bugün

--spoiler--
spoiler
--spoiler--

Uzaylı Formic'ler dünyaya saldırmış ama efsanevi komutan Mazer Rackham'in (Ben Kingsley) sayesinde insanlık yok olmaktan kurtulmuştur. Bir sonraki saldırıya karşı hazırlık yapan Albay Hyrum Graff (Harrison Ford) ve uluslararası ordu, geleceğin Mazer'ını aramaktadır. Başlıca aday ise utangaç ama olağanüstü bir strateji yeteneğine sahip 12 yaşındaki Ender Wiggin'dir. (Asa Butterfield)

Oscar kazanmış olan "Hugo"dan sonra genç yetenek Asa Butterfield ile usta aktör Ben Kingsley'in bu kez buluştuğu bilimkurgu film. Orson Scott Card'ın 1985'te yayımlanmış aynı adlı romanından uyarlanan "Ender's Game" in yönetmeni ve senaristi, "Tsotsi" ile Güney Afrika'ya Oscar kazandırdıktan sonra Hollywood'a çalışmaya başlayan Gavin Hood. Başkahramanın çıktığı içsel yolculuk ve geçirdiği değişim açısından "Ender's Game"i "Tsotsi" ye benzetmiş yönetmen. Filmle ilgili en ilginç bilgi ise çekim mekanına ilişkin. Kendilerine olabildiğince geniş bir stüdyo arayan ekip, sonunda New Orleans'taki NASA merkezini mesken tutmuş ve çekimleri orada yapmış. "True Grit/iz Peşinde"nin Mattie Ross'y Hailee Steinfeld'in de rol aldığı filmde, aynı zamanda yapımcılığı da üstlenen yazar Orson Scott Card ise bir pilota sesiyle hayat veriyor.

Yönetmen: Gavin Hood
Oyuncular: Asa Butterfield, Abigail Breslin, Harrison Ford.
Senaryo: Gavin Hood (Orson Scott Card'ın aynı adlı romanından)
114 Dakika, 2013 ABD yapımı
(Sinema, Kasım 2013)
Dün uydu kanallarından birindeki sözde sinema programında "Ender'in Oyunları" olarak bir çeviri rezaletine kurban giden filmdir...
Ne idüğü belirsiz, kimlik bunalımı karmaşasında kalmış bir garip film. Hadi Ben Kingsley'in saçma filmlerde rol almasına alışığız da Harrison Ford buraya hiç yakışmamış, uzaylılardan daha uzaylı ve kopuk durmuş. Çocuk karakterlerin çokluğu sebebiyle sıkan ve çocuk filmi görüntüsü vermesine rağmen güzel ve ilginç felsefik yaklaşım ve diyaloglara sahip olmasıyla bi garip kalıyor. Sonu da başka bi acayip.
similasyonla her şeyin yapılabileceğini gösteren film. rezil bir duygu sömürüsünden ibaret.
filmin anafikri; düşmanını tanıdığında seversin.

düşmanı sevsen ne olacak, düşman olduğu gerçeğini değiştirecek mi?
25. dakikadan sonra kapattığım dandik film. çekenin de oynayanın da mesleği bırakması gerek.
düşmanı tanımak akabinde sevmek üzerine kurulu film. şimdi düşmanlarımı tanıyacam, sonra sevecem.o zaman dönelim sırayla.
Gavin hood'un yönettiği film.
Dandik.
Rahatlıkla tavsiye edebileceğim film.
(bkz: ender in oyunu)
internette gezinirken (nasıl oralara kadar geldim bilmiyorum) görüp izlediğim film, hayatımın yaklaşık 2 saati boşa gitti. boşverin efenim, izlemeyin. dandik film. başroldeki çocuk da sürekli bişeylere ağladı, gıcık oldum zaten.
Ender’s Game (2013)
Küçük bir çocuk uzaylılarla savaşan takımın lideri olabilecek potansiyelde görülürse...
Sıradan bir bilimkurguydu.
Notum:5.9/10
Orson Scott Card'ın yazdığı bir bilim kurgu roman serisinin ilk kitabı-filmi de çevrilmiştir.
efenim, kitap bi parça Harry Potter ayarında ama derinliği daha fazla bence. Sürükleyici, ancak belirtmeliyim ki çevirisi fecaat. Kitabı okurken bazı şeyler flu kalıyor gibi ki bunu çevirinin başarısızlığına bağlıyorum. Bi de yazı karakterleri çok küçük. Times New Roman 8 gibi, gerisini siz düşünün, yani az daha büyük yapaydınız, 300 değil de 350 sayfa olaydı, pesss. Gece yarıları elimden bırakamadım da kendilerini, çok yordu gözümü çokkkk (Kitabı basan Altıkırkbeş i kınamak durumundayım)

özellikle ergenuslara hitap edecek bir kitap. ben de evdeki ergen hevesle okuduğu için -ki kitap okumayı hhiiiiiiçççç sevmiyor- merakımdan okudum.

--spoiler--
yine kahramanlar çocuklar, Harry Potter da olduğu gibi ama bu arkadaşlar büyücü okulunda değil askeri okulda, 6 yaşında çocuk askeri okula gidiyor, en büyükleri sanırım 13-14 yaşında
ve bu çocuklar orduyu komuta ediyor.

Dünya uzun zaman önce uzaydan gelen böceklerin saldırısına uğramış, milyonlarca insan ölmüş. 2. istilada Hazer Backham böcekleri yenmiş. ancak uzayda hala yaşıyor böcekler ve 3. istilaya karşı korunmak için böceklerle savaşacak orduya asker ve komutan yetiştirmek için özel çocukları eğitiyorlar. bu çocuklar genetik olarak özel. hepsi de ileri derecede zeki. o dönemde 2 den fazla çocuğa izin verilmiyor-çünkü insanlar çok kalabalık. teknoloji inanılmaz ilerlemiş durumda. bu çocukların gelecek vaad edenlerinin ensesinde her anlarını izleyen özel bir monitör var. ender bu çocuklardan biri, abisi peter en az kendisi kadar zeki ama saldırgan, ablası valantine yine çok zeki ama aşırı uysal olduğundan bu programdan çıkarılmış. ender 3. çocuk, özel izinle doğmasına izin verilmiş, onun eğitimi daha uzun sürmüş (6 yaş) ama ondan da monitörü çıkarıyorlar. okulda enderle uğraşan ama izlendiği için uzak durmak zorunda kalan stilson endere saldırıyor ve ender 1 yumrukla onu yere seriyor. (ba ba ba baaa, çocuk 6 yaşında la, stilson 9-10) kavgayı kazanıyor ama sonra kendisine tekrar sataşmamaları için defalarca tekmeliyor tekmeliyor tekmeliyor, kaburgalarını kırıyor. bu kısmı önemli çünkü ender hala izleniyor. eğitimde son aşama monitör çıktıktan sonra bununla nasıl başedeceğinin belirlenmesi ile alakalı. neyse... askeri okulun yetkilisi enderle konuşmaya geliyor. neden onu yendiğin halde dövmeye devam ettin diye sorduğunda sebebini söylüyor ve sınavı geçtiğini, askeri okula alındığını söylüyor. ne yaptığı değil neden yaptığı önemli çünkü.

ender ülkenin tek umudu..böcekleri sonsuza kadar yenmek için. peter kadar duygsuz ve cani değil, valantine kadar yumuşak değil, gerektiğinde acımasız ama bunun vicdani sorumluluğunu ve ağırlığını sürekli hissedecek biri. bu özellikleriyle böceklerle empati kurabilecek, onların nasıl düşündüklerini çözebilecek, gerektiğinde acımasız olacak, liderlik yapabilecek ve her koşulda en uygun stratejiyi oluşturabilecek.
ancak ender sürekli manipülasyonlara maruz kalıyor. ileride emir vereceği potansiyel arkadaşlarına mutlak anlamda liderlik etmesini sağlamak için izole ediliyor okulda. en iyiniz o, aranızdan bir tek ender zeki, dahi vb söylemlerle herkes ondan nefret ediyor. tek başına kalıyor, sürekli kendini kollamak zorunda, tam biriyle yakınlaşacak, hooop başka bölüğe. hep en iyi olmak zorunda. sürekli uzay oyunlarına katılıyorlar, takımlar birbiri ile yarışıyor ve tabiki ender en iyileri çünkü en iyi olmak zorunda. aslında çok mutsuz, çok yalnız. yarışlar normalde her gün değilken ona bölüğüyle her gün yarış yaptırılıyor. sonra aynı günde 2 er tane. her seferinde yeni taktik geliştirmesi gerekiyor. dinlenmesine, düşünmesine izin yok. takımı da öyle. en son 2 yarışma yapmış, 3. yaptırılıyor. yemek bile yemeye vakitleri yok. ve bu yarışta 2 takıma karşı aynı anda savaşıyorlar. yani sonuna kadar zorluyor, sıkıştırıyorlar. ta ki hiçbir kuralı takmayana, dehasında en uç noktaya varana kadar ama bu aynı zamanda madden ve manen çöküşe sürüklüyor.

neden bu işi çocuklar yapıyor derseniz, çocuklar empati kurma yeteneğinden yoksun, başarmak için gereken neyse onu yapacak kadar cesur, yetişkinlere göre çözüm üretmede daha başarılı, daha esnek, önyargı yok, vicdani sorumluluk yok. velhasıl bilimkurgu sevenlere tavsiye edebilir. bu kitap da seri. ben de ilk 3 ü var. ilkini okumam 3 gün (sadece akşamlar) sürdü.

filmini de izledim. tabi ki hayal kırıklığı yaratıyor çünkü kitapta ender 6 yaşında başlıyor okula. oysa 10-11 yaşlarında görünüyor filmde. enderin yaşadığı birçok şey tabi ki filmde yok, bu nedenle yüzeysel kalıyor konu. bi de yan kahramanlarla ilişkisi kitaptakiyle uyumlu değil. petrayla flört durumları mesela. gereksizdi, onun yerine enderin sürekli zorlandığı, yıpratıldığı, yoğun savaş oyunlarından bunaldığına yer verilse daha iyi olurdu.
ya da bonzo, ondan 2-3 yaş büyük olmasına rağmen pek bir kısaydı enderden. kitabı okumasam belki bu kadar rahatsız etmezdi, ama okumasaydım filmi de izlemezdim sanırım.
--spoiler--
ender'in turk ismi oldugu oyun oynamayacagi anlamina gelmez.
harrison ford'un iyice uzay yerlisi olduğunu gösteren bir film.
dün yaklaşık bu saatlerde okumaya başladığım ve şu an bitirdiğim bilim-kurgu romanı. ender isimli dahi, küçük bir kardeşimizin uzaylı istilasına karşı eğitimini ve savaşını konu edinir. akıcıdır ve başlandığı gibi bitirilebilir. kişilik tahlilleri çok fazla yapılmasa da okuyana empatinin önemini kavratır. peter isimli eleman ise tam bir gereksizlik abidesidir.
Bilim kurgu romanıdır. Ayrıca çocuk kitabı değildir. Birçok askeri organizasyonda okunması tavsiye edilmiştir(abd deniz piyadeleri).Kitap önceleri "Analog Bilim Kurgu ve Gerçek" dergisinde kısa bir hikaye şeklinde yayınlanmıştır.Ayrıca 1985'ten sonra 1991 yılında da düzenlemeler yapılmıştır(Sovyetler Birliği ve Soğuk Savaş). Kitapta "Böcekler" adı verilen uzaylılar vardır. Ana karakterimiz ender bu uzaylılarla savaşmak adına seçilmiştir. Kesinlikle okunması gereken bir kitaptır, çok başarılı ve anlamlı bir kitaptır.

Serinin kitapları şuanlardır: ender's game (1985) speaker for the dead (1986) xenocide (1991) children of the mind (1996) ender's shadow (1999) shadow of the hegemon (2001 shadow puppets first meetings (2002). shadow of the giant (2005)a war of gifts an ender story (2007) ender in exile (2008) shadows in flight.