casablanca

hayatımın fılmlerı arasında kesınlıkle onerebılecegım fılmdır.

T 9 da 'abc' sekmesine 10 defa arka arkaya bastıktan sonra çıkan yazı.

(bkz: play it sam play as time goes by)

71 sene önce çekilmiş olmasına rağmen hala kalitesine yaklaşan çok az türk yapımı film vardır. kocaman bir alkış. önce türk pop yönetmen ve senaristlerine sonra da o ölümsüz karaktere can veren humphrey boghart a.

yarım saatine zor dayanıp kapattığım film.

belki daha sonra...

zamanı için çok şey, şu an içinse pek bir şey ifade etmeyen film.

klişelerin başlangıcı olan film. her ne kadar klişe varsa bu film sayesinde hayat bulmuş.
ve biz klişeleri seviyoruz.
izlenesi film.

adamı aşka getiren film..
nerde o ''gözün aydın olsun güzelim'' diyecek adam şimdi??

filmdir.

filmi film yapan en önemli şey, karakterlerinin çizdiği portredir.ve elbette aşk.

o dayanabiliyorsa, bende dayanabilirim.

hangi şarkıyı istediğimi biliyorsun sam.

sinema tarihinde bir başyapıt sayılabilecek dönemine göre çook çook önde bir filmdir. ikinci dünya savaşı sırasında yaşanan sosyolojik durumun alt temayken üst temada rick'le elsa'nın çalkantılı garip aşkıyla duygu dalgalanmaları yaşatan filmdir. fakat film sanıldığı gibi fas'ta çekilmemiştir.

''-sana sonunu bilmediğim iki kelimelik bir masal anlatayım mı?
+evet.
-seni seviyorum. ''

gibi duygusal

''-beni hor görüyor musun?
-seni düşünseydim elbette hor görürdüm.''

gibi ayarın hasını veren diyaloglara sahip bir filmdir.

ah bir de tabiki efsanevi play it again sam

2 yıldır bilgisayarımda bulunan fakat hala izleyemediğim filmdir. belki bir gün izlersem gelir bir şeyler yazarım.

https://soundcloud.com/za...na-gipsy-kings-casablanca

cool erkek figürünün nirvanaya ulaştığı en mükemmel film. ha bu arada ingrid bergman ın hakkı yenilirse sikerim. kadının oyunculuğu zaten bir efsane.

bir daha çal, sam.

film koleksiyonunda bulundurulması gereken kült filmlerden biri. rick karakteri cool erkekliğin kitabını yazmıştır. adamın sesi, karizması, terkedilişi, sevişi, her şeyi ayrı bir olay.

filmde geçen unutulmaz sözlerden bir kaçı:

--spoiler--
"…If we stop breathing, we’ll die. If we stop fighting our enemies, the world will die."

"nefes almayı bırakırsak, biz ölürüz. düşmanla savaşmayı bırakırsak, tüm dünya ölür."
--spoiler--

--spoiler--
-Where were you last night?
-…That’s so long ago, I don’t remember.
-Will I see you tonight?
-…I never make plans that far ahead.

-dün gece neredeydin?
-...uzun zaman geçti, hatırlamıyorum.
-seni bu gece görebilecek miyim?
-...o kadar uzun süreli planlar yapmıyorum.
--spoiler--

--spoiler--
-What is your nationality?
-…I’m a drunkard.

-Nerelisin sen?
-ayyaşım.
--spoiler--

--spoiler--
"Not an easy day to forget.…I remember every detail. The Germans wore gray, you wore blue."

"Unutması hiç de kolay olmayan bir gündü... Her detayı hatırlıyorum. almanlar gri giyinmişti, sen mavi."
--spoiler--

--spoiler--
"Go ahead and shoot. You’ll be doing me a favor."

"Hadi durma vur beni. Bana bir iyilik yapmış olursun."
--spoiler--

--spoiler--
-You know what I want to hear. … You played it for her, you can play it for me!
-…Well, I don’t think I can remember…
-If she can stand it, I can! Play it!

-ne dinlemek istediğimi biliyorsun... onun için çaldın, benim için de çalabilirsin!
-peki, ama tam hatırlamıyorum...
-eğer o buna dayabildiyse ben de dayanabilirim! Çal şunu!
--spoiler--

zaman kaybı.

Pof get allah aşkına.

Yazın aÇık havada izlenince sanki daha güzel oluyor. Bazı filmlere mekan şartı koysalar ne mis olur mesela bir filmi sadece ormanda izleyebilmelisin ya da bir film iÇin Çölde olman gereksin hayaller işte.

Filmde tüm öykü Fas ta geçer ama aslında film California da çekilmiştir.

Hazırlık sınıfında bize zorla gösterilen gilmdir.Sınıfın %85 lik kısmı uyumuştur.

görsel

repliğiyle özetlenebilip olanca ağırlığını küt diye hissettirebilen filmdir.

hayatta kalan son oyuncusu Madeleine Lebeau'nun da öldüğü açıklanmıştır.

http://www.posta.com.tr/s...oldu.htm?ArticleID=342921

su anda 7. kere seyrediyorum.
film güzel de verdiği mesaj yanlış.
filmde "Casablanca Fransızların dır." diyor oysaki Casablanca aslen gariban fas'lilarindir!!
filmin sonu mutlu bitiyor Casablanca hitler'in sömürgesi olmaktan kurtuluyor?

neyse ama izliyom valla.

ya sadece ben mi nick'in ilsa'yi gördüğünde:
"ilsa sen nereleredeydin yaaa naptin? seni bir daha asla göremeyeceğiz sandık!" gibi bi samimi bi tepki vermesini bekledim?
intiharın bile kıyısından donen biri için gayet soğuk kanliydi.

keza sam, ilsayi gordugunde. "AA ilsa bacıı sen hayırdır? sen!"

falan demedi.
direkt "merhaba ilsa bacı nick abi bu aksam yengeye gitti." dedi.
ben mi anormalim bu filmdeki tepkiler mi anormal?