mardin

insanları yobaz ve dar görüşlü değillerdir, zengin kültürden dolayı hoşgörü hakimdir, çok misafirperver olurlar. eskiden mardine misafir gelen evden çıkıp bakkala gitse, bakkal önüne sofra kurar, bir acı kahve içmeden de bırakmazdı. şimdilerde turist olarak gelenlerin çokluğundan dolayı bu misafirperverliğin alanı daralsada ölçüsü aynıdır.

ajdar anık'ın memleketi.

muhteşem bir tarih üzerinde harikulade yapılar ve insanlar.. ama gel gör ki, ülkemin en güzel şehirlerinden birine, yıllardır delicesine isteyip de, terör korkusu yüzünden gidememek.. işte; mardin'in güzelliği kadar kötü..

fantastik,otantik,büyülü bir şehir.

mardin, memleketim... insanı kendine aşık eden şehir, süryani, kürt, türk, yezidi, ermeni... birçok kültürün birarada yaşadığı şehir. müslümanların Paskalya, süryanilerin şeker bayramını kutladıkları şehir. evlerin damlarından uyurken yıldızların yakalandığı, uykusu kaçanın mezopotamyayı seyrettiği şehir. üç kere gittim herbirinde daha çok mest oldum.gidin görün.

edit:nesini kötü oyladın en yazar,neyini bğenmedin mardin'in

bir baska ozelligi; (bkz: kacak elektrik kullaniminda en yogun iller)

plakası 47 olan il.

lübnan'da akrabaları olan insanların bulunduğu şehir...

Dokuz ayım geçmiştir. Merkezinde Süryani, Arap, Kürt ve Türklerin hep birlikte yaşadığı, güneydoğunun fiziki olarak en güzel şehirlerinden biridir. Sosyalleşme adına yapılacak hemen hemen hiçbir şey yoktur. Çok güzel tarihi eserleri bulunmaktadır. Gece ışıklar yandığında, dağın eteğindeki evlerin görüntüsü muhteşemdir. Bu yüzden hakkında "gündüz mezarlık, gece gerdanlık" denilmiştir.

insanı yüzyıllar öncesine götüren buram buram tarih kokan bir şehir. yeni yapılanma yasaklandığından dolayı eski evler restore edilmekte ve şehrin tarihi özelliği korunmaktadır. süryaniler, ermeniler ve türkler kardeş kardeşe yaşamaktadırlar. en yüksek yerinde mardin kalesi vardır ki timur bile şehri almasına rağmen bu kaleyi alamamıştır. eteklerinden, ucunu bile göremediğiniz mezapotamya ovası başlar, insanı alır götürür bu manzara. yıllarca ilim yuvası olan kasımiye medresesi vardır mimarisi ile kendine hayran bırakan, çoğu kişinin bilmediği ve göremediği yeraltı kiliseleri vardır, bir metrelik bir delikten eğilerek girilip yerin 20 metre altında bulunan bir de zindan.

kısacası eskimeyen bir tarihtir mardin, kesinlikle gidip görülmelidir.

tarifi güç bir cazibeye sahip koca bir açık hava müzesidir.

tarihi m.ö. 3000li yıllara kadar uzanan suriye sınırındaki ilimizdir. zirvesinde şehir kalesinin bulunduğu tepenin eteklerine kurulmuştur. bu tepe üzerinde eski taş evlerin adeta birbiri üzerine inşa edildiği bu yüzden ulaşımın daracık sokaklar arasından sağlanabildiği şirin bir şehirdir. bu tepenin önünde uzanan ovanın seyrine doyum olmaz. şehrin tepe üzerindeki bu eski merkezi çok sıkışık olup yer kalmadığından şehir artık aşağıya ova üzerindeki yenişehir`e kaymıştır.

hiçbiryerde filminde kayıp oğlunu arayan kadının (zuhal olcay) gittiği il.

yanılmıyorsam dünya'nın en güzel şehridir.

gece gidildiğinde uzay üssü zannedilme olasılığı yüksek olan bir güneydoğu anadolu bölgesi ilidir. insanları dostane, içten bir o kadar da samimidir. gidilip görülesi bi yerdir.

bir küçük modeli için (bkz: kadifekale)

dtp destekli 2 bağımsızın ardından kalan 4 vekilliği akp nin aldığı memleketim.
oy vermek için bir kaç gün önceden geldim, gelir gelmez ayağımın tozuyla bağımsız aday ahmet türkün konvoyunun üzerime attığı tozlar karıştı, yüzlerce arabalık konvoydan yükselen tek slogan "oy namustur, namus satılmaz" dı,
atılan sloganın sebebini öğrenmek için çok beklememe gerek kalmadı, chp nin 1. sıra adayı cinsel taciz suçlamalarıyla il gündemine oturan aşiret ağası 40-50 dolar karşılığında oy satın alıyormuş, bu hadiseyi kameraya filan çekmedim ama gözlerimin önünde cereyan ettiğini belirtmek isterim.
heaa bu arada partiyi suçlamıyor ve lokal bi olay olduğunu düşünüyor olmakla beraber epeydir üzerinde şaibe bulunan bu adamın neden tekrar aday gösterildiğini de merak etmiyor değilim... zaten sosyal demokrat olduğunu iddia eden bir partinin güneydoğu ve doğu anadoludaki listelerini aşiret ağalarına peşkeş çekmesi ne kadar demokrat bir tavır onu da sorgulamadan edemiyorum. ayrıca chp yönetimi güneydoğuda yerel yöneticilerini ve adaylarını yalnız bıraktı, miting düzenleyemediler ve merkez örgütlere neredeyse hiç destek sağlamadı, zaten chp nin son dönem kürt sorunuyla ilgili açıklamaları yerel temsilcilerini zor durumda bırakıyordu, yüz yüze ve sıcak temas sağlanamayınca sandık başına üç beş oy ancak alabildiler.
bağımsızlar kendi aralarında önemli bir sorun yaşamışlar, ahmet türkün isminin ysk tarafından onaylanmaması halinde yedek olsun diye başvurusu yapılan kişi ahmet türk onay alınca çekilmedi ve epey ciddi tartışmalar yaşandı.
bağımsızların diğer vekil adayı emine ayna da rahat bir şekilde kazandı, ancak güneydoğuda esen akp rüzgarı burda da kendini belli etti ve akp bağımsızları geçerek birinci parti oldu,
ilk günlerde moil benzin istasyonlarının sahibi, mardinspor başkanı ve geçen dönemin bağımsız milletvekili süleyman bölünmez akp listelerinden 2. sıradayken hakkındaki yığınla suçlama nedeniyle parti tarafından çekilmeye zorlandı, çok geniş bir tabanı olan bu zat uzun süre akp aleyhine çalıştı ve kendi bir yandaşını bağımsız olarak meclise sokmaya çalıştı ancak başarılı olamadı, akp nin mardinde bağımsızlar ve süleyman bölünmeze rağmen birinci parti gelip 4 milletvekili çıkarması kendileri açısından etkileyici bir performanstı,
haaa akp listelerinden kayda değer ve yakında mecliste ismini sıkça duyacağımızı tahmin ettiğim harvard masterli stanford doktorali boğaziçi üniversitesi hocalarından hukukçu cüneyt yüksel çok isabetli bir adaydı. aşiretlere göre liste yapıp birikimsiz, hatta konuşmayı bile beceremeyen adamlar yerine böyle isimlerin meclise girmesi tabi ki çok daha sağlıklı bir temsiliyet sağlayacaktır.
benim oyumu merak edenlere kötülenme riskini göze alarak söyliyim, ahmet türk.

dizilerde izlendiği kadar katı ve cahil insanların bulunmadığı ve yıllardır bir çok dine mensup insanların bir arada yaşadığı güneydoğu illerimizden bir tanesi. özellikle gece oluşan manzara görülmeye değerdir. (dağın tepesindeki kale gece şahane bir görünüm sağlıyor)

MARDIN
Deyrul-Zafaran Manastiri, Mardin Kalesi, Tas Evleri, Telkari Gumus Islemeciligi, Dara Harabeleri ve Zinciriye Medresesi ile meşhurdur.

midye dolmaya yaptığı yatırımlarla kalkınan kenttir.

işlenmiş olan dağın kente dönüşmüş halidir. tarihi dokusunu koruyabilen bir kent. tarihi dokusunu koruyabilen kentlerde suç oranının çok düşük olduğu söylenir. mardin'de durum nasıldır acaba?

yakın bir tarihte petol kenti olarak anılmaya başlayacak ilimiz.
http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=280301

ehi ehi ehi... aklıma her gelişinde beni gülümseten yılıştıran şehir. bir arkadaşım ankara'da çalışmakta, yana yana ev aramakta ve bulamamaktadır. mardinli olan mesai arkadaşı "benim ev var,yeni boşaldı, sana kiraya vereyim.." diyerek arkadaşımın yüreğine su serper. tamam der, arkadaş. ev nerde? şehir merkezinde.. kaç metrekare? şu kadar.. kira ne istiyon? önemli değil... hadi şu eve bi bakalım da tutalım bir an önce der, bizimki. adam:ama ev mardin'de
adamın haggaten de mardin'de yeni boşalmış üç katlı evi varmış.

bir cemal süreya şiiri.

Kuşlarını salmıştır çatılar
Ve hasatçı bir gökyüzü ki
Eğilip üstüne düşecek kadar
Taştan ağzıyla öpmüştür seni
Kan revan içinde alnaçlar

Yazmak dostlara neye yarar
Elinde hançerden bir yelpaze
Uzakta genç ve lâcivert dağlar
Gözlerinin siyahı gitmiştir
Telgraf çiçekleri astımlı kamyonlar

Çiçeğe kesmiştir karabasan
Dönüşmüştür bir yurtsamaya
işte gülgillerden armut
işte baklagillerden akasya
Neye yarar yazmak dostlara

Ölümü doğrusu hiç düşünmedim
Ama düşündüm uzak kardeşlerimi
Hey bayan Erozyon budur dileğim
Bir gün parlatmak istersen beni
Göm beni ilkin bir güzel karart

Kılıç kalkan gürz ve at
Tâ çocukluğumdan beri
Ne buldumsa okudum
Sonunda anladım ki
Bir kitapta resim şart...

çoğu ilimizde görülen ilçe-il karşılaştırmalarının bir örneği olarak, ilçesi kızıltepe ile sürekli tatlı bir atışma içinde olan şehir. zira kızıltepe'nin nüfusu neredeyse mardin'in üç katına çıkmış ve bu durum çoğu kızıltepe'liye mardin'in ilçe, kızıltepe'nin de il olması gerektiği hissini vermiştir.