bugün

Şu parfüm olayını bir yerden biliyorum ama nerden ... Sözlüğe girmeme sebep olan bazen ablamla bazen kızkardeşimle konuştuğum hissine kapılttıran, müthiş özlediğim ama hiç görmediğim pozitif ötesi sözlük yazarı...
(bkz: ihlas aura ev aletleri)
ispanyolca hafif rüzgar ve akbaba anlamlarına gelen sözcük.
(bkz: aura noir)
2222. entrymi yollamak istedigim canım kardesim.* *
bir gün içerisinde kendimi açıkça anlattığımı fark ettiğim, * hikayesini pek beğendiğim devamlılığını dilediğim, başıma gelecekler hakkında paranoyalar yapmış şirinlik muskası insan. **
ihlas mağazalarında ürünlerinin satışa sunulduğu beyaz eşya kapsamındaki marka.
fr. avoir fiilinin gelecek zaman 3. tekil sahis cekimidir.
(bkz: eterik beden)
özü sözü bir tıpkı benim gibi. berdan mardini hayranı yazar.
fefeli, cengizhanlı nmpal kültüründen yetişmekte olan yazar. positive auraya sahiptir sorceress değilse bile.
kemer'deki gece kulubu. sahneye sarkici cikacagi zaman aura live adini alir. fiyatlar abarti degildir. iki kisi giris dahil 120 liraya guzel bir gece gecirebilir. gamze ozcelik ve gokhan demirkol da mudavimleri arasindaydi. ta ki o zamana kadar.
küçük kardeşim olsa adı aura olurdu.
karşımda magnum reklamındaki kadın gibi sütlaç yiyemeyecek yazardır. unutmam!!
merhabasıyla içimi aydınlatan yazar. güzel olanı görmenin verdiği sonsuz keyifle..
ragnarok online'da sapitip, delirip butun varligini midgard kralligina akitan hedonist tiplerin level 99 olup kazandiklari ve etraflarinda dolandirdiklari mavi i$ik (hayir, kiskanmiyorum o $erefsizleri). ruh bilmem nesi i$te. aslinda ben manyagim demenin 1 ve 0 lardan olu$mu$ hali.

ayrica bir sozluk yazari, u$enmeden o kadar dosyayi gonderdi ya $a$irdim. yok yani ben dosyanin boyutunu gorunce kabul edip etmeme arasinda gittim geldim, u$endim beklemeye lakin kendisi saniye du$unmeden yolladi (dosya gelene kadar telefondaydim, ortalama 40 dk falan). te$ekkur ettik efendim, zirvelerden erken kacmamasi dilegiyle..
göze çarpan en belirgin özelliğiyle, en kestirme tabiriyle el kadar bir kız.. pembe masallarla süslü, tülden yataklar içerisinde büyümüş, ailesinin doğrularıyla paralel kendi doğrularını çizmiş, alnı açık, geleceğe umutla bakan bi genç kız.. henüz kozasını delip kendi kanatlarıyla uçacak yaşta değil.. henüz.. ailesinin sonsuz koruyucu kanatları altında, sadece mutlulukla boyanmış bir tablonun yaramaz kızı.. meltem gibi.. sabah başka, akşam başka esen.. aklına geldiğini yapan, ama her hareketinde ailesini düşünüp ona göre davranan, sorumluluğunu bilen biri. ulaşılmaz karanlıklar ardındaki perdedeki siluetleri merak etmesine rağmen, o uzaklara ulaşmak için geride bırakacağı aydınlık yollar için endişe etmekte.. hayatının her karesinde mutluluklarla ve başarılarla imzalanmış yüzlerce yaşanmış anı kalbinin en derininde saklayan, yaşamak için zulasına sakladığı mutluluklardan ilham alan ve her geçen günü daha güzel, daha yaşanabilir kılmaya çabalayan, elleri minicik, kalbi kocaman, bakışları ürkek, sarı papatya. kolay hoşlanan, zor aşık olan.. insanlara; istedikleri zaman elde edebileceklerini sandıkları kadar yakın, ulaşamayacakları kadar uzak.. insanın aynada gördüğünden ibaret olmadığının farkında, göremedikleri içinse gözlerinden çok kalbini yormakta.. zırhlı, silahlaı insanlar dünyasından uzak, insanca yaşamanın mümkün olduğu yerlerde filizlenen cinsten.. çocuk, hayatın hala hayallerindeki gibi uçuk pembe olduğuna olan inancını hala yüreğinde taşıyacak kadar çocuk.. yetişkin, hiç ummadığın bir anda ummadığın insanların ummadığın şeyleri yapabileceğini bilecek kadar.. ulaşabildiği en uzak yer bakışlarının sabit kaldığı ufuk noktası.. kozasından hele bi çıksın, hayatı kendi kanatlarıyla taşımaya hele bi başlasın, hiç korkmadan ulaşacak o ufuk noktasına da.. kendi acılarını, kendi mutsuzluklarını görecek belki o bilinmezde.. en büyük korkusu sevdiklerini üzmek, onların kanatları altında büyümekteyken kendi mutsuzluğunu yaşayamaz, herşeyin en güzelini hak eden ailesine yapamaz bunu.. içine atar, kalbinin derinliklerine doğru düşüncesizce oyulan yarıklardan akıtır göz yaşlarını.. o kozanın içindeyken bile zarar görebiliyorsa koca kalbi, ya kozadan çıkınca? yeni baş vermiş bir gülü dalından koparan ilk kişi olmak isteyenler ellerinde bıçaklarla yürümez mi üstüne ağızlarının suyunu akıta akıta? yine de korkmaz, gerekirse alır o bıçağı biler, ummadığı yerden vurur adamı. hayat buysa ve acımasızca, onun kurallarına göre oynamaz oyunu; kendi kurallarını koyar ve oynamak isteyen gelir oynar. ne kadar yumuşak başlı görünse de dikenleri vardır görülmez yerlerinde gizli.. koparılmaz o dikenler.. sadece seven ellerde güle dönüşür.. ve kokusunu o ellerde asla silinmemek üzere bırakır..
aura

her canlıda bulunan ve bilinçli tek varlık olan insanda, çevreye yaydığı renklerle kendini belli eden psişik enerji katmanlarının bütünüdür. Eterik, Zihinsel, Duygusal ve Ruhsal olmak üzere 4 katmandan oluşur. Renklerin çeşidi, ruhsal durumunuza göre (bkz: sinir,şehvet,duygusallık gibi ruh halleri)değişir. Bununla birlikte her insanın doğuştan taşıdığı sabit bir taban rengi mevcuttur. Bu renk kişinin numerolojik yaşam yolu sayısıyla da ilişkilidir. (bkz: numeroloji) Bu taban renginin üzerinde yayılan renkler yer alır.
Aura, çok yüksek titreşimde enerji katmanı olduğundan, her türlü tesire açıktır, dış etmenlerden kolay etkilenir. Yeni tanıştığınız insanlarla aranızda geçen ilk enerji alışverişi aurayla ilgilidir. Anlaşamayacağınız bir insanın aurasıyla sizin auranız ilk görüşte birbirini itecektir.
iyi müzikten anlayan bir oscar benton fanatiği.
(bkz: #1829445)

helal olsun yazarı.
hizli ogrenen ogrenci. dediginizi hemen kapan, akilli, hanimefendi yazar. teoride tam not almisti, simdi sira pratikte. ben not defterimi aldim elime, buyrun birlikte not verelim => http://radioleft.blogcu.com
gözümden kıskandıgım canımın içi. hayatında attıgı her adımda yanında olacagıma söz verdigim biricigim. sol yumrugunu her gordugumde defalarca öpmek istedigim, kocaman kalpli cep mankenim.

"seviyorum lan var mı ötesi?" yazarı.
üye listesinde kendisini offline gösteren uuser.
(bkz: http://reikizen.com/reikizen/aura.htm)

Duygusal (Mental-Astral) Aura; Yarıçapı yaklaşık 2.43 m .dir. Bu tabaka insanın, hislerini, duygularını ve karakterini taşır. Duygularda ki değişiklik bu tabaka aracılığı ile diğer katmanlara ulaşır.
Duygusal sağlığı yerinde olan bir insanda bu tabaka parlak ve canlı bir renkte görünür.
Duygusal beden, anlık tüm duyguları yönetir, dünya görüşümüzü ve gerçeklik algılarımızı şekillendirir. Duygulardaki her değişiklik astral beden tarafından auraya yayılır. Bu ilk önce çakralardan daha sonra gözeneklerden geçer. Duygusal aura sürekli hareket halindedir ve tüm anlık duyguları yansıtır. Korkuları, öfkeleri, yalnızlık ve terkedilmişlik duygularını bu beden biriktirip toplar, bir nevi bilinçaltı görevi görür. Dolayısıyla bu tabakadan yayılan titreşimler bilinçsiz mesajlarımızdır. Bu noktada karşılıklı çekim ortaya çıkar.
Çevremizdeki kendimize çektiğimiz insanlar bu tabaka ile çektiklerimizdir. Bu nedenle korktuğumuz olaylarla ve görüşmek istemediğimiz kişilerle karşılaşıyoruz. Kişi içinde karasız korkular taşıyorsa, bu korkuyu destekleyen korkuları kendine çekecektir, kişi içinde saldırganlık taşıyorsa, tekrar tekrar öfkelerini su üstüne çıkaracak olaylarla karılaşır. Bu bedenin görevi bize aynalık yaparak kim olduğumuzu bize göstermektir. Sonuç olara bir kişi bilinçli bir şekilde ne kadar çok sevgi ve başarı için çabalarsa çabalasın, bilinçsizce yarattığı öfke, nefret, kıskançlık duygularının yarattığı frekanslar yüzünden asla amacına ulaşamamaktadır. Bu sebeple kendimizi kurban gibi görmekten ve başımıza gelen olaylarda başkalarını suçlamaktan vaz geçmeliyiz. Bu şekilde düşündüğümüz ve davrandığımız sürece negatif enerji üretmeye ve istemediğimiz tür olayları kendimize çekmeye devam edeceğiz. Anlamalıyız ki kaderimiz büyük ölçüde kendi elimizde, kendimizi değiştirerek yaşantımızı değiştirebiliriz. Yüksek benlik yaşananları iyi ya da kötü diye adlandırmaz. Bizi ilahi kaynaktan ayıran ve acı çekmemize yol açan duygu ve eylemlerin hangileri olduğunu anlamak için, sırf bunun için bazı tecrübelerden geçtiğimizi bize gösterir. Doğal dengenin evrensel yasalarını kavramamıza yardım eder. Bu davranışla, yüksek benlik ;emirleri dinleyerek en yüksek enerji bedenlerindeki ruhsal enerjilerin tüm varlığımıza yayılmasını sağlar. Ruhsal bedenin titreşimleriyle astral bedeninkiler birleştiğinde, astral beden titreşerek düşük frekanslı olumsuz deneyimlerden kurtulur. Böylece bu deneyimlerle ilgili duygusal hafızayı ortadan kaldırarak kişi ve olayları çok rahatlıkla affetmemizi sağlar. Böylece bedendeki olumsuz kalıplar kırılarak yerini sevgi ve neşe dolu kalıplara bırakır. En yüksek frekans dereceleriyle titreşen atsal beden, arzu edilen her şeyin gerçekleşmesini sağlayan mucizevi bir yetenek kazanır.

Zihinsel(Etkin) Beden; Düşüncelerimizin, yorumlarımızın, akılcı ve sezgisel algılarımızın hepsini zihinsel beden doğurur. Titreşimleri eterik ve astral bedeninkinden daha yüksek ve yapısı daha az yoğundur. Şekli ovaldir ve kişi daha yüksek düzlemlere çıkınca hacmi, astral beden ve duygusal auranın birleşimi kadar yer kaplayan bir noktaya yükselebilir. Zihinsel bedenin aura yayılımı birkaç metreye kadar uzayabilir. Zihinsel olarak az gelişmiş bir insanın zihinsel bedeni sütlü beyaz bir görünümdedir. Belli belirsiz olan renkler ise mat ve geçirimsizdir. Bir insanın düşünceleri ne kadar canlıysa ve farkındalığı ne kadar yüksekse ışıyan renkleri de o kadar canlı ve yoğundur. Bilgiler fizik beden be duygularla zihinsel bedene aktarılır. Oradan da eterik beden yoluyla astral bedene iletilir. Astral beden alınan bilgileri duygulara çevirerek zihinsel bedene gönderir. Zihinsel bedende de bu duygular düşüncelere dönüşür. Astral beden ve çözümlenmemiş duygusal kalıplar, bilgiyi çarptırarak yanlı düşünceler oluşturur. Yani akılcı zihin aslında hiçbir zaman yansız ve nötr olamaz. Zihinsel bedenin asli görevi, ruhsal beden düzleminden çıkarak ve akılcı zihinle bütünleşerek evrensel gerçeği yakalamaktır. Üçüncü göz çakrası ve taç çakrası arasındaki bağlantı yoluya zihinsel bedenin yüksek derecelerine ulaşılabilir. Zihinsel beden bir kez geliştikten sonra, ruhsal bedenin aynası olur ve kişi yüksek benliğini idrak eder.

Ruhsal (Spiritüel) Aura; Yarıçapı ortalama 4.5- 5.5 m . genişliğindedir. En yüksek frekansa sahip bedendir.
Bu bedenin yayılım alanı geniştir. Enerjiyi insanın üst benliğinden alır, bu yüzden oradan gelen enerji saftır. Bu enerjiyi kullanabilmek de yeterince temizlenip düzelmiş çakralar sayesinde olur.

Ruhsal Alan; Tanrısal yanımızla bağlantımızı, ruhsal beden aracılığıyla yaparız.
Ruhsal Aura, Ki'nin en yüksek derecede frekanslarını içinde barındırmaktadır. Farklı enerjiler çok daha değişime uğrayarak eterik alan enerjisine dönüşür. Bu enerji ise fizik bedenden gelen enerjiye dahil olmak üzere eterik alan aurası sınırları dahilinde korunmaktadır. Fizik bedenin en uzağında yer alan auraya ruhsal aura denir. Var oluşumuzun kaynağını, hedefini ve yaşamamızın amacını yalnızla ruhsal beden yoluyla tanıyabiliriz. Kendimizi onun titreşimlerine açtığımızda, yaşamımız tamamen yeni bir nitelikle zenginleşecektir.

Şifacılar ilk önce eterik aura ile ilgilenerek işe başlarlar. Çünkü hastalıklar gerek eterik beden üzerinde, gerekse fiziksel beden üzerinde yer almış olsun, o süptil enerji sistemini bozarak; sağlıklı olan frekansları, sağlıksız olan frekanslara dönüştürmektedir. Frekans üzerinde gerçekleşen bu değişim, hasta olan kişinin eterik alan aurasında renk değişimi meydana getirmektedir. Bu renk şifacının görmek istediğidir. Gözlenen renkler neticesinde teşhisini gerçekleştirmektedir. Auranın renkleri, hastalığın oluşumunu, ağırlık derecesini fark ettirerek hasta olan kişinin sağlığını ve dengesini tekrardan kazanabilmesi için ihtiyacı olan enerjinin türünü saptamaktadır. Sonra da şifacı olan kişi, ihtiyaç duyulan şifa enerjisini hasta olan kişiye uygun olan renk kanalıyla projekte etmektedir.

insanın görebildiği aura eterik auradır. Bu değişik renklerde görülebilir. Renkler fiziksel ve mental duruma göre değişebilir. ingiliz renk topluluğu aura'da 4700'den fazla renk olduğunu saptamıştır. Aura ayrıca bitkilerde, hayvanlarda ve taşlarda da mevcuttur.

Bu enerji sisi, bulutu genelde üçüncü göz denilen duru görü yeteneği açık olan kişilerce görülebilmektedir. Semyon Kirlian adlı Rus deneycisi tarafından yapılan fotoğraf makinesi kanalıyla da bilimsel olarak gerçekliği kanıtlanmıştır. Sonraları bu sistemin ismi Kirlian fotoğraf tekniği olarak da literatürde kendine yer edinmeyi başarmıştır.

Reiki ile Aura direkt ilgilidir. Reiki aurayı düzene koyar. Her Reiki uygulamasından önce ve sonra aura düzeltme yapılır. Bu geleneksel Reiki'nin bir parçasıdır. Aura düzenleme, baştan başlayıp üç kez ayağa kadar bedenin 20 cm .üzerinden geçilerek yapılır. Hasta olan kişinin aurasını görmenin üç temel yolu mevcuttur; şifacı olan kişinin aura görme yeteneğini geliştirebilmesi yoluyla kazanılan aura görme, aurayı avuçlarında hissedebilme, aurayı duru görü yoluyla görme şeklindedir . Duygusal beden titreşimlerimizi ruhsal bedenimiz aracılığı ile aldığımız enerjiler ile birleştirebilir isek olumsuz duyguları temizlemede yardım alabiliriz. Reiki uyumlaması alarak duygusal bedeni arındırabiliriz, hissettiğimiz olumsuz duygular olumsuz olaylar yaşamamıza neden oluşturabilir. Temizlenmemiş duygular ve tıkanıklıklar zihinsel bedende değişmeyen kati yargılar oluşturabilir. Sağlıklı düşünce yapısından sapmamız ise yaşamımızı, zihinsel ve fiziksel etkinliklerimizi olumsuz etkileyebilir.

Fiziksel, zihinsel ve duygusal dengemizi sağlayarak olumlu bir yasam için adım atmış oluruz. Ruhsal beden, evrenden aldığı enerjiler ile beslenen ve bilincimiz arttıkça oval hali yuvarlaklaşarak daireye dönüşen bedenimizdir. Bazı insanların yanında huzurlu olmamız ve pozitif enerji hissetmemizin nedeni o kişilerin gelişmiş ruhsal bedenlerinden kaynaklanır. Çakralar bölümünde Çakralarımızın işleyişini incelerseniz bu bütünleşik sistem içerisinde sorunlarımızın başlangıç noktalarını tespit edebilir ve Reiki yardımı ile bütünsel şifa çalışmaları yapabilirsiniz.
uyuyamadığıma sevinme nededi entrylerin yazarıdır.
güncel Önemli Başlıklar