bugün

Emeklilere zam müjdesi.

Tam da beklendiği gibi.
görsel
Kasa tam takır.

Benim sadece merak ettiğim bir şey var;

Doktoru, Polisi, hemşiresi, memuru falan 2-3 bin eksik yapsalar emekliyi bu kadar rezil etmeseler olmaz mıydı?

Yani 10 bin tl vermek akıl alır gibi değil.
Sandıkta dersini alacaklar, emekliyle asgari ücretliyle alay etmenin bedelini sandıkta öderler.allahtan seçimler var yoksa kimse sesini duyuramicak.
50 yaş üzeri kesime defalarca söylendi. Başkanlık sistemi denilen otoriter sistem kurumsal yapıyı ve hukukun bağımsızlığını zayıflattığı gibi ekonomiyi de derin bir krize sokacaktır. Zira 50 yaş üzeri kesimin ekseriyeti akıl ve eleştirel düşünce yerine içi boş geleneksel söylemlere, hükümetin bunları saf yerine koyan vatan millet din propagandasına inandılar. Hatta gençlerin eleştiri ve taleplerini ciddiye almadılar. Şimdi bunun sonucunu yaşıyorlar.
ülkede insanlar şu an öyle bir yokluk içinde ki...
en acı olan da insanlar aç ve yoksul olduğunun farkında değil.
zamlar-ekonomik durum hayat pahalılığı meselesi olmaktan çıkmış, her anlamda biyolojik ve ruhsal olarak türk toplumunu hastalıklı bir millet haline getirip hayat pahalılığı artık bir sağlık yaşam-hayatta kalmak meselesi olmuştur.

içki ve sigaraya yapılan astronomik zamlar yüzünden insanlar ölmekte.
astronomik artan fiyatlar yüzünden sağlıksız yetersiz dengesiz beslenen ilköğretim çağında ki gençlerde kansızlık gelişim bozukluğu %80'ler seviyesine çıkmış.
10 genç-çocuktan 8 tanesi ileriki yıllarında kalp damar hastalarına yakalanacak.
insanlar artık gıdaların sağlıklı kaliteli olmasına değil de fiyatlarına bakıyor ve üreticiler de artık sağlıklı gıda yerine halkın alabileceği fiyattan ürün üretebilmek için kaliteden ödün vermekte.

eğitim hayatında 10 çocuktan 5 tanesi soruyu anlayamıyor. sınavlarda çözülen-doğru cevap verilen matematik fizik kimya biyoloji vb sorularının ortalaması zeka sorunu yaşayan doğuştan veya sonradan yaşanan beyin gelişiminde olumsuzluklar yaşayan öğrencilere uygulanan özel eğitimde alınan sonuçlarla eş değer.
bu %50'ye yakın çocuklarımız geri zekalı mı?
eğitim sisteminin yetersizliği mi?
hayır!

çocuklar yeterli dengeli ve sağlıklı beslenemiyor. örn: beynin öğrenme ve hafıza becerileri-kapasitesine en büyük etkiyi yapan bdnf proteinleridir.
yeterli dengeli sağlıklı beslenemeyen, gelecek kaygısı içinde, karnını doyurmakta zorlanan ailelerde bu çocukların beyinlerinde bdnf proteinleri yeterli seviyede olur mu? bu çocuk sağlıklı ve normal bir akıl ve zeka kazanabilir mi?

sadece çocuklar mı?
yetişkinler de aynı sorunu yaşıyor. toplum genelinde seyreden ve aklı-zekayı kullanmama örnekleri (bakınız: sokak röportajları ve kim milyoner olmak isterde elenen yarışmacılar, ucuz ekmek kuyruğunda bekleyip dünya bizi kıskanıyor diyenler) yanında hastane ve sağlık ocaklarında yazılan antidepresanlar vitamin hapları dünya genelinde rekor kırıyoruz.
açlık seviyesinde yetersiz dengesiz ve sağlıksız beslenen insanlarda ilk ve en önemli belirtiler ruhsal rahatsızlıklar ile cilt problemleridir. daha da geniş açıdan bakarsanız asabiyet, değer yargılarının dejenere olması (davranış bozuklukları-huy değişmesi de diyebiliriz) algılama zorlukları, tepkimede gecikme-refleks sorunları vs. vs.
eğer bu durum (yetersiz dengesiz sağlıksız beslenme sürerse) rahatsızlıklar kronikleşir ve bunun tedavisi pek yoktur. her 100 hastadan anca 3-5 tanesi bu rahatsızlıkları atlatır.

son 10 yılda en az 15 milyon insan bu kronik rahatsızlıklarla boğuşuyor. gençlik olarak tam anlamıyla hastalıklı bir toplum yarattık. sorun artık zam-ekonomi değil de bir sağlık, yaşama-hayatta kalma sorunu oldu. bunu kimse dillendirmiyor-konuşmuyor. özellikle kadınlar ve çocuklar bu açlıktan ilk etkilenen kesim. açlık çeken afrika ülkeleri düzeyinde sebze meyve hayvansal gıdalar balık et süt ürünleri tüketiyorruz ve bu tüketimin de en az %80 kısmı sağlıksız.

edibüdü: bdnf- brain derived neurotrophic factor. beyinde türetilmiş sinir hücresi büyüme faktörü, BDNF, gelişmekte olan nöronların büyümesini, değişmesini, sinir sistemimiz olgunlaştıktan sonra nöronlarımızın yaşayabilmelerini, sinaptik nöroplastisiteyi ve uzun dönemli hafızanın oluşmasını sağlayan ve düzenleyen proteindir.

bdnf, beynimizde öğrenme ve hafıza konusunda çok önemli bir yere sahip proteindir. beynimizde ki bdnf miktarını doğrudan etkileyen birçok faktör vardır. fazla miktarda sahip olmanız veya az miktarda sahip olmanızın yeni bir şeyler öğrenmemiz konusunda çok önemli bir yere sahiptir.
milli görüş ceketi değil mi lan o nerde olsa tanırım amk.
reisin "kaynak yok" diyerek veremediği zamdır.

bak kaynak o kadar basit bulunabiliyor ki aklın şaşar. ülkedeki "sığınmacı" adı altında barındırılan 10 milyon üzeri suriyeli, afgan, pakistanlı, ıraklıyı vs ülkelerine geri gönderiyorsun nurtopu gibi yanakları palak palak kocaman bir kaynak oluşuveriyor..

iş ki sen kaynağı yaratmak iste. en yerli ve milli sensin ya bu suriyelilerden önce "yerli" vatandaşına bir yüzünü dön yetiyor.
(bkz: günün fıkrası)
(bkz: Cem uzan a hapis şoku)
Banka promosyonu neyinize yetmiyor. Degil mi ama ?!

Valla ne yiyip içiyorlarsa, aynısından istiyorum.

Evet
Ne zaman emekli maaşı asgari ücret ile eşit olur o zaman bu konuyu konuşuruz. Senelerce primini eksiksiz ödemiş insanlara lütuf gibi "müjde" vereceklerine birazda gazeteler bunu eleştirsin. Nas var diyip mevzuata aykırı düzenleme yapan o din tüccarlarına ancak emekçinin hakkını yemekte yakışır ! 164 milyar doları elaleme dağıtacaklarına senelerce üretip emekli olmuş vatandaşına dağıtsaymış, Yüzsüzler.
güldürdün göt.
Herkes aşına ekmeğine bakar, bıçak kemiğe dayanınca kimse parti marti dinlemez sadıkta kalmaz liderine, bilge kralı bir toplantıya çağırıyor Arap ülkeleri,envay çeşit yemekler VS. Bana sadece çorba verin diyor, niye deyince halkım açken ben bu yemekleri yemem diyor.
(bkz: zameklileri em müjdesi)
Bence emeklilerin zamına koyulmasının nedeni iki ihtimaldir:
- ya seçimi babalar gibi 4 puanla aldık, hiç kendimizi yoramayız düşüncesi,
- ya da bu adamlar seçimin s’sini alamıyorlar. Ne diye millete kıyak geçelim düşüncesi..

Bıçak sırtı aldık-verdik durumu olsa, o gün zam yasalaşırdı…

Artık sizin gönlünüz hangi ihtimale kayıyorsa..
bunun derdide emekli olmasına en az 20 30 sene kalqan tiplere düştü anlaşılan. sen gençken kendini kurtarmayıp x gelir yapamayıp sadece emekli maaşına bırakırsan hal böyle olur. cuhapeye verürseniz 30 bin yapacakmış geriden.
Dünyanın hiçbir yerinde 50 yaş altında emeklilik diye birşey göremezsiniz. insanlar 38 yaşında emekli oluyor lan bu ülkede. 38? Yazıyla otuz sekiz. Bu bir dünya rekoru valla brava.
Bu durum yine şunu kanıtlıyor. Türkiye dünyanın en popülist ve çıkarcı liderlerini ve halkını içinde barındırıyor. Menfaati uğruna herşeyin yapılabildiği, ahlaksızlığın, kuralsızlığın gırla olduğu bir ülke.
Her seçim dönemi verilen vaatler geçmişten günümüze ülkenin bu hale gelmesinde bir sebep. Halk istiyor, yöneten de veriyor. Çünkü ikisi de aynı çıkarcı kültürden yetişmiş. Bu ülkede çok ufak bir azınlık dışında, herkes çıkarı uğruna herşeyi, herkesi satar.
Tepedekileri ve halkı birbirinden ayıramazsınız. Bir ülkenin yöneticisi, memuru, amiri yine o ülkenin halkından çıkar. Halkı neyse yöneticisi de, memuru da o'dur. Herkes herşeyden şikayet ediyor ama kimse kendini düzeltmiyor, aynı kaypaklıkla devam ediyor. Etmeye de elbette devam edecek. Böyle bir ülkenin kendi gücüyle ayakta kaldığına inanıyor musunuz?
Ben türkiye'nin batmasını kendi iyiliği için istemeyen dıj güçlerin yardımları olmasa bu ülkenin çoktan nalları dikmiş olacağını düşünüyorum.
Geçim söz konusuysa en öncelikli verilmesi gereken müjdedir.
Hikaye işte.

Padişahın biri, bir emekli bir çalışanı huzura kabul buyurmuş.
emekliye :
-efendi, içki var mı ?
-Haşa sultanım !
-Kumar var mı ?
-Sümme haşa sultanım !
-Kadın kız var mı ?
-Elfi elfi haşa sultanım !

Padişah kuşağından bir altın çıkarıp emekliye hediye etmiş.
Sonra dönmüş çalışana
-içki var mı ?
-Akşamlarda olur sultanım !
-Kumar var mı ?
-Arada sırada oynarız sultanım !
-Kadın kız var mı ?
-Eh işte o da oluyor bazen sultanım !

Padişah kuşağından bir kese altın çıkarıp çalışana vermiş
Bunu gören emekli atılmış :
-Sultanım bu nasıl bir iştir !
-Ben içki içmem, kumar oynamam, harama uçkur çözmem...
-Bana bir altın verdiniz, bütün bu süfli işleri yapan çalışana bir kese altın verdiniz.
-Ben bundan bir şey anlamadım !
deyince,
padişah:
-emekli efendi senin hiçbir masrafın yok. Ama çalışanın masrafları çok. Onun için ona fazla verdim der.
Bu ülkede zam denen o melun şeyin hiçbir mantığı yok.
Zam kisvesi altında verdiklerini misliyle geri alıyorlar.
Zam lafı geçince ben korkarım, bilirim ki aldığım maaşın zamlı hâli bir önceki maaşımdan daha düşüktür.
Bu seçimde ne hdp nede ittifaklar, seçimde emekli belirleyici olacak.
göya genel seçimde boş tencere belirleyici olacaktı. sonuç ortada. her seçim farklı bir belirleyici ortaya atmak zorunda misiniz? kasmayın olmuyor işte.
Diyelim ki en dusuk emekli ayligi 30 bin tl oldu. Sonra emeklilerin cogu belki de gidip akp'ye oy verecek yerel secimde.

Sonra ne olacak? Her sey duzelmis mi olacak memlekette. Devletin kasasindan daha cok para cikacagi icin, mb para basacak ve enflasyonu daha da tetikleyecek. Alacaklari maas 2 ay sonra yine eriyecek.

Ama ne olacak? Verdikleri oylarla kalacaklar.

Peki verdikleri oylar; ulkeye yasal veya yasadisi yollarla sokulan milyonlarca yabanci sorununu cozecek mi? Demografik yapi tehlikesini bitirecek mi?

Hala 400 bin dolara satilan vatandaslik kanunu son mu bulacak?

Kanal istanbul projesini mi durduracaklar?

Enflasyon ve faiz 0'a mi inecek?

Devlette, burokraside kadrolasmalar mi bitecek?

Rant kapilari mi kapanacak?

Egitim sistemi mukemmel hale mi gelecek?

Ic ve dis politikada ulkenin azalan itibari arşa mi yukselecek?

Domatesin kilosunu 1 liraya, ekmegi 50 kurusa, yeni bir arabayi 20 bine ya da bir evi 50 bine mi alacaklar?

Adalet ve yargi sistemi tamamen duzelecek mi?

Yoksuzluklar, yoksulluklar, yasaklar bitecek mi?

Vs... vs... vs...

Ne olacak emekli abilerimiz, ablalarimiz? Alacaginiz 3 kurusluk zam icin memleketin sizin maas zamminizdan daha buyuk olan problemleri sona mi erecek?

Bozuk saat bile gunde 2 kere dogru zamani gosterir. Ama siz hala zam da zam istiyoruz diye isyan ediyorsunuz. Kusura bakilmasin ama bircok sey icin artik gec.

Bu tepkinizi son mayis seciminde gosterecektiniz. Yanlisa devam etmeyi tercih etti milletimiz. Kurunun yaninda yas da yandi maalesef...

Umarim bu secimde herkes kendince dogru oyu verir.
insanların tepkileri anketler ile ölçülüyor oylara nasıl yansıyacağı tespit edilip ona göre karar veriliyor
ve çıkan sonuca göre davranılıyor son derece bilimsel bir davranış var ortada
oy oranlarına zarar verecek uygulamalardan anında vazgeçiliyor
emekliler demek ki tepki geliştiremiyor.
kadın ise 38 erkek ise 42 yaşında emekli olmuş 20-30 yıldır emekli maaş alan insanlardan sokağa çıkıp tepki göstermelerini beklemek saflık olur.