bugün

and maybe i'm too young to keep good love from going wrong,
but tonight you are on my mind so you never know

dizelerini yazmış, her dinlediğimde içimde müthiş yaralar açan sanatçıdır. çok erken ölmesi ve bir kez bile yazdığı şarkıları konserinde haykıramamak insanı daha da üzer. huzurlu uyusun, scotty moorheadimiz...
Hallelujah...
bazı insanlar vardır ölümleri gerçekten çok erkendir; yoklukları büyük bir eksikliktir. jeff de onlardan biridir işte. kayıptır... zaman makinesi olsa geçmişe dönülse ve mani olunabilse gidişine. "hey dream brother dur! nereye?.." böylesi güzel bir sese sahip böylesi güzel bir adam yerine başka bir can alınması mümkün olsa eğer nemrut suratlı taş kalpli tiplerden birinin yok olmasını istesek çok mu vicdansız oluruz?.. daha ne çok parça vardı bizi büyüleyeceği, hüzne boğacağı, bulutlardan aşağı sallayacağı. ne yazık ki bıraktığı eserlerle yetinmesini bilmek zorundayız. şerefine lilac wine zerk edip bünyeye, sarhoş olmaya devam!
We all fall in love sometimes, şarkısında uzaklara daldığım harika sesin sahibi.
(17 Kasım 1966, Kaliforniya – 29 Mayıs 1997, Memphis) ABD'li müzisyen, besteci, söz yazarı. Küçük yaşlarda Scotty Moorhead adını kullanmıştır.[1][2] Jeff Buckley, aynı zamanda 1960'ların çok önemli müzisyenlerinden olan Tim Buckley'in oğludur.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Jeff_Buckley
https://www.youtube.com/watch?v=aPLEWfOljZk

insanı her dinleyişte bambaşka yerlere götürür..

''I love you, but I'm afraid to love you..
ohh...that was so real''

(bkz: so real)
(bkz: hallelujah)
(bkz: forget her)
Çok erken gittin be reis.
27' ler kulübünün üyesidir. gencecik bir yaşta missisipi nehrine girip kendini akıntıya bırakarak boğulmuştur.
Daha etkileyici ve berrak bir sese dünya henüz şahit olmamıştır. Melek sesli, muazzam insan. Grace albümü kutsanmış bir başyapıttır. Dünya üzerindeki en iyi albüm. En iyi şarkısı Lilac Wine’dır. Alarm sesi olarak kesinlikle ayarlanmamalıdır zira bir daha uyanamayabilirsiniz. En güzel ikinci şakısını da salıyorum ortama.
https://open.spotify.com/...si=Ial3YxvDSgisz2mvLxB9_w
Açıkçası bir cumartesi sabahına başlamak için tercih edilecek en iyi müzisyen değildir. Buna rağmen yaparsınız bazen, olacakları bile bile.

Grace gibi bir albümle acılarımızı ruhumuza kazımamız yolunda bize ilham veren olağanüstü bir yetenektir Jeff Buckley. Forget Her'de;

"Well my tears falling down as i try to forget
Her love was a joke from the day that we met
All of the words, all of her men
All of my pain when i think back to when
Remember her hair as it shone in the sun
The smell of the bed when i knew what she'd done
Tell yourself over and over you won't ever need her again"

diyen birisi olarak, Whole Lotta Love'ı mırıldanarak kendini, içinde kasırgalar koparken, sessiz sulara bırakmış olması beni aşırı etkilemiştir.

Belki de dediği gibi olmuştur: "Oh, i think i've forgotten her now".
Çok erken gittin be reis.
büyük adamdır..

ardılları olan pek çok şaklaban sözüm ona gitariste benzemez..

gerçi herkes gibi benim de aklıma forget her gelmesi de bir değişik olmuyor değil evet.
Müzisyen baba Tim Buckley'nin müzisyen oğlu... Aslına bakarsanız 'Coffee smell and lilac skin' olarak bildiğimiz o kadife ses Jeff Buckley 1997'den beri aramızda yok.
Çok erken kaybettiğimiz eşsiz sanatçılardan biri. Bir ara çok sarmıştım ama o sardığım zamandaki ilişkim bittikten sonra bir daha dinleyemedim.

Tabii ki en sevdiğim parçası ise Nightmares by the Sea idi. Resmen otu boku harman kılıp uçtuğum yıllarımı hatırlatıyor.

Bir de o zamanlarda sakalım ve saçım maviye boyanmış olduğu için birileri hep dinlerken beni hatırladığını söylüyordu. Ulan yıllar ne çabuk geçiyor.

'Your blue beards young and handsome' diye okuyormuş kız lirikleri. Meğerse o liriklerin 'Your rube is young and handsome. So new to your bedroom floor' olmasına rağmen kızı hiç uyandırmadım. Öyle işte.

https://www.youtube.com/watch?v=6fOVdj0Qhms
Forget her şarkısıyla her daim sikertmiş kişidir kendisi.
hallelujah gibi her dinlendiğinde yüreği titreten bir kült şarkıyı nefis yorumlamış yakışıklı müzisyen.
bir gün arkadaşları sahildeyken missisipi nehrine girdiği ve gelen tekneye rağmen durmadığı, sudan çıkmadığı rivayet edilir.