bugün

(bkz: jean christophe grange)
(bkz: glenn meade)
(bkz: ahmet ümit)
(bkz: agatha christie)
(bkz: maxime chattam)
(bkz: robert ludlum)
polislik mesleğini seçmiş bayan çingene.
agatha christie romanlarıdır.
Sherlock Holmes reyizdir bu türde. Kaç kitabını okudum hala bıkmadım.
(bkz: agatha christie)
S.S. van Dine'ya göre "Polisiye yazmak için uyulması gereken 19 kural" şöyle:

--###--
1 - Okuyucudan ipucu saklanmamalı, okuyucu ile dedektife eşit imkanlar sağlanmalı.
2 - Suçlunun dedektife oynadığı oyunların haricinde okuyuca akıl karıştırıcı fazladan oyun yapılmamalı.
3 - işin içine aşk girmemeli. Asıl konu bir suçluyu adalete teslim etmek olmalı.
4 - Dedektif asıl suçlu çıkmamalı.
5 - Suçlu, akıl yürütme ile bulunmalı, Tenten'in yaptığı gibi tesadüfen değil.
6 - Bir dedektif ipuçlarını toplamalı, analiz etmeli ve çözmeli.
7 - Mutlaka bir cinayet olmalı, 300 sayfada cinayetten az bir şey anlatmak okuyucunun çabasına saygısızlıktır.
8 - Suçlar doğal yoldan çözülmeli. Fal baktırmak, ruh çağırmak, kristal küre döndürmek gibi paranormal yöntemler sayılmıyor.
9 - Kahraman sadece bir dedektif olmalı, birden çok dedektif, okuyucuya haksızlık ve 1. ile 2. maddeye ihanettir.
10 - Suçlu, hikayede önemi olan biri olmalı, okuyucu tarafından tanınmalıdır.
11 - Katil uşak çıkmamalıdır. Bu en çaresiz yazarların yöntemidir.
12 - Kaç suç işlenirse işlensin tek bir suçlu olmalıdır.
13 - Gizli örgütlerin, mafyanın dedektif öykülerinde yeri yoktur.
14 - Suç ve araştırma bilim kurgu sınırlarına girmemeli, mantıklı olmalıdır.
15 - Gerçekler hep göz önünde olmalıdır. Okuyucu kitabı bir kere daha okursa finalden önce de her şeyin yerli yerine oturduğunu görebilmelidir.
16 - Bir polisiye uzun betimlemelere, edebi karakter çalışmalarına yer vermemelidir. Bunlar heyecanı düşüren etkenlerdir.
17 - Profesyonel bir suçlu, suçluluk duygusu duymaz, polisiye romanlardaki suçlular da duymamalıdır.
18 - Polisiye romandaki suç asla kaza ya da intihar çıkmamalıdır. Okuyucunun kalbini kırmamak için suçun dahiyane şekilde önceden planlanmasına özen gösterilmelidir.
19 - Suçun arkasındaki sebepler kişisel olmalıdır, uluslararası komplolar ya da sadece para sebebiyle işlenen suçlar ucuz numaralardır.
--###--

3- işin içine mutlaka bayan girmek zorundandır. çok satan yazarların bak bakalım romanlarına aşk olmadan yapabiliyorlar mı?
13- sen bu maddeye uy bir roman yaz bakalım ne kadar satıyor görelim. insanlar komploları akabinde gizli örgüt ve mafya oluşumlarını seviyorlar. çok satan iki örnek vermek gerekirse; (bkz: kurtlar imparatorluğu) * (bkz: da vinci şifresi) *
16- şimdi romanda 80 bin karekter sınırı bilmek gerekiyor. ha benim konum yaz yaz bitmez deniliyorsa betimlemeye yer vermeye gerek yok. fakat pek çok yazar kısır bir konuda betimlemeye başvurarak romanını sürdürür. iyi mi olur. iyi olur. adam kelime oyunu yapmasının neyi zararlıdır. adı üstünde bu roman. sinema değil.
19- 13'de yazdığım şey burası içinde geçerli. yav arkadaşım sen 'ben edebiyat için yazacağım. satması önemli değil. mühim olan dünya edebiyatı bir eser kazansın' diyorsun; hadi lan ordan. bırak bu fakir edebiyatını. sen romanlarından para kazanama, ilgi çekeme sonra bak bakalım ikinci roman yazabiliyormusun. insanlar daima komplo ve para hırsını merak ederler. ali'nin veli'nin canım sıkıldı cinayet işledim demesini okumazlar.

diğer maddelerine katılıyorum sayın van dine.
John Verdan favorimdir.
Aklından bir sayı tut.
Gözlerini sımsıkı kapat.
Peter pan ölmeli.
John verdon kusursuz yazıyor. Bi oturuşta bitiresi geliyor insanın. "Aklından bir sayı tut" ve "gözlerini sımsıkı kapat" en iyileri. Ahmet Ümit 'i de es geçmemek lazım tabi. Çok başarılı. Kurgusu kötü tek kitabını görmedim daha.
ahmet ümitin başarılı olduğu roman tarzıdır. (bkz: istanbul hatırası)
turkiye deki en iyi ornekleri ahmet umit tarafindan yazilan kitap turu.
(bkz: sir arthur conan doyle)
(bkz: sherlock holmes)
osman aysu , dan brown , michale connely gibi adamlar yazdığı zaman çok komik ve inandırıcılıktan uzak olabilen, ama thomas harris , maxime chattam , tess gerritsen , jean christopher grange gibi işin erbabları ve hikayenin kıvamını iyi ayarlayanlar ortaya çıkınca tadından yenmeyen tür.. zira ilk grup yazarlar, sırf lezzet olsun diye, entrika, gizem, seks katayım derken, sıradan oyuncuya yazarlar ve karşılığını bestseller olarak alırlar. oysa ikinci grup adamlar, seri katillerin, sokakların dilini bilen polislerin ruhunu okurlar ve o ruhu kağıda kanla yazarlar..
ahmet ümit'in tempo dergisine verdiği röportajdan çarpma bir bölüm:
Aslında Avrupa ve Amerika'da geçen yüzyılın başından beri yükselen bir tür. Çünkü Avrupa ve Amerika'da yaşam daha çok standartlaşmış. insanların sıkıcı bir hayatları var. insanlar polisiye roman sayesinde, riske girmeden bir heyecanı yaşıyorlar. Bizde ise polisiye revaçta; çünkü sofistike bir suç kültürümüz yok. Biz, işimizi devlete havale etmektense kendimiz görmeyi seçeriz...
Mesela Umberto Eco saygın bir edebiyat çevresindendir, bir duayendir. Ama 'Gülün Adı' nedir? Bir polisiye roman! Orhan Pamuk'un Benim Adım Kırmızı kitabı da bir polisiye roman kurgusunda yazılmıştır. Polisiye dediğimiz edebiyat türü, gizemli suçu ele alır. Bunun içerisine felsefi meseleleri, psikolojik sorunları, tarihsel geçmişi eklemiş olmanız o romanı polisiye olmaktan çıkarmaz. Polisiye de bir evrim geçirdi, güçlendi; tıpkı caz gibi. Nasıl caz çıktığından bu yana klasikleştiyse, polisiye de klasikleşmeye doğru gidiyor.
(bkz: sue grafton)
Sherlock holmes ikonudur.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar