iran sinemasını sizlere sevdirecek ve çektiği bütün filmleri izlemek isteyeceğiniz bir yönetmen.
iran sinemasını sevdiren yönetmen. Her filminde bir yürek burkar ama hala umut vardır temalı eserlere imza atar.

Serçelerin şarkısı
Cennetin rengi
Cennetin çocukları izlemeniz için ısrarla tavsiye edilir.
en saf , en gerçek duyguları,en basit ve temiz yöntemle beyaz perdeye aktaran yönetmen. iyi filmin yalnızca dev bütçelerle yapılmayacağını tüm dünyaya göstermiş güzel adam. güzel hikaye, iyi oyunculuklar ve samimiyet.

ayrıca bana hep johan cruyff'un "futbol basit bir oyundur zor olan basit oynamaktır." sözünü anımsatır
Yeni gösterime girecek Hz. Muhammed filmi için ise:
“Bu filmi çekmeğe karar verdikten sonra, bir arkadaşım ‘Bizzat O’na (sav) git ve niyetini aç’ dedi. Ben de Ravza-i Mutahhara‘ya gidip dua ettim ve Hz. Muhammed’in kabr-i şerifinin karşısında durup hayırlısıyla böyle bir film çekmek istediğimi, çekincelerimi ve hislerimi uzun uzun anlattım. Gerçekten de film boyunca büyük bir manevi gücü hep üzerimde hissettim. En zor şartlarda bile Allah’ın yardımıyla sorunlarımız kolayca çözüldü. Bu film için kamera oldukça önemliydi. Özellikle de 3 Oscar sahibi meşhur italyan bir kameramanla çalışmayı çok istiyordum. Ancak herkes bana, ‘O asla böyle bir film için islami terör ülkesi diye bilinen iran’a gelmez’ diyordu. Ajansıyla görüştük, pek de ilgilenmeyip ‘yurt dışında’ olduğunu söylediler. Birkaç gün sonra kendisinden bir cevap geldi: ‘Allahu nuru’s-semavati ve’l-arz’ (Allah, göklerin ve yerin nurudur.) diye başlayan cevabı, ‘Yüce Rabbimin gönderdiği bir projede yer almaktan gurur duyarım.’ diye devam ediyordu.

ve devam ediyor:
"Gerçekten bu cevap ve bizimle çalışmak istemesi bir mucizeydi. Bir araya geldiğimizde uzun uzun filmlerimizden söz ettik. Yalnız gözlerinde anlatmak istemediği bir sır vardı. Israrla sorunca şöyle cevap verdi: ‘Biliyor musun? Hiç şüphem yok ki ben bu filme davet edildim. Uzun zamandır ‘Yeryüzü Peygamberlerinin Işığı’ adlı bir kitap hazırlığı içindeydim. Bu bağlamda 3 aydır Hz. Muhammet’in hayatını okuyordum. Bana mailiniz ulaştığında Hz. Muhammed’in miracını rüyamda gördüm. Bu beni çok etkiledi.”

Bahsi geçen Kameraman (bkz: Vittorio Storaro)

Film: http://www.imdb.com/title...21314/?ref_=nm_flmg_cin_3
Kaynak: http://www.dunyabizim.com...cleID=13153&tip=haber
Geçenlerde bir yönetmenle aramda bahsi geçen şahsiyet. Sinemaya kazandırdığı için bu güzellikleri, sinemayı bize sevdirdiği için ve tüm filmleri için kendisine teşekkür edilmeli bir kere.

Abi, adam bir çift ayakkabıdan film yapıyor. (bkz: Cennetin Çocukları) Aşk filmi yapmak için yalılara gerek olmadığını bize kanıtlamış. Daha ne olsun. Yalı yok, boğaz yok, lüks restoranlar yok. Cipler yok. ama izleyenler görmüştür gerçek bir aşk var. Mutluluk var. (bkz: Baran)

Asıl ismi Allah'ın Rengi (bkz: Range Khoda) olan filmde efsane. Hristiyan kültüründe Allah'ın Rengi diye bir kavram olmadığından adamlar Cennetin Rengi diye çevirmiş. (bkz: The Colour of Paradise) Bizimkiler de ingilizce'den çevirmiş. Cennetin Rengi diye.
Neden Allah'ın Rengi peki filmin ismi? (bkz: Bakara 138)

Serçelerin Şarkısı ise bir başka güzeldir. Buram buram doğunun içtenliği ve mutluluk kokar, özlemiş olduğum yaşam kokar...
Robert bresson ve Andrei tarkovsky ile birlikte dünyayı değiştirebilecek ıranlı yönetmen.

(bkz: cennetin çocukları)
cennetin çocukları - imdb 8,2,cennetin rengi - imdb 7,8, baran - imdb 7,6, serçelerin şarkısı - imdb 7,7 gibi 4 adet hayli sağlam film kotarmış iranlı yönetmen. imdb puanlarıyla not düşmüşüm defterime ki hepsi fazlasıyla yüksek puanlar... asghar farhadi'yle beraber iran sinemasının en dikkat çeken yönetmenlerindendir.

yine bunu alan bunu da aldı hesabı:

(bkz: abbas kiyarüstemi)
(bkz: Mohsen Makhmalbaf)
(bkz: bahman ghobadi)
yaptığın herneyse, konuştuğun herneyse, gördüğün ve dinlediğin herneyse,
senle seni vareden arasında bir köprü kurmuyorsa, işte onlar boşadır.
dedirten sinemacı
hayatımdaki hedeflerimden biri de bu adamın bir filminde 30 saniye bile olsa gözükmektir. Böyle basit bir yöntemle evrensel anlamlar inanılmaz ayrıntılar veren bir yönetmen yok.
cennetin çocukları filmi ile tanıdığım iranlı yönetmen.

farsları çok sevmem ama ortadoğu toplumlarına göre (arap, kürt...) bir tık daha üsttedir.
irandaki yoksulluğu, özellikle çocukları konu alan ve araya komik sahneler serpiştirilmiş dram filmlerine imza atmıştır.
filmlerinde en göze çarpan olay ise insanı tam güldürürken hemen arkasından gelen sahne ile derin hüzünlere boğar ve müthiş bir duygu karmaşasına sürükler.

iran sinemasının önemli yönetmenlerindendir.
serçelerin gözyaşları filmi izlediğim ikinci filmi. cennetin çocukları daha iyiydi sanki. hyatına göz atmadım ama sanırım fea halde perişan bir çocukluk yaşamış olmalı.
yeni bir filmi çıksa da izlesem dediğim yönetmen.
baran, cennetin çocukları ve serçelerin şarkısı gibi filmlerin altına imzasını atmış olan iranlı yönetmen.

dip not: aslen mecid mecidi diye kabul görmesi gerek ancak mecid mecidi başlığı buraya yönlendirilmiş durumda aslında tam tersi olması gerekir.
majid majidi'nin cennettin rengi (allah'ın rengi) filmi, harika ötesi bir filmdir.
iranın tartışmasız en iyi yönetmeni.
bir yönetmenin hiç mi kötü filmi olmaz dedirtir. hepsinden gözyaşı dökülür mü dedirtir.
(bkz: mecid mecidi)
iran sineması önyargımı yıktığı gibi peşpeşe üç filmini izleyip hayran olduğum yönetmen. Bacheha-Ye Aseman, baran, Rang-e khoda
yakın zamanda hz. muhammed'in çocukluk ve gençlik yıllarını konu eden bir film çekecek olan ünlü yönetmen.
ilginç olan; hz. muhammed'in seslendirilmesi... tepkiler merakla beklenecektir.*
iran'ın yılmaz güneyi. bütün filmlerini izlemek için sabırsızlandıran adam.
majidi' nin filmini izlerken; sokakta bir olay oluyor, uzuntusu bile tamamen katışıksız, sade, öyle içten, dünyada bir olay oluyor ve izliyorum . sankı karsıda oturuyorum, olay yanı başımda oluyor. O hissi veriyor bana, anlatmada bile eksik kalacagım bir his.
derin hümanizmi ve güçlü takva bilinciyle küçük insanların büyük hayatlarını anlatan iranlı yönetmen. son yılların en başarılı yönetmenlerindendir. beed e majnoon ile seyirciyi dramanın ta içine sokmuş, serçelerin şarkısı ile yaşama sevincini ve hayat kavgasını eğenceli bir dille anlatmış, cennetin çocukları ve cennetin rengiyle bizleri büyülemiştir.
henüz hiçbir filmini izlemediyseniz serçelerin şarkısı ile başlayın. pişman olmayacak; aksine daha da izlemek isteyeceksiniz.
Biyografisine bakarsak şöyledir: 1959 yılında Tahran'da orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak doğmuştur. Tahran'da büyümüş ve 14 yaşında amatör tiyatro topluluklarında oynamaya başlamıştır. Mesleğinin yüksek okulunu da Tahran'da okumuştur. 1979 islam Devrimi'nden sonra ülkesinde kalmayı tercih etmiştir.
Bu entrinin yazarı iki filmini izlemiştir: Cennetin çocukları (Children of heaven) ve Serçelerin şarkısı (Song of sparrow). iki filmi de aşırı yoksulların, 'umutlu yaşama bağlılıklarını' anlatmaktadır. Batılıların, hayatlarında bir arızayla karşılaşınca nasıl da hızla depresyona girdikleri düşünülürse, bu filmlerde anlatılan insanların intihar etmeleri gerekir. Ama sefaletin en dibinde yaşayan bu insanlar, hayatı sevmeyi ve mutlu yaşamayı becerebilmektedir. Emir Kusturika filmlerinden de aşina olduğumuz bu tarz insanların, Batılı sinema seyircisini rehabilite ettiği düşünülebilir. (Bir tür antidepresan olarak.)