bugün

son zamanlarda oldukça çoğalmış durumdalar. yani bir vatanseverim, bir harikayım çok ciciyim göstermecesi yapmaktalar.

bayrakların resmi bayramlarda asılması gerektiğini düşünürsek;

(bkz: deliye her gün bayram)
bayrağına, cumhuriyetine, marşına, atatürk'üne sahip çıkan büyük insanlardır. penis beyinli yobazlara inat, bayraklarını balkonlarından kaldırmayacaklardır.
amerikada bayrak direği dikip amerikan bayrağı asan insanlar modern amerikalı olurken türkiye'de evinin camına astığı
80-50 boyutlarındaki bayrak yüzünden türk insanının deli ** * ilan edilmesi ne ironik bir durumdur.
anladık iyi gözlem güzeldir hoştur da bazen de çok boştur.
Kimi gerizekalılara "sana ne ulan şerefsiz" deme hakkına sahip insanlardır.Size ne birader?Siz ne hemşerim? Bu ülkenin vatandaşının evine bayrak asması neden batıyor size bu kadar?Kişi kendinden bilir işi hesabı biraz da.Dindarlığınız gösteriş,eşitlikçiliğiniz karı kız düşürmek için olmuş sizin e haliyle ülkesini gerçekten seven insanlara laf atmaktan geri kalamıyorsunuz. Bu ülkede Türk bayrağı asma "cesareti" göstermiş adamlara laf atıyorsunuz?Kimsiniz siz? Adam mısınız? Bu ülkenin değerleriyle ve vatansever insanlarıyla aklınız sıra alay etmeye devam edin.Ne zaman birinin sabrı taşar ağzınız ile burnunuz arasındaki mesafe kısalır o zaman internet ortamının meilletle dalga geçme ortamı olmadığını anlarsınız.
türk bayrağından rahatsız olan bünyelerde alerjiye yol açan kişilerdir.

geçenlerde aynı soruyu bir komşu sordu "yahu o bayrağı niye asıyorsunuz bayram değil seyran değil" diye. babam da "bayrağa hasret kalacağımız günleri görmemek için. belki birileri görür de ne oldukları akıllarına gelir diye asıyoruz" cevabını vermiş.
gediği görünce boş bırakmamış yani.
bir tercih yapmış insanlardır.

kendi ülkelerinde, kendi vatanının bayrağını asma tercihi.

iki kısım tarafından anlaşılamazlar.

birincisi, bir devlete, bir bayrağa sahip olamayıp, bunların anlamını bilmeyenler,

ikincisi, başka bir ülkede, başka bir devletin bayrağını göndere çekebilenler.
ben ne kafatasçı bir zihniyetteyim nede siyasi bir amacım var. aslında evimde her gün bayrakta asılı değil. ancak bu olay gayet normal bir durumdur. neden asılmasın ki. hepimiz sonuçta bu ülkede yaşıyoruz. gurur kaynağımız, sadece osamanlının şatafatlı olan günleri, ve kurtuluş savaşımızla sınırlı olsada, lazıyla, çerkeziyle, boşnağıyla, kürdüyle, türküyle hep beraber bu ülkede yaşıyoruyz ve gönülden bağlıyız. dünyada en milliyetçi milletlerden biriyiz. ancak bu bayrak asma olayı semboliktir, ortaya konulabilecek bir farktır.
medeni avrupalı başbakanlar kendi bayraklarının üstüne basar protokoldeki yerlerinde durmak için. bizim bayrağımız başkadır. baş üstünde tutulur, 4 mevsim kalbimizdeki en dokunulmaz yerde asılı durur bazen de camlarda.
bayrak yerine fetonun posterini, sarı- yeşil- kırmızı bez parçası yada akp bayrağı assanız rahatsız olacak insanlardır. tepkisiz koyunlardan veya rengini belli etmekten korkanlardan farklı bayrak asan insanlara saygılarımı sunarım.
tercihlerine saygı duyduğumuz insanlardır. hassasiyetlerini gösterme lüzumu duyarlar. ancak üzücü olan asılan bayrağın dış etkenlerden etkilenerek başka bir şey olması karşısında aynı duyarlılığı göstermeyen insanların da var olmasıdır.
bu insanların arasında bayramda asıp* sonra unutanlarda vardır.
özde değil sözde milliyetçilerdir.* kimisi bir bayrakla, 2 marş söylemekle, baştaki otoriteye bok atmakla milliyetçi olduğunu sanır. ve kimi kesimlere de bunu yutturur. özde milliyetçi olmak, memleketini vatandaşını özde olduğu gibi sevmek lazım...
laik cumhuriyetin yılmaz bekçileridir. kendi çapında tabi.
ancak "elin amerikalısı donuna bile kendi bayrağını bastırırken, şanlı bayrağımızın evimizin balkonunda 365 gün dalgalanması neden bir sorun şeklinde uludağ sözlük sol frame ine düşmüş anlamadım" şeklinde cevaplanabilir.
(bkz: hanım koş bizi çağırıyorlar)

bayrak

ey, mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
kızkardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü!
işık ışık, dalga dalga bayrağım,
senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

sana benim gözümle bakmayanın
mezarını kazacağım.
seni selamlamadan uçan kuşun
yuvasını bozacağım.

dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
gölgende bana da, bana da yer ver!
sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
yurda ay yıldızın ışığı yeter.

savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün.
kızıllığında ısındık,
dağlardan çöllere düşürdüğü gün.
gölgene sığındık.

ey, şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalan;
barışın güvercini, savaşın kartalı...
yüksek yerlerde açan çiçeğim;
senin altında doğdum,
senin dibinde öleceğim.

tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
yer yüzünde yer beğen !
nereye dikilmek istersen,
söyle, seni oraya dikeyim !

arif nihat asya

(bkz: anlayana)
bayrakların resmi bayramlarda asılma gibi bir zorunluluğu yoktur. bu düğünlere takım elbiseyle gidilir önermesi kadar yersiz ve aptalcadır. bayrak bu isterse adam bayrağını apartmanın tepesine çıkar oraya takar elli milyon yılda orda bırakır. bu davranışta bulunan insanların ruh sağlığı normal de bundan rahatsızlık duyanların ruh sağlığı nasıl bilinmemektedir.
bayrağın anlam ve önemini azaltan insandır. bayrak ki, kutsaldır; öyle her zaman ortaya çıkarılmamalıdır.
yılın her günü evinde kuran okuyan veya yılın her günü dışarıda türban takan insanlardan farksız, kimseyi germemesi gereken insanlardır. hani belirli sembolleri olan olaylar belirli günlerde fiiliyata geçirilirmiş ya bir takım kişilere göre, o bakımdan gayet alakalı hatta ilgili birer örnektir. haaa dur ne alaka demeyin kendinizle çelişebilirsiniz.
bayrakların sadece resmi bayramlarda asılması gerektiğini düşünenlerce eleştirilen mevzudur.

lan bak geçen gün ne yaşadım, turizm bölgesinde ikamet ettiğimizden bir tane rus soru sormak için yanaştı, dalış merkezi sordu tarif ettim falan sonra birkaç şey daha sorduktan sonra "ülkenizde her yerde bayrağınız var, çok hoşuma gitti, rusya'da da böyle olsa keşke, bu sizi birbirinize bağlıyor olmalı." dedi.

(bkz: bu da böyle bir anımdır)

bak ulan resmi bayram fetişisti düdük, elin adamı diyor bunu.

ha pardon ya, dindi değil mi bizi birbirimize bağlayan çimento?

bayrakmış, vatandaşlık bağlamında türklükmüş bunlar önemli değil. bir tek dinimiz muvaffak olsun üstümüzde gerisini salla değil mi?

ancak şunu derim, hassssktir lan!
bunlardan bazıları da ciddi anlamda üşengeç insanlardır. 23 nisan da taktığı bayrağı, bezgin bekir kıvamında olduğu için aralığa doğru anca alırlar.
başlığı açan arkadaşımızın sandığının aksine gayet normal insanlardır bunlar. "ben bir harikayım, ben ciciyim" göstermecesi yapmakta olmayan, vatanlarını seven t.c. vatandaşlarıdır.
bu deli vatandaşlarımızın yılın her günü balkonunda bayrak bulundurmasından size nedir, bize nedir? rahatsız edici olan nedir? bu insan, astığı bayrak illegal olmadığı sürece -ki asılan bayrak türk bayrağıdır- en iyisini yapan insandır. keşke hepimiz bu insanlar kadar deli olabilsek...
(bkz: izmir)
bayrağımız kutsaldır. bize emanettir. gerekirse hergün başımın üstünde dışarı çıkarım kimseyi ilgilendirmez. ayrıca bayrak demek ne atatürk, nede yobazlık demektir. osmanlıdan bize yadigardır , atatürk'te ona sonuna kadar sahip çıkmış bir osmanlı askeridir.
- ibneye bak balkona bayrak asmış.
+ ne?
- bu ne abi yani, vatanseverim, harikayım, ciciyim demek mi istiyor?
+ abi senin ameliyat ne oldu?
- ne ameliyatı?
+ beyninle götün yer değiştirmişti ya geçenlerde.
- haa o mu? haftaya inşallah, hastaneden gün aldık.
+ iyi, güzel. gel o zaman biz eve geri dönelim, fazla gezmeyelim dışarıda.
bayraka saygısızlık ederler. bayrak ortalık malı mı bre densiz derler adama.

ne geziyor muşamba gibi balkonunda, bilmemnerede.

biraz saygın varsa kalbinin üzerinde taşırsın, öyle cama balkona asmakla ancak saygısızlık olur.