de demiş ki harbi mi lan vay amına koyim demiş.

özet: yıldız tilbe'nin son albümü çok güzel.

sonra ordan ingiliz fransız bi de temel gelmiş. ingiliz demiş ki ben bu göle 3 kilo sıçarım demiş. fransız demiş ki ben 5 kilo sıçarım demiş. temel de demiş ki ben de 4 kilo sıçarım demiş. ekşici de ehehe demiş gitmiş bunu emprovize nasreddin hoca fıkraları başlığına yazmış.

özet: aynı gemide yol alır ayrı dümen tutarız bu evde.

sonra ordan genç kızların yeni sevgilisi gökhan tepe gelmiş. demiş ki ulan 10 yıldır şu piyasadayım kızlar yaşlandı, ben eskidim, lakabım hala aynı hay amına koyayım ya demiş. ekşici de swh demiş. yok ebenin amı ali sami demiş. bi siktir git çay koy demiş. yok artık lebron demiş. komik olduğunu sanmış böyle sonra allah belasını vermiş bunun.

özet: ekranların sevilen dizisi bez bebek'te bu hafta neler oldu neler.

sonra ordan binbir gece'deki hayırsız evlat ali kemal evliyaoğlu gelmiş. füsun ben paramızı kumarda kaybettim nolur babama söyleme demiş. ekşici de seyretmiş bunu sonuna kadar. sonra sözlüğe entry girmiş demiş ki annem seyrediyodu bi 10 dakka bakmak zorunda kaldım yarak gibi dizi yarısında götümü siktirdim demiş.

özet: çok iyi bir noktaya parmak bastın hıncal'cığım.

sonra ordan bbp gençlik kolları başkanı gelmiş. demiş ki bizim parti binasına doğalgaz taktıralım diyoz ya çok üşüyoruz demiş. ekşici de demiş ki ben oyumu chp ye veririm biz dededen chp liyiz demiş. sonra gitmiş ilk seçimde oyunu akp ye vermiş.

özet: abidin diye popstar nerede görülmüş amıma koyayım ya

sonra ordan mehmet ali ağca çıkmış demiş ki ay em not got demiş ben mesihim falan demiş. ekşici de demiş ki abi ailecek seyrediyoruz ehehe swh demiş. böyle sikim sikim klişe espri yapınca mehmet ali dayanamamış ekşicinin kabağı ortadan ikiye ayırmış. sonra ordan hz musa gelmiş böylesini ben bile yapamazdım emeğe saygı artı rep demiş mehmet aliye.

özet: çocuklarım olmadan asla diyorsanız, aliye.

blog yazısıyla yaran kaliteli bir sikkodur.blogu takip edilesidir.
yazdığı yazılarla blogu bir sonraki yazıyı sabırsızlıkla bekleyecek derecede müptelalık yaratan adam.
nikola tesla ve illuminati hakkındaki düşüncelerinden etkilendiğim yazar.
illuminati ile ilgili yazısında zaten biraz merak sahibi olanların bildiği şeylerden dem vurmuştur çoğunlukla. ama allah için talmud konusunda bilgi sahibi değildim, o konuda iyi oldu. çok okuyan bilir üstadım.
şu:http://michaelsikkofield....amna-koyaym.html?spref=tw yazısıyla beni benden almıştır. ben de bloğuma bununla ilgili bir yazı koymayı düşünüyordum, şimdi sikko yazdığı için bir kaç ay daha yazmayı düşünmüyorum. ama burada bir kaç şey söyleyeceğim.
sikko çok dalga geçer şu meşhur ekşici zihniyetiyle. haklıdır da, tam dalga geçinilesidir çünkü. her şeyi ben bilirim, çok coolum, çok popülerim havaları falan. yanlış anlaşılmasın burada bahsettiğim şeyin ekşi sözlükle doğrudan bir ilgisi yok. burada da bulabilirsiniz bu adamları, incide de veya itüsözlükte, gerçek hayatta... kısaca her yerde... (bkz: bismillah diyerek minibüse binen kadın) şuradaki entrilerin önemli bir kısmı buna örnektir. şimdi diyeceksiniz ki adamlar bir tespitte bulunmuş, kendilerince eğleniyorlar, o kadar da hassas olma falan. bu iş kendince eğlenmekten ötedir arkadaşlar. tam da sikkonun tabiriyle "pelinsuya yaranmak için, elalemin karısına kızına cool görünmeye çalışmak için" söylenilen laflardır bunlar. neye inandığın, kime taptığın zerre umrumda değil ama "modern" görünmek için benim değerlerimi aşağılarsan birileri de gelir seni yerin dibine sokar elbet.
modernizm dediğimiz bozuk köfte de insanımıza domates soğan eşliğinde bolca yedirilmiştir. şimdi biz modernizmi ne şekilde tanıyoruz?
"başörtüsü modern bi kıyafet değil bi kerem", "sene olmuş 20XX hala camiye gidip namaz kılanlar var" "sene olmuş 20XX hala 1400 yıl önce yazılmış kitaba inananlar var"... peki gerçekte nedir Modernizm? Arif çağların ifadesiyle: geçmişten gelen bütün bilgileri yıkıp, onları bilimsel bir süzgeçle süzdükten sonra onları tekrardan değerlendirip yeniden inşa etmek. yani evet, modernizmin dine bakış açısı çok da pozitif değildir. çünkü akla ve bilime dayanmadığı müddetçe bunlar yıkılması gereken değerlerdir. yalnız enteresan olan, modernizmin "başörtüsü modern bi kıyafet değil bi kerem" diyen kıza bakış açısı da olumlu değildir. çünkü o da "bildiğini" değil "inandığını" savunmaktadır. bu modernizm zımbırtısı etkisini en çok 20. yyın ilk yarısında gösterdi. dikkat edin o dönemin mimarisine, küp gibi, kutu gibi binalar görürsünüz. ruhsuzdur. her şey matematiğe uygun olmalıydı çünkü. modernizmin o dönemde bu kadar etkili olmasının sebebi de, o zamanlar bilimin baş döndürücü ilerlemesi sonrası insanlarda bilime karşı oluşan büyük hayranlıktı. o an itibariyle nietzsche'nin tabiriyle "tanrı ölmüştü". insanlar bilimin her şeye bir çare bulabildiğine inanmaya başlamışlardı. ama modernizmin (biz her ne kadar pek bilmesek de) bir çöküşü olmuştu. ikinci dünya savaşından sonra insanlar gördüler ki bilim dediğin zımbırtı bazı insanların çok para kazanma, çok güçlü olma fantezilerini gerçeğe dönüştürme sahası da olabilmekteydi zaman zaman. hiroşimalar, nagazakiler, soykırımlar bize gösterdi ki insanın doğaya bu kadar söz geçirdiği bir dönemde bilimin her şeye hakim ve her şeyden üstün olması düşüncesi o kadar da cezbedici değil. işte postmodernizm de bu düşünceyle ortaya çıktı zaten.
o yüzden çevremde bilimsel olmayan her düşünceye, her fikire, her inanca "sene olmuş iki bin bilmem kaç, siz hala..." diyerek karşı çıkmaya çalışan sığırları gördükçe kahkahayı basasım geliyor. ulan pezevenk, bana diyorsun da kendin yarım asır önce insanların terkettiği ve artık yüzüne bile bakmadığı argümanları kullanıyorsun. bu ne yaman çelişkidir!
açıkça söylemek gerekirse blogundaki eski yazılara bakınca son yazılarının ne kadar kötü olduğunu farkettim. eskiden sikkofield, daha ilgi çekici, daha sağlam yayınlar hazırlıyordu. şimdi ise bize gerçekleri göstermek yerine, sürekli nasihat verip her şeyi ben bilirimcilik yapmaktan başka yaptığı bir şey yok.
son yazısı kaygı ellerine sağlıktır.

http://michaelsikkofield....pot.com/2012/12/kayg.html
inci yazarı,blogger kişi.

yaşca muhtemelen küçük, fikirlerimizin uyuşmadığı çokca uymadığı yer var ama sabit fikirli olup doğruları söyleyen bir adam yerine, yanlışlarıda olsa beynini kullanıp çıkarım yapma yetisine sahip bu kardeşimiz yeğdir.
kaynatasızlar lafını lügatıma eklemiş filozof.
Adam king.
araklamacılık, derlemecilik, ergen üslubu ile suçlanan yazar, çizer kişisi.

ergen üslubu bilmesek tamam diyecez, siz hiç twitter ergen fenomenlerine denk gelmediniz sanırım. bence sikkonun dili, üslubu gayet keyifli ve akıcıdır. lakin aynı şey takipçileri için geçerli değildir zira sikko'ya özenecem diye sikmedikleri imla kalmıyor.

araklamacılık, derlemecilik kısmına gelirsek de; ulan bi insan bu kadar bilgiyi hiçbir kaynak okumadan kendi başına üretemez değil mi? elbette okuyacak, araştıracak ve mantıklı gelen kısımları bizlere taşıyacak. sikko'nun şahsi tespitleri, yorumları her satırında mevcut. bunlara araklama demek ayıptır.

not: bana göre çok ciddi bir toplum gözlemcisidir sikko. fazla dillenmeyen ama söylenince "harbiden de lan" narası attıran yüzlerce tespiti vardır belki de. yazmaya devam etsindir.
Yazılarını çok uzun zamanda yazan fakat çok uzun ve güzel yazılara sahip olan bir inci Sözlük Yazar.Aynı zamanda blog'u ve Twitter adresi de vardır. http://www.michaelsikkofield.blogspot.com ve twitter.com/msikkofield 'dir.
argümanlarını temellendirerek okuyucu kitleye sunan biri. ezoterizmle alakalı yazdıkları masal gibi gelse de severek takip ediyorum.
özellikle yahudi bankerlerle ilgili yazdığı yazılar oldukça gerçekçi geliyor bana. ancak şu illüminati hakkında yazdıklarına artık dayanamıyorum. şarkılarda, videolarda, dizilerde, filmlerde vb. türlü türlü yerlerde piramit-göz ve envai çeşit masonik semboller olarak adlandırılan saçmalıkları buluyor. amk hangi kafayla neyin kafasıyla yazdığını merak ediyorum. bu sırf michael sikkofield için değil. bilinçaltıma piramit-göz enjekte edildiğinde noluyor bana. nedir yani her şeyi gören horusun gözünü bilinçaltım "yarrağı yedin keko, büyük birader seni izliyor. yaptığın her hareketi görüyor ve senin yapacak hiçbişeyin yok" olarak mı algılıyor. incelenmesi gereken daha gerçekçi konular varken amına koduğumun hayali illüminatisinin rihannanın klibine koyduğu piratmit-göz mü incelenmeye değer bulunuyor bu ve bu tür yazarlar tafından. kısaca yukarıda bahsettiğim konu hakkında "illüminati var ve hayatımızın her noktasında masonik sembollerle kendini belli ediyor, hepimizi sike sike yönetiyor" mottosuna takılı kalmış, bunun dışındaki olasılıkları elinin tersiyle itmiş bir yazar. ama yine de diğer konular hakkında yaptığı araştırmalar ve yazılara aynı şeyleri söyleyemem. yiğidi öldürdüm hakkını yemiyorum.
sağlam bir bilgi birikimi olan, kelime haznesi geniş, jargonu hoş bir blog yazarı. yazdıklarının çoğuna katılmasam da samimiyeti ve eleştirel yaklaşımları okunduruyor kendisini. emek harcayıp argümanlarla yazılarını yazıyor ve beğenerek takip ediyoruz.
sürekli takip ettiğim bir kaç blog yazarından bir tanesi. en baştaki. aynı doğrultuda düşündüğüm ve arkadaşlarım tarafından komplo teorisyeni olarak itham edilmemde kendimi ona yakın hissetmeme sebep oluyor. yazdıklarının altına imzamı atacak kadar aynı düşünüyorum. ateistler tarafından özellikle eleştirilen blog yazarı http://michaelsikkofield....0/insan-din-ve-kuran.html yazısından sonra daha da bi eleştirilmeye başlanmıştır çünkü bir bilim adamı, bir din adamı olmamasına karşın atesitlerin hoşuna gitmeyecek güzel ve gerçekçi tespitlerde bulunmuştur. Takip edilmesi gereklidir.
prison break in yakisikli oyuncusu sanip da entrye atladigim ama sonradan yapma yeaa boyle yazilmiyor muymus bu dememe sebep olan, entry!
blogda yazdıklarıyla samimiyetini ve bilgisini ön plana çıkarmayı başarmış yazardır.
yazılarını okurken "yok artık, hadi canım" gibi tepkiler verilmesi olağandır.

benim favorim: http://michaelsikkofield....m/2011/12/dayatma_29.html
bir nesli mahvetti, bu bir gerçek.

(bkz: seda sayan illuminatiymiş)