bugün

sırp bir genç öldürülünce 1. dünya savaşı çıkmışmış. alla alla? bu adamları da yazar yapıyorlar ya kalakalıyorum. abuk subuk kelime oyunları ile, kendi gibi düşünmeyenlere kendince laf sokup kendi çapında eğlenerek tatmin olmaca oynayan bir yurdum ortalaması prototipi. avukatmış ama ortaokul tarih müfredatını tekrar etsin bir. kaale almak bile abes.

''Bir Sırp gencinin öldürülmesi sonucu 1. Dünya Savaşı'nın fitillendiği köprü de Saraybosna'da..'' http://yenisafak.com.tr/y.../?i=5657&y=FikriAkyuz
"demokratııım, obejktifiiim, tutarlıyıımmm" diyen; tüm bunları reddedercisine,akp gemisine körü körüne bağlanandır...

yazılarında kelime oyunlarını sık sık kullanmakta ("sık sık" ne kelime; kullanmadığı yazısı yoktur!); oyun işinin b.kunu çıkarmaktadır!
"başsavcı babanın mezarını da kapat" gibi sok edici bir yaziyi yazma cesaretini kendinde bulmus yeni safak gazetesi yazari. cani sikilan yazar mi oluyor ne?
sahibinin sesi yazar.
şuan itibariyle 32 günde saçma sapan konuşmalar yapan yazarımsı şahıs.
profesörlerin arasında öğrencilere hukuk dersi vermeye kalkmış sahibinin sesi komik adam. adamı kurmuşlar kurmuşlar 32. gün programına göndermişler. üniversite öğrencileri kendisini harcayacaklardı birand programı bitirdi.
şaka gibi bir adam...
bilkent'li öğrencilerin, 32.gün programında kendisinde hırsından çatlamaya yaklaştırdıkları mizah adamı. bir kez daha okulumla gurur duydum. sabih kanadoğlu, vural savaş gibi hukuk kanun bilmeyen adamlar gibi bir cümle kurdu bu adam.
(#3170341)
pek de eğlenceli bir programa çevirdiği 32, gün'ü izlenir kılmıştır gece yarısında. öğrencilerle alış-verişi pek neşeli pek manidardı. cevap verilmeye alışılmamış bir ortam da had bildirme sanatının incelikleriyle pek ala ortamın hakkından gelmiş kişilik olmuştur. dünkü yazısında da akşam savunduklarının ironisini pek de güzel yapmıştı oysa..

http://yenisafak.com.tr/y.../?i=9921&y=FikriAkyuz
dün bilkentli öğrencilerin aydınlıkla, bilinçle ve atatürkçülükle dövmüş olduğu adamdır, bilkentli olmamama rağmen bilkentle gurur duymama sebep olmuştur.

bilkentli bir öğrenci:ben akp yi eleştirebilirim, benim sizin gibi korktuğum bir medya patronum yok allaha şükür.
fikri akyüz:hakaret ediyorsun ama bana.
32. gün programında önüne geleni ''siz hukuk bilmiyorsunuz'' diye eleştirmiş gazeteci yazar. hayır tamam sen hukuktan çok iyi anlıyor olabilirsin, ancak karşında da bu ülkenin en önemli üniversitelerinden birinin öğrencileri var. salondakilerin çoğu da hukuk fakültesi öğrencisiydi. onları toplu halde hukuktan anlamamakla suçlamak nasıl bir özgüvendir hayret ettim. iş bu kadarla kalsa yine iyiydi ama programın sonlarına doğru ankara üniversitesi hukuk fakültesi dekanına da aynı muamele yapınca artık pes dedim.
siz-bizci yazar.
ekmek yediği yerin agzıyla konusan kişi.
32. gün programında kendisine gittiğiniz programda çoğunluk sizi beğenmiyor diyen öğrenciye bundan gurur duyuyorum cevabını veren yeni şafak gazetesi yazarı.
katildigi 32nci gun programinda hede hodo hudu diye konusmaya calisan ama ne dedigi anlasilmayan turkce yoksunu. ve fekat program kapanirken soyledigi "ataturkculuk bu ulkede en cok para getiren kavramdir" cumlesi tarafimdan gayet net anlasilmis basima zaten giren agrinin gozlerime kadar inmesine sebep olmustur. bir kerede, dili surcmeden ve temiz bir sekilde soylemistir. belli ki oncesinde evde yazilmis, cizilmis, ezberlenmis, dil dudak temrinleri yapilmis programa oyle gelinmis.

para ve ataturkculuk kavramlarini ayni cumle icinde kullanan bu beyefendinin derhal cikisini almasini rica ediyorum. *
Abuk subuk yorumları, kıt zekası, Türkçeyi doğru kullanamaması ile beni hayretler içinde bırakmış insandır. Savunduğu şeylerin hiçbir tutar tarafı olmadığı için 32. Gün programı sonuna kadar Tuncay Özkan karşısında komik duruma düşmüş, kendine verilen görevi düzgün yapamamıştır. Bu sebeble birilerinden fırça yiyeceği kesindir.
tuncay özkan'ın türkçe dersi verdiği zat. dersini iyi ezber edememiş tuncay özkan tarafından hallaç pamuğu gibi bir o tarafa bir bu tarafa atıldı iki sallayıp cılkını çıkarttı tuncay özkan bunun. göründüğü kadar dolu değilmiş yani!

naneye gelince hım hım sapa gelince mee misali kendisi pislik ve darbeci ilan ederken hakaret olmuyor da bir zat-ı muhtereme laf atınca "hakaret etmeyin efendim oluveriyor" hatta daha da yüzsüzleşip kendi aramızda feto dediğimzi şahsın sadece adını söyleyen tuncay özkan'a "onun soyadı yok mu" gibi garip tripler de atabiliyor.

kısacası çok ekmek yemesi lazım abileri gibi olabilmesi için, ama bir de şu durum var ki abileri neydi ki bu ne olsun!
"Netice de Atatürk de Humeyni de büyük bir devrimcidir" diyen yeni şafak yazarı. Bu gözle bakıyor işte...Bu karşılaştırmayı yaparken Atatürk'e mi hakaret ediyor Humeyni'yi övüyor tam anlamadım.
yeni safak'tan ziyade vakit'e yakisacak amigo..
geçenlerde teke tek programında gördüğüm ve söyledikleri ve tutarsız davranışlarıyla kendini ispatlamış sözde demokrat!
kıçından element uyduran insandır.
geçenlerde cumhuriyet gazetesi yazarı mehmet faraç'la birlikte fatih altaylı'nın teke tek adlı programına katılmıştı. programın ilerleyen saatlerinde telefonla bir siyasi şahıs bağlandı. düşüncelerini söylerken siyasal islam sözü geçti bir cümlesinin arasında. fikri akyüz aynen şöyle " -siyasal islam nedir şunu bir açıklar mısınız ? " diye sordu. telefonla bağlanan şahıs bu soruyu hiç beklemiyordu o kadar hararetli konuşmanın arasında. herkes afalladı. ciddi ciddi sordu mu bu soruyu diye durdu bir an herkes. o sırada " - bir şey söylüyorsunuz onu da açıklayamıyorsunuz " diye devam etti fikri akyüz. ben burdan siyasal islam diye bir şeyden haberi olmadığı sonucunu çıkarttım kendisinin, fatih altaylı ve mehmet faraç'la birlikte. gerçekten de öyleydi.
bu akşamki siyaset meydanı programında " bu ülkede atatürk üzerinden ticaret yapılıyor " diyen insan. hayır yeni şafak'ta yazıyorsun torpillisin tamam ama insan biraz destekli sallar. cevabını deniz som verdi : " atatürk rozetleri satılıyor, onu mu söylüyorsun " ?
3-4 hafta evvel teke tek programıyla tanıdığım zat. kanal 7 ile başbakanın bir ilgisi olmadığını kendine çok güvenir bir şekilde söyleyip, ortamda olmayan başka bir gazeticiye kendi kendine laf sokuyordu, daha sonra yayına bağlanan gazeteci onun karşısında eline verdiğinde bir an ağlayacak gibi oldu toparladı ve terbiyesizleşmeyin ben iftira atmadım gibisinden şeyler söyledi, kızardığını farkeden fatih altaylı, telefondaki yazarı sakinleştirip telefonu kapattırdı,neticede kanal 7 ' nin açılışında bizzat başbakanın çalışma yaptığı kanıtlandı.

dikkat ederseniz, 1-2 kağıt dışında bu adam programlara belge getirmez, kendisi konuşurken kimseyi konuşturmaz, konuşurken sokulan laflara aldırmaz duymamazlıktan gelir, özel yetiştirilmiş bir adamı andırmaktadır. bu vermiş olduğu görüntü yüzünden okumam,okutturmam.
ilk olarak bilkent'teki 32. gün programında görmüştüm bu elemanı.
bence sırf eğlence olsun diye çağırıyorlar, sonuçta onun sahip olduğu görüşleri savunabilecek bir sürü kafası çalışan adam varken bu adamı çağırmanın başka gerekçesi olamaz.
çok başarısız, bir de üzerine gidince hemen bana hakaret etmeyin falan diyor gözleri doluyor, ama ses çıkarmayınca da saçmalıyor.
ekürisi mehmet metiner'le birlikte tüm türkiye'ye yalakalık dersi veren gazetecimsi.