bugün

1972 yapımı, senaryosu Woody Allen'e ait olan film. Filmde eşinden ayrılan bir sinema eleştirmeni kimliğiyle karşımıza çıkan Allen, arkadaşının karısına (Diane Keaton) aşık olur. Sonunda mutsuz bir yaşama yol açan nedenler ortadan kalkmamış olur ve hayat tekdüzeliğine döner. Sonraki filmlerinde çokça kullanacağı mutsuz insanın temellerini atar Allen bu filmde. Eğlenceli sahneler de filmde bolca yer alır.


--spoiler--
Özellikle humphrey bogart'ın Allen'ın akıl hocalığını yaptığı sahnelere dikkat çekmek isterim. Allen Bogart'ın "tam zamanı, öp onu artık" gibi yol göstermelerine sen Bogart'sın şeklinde yanıt verir. Düşle gerçek, idealle yaşanan arasındaki ayrımı Allen kesin çizgilerle belirtir bir kez daha.
--spoiler--
göndermeler yaptığı casablanca'nın modern versiyondur..tek fark , woody allen'ın karizma yoksunu , derbeder olmuş bi adamı oynamasıdır..günümüz gödermeleri gibi , filmle bariz dalga geçilmez bilakis woody allen kafasından casablanca sahnelerini canlandırırken filme bi kez daha hayran kalınır..
esas olarak bir film olarak değil de tiyatro oyunu olarak arz-i endam etmiş olan eserdir. tiyatro oyunu ile sinemasi arasinda farklar olmaklar beraber hepsinin tadi ayridir. özellikle bogart hakkında bir ön calişma gerektiren bu eser tam anlamiyla evlere senlik allen eseridir.
+bir daha çalsam?

-olmaz lan beynimizi niktin!
işe yaramaz entelektüelizmle gavatlığın harmanlandığı tipik bir woody allen filmi.

--spoiler--

Hayallerde yaşayan, sürekli hayal kuran ya da boş boş düşünen, başka da bir bok yapmayan, ağırlık da kaldırmayan, kısacası beta bir erkek, bomboş karakteri yüzünden nasıl tavladığını anlayamadığım (bir boşluğunu, duygusal dengesizlik zamanını falan yakaladı herhalde) güzel manitosu tarafından terk edilir. Başarılı ve karizmatik kankası ve onun çok güzel manitosu bunun üzerine betaya birkaç hatun bulduysa da beta, bir bok olmamasından ve hayalciliği, abartmaları, son denemede de dövüşememesi yüzünden her seferinde eline yüzüne bulaştırır. Borsa simsarlığı yapan kanka ise bu aralar manitosunu yoğun iş temposu nedeniyle ihmal etmektedir. Woody Allen denen ırz düşmanından bekleneceği üzere arkadaş ayağıyla kıza yaklaşarak kızın çocukluğundan ve ailesinden kaynaklı problemlerin (bkz: daddy issues) kızcağıza hücum ettiği bir dönemde biraz ilgi göstererek kızı yatağa atmayı başarır. Kanka ise manitosu olmadan yapamayacağını, onu ihmal etmek hatasını bir daha asla tekrarlamayacağını belirtir (çünkü dünyada kadın bitti. Parası, karizması, görünümü gayet iyi olan bu adam başka güzel hatun bulamayacak çünkü.) Bunun üzerine, woody dürzüsü en yakın arkadaşının manitosunu pompalamak gibi bir şerefsizlik yaptığı yetmezmiş gibi bir de "kanka kız o gece bendeydi ya kötü hissediyordum takıldık sohbet ettik fala ehi ehi" şeklinde kankasına yalan söyler. Bu arada güzel kızımız da bu erkek benzeriyle yatarak ne kadar büyük bir yanlış yaptığını ve manitosunun değerini anlamıştır, birlikte uçağa atlayıp giderler.

--spoiler--

Amcı woody'den bekleneceği üzere Klişe, anlamsız ve saçma bir film.
güncel Önemli Başlıklar