bugün

gözü tamamen kapalı filmin deki performansıyla kendinden söz ettiren aktirist.
yiğit özgür karikatürlerine bile konu olmuş hatun kişi.

- abi bak yeni sevgilim. nicole kidman'a ne çok benziyo di mi? ehehe.
+ lan bu nicole kidman'ın kendisi zaten.
- hassk....
estetik yaptırdığı doktorlardan tarafından yarasaya benzetilmeye başlanan aktris.
batman forever'daki hali ile gönüllerimize taht kurmuş abla.
filmografisi gittikçe güzelleşen, hollywood'un en iyi oyuncularından. ayrıca dillere destan güzelliğini de söylemesem olmaz. her ne kadar yüzüne botox yaptırıp, dudaklarına kolajen enjekte ettirse de çok güzel bir kadın. umarım yaşlılık kompleksine kapılıp daha çok estetik yaptırmaz.

bembeyaz pürüzsüz teni, zerâfeti, masmavi gözleri ve uzun-biçimli bacaklarıyla barbie bebeklere benziyor. bacak güzelliği konusunda cameron diaz'la kapışabilirler.

görsel

bir de tüm bu güzelliğin üstüne; "vücudumu hiç beğenmiyorum. oğlan çocuğu gibi hiçbir kıvrımı yok. keşke jennifer lopez'in ki gibi bir vücudum olsaydı." demiştir.
180 cm lik boyuyla bir de üstüne sürekli topuklu ayakkabı giymesi sonucu bir kule imajını veren ünlü hollywood aktristi. geçenler de yaptığı bir açıklamasında, filmler de oynadığı aktörlerin kısa boylu olmasından yakınıyormuş, allah tan hugh jackman adlı aktörle bir film de oynamışta bu sorunu ortadan kaldırmış.
oynadığı her filmde bir seks sahnesi olan aktris.
estetikler sonucunda eski güzelliğini kaybeden aktris.
moulin rouge' de hem sergilediği rolün ustalığı hem yumuşak sesiyle hayran kalınası güzel kadın. ayrıca gerçek bir profesyoneldir. türk oyuncuları gibi, ' şunu yapmam ', ' bunu yapmam ' dememiş, zamanı gelince soyunmuş, cesur sahnelerde oynamıştır. bu da hollywood ile türk sinemacılar arasındaki anlayış farkını ortaya koyanlar arasındadır.
1983 yılında Pat Wilson'ın Bop Girl adlı parçasının klibinde de oynamıştır.
Pek doğal olmadığı söylensede güzel olan ellerini saymazsak kusursuz diye nitelenme ihtimali en yüksek canlı...

(bkz: kıvırcık saçları saymıyorum)

Evet bu olayıda şöyle bir itelersek haykıra haykıra söylenen cümle....

(bkz: bunu yapan insan olamaz)
dün gece aşkın büyüsü isimli filmde ilk kez gençliğini gördüğüm ve yuhh bu ne güzellik demekten kendimi alamadığım hatun. çok gençte değilmiş filmde 30 lu yaşlarda ama ben 18 sandım harbiden çok güzelmiş. *
nerdeyse her türden filmde karşıma çıkan mükemmel bir sırtı olan aktris.

(bkz: dikkat edecek yer kalmaması)
bir dönem beraberdik kendsiyle sonra ben yol verdim brad'e gitti şimdi napıyo bilmiyorum.
100 yaşında da olsa güzel olacağını düşündüğüm kadın .
83. oscarda, şimdilik gördüğüm kadarıyla, kıyafetini saçını makyajını en çok beğendiğim kadın.*
bir filminde bir sapığın eline düşer,
açık denizde bir yatta..

nicole sapığın elinden kurtulmaya çalışırken,
sapık nicole'ün yüzünü elleri arasına alır ve şöyle der;

''yüzünün mükemmel bir kemik yapısı var,
yaşlandığında bile güzel olıcaksın''

bu sahne aklıma geldiğinde etrafımdaki
kızlara başka gözle bakarım...
yaşlandıkça güzelleşen hatun.*
makyajsız haliyle götüme bile benzeyemeyecek derecede çirkin olan kaşar oyuncu.

"aktristlik" kavramını ayağa düşürecek kadar ucuz ve kalitesiz. ha yetenekli mi? evet. ama popüler kültürün gözümüze sokulan ve marka haline getirilmiş yapmacık bebeklerinden biri sadece.
Bad teacher filmiyle teacherlerin olumsuz laflarına mağruz kalan oyuncu.
botox yaptırdığı için üç tane film teklifinden olmuş.
son haliyle iyice travestiye benzeyen. beyaz tenli kadınların yaşlanınca eski güzelliklerinden eser kalmadığının en büyük kanıtı olan 44 yaşındaki avustralyalı oyuncu.
--spoiler--
botox yaptırdığı için üç tane film teklifinden olmuş.
--spoiler--

ah be kadın, sen oyuncusun, mimiklerini kullanamadıktan sonra ise bir hiçsin. ne diye ifadesiz bir surata sahip olmak istersin ki? oysa seni ne çok beğenirdik nicole abla!
the hours filminde sadece burun yapısının insanı nasıl değiştrebileceğini göstermiş avusturalya'lı aktris. cast'ı bilmeden başladığım filmde bu kadının nicole kidman olduğunu anlamam 35 dakikamı falan aldı.

görsel
artık iyice karta bağlamış anglo saxon kadıncağız. frankofon avratların klasik 30 lu yaşlardan sonra çirkinleşmesi sendromundan o da nasibini almaya başlamış.
güncel Önemli Başlıklar