bugün

behçet aysan şiiri.

yalnızlık senin o konuşkan kuşun
hani hep duvarlara anlattığın
hapislerden kalma sürgünlerden.

yalnızlık senin o konuşkan kuşun
bulutlar taşıdığın yakut sürahide
begonyalar büyüten eski alışkanlık.

yalnızlık senin o konuşkan kuşun
kırk kapıdan geçmiş kırk kilitten.

yaralı,dili lal,kanadı kırık
vurulmuş başında bir yokuşun.
yaşar kemal romanıdır. insanların çağa ayak uydurmak için kaybettiklerini, istanbul'a dair kaybolmaya yüz tutmuş detayları ve kuşları anlattığı kısa sürede okunabilecek baş yapıtlardan biridir.

ayrıca ezginin günlüğü'nün ebruli albümündeki güzel bir çalışmasıdır.
bayramda evine gidemeyen ögrencinin camdan bakarkenki muhtemel feryadı..
bi sürü de borç taktılar giderken. en kaliteli yemlerden hamuduyla götürdüler.
"yalnızlık senin o konuşkan kuşun..."

gül goncası kendini koklar mı hiç papatya, kokar mı deli misin..?

hem o üzerindeki balarasına sorsana sen, geçer mi hiç kendinden ötelere..?

"yaralı,dili lal,kanadı kırık
vurulmuş başında bir yokuşun.."
'...yalnızlık senin o konuşkan kuşun
kırk kapıdan geçmiş kırk kilitten.

yaralı,dili lal,kanadı kırık
vurulmuş başında bir yokuşun.' sözleriyle tekrar tekrar mırıldanılan behçet aysan şiiri...
ezginin günlüğü' nün muhteşem bir müziğe sahip parçası. nadir göktürk' ü sevme nedenlerinden yalnızca biridir.
yaşar kemal romanı.
- baksana haydar kuşlar da gitti.
+ evet nalan ya tweety de erkekmiş zaten. offff çok efkarlıyım çookkk.

(bkz: tweety erkekmiş)
yalnızlık senin o konuşkan kuşun
hani hep duvarlara anlattığın
hapislerden kalma, sürgünlerden
yalnızlık senin o konuşkan kuşun
bulutlar taşıdığın yakut sürahide
begonyalar büyüten eski alışkanlık
yalnızlık senin o konuşkan kuşun
kırk kapıdan geçmiş, kırk kilitten
yaralı, dili lâl, kanadı kırık
vurulmuş başında bir yokuşun

ezginin günlüğü...
behçet aysan.
yaşar kemal' in güzel bir romanı. anlattıkları ve anlatımıyla klasik havasındadır.
''Kuşlarda gitti'' yaşar kemalin romanıdır.beni en çok etkileyen bölüm ;
-insanlık ölüdümü? dedim
-yok, dedi, ölmedi, ölmedi ama bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde
-nerede kaldı acaba?
mahmudun yüzü bir an sevinç ışığında şakıdı.insanlık belki mahmudun bu ağız dolusu gülücüğünde, yürek dolusu sevincindedir,kim bilir,belki
Kuşlarda gitti, dedi mahmut
Sonra hiç konuşmadık.Kuşlarda gitti,kuşlarla birlikte de...Ne olacak kuşlarda gitti.
azat buzat
terminolojosine hayran ve kurban olduğum memleketimin, memleketim kadar panoramik yazarı sayesinde literatürüme giren memleketim kuşları ve o kuşları azat ederek hem kendi yüreğini hem de masum bir yetimin yüreğini ısıtan o kayıp memleketim insanı.
Gider tabi.. çünkü hayat kısa, kuşlar da manyetik alanı algılıyor.
Artık yalnızlığımla oturup bir çay içebilirim durumuna gelmedir.
güncel Önemli Başlıklar