bugün

günümüz iran sinemasının önde gelen isimlerinden olan mohsen makhmalbaf, ülkesinin devrim sonrası döneminin en aktif sanatçılarından biri aynı zamanda. 1957 yılında tahran'da fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen makhmalbaf, henüz sekiz yaşındayken yalnız kalan annesine destek olmaya başlamış, 17 yaşına geldiğinde belboyluktan işçiliğe tam 13 farklı işte çalışmıştı.
genç yaşlarından itibaren şah rejimine karşı oluşturulan islami örgütlere katılarak mücadele veren makhmalbaf, 17 yaşındayken, bir polis karakoluna düzenledikleri saldırı sırasında tutuklanarak hapse koyuldu ve 1974-1979 arasındaki beş yılı hapishanede geçirdi.
çok çeşitli alanlarda kendini yetiştirme imkanı bulduğu bu beş yıllık sürecin sonunda, yaşama ve iran toplumuna dair izlenimleri de değişmişti. bu entelektüel rönesans, onun siyasetten uzaklaşarak, edebiyat ve sanat, özellikle de sinemaya yönelmesine sebep oldu. hayatının bu döneminde en çok inandığı düşünce, iran toplumunun herşeyden çok kültürel yoksulluktan muzdarip olduğuydu.
devrimle birlikte özgürlüğüne kavuşan makhmalbaf, 1980- 81 yıllarında bir roman, çeşitli öyküler ve islami tiyatro üzerine bazı tezler yazdı.1982 yılında yayımlanan ve "kristal bahçe" adını taşıyan romanı ingilizce'ye de çevrildi. bir yıl sonra da, "bassin du roi" isimli ikinci kitabını yayınladı.
sanat alanında incelemeler, öyküler, kısa hikayeler ve senaryolar yazan makhmalbaf'ın bu eserleri, farsça, ingilizce, fransızca, italyanca, arapça, urdu dili, kürtçe ve türkçe olmak üzere pek çok farklı dilde yayınlanan 20'den fazla kitapta toplandı.
1982 yılında "nasouh le repentant" isimli ilk uzun metrajlı filmini çekti. 20'nin üzerinde kısa ve uzun metrajlı filmin hem yönetmenliğini, hem yapımcılığını hem de senaristliğini üstlenen makhmalbaf, 1985 yılında, iran'daki politik iklimin, sinemanın canlanmasına yol açmasına paralel olarak, dördüncü filmi "boycott"u çekti ve bu filmle sinematografik sanatın tüm ustalığını sergiledi.
1987'de çektiği "the pedlar" isimli filmini 1988 yılında çektiği "the cyclist" izledi. film, gerek halkın gerek de eleştirmenlerin beğenisini kazandı.
1989 yılında yönettiği "marriage of the blessed" adlı çalışması, iran-ırak savaşı cephesinden dönen bir basın fotoğrafçısının karşılaştığı güçlükleri ve kent kültürüne yeniden uyum sağlama çabasını konu alıyordu.
yönetmenin 1990 ve 1991 yılında çektiği "time of love" ve "nights of zayandehroud" isimli filmlerinin iran'da gösterimine izin verilmedi. cannes film festivali'nin "un certain regard" bölümü için seçilen "time of love"ın 1995'e kadar iran'da yasaklanmasının sebebi, mollalar tarafından sapıkça bulunan dinsel görüşler içermesiydi.
1992'de çektiği mizah yüklü "once upon a time, the movies" , iran sinemasına önemli katkılar sağlayarak yıllarca gündemde kaldı. makhmalbaf'ın "salam sinema" ve "gabbeh" isimli çalışmaları da 1995 ve 1996 yıllarında cannes film festivali'nde izleyiciye sunuldu.
filmleri dünyanın çeşitli film festivallerinde pek çok kez gösterilen ve pek çok ödül alan makhmalbaf'ın kendisi de çok sayıda film ve kitaba konu oldu.
1996 yılından itibaren sinema çalışmalarının yanı sıra "makhmalbaf film evi"ni kurarak kendisini, üç çocuğunun da içinde bulunduğu bir grup genç sinemacının eğitimine adadı.
uluslararası festivallerde büyük övgüyle karşılanan "the apple", "blackboards" ve "the day i became a woman" filmlerinin senaryolarını da yazan yönetmenin son dönem filmleri şöyle sıralanıyor: "moment of innocence" ( 1996 ), "the silence" ( 1998 ), "tales of kish" ( the door ) ( 1999 ), "testing democracy" ( 2000 ) "Kandahar" ( 2001) "the afghan alphabaet" (2002) "at five in the afternoon" (2003) "the chair" (2005) "sex & philosophy" (2005) "poet of the wastes" (2005).
kaynak : http://www.bigglook.com/b...cinema/unlu.asp?fuid=1531