bugün

3. sezonun ilk bölümü gayet erotik film tadında olan dizi. serikatil filmi olduğu düşünülecek olursa gayet gereksiz kaçmış.
3. sezon ilk bölümünde rita'nın kızından sexter lakabını almış adam. sonuna kadar da hak ediyor.
o değil bu değil de eğer benim rita gibi bir kız arkadaşım olsaydı bakın abartmıyorum konuşurken orgazm olurdum. o nasıl bir konuşma anlamadım usta. yatak odası ses tonu bu kadar mı iyi olur yahu. telefonla falan konuşurken kesinlikle giderdim, kendime gelemezdim, kapat kapat derdim, belki kızardı ama anlatırdım sonra. bu nasıl bi ses tonu güzelim. yapma etme gözünün çapaanı yiyim.

işlerin iyice boka sardığı dizi. 3. sezon 2. bölüm ile ilgili fazla birşey demek istemiyorum. rita nolur hep böyle konuşma..
kendi kendime ne diyorum ben diyorum ama diyecem.
şimdi bu dexter ile polat alemdar arasında benzerlikler seziyorum.
aslında ikiside kötülerle savaşıyor.ikisinde de abartılar var.
karanlık yüzleri var. bide hep ikiside bi şekilde yırtıyor.
Rita gibi bir hatun bulursam kesin evlenirim anasını satayım dediğim dizi.
--spoiler--
Kadın hamile kalmış, sen baba olsan da olmasan da doğururum diyor. Adam gel evlenelim deyince de mecbur olduğun için değil, gerçekten istediğin için bunu söylemelisin diyor. Allah'ım tapılacak kadın, melek gibi bir varlık.
--spoiler--
(bkz: sen adamı katil edersin)
klasik müzik dinleyip pipo içen seri katillerden daha farklı, güncel bir seri katildir kendileri.
-- genel spoiler--
12 bölümlük 3. sezonun orta bölümlerinde de diğer iki sezonda olduğu gibi rutine bağlamış dizi (kendiyle çelişmesi, özel hayatındaki gelişmeler, önemsiz kurbanlar).
önce insanları ısındırıp hazırlıyor, 8 ve 9. bölümde sonuna dair ipucu veriyor ve her zaman 11 ve 12. bölümde bombayı patlatıyor.
-- genel spoiler--
--spoiler--

3.sezonunun başlamasıyla gördük ki yavaştan yavaştan karakterini değiştiren, daha doğrusu karakterini kaybeden bir baş kahramana sahip olan dizi.

3.sezonun ilk dört bölümü itibariyle dikkatimi çeken, dexter'da bir aile babası olma eğilimi, arkadaş edinme çabaları, insanların gönlünü hoş tutma gayretleri hakim. aslında alıştığımız dexter'da bu özelliklerden bazıları var tabi ama o eski huylarının bu kadar kör göze parmak durumuna getirilmesi ve yeni yeni bazı huyları çıkması izleyici olarak beni sıkıyor. eski dexter'ı arıyorum; sürekli avının peşinde olan, içine kapanık kendi apartman dairesinde yaşayan, henüz ne olduğu anlaşılmamış ama ilerde kesin bi numarasını göreceğimiz miquel prado gibilerle arkadaşlık yapma girişimlerinde bulunmayan, kız arkadaşıyla mutlu mesut yaşamaya çalışıp mutlu aile babası rollarini oynamayan, bunun kendisine kendi içindeki dexter'a uymadığını bilen dexter'ı özlüyorum. yani sınırlarını genişletmiş ve sıradanlaşmış, herhangi biri gibi olmuş dexter yerine; duyguları olmayan ve suçlulara ceza verme misyonunu birinci önceliği yapan, kendiyle ilgili uzun uzun iç sesiyle derin analizler yapan dexter'ı istiyorum. kendi ruhunun karanlık noktalarını aydınlatmaya çalışan hali yerine, o karanlıkları nedenleriyle sonuçlarıyla yanlışta olsa tahlil edip hareketlerini, cinayetlerini belli bir ritüel eşliğinde başından sonuna kadar** uygulayan dexter'ı istiyorum. rita'nın kızı astor tarafından sexter şeklinde adlandırılan haline karşıyım. sexter yerinde dexter olan yani hunter olan halini istiyorum. yoksa böyle pembe dizi kıvamında da izlerim ama ne kadar zevk alırım orası meçhul. hele de freebo vakasında olduğu gibi şapşal şapşal arkasında izler bırakıp sap gibi yakalanan dexter hiç çekilmez bu saatten sonra.

bu kadar serzenişten sonra dexter'a bir de uyarım var; oğlum, o miquel prado'nun sana böyle 'gel kanka olalım' şeklinde yakın duruşunun altında kesin bir bit yeniği var. aman diyim dikkat et. sakın karanlık sırlarını paylaşayım deme. sazan olma. adam seni kesin yemliyo bence.

--spoiler--
ailemizin dizisidir. severek izliyoruz. aslında sadece ben izliyorum be, yanlış oldu; iki kişilik ailemin öteki üyesi izlememe aracılık ediyor, sevgili laptopum.

--spoiler--
s3e6 itibariyle kıllandım fena halde. dex'in mig'e feyk atıp tek başına biçtiği nazi yarmasında bi iş var sanki. uçalım bakalım:
mig en baştan biliyo dex'in oscar'ı öldürdüğünü ve zaten freebo kendi adamıydı. dex'i ortalığı temizlemekte kullanıyor. deb'in ortağı yeni polis de mig'in adamı ve deri yüzücü de o. nazi ise sırf dex mig'e güvensin diye kurban oldu ve dex bunu öğrenince mig'i öldürecek. son bölümde heralde. lakin o zamana dek mig epey icraat yapar: yuki ve ayyaş avukat kadın ilk parti, sonra deb'in ortağı ve muhbir, maria ve rita bile tehlikede bence, du bakalım.
öte yandan ramon çok erken aklandı, bileti kesilecek mi acaba? deb'in ortağı polisle bi alakası yoksa, ki varsa senaryo sıçar, ram iyiler tarafında. e niye erken öğrendik ki o zaman?
neyse allahtan ben diilim senarist, heh..
--spoiler--
+ne izliyorsun oğlum sen?
-dexter baba gel otur.
+film mi bu?
-yok dizi ama anlatayım bak böyle böyle hede hede..
+hmm izleyeyim bakayım

+bildiğin gay lan bu! *
s306 itibariyle kendine daha da bi bağlanmamızı sağlayan dizi. ilk sezonda kardeş ikinci sezonda kız arkadaş üçüncü sezonda da yeni bir arkadaş temalı gidiyor. ilk iki sezon itibariyle diziye eklenen temaların sonu pek de hayırlı olmuyor. miguelin de sonu bunu mu çağrıştıracak pek emin değilim açıkçası.
--spoiler--
frozenbarbie@hotmail.com
--spoiler--
giriş videosu ve şarkısı çok profesyönelce * olan dizi.

--bölümlerle alakalı değil ama yine despoiler--
giriş videosunda yaptığı hareketler oldukça normal, sıradan şeyler.

diş ipiyle dişlerini temizler, et kesip yer, portakal keser, kahve süzer, ayakkabılarını bağlar, vs. Ama hepsi de katil olmak ve öldürmekle alakalı şeyler. O kadar sıradan hareketlerin ardında böyle bir anlam görünce insan bir garip oluyor. dizi introsu böyle yapılır işte.
--b.a.d.a.y.d.spoiler--

ayrıca müzikal açıdan ve heyecan * konusunda biraz yetersiz bulmama rağmen yine de her yeni bölümü çıktığında ilk izleyenlerden ediyor adamı. o kadar iyi bir dizi.
giriş videosunun ta kendisi 2.sezon 12.bölümünde izlenebilen dizi.
lost, prison break,kyle xy, heroes... gibi dizileri izledikten sonra içlerinden en çok beğendiğim dizidir kendileri.
ancak piskolojisi düzgün olmayanlara tavsiye edilmez zira etkilenip kötü sonuçlar doğabilir ki örneklerinide görebiliyoruz.
(bkz: http://haber.mynet.com/sa...mmuz2008/O1216884212442/0)
"bu amerikalılar dizi yapmayı biliyor kardeşim " dedirten dizilerden biri.
--spoiler--
sonunda dexter morgan'ın miguel prado denilen adamı hakettiği yere yolladığı dizi.

cehenneme.

--spoiler--

(bkz: orgazm)

-i accept you dexter! like a brother.
+i killed my brother, i killed yours too
ironinin kralını bizlere sunan, şu sıralar dünya televizyonlarında oynanan dizilerden en iyisi olma özelliğini taşıyan başyapıt.
yakında "gelmiş geçmiş.." şeklinde başlayan cümlelerin baş kahramanı olmaya aday dizi.

hafif spoiler-----

dexter'ın gördüğü hayaller feci şekilde six feet under da ki babasının dahil olduğu hayallere benzemekte. tavsiye vermeler, sarkazm dolu göndermeler..

hafif spoiler-----

--s3e11 çok fena spoiler--
sonunda be dex! işte şöyle ol bırak şu bürokrasiyi, oyunları..
--s3e11 çok fena spoiler--
3x11 ile tarihinin en psikopat bölümünü sunmuş dizidir. müziklerinin kullanıldığı sahneler cuk oturmuştur. diyaloglar ise olağanüstüydü. finali artık çok büyük bir beklentiyle izleyeceğim..
--spoiler--
s03e07-easy as a pie bölümü ile tüylerimi ürpertmiştir.
doktor olmama az kaldı ve buna rağmen onkolojiyi hiç sevemedim. pek çok insanın hayatını kurtarıyorlar, doğru. ama ben sevemedim. ve bir doktor olarak her zaman bir profesyonel olarak davranmak zorunda olacağım. ne kadar zorlasam da poker suratlı kalacağımı biliyorum ve bu böyle olmalı.
fakat biliyorum ve görüyorum ki pek çok insan için yapacak pek bir şeyimiz olmayacak. inme geçirmiş birine bir zamandan sonra yardım edemeyeceğiz. bunu anlayabiliyorum, buna alışabiliyorum fakat bunu hissetmek, bunu o insanla paylaşmak? belki sorumluluğun bende olduğu günlerde bunu yapmayı denerim. ama ölümü bekleyen birinin hislerini hep merak etmişimdir. o ölümü bekliyor, bense gelip o profesyonel, öğrenilmiş konuşmamı yapıp çekip gidiyorum hayatından. ama bu bölümde o profesyonellik olmadan, birbirini uzun zamandır tanıyan iki arkadaşın konuşmalarını dinleyebildim sonunda, aralarından birinin ölümü üzerine. bunun için müteşekkirim.

ve evet, ötenazi, yaşamak nasıl normalse, onu bitirmek için, onurlu bir şekilde ölmek için doğru yoldur.
--spoiler--
kendi başına adalet sağlamak amacıyla, sistemden bir şekilde kurtulan katilleri, suçluları kendine has yöntemlerle öldüren amerikan dizisinin başkahramanıdır. Kan uzmanıdır, kanı sevmektedir. Sebebi ise annesinin küçükken gözleri önünde öldürülmesi ve uzunca bir süre annesinin kan gölünde kardeşiyle beraber kalmasıdır. Kan ile tuhaf bir bağı vardır. Olay yerinde bulunduğunda çok küçük olan dexter babacan bir polis tarafından evlat edinir. Ama içindeki kan ve öldürme güdüsünün bir türlü önünü alamamaktadır. Onda ki bu tuhaflığın farkına varan polis baba , bunu bir türlü yokedemeyeceğini düşünür ve iyi tarafa kanalize etmek için, deneyimli, asla yakalanmayan ve asla suçsuzları öldürmeyen sadece ve sadece suçluları katilleri öldüren bir seri katil yetiştirir. Dizinin teması seri katillerin peşindeki katildir.
3. sezonunun son 4 bölümü ile bize bir dizinin nasıl olacağını net olarak göstermiş dizidir. insanın izledikçe izleyesi gelir. lost, prison break, csi:lv ve envai çeşit amerikan dizisi izleyen biri olarak Dexter oyunculukları kamera çekimleri ve senaryosu ile açık ara en güzel dizi. şu anda da 3. sezon 12. bölümü büyük bir heyacanla indirmekteyim.
heyecanına doyum olmayan, kopmaya çok müsait bir konusu olmasına rağmen hiçbir şekilde bozulmamış dizidir. özellikle six feet under'dan da bildiğimiz michael c hall un mükemmel oyunculuğu eklenince her bölümü sabırsızlıkla beklenen bir dizi haline gelmiştir.

bunların dışında dexter, gerek olayları anlatış biçimi olsun, gerekse kameranın kullanılışı olsun mükemmel bir dizi örneğidir. Dexter'ın kendi kendine konuşmaları ve orda verilen dizinin felsefesi ise insana ayrı bi tat veriyor, buda diziyi daha sürükleyici ve merak uyandırıcı yapıyor. bizde ne yapalım izleyelim bari..