ben senim

sen kimsin sorusuna verilebilecek cevaplardan yalnızca biri.

Bir canım, gel gör ki var yüz bin tenim,
Neyleyip, netsem ki ağzım sır benim.
Bunca insan var, "benim" hep "ben" diyen,
Yok ki bir er, söylesin tek "ben senim."

(bkz: mevlana)

tanrıcılık.. ya da cehennemin tiz çığlığı..

gözyaşlarına hep yabancı kalmışların düşünce silsilesi.. halbuki gözyaşının değdiği yeri okyanuslar besler; anlam vermeye çalışmazsınız 'kendinize göre', anlamın ta kendisi sizi bulur.. gözyaşı döküp ama aslında kendisi için gözyaşı dökmüş olanlardan bahsetmiyorum. siz onlar gibi sonsuza kadar kendinizi kandırmazsınız asla, sonsuza kadar bilirsiniz... kuralları koyduğunu zannedip, kuralların kendisini koyduğu yerin farkında olamayışın acısını çekmezsiniz..

"insanları hep sevdim" zannedenlerin bazen sevmiş oldukları şey kendilerinden başkası değildir, fark edememişlerdir bile..

siz gözyaşlarınızı asla silmeyin. kendiniz için değilse gözyaşlarınız, zaten "yeter bu kadarı" demezsiniz hiç...

ve unutmamalı; allah bir'dir, siz değil.

içimde bana yer bırakmadın, artık bende senim...

(bkz: mevlana ile şems)

--spoiler--
Biri, sevgilinin kapısına gelip çalar.
içerden bir ses sorar: 'Kim o? '
Kapıdaki cevaplar: 'Benim? '
Ses der ki: 'Bana, sana yer yok burada? '
Ve kapı açılmaz.
Bir yıl süren yalnızlık ve çile...
Sonra, yeniden kapıyı çalar o.
içerden ses: 'Kim o? ' diye sorar.
Kapıyı çalan cevap verir: 'Senim? '
Ve kapı ardına kadar açılır...
--spoiler--

sensiz yaşayanlar bensiz ölürler. *

(bkz: fight club)

bir sen var bende benden içeri.

Demiştim sana hatırlarsan...Önemli olan zamana bırakmak değil, zamanla bırakmamaktir..
Şimdi bana, geçen o zamanın Unutulmaz sancısı kalır... Gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittim? Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...

ben senim.. senden ve senin haricindeki herşeyden ibaretim.

to live alone one must be a beast or a god, says aristotle. leaving out the third case: one must be both -- a philosopher." nietzsche
ancak bu mantığın sahip olabileceği düşünce silsilesi..

sen sen ol, sen ben olma.

işte budur :

"Herkes ölür..." Çok basit bir cümle de degil aslinda ; ama bununla baslamayacagim anlatmaya.Basitligi kat kat asmali bu çizginin tarifi...Unut o ciklet kagitlarindan çikan aptal kanunlari ; önemli olan hiçbir zaman o kadar basit degildir.Bu sen bir bankayi soymaya elindeki muzla kalkis diye uydurulmus bir yalan.Bu ucuz inanci yakistiramadim sana.Hayir hayir ; kisisel bir olay degil.Benim aram degerlerinle bozuk , seninle degil...Insanlari sevdim hep...

"Hersey ölür..." Nasil ? Haklisin ; bir daha kendim begenmedigim zaman sana tasdikletmeye çalisip kendimi tatmin etmeyecegim...Yine de ilk denememden çok daha iyiydi bana göre...Sadece insanoglu geçmiyor yolun karsisina ; kendiyle birlikte birçok seyi de sürüklüyor beraberinde...Konusamaz , isteklerini belirtemezler ya , kölelestiririz aninda onlari.Birak kutsal satirlari ; hayvanlar neden senin için yaratilmis olsunlar ki...Hos ; insanlari daha çabuk köpek yapiyorsunuz köpege göre...O kadar uzun sürecegini sanmiyorum ben zamanin sonunun gelmesinin ; görebildigin birsey olmak için de yeterince yaklasmis demektir...

Evet , olumsuzluk benimki.Gülümseyecek çok birseyim kalmadiginda gülümseyerek sadece acimi tazeleyebilirim.Bunu yillar ögretti bana ; hayat degil -kisa bir zaman dilimi için onu suçlayamam- Yine de göreceli bir kavram bu : ben "Hersey ölür" derim ; sen ise "Hersey dogar" dersin.Artik isik ya da yüce amaçlar degil benim için önemli olan.Acinin nasil kesilecegini ariyorum zaman içinde yürüyerek ; hepsi bu.

Sonrasi için ise bir sürü tahminim var.Büyük bir girdabin seni yutmasi gibi olmali ölüm eger ölümse ; karsi konulamaz ve adil...Aristokratlar , hirsizlar , dürüst insanlar ve benim gibi olanlar ; önemli olan mezarin büyüklügü degildir...Hepimiz ayni oranda karisacagiz topraga , anlayabiliyor musun ? Girdap seni yolun karsi tarafina atacak ; cennetin ve cehennemin , köprülerin olmadigi yere...Sürprizlere aliskin olmalisin ; herseyin umdugun gibi olacagini kim söyledi sana ? Endiselenme , sana zarar gelmeyecek ; yanan sadece cebindeki kutsal kitap.Önyargilarindan kurtaracagim seni ; çogunun böyle bir sansi hiç olmadi dostum...

Sarsilarak uyanacaksin ; yüksekten düsüp de sag kalan hersey gibi...Sana asilanan düalizm olmayacak o kuyunun dibinde : tek bir isik göreceksin.Ve tek bir kapi.Geçmek ya da geçmemek olmayacak asil sorun ; her insanin bunu mutlaka deneyecegini biliyorlar.Sorun sen olacaksin ; kendi varligin belirleyecek yolun nereye çikacagini.Bu dünyada da böyledir zaten ; sana sadece kapiyi verirler , gerisini degil...Sorgulamalar ? Seni kirmak istemem ama bu "inanç dünyandaki" melekler issiz kalmasin diye söylenmis bir söz.Gözünün önüne getir ; dünyadaki bütün yargiçlar insandi.Burada da öyle aslinda.Aradaki en önemli fark -dünyadaki kanunlarin igrençligini saymassak- yargicin sen oldugun gerçegi...Kendi kendini inandirmak zorundasin dogruluguna.Latincenin o kadar önemli bir dil olarak gösterilmesinin sebebi bos hükümet pollitikalari degildi ; "kendini bil" sözü baska bir dilde bu kadar anlamli söylenemiyor.Gerekli isaretlerin çogu verilmisti zaten insanliga , merak etme...Bu yargilama yillarca sürebilir ; çogu insan çikisi hala bulamadi.Ben mi ? Ah , benimki en kanlisi oldu.Varligimi ögrenebilmek için milyarlarcasini yok ettim ; hala da ediyorum.Simdilik sadece tünelin sonundaki isik beli oluyor , karsima çikacak olani göremedim daha.Belki bir yük trenidir , ne dersin ?

Geçtigin zaman baslayacak hayat.Herseyin "bir" oldugu ve "bir'e" varoldugu yere gireceksin.Kalip ya da baska bir genellestirici etki yok ; bütün özellikleri sana göre belirlenecek bir dünya olacak.Aradaki ince farki kaçirma ; sana göre dedim , sen belirleyeceksin degil...Dünya kurallarindan hosnut olmasam da bazilari evrenseldir : "Hiçbir suç cezasiz kalmamali..." Kendini sevgilin için feda edersin ; cennetin o olur.Komsunun küçük kizina tecavüz ettiysen cehennemin haline gelir o beden.Ne yaptiysan onunla karsilasacaksin.Tanrilarin kurallari basittir aslinda ; sadece anlamak biraz süre alir...Dogdugun zaman hemen yürümeye baslamadin degil mi ? Öyle oldugunu düsün ; zaman tani kendine.

Artik seçme hakkin yok.Hareketlerinin sonuçlarina katlanmak zorundasin.Aglamayi bir an önce kessen iyi olur bence.Yasli gözler gerçeklerin önüne kalin bir duygu perdesi çekerler ; bu ise geçmisinde yeterince hata yapmis bir insan için oldukça yanlis bir hareket olur...Kendini tanimaya ihtiyacin var senin ; islak gözlere degil.Sil su yaslari.Ne hissettigini anlayabiliyorum ; ben bu yollardan defalarca geçtim.Sen çizginin gerisinde hiç yalniz kalmadin en azindan ! Hep yanindaydi sevenin ; ben ise süründüm yillar boyu.Buraya gelisim hiç de sandigin gibi kolay olmadi.Hayir aglamiyorum...Çek ellerini üzerimden ! Yüzyillar oldu bir insandan yardim almayali ; tekrar alacaksam bu kisi yine o olacak.

Inanmasi güç degil mi , ben bile çok sik hata yapiyorum.Sana yolu anlatmam gerekiyor , kendimi degil.Üzgünüm ; simdi devam ediyorum...

Cevap yine ayni dostum : Hayir , telafi sansin olmayacak ; bu binlerce yildir hiçbir canliya verilmedi.Tanrilar geri dönüsüm kutularina ve topluma kazandirma tezlerine pek inanmazlar.Cezani çekersin ve sonsuzluk sürer gider.Yeteri kadar "iyi" olamazsan döngü senin için yeniden baslar : bitmeyen eziyette tekrar sira sendedir ; dogarsin...

Evet bu sadece eziyet.Onlara göre iyilerin mükafatini görebilseydin sende ayni seyi söylerdin.Hayal ettikleri seyleri gerçege çevirecek cinlere hiç ihtiyaci olmayacak onlarin ; birseyler ifade ediyor mu senin için bu söz ? Güzel...Peki ben nereden biliyorum bunlari ? Ne zaman soracagini merak etmeye basliyordum.Bu kurallarin birçogunu baslangiçta ben koymustum dostum...Demek kim oldugumu merak ediyorsun.Sorun degil , herkes eder : Dogmus ve dogacak olan her varlik kendine bir kere de olsa sormustur ben.Cevap çok basit aslinda...

"Ben senim...Senden ve senin haricindeki herseyden ibaretim... "