bugün

2004 yapımı 13 bölüden oluşan anime serisi. Ayrıca 12 seriden oluşan mangası vardır. Mutlaka izlenilmesi gereken anime serilerinden biri.
içerdiği şiddet ve cinsellik göstergesi hareketlerden animelerin sadece çocuklara hitap etmediğini gösteren anidb ödüllü anime serisi.
(bkz: lilium) Latince bir giriş müziğine sahip, aslında insanlardan farklı bir ırkın dışlanması ve yalnızlığını konu alan 13 bölüm + 2 OVA' ya sahip güzel bir animedir kendileri
biraz fazla kan kullanılmıştır hatta kızlarımız kavga ettiklerinde kol, bacak, parmak gibi bilumum organların etrafa saçılması kaçınılmazdır. giriş müziği dikkat çekicidir. zaman zaman sıkıcı bir hal alsa da güzel animelerdendir.
en kötü özelliği gereksiz yerlerde cinsel öğeler kullanması olan, 'shinkai' adında müthiş bir soundract'a sahip, 13 bölümden oluşan dev bir anime serisi. diclonius adlı bir türe sahip olan anime bu güzel malzemeyi daha iyi kullanarak en azından 50 bölümlük bir seri olabilirdi ne yazık ki.
on üç bölüm boyunca elimizde mendillerimiz,gözümüzde yaşlarımızla beraber seyrettiğimiz,kötü bitmesin diye diz çöküp dua ettiğimiz anime serisidir.
nyuu'suyla,kouta'sıyla,yuka'sıyla tüm karakterleri gönlümüze taht kurmuşlardır.
seyretmemek çok şey kaybettirir.
ismini Eduard Mörike'nin şiirinden alan manga/anime serisi. orijinali almanca olan şiirin ingilizcesi de şöyle:

At night in the village the watchman cried "Eleven!"
A very small elf was asleep in the wood -
just at eleven! -
And he thinks that the nightingale
must have called him by name from the valley,
or Silpelit might have sent for him.

So the elf rubs his eyes,
comes out of his snail-shell house,
and is like a drunken man,
his nap was not finished;
and he hobbles down, tip tap,
through the hazel wood into the valley,
slips right up to the wall;
there sits the glow-worm, light on light.

"What are those bright windows?
There must be a wedding inside;
the little people are sitting at the feast,
and fooling around in the ballroom.
So I'll just take a peep in!"

Shame! he hits his head on hard stone!
Well, elf, had enough, have you?
Cuckoo! Cuckoo!
japonların abazanlık dönemlerinde çizip hazırladığı fakat yayına sokarken "oha lan" deyip abazanlıklarını örtmek için araya sanatsal bir iki şey eklediği,** herşeye rağmen sanatsal bakışlı biri olarak beğendiğim duygusal bir anime.
hala biteremediğim, özlemiyle yanıp tutuştuğum bir an önce eve gidip izlemek isteğim, bol aksiyonlu, bol kanlı, üç sahnesinden birinde oraya buraya kol bacak fırlayan, giriş müziğiyle** insanın izledikçe izleyesini getiren bir anime.

(bkz: lucy)
(bkz: japon yapıyor abi)
değeri izledikten hemen sonra değilde üstünden biraz zaman geçtikten sonra, diğer animelerde bu duygu yoğunluğu bulunamadığı zaman ortaya çıkar. giriş müziği muhteşemdir. hatta ondan sonra dizinin içerisinde yayınlanan müzikler bir anime için oldukça sağlamdır. zaten orjinal dizi müzikleri halen satılmaktadır.
Gayet güzel bir animedir fakat çizimler ciddi anlamda kötüdür türevlerine göre. 2004 yılı için başarısız.

lakin gelelim senaryoya. adamlar öyle bir senaryo hazırlamış ki aslında basit olabilecek bir konuyu felsefeye vurmuş. arkadan da litium isimli müziği vermişler. seriyi bitiren herkesin psikolojisi bozuluyor garanti.

7/10 puanu alıyor bendenizden.
enteresan bir animedir.. öncelikle soundrack ı on üzerinden ondur.. yahu o nasıl bir giriş şarkısıdır, nasıl çizimlerdir dedirtir.. dedirtir de anime başladığında ulan bu ne, filmin başıyla hiç uyumlu değil, pokemon falan mı diye kalakalırsınız..

derine bakamayan çoğu animesever çizimlerden ötürü hemen bırakmıştır izlemeyi..lakin sabırlı olanlar keyfe dolacaktır..

naiflik ve sınırsız şiddeti (kol bacak kopması), ecchi türü cizimler, cinsellik, mizah, gerilim ne ararsanız vardır.. dizi bittiği zaman sizin için bir daha yaşanamaz bir deneyim olduğunu anlarsınız.. hele ekstra 14. bölüm (ova) dizinin normal bölümlerinden sonra izlenirse, insanda duygu sağnağı yaratır, "de get yalan dünya" nidasını attırır, kedere müebbet eder..

ne güzel animedir, nyuu nedir, peri midir, şeytan mı diye düşündürür, kahve içirir (alkol aldırmaz)
Sadece kan siddet ve cinsellikden ibaret olmayan
alisilmamis bir anime ..Farkli ce gayet guzel bir ornek .
Soundtrackleri bir animeye gore gercekten cok iyi.(ayni ornek death noteda da vardir.)
Eger basmakalip bir animesever degil de
gercek bir anime tutkunuysaniz
her bolumunu zevkle ve heyecanla izleyeceginizi garanti ediyorum.
sanırım içerisinde tüm anime türlerini barındıran ilk animedir. hentai'den tut komedi'ye, romantizm'den tut dram'a , lolicon'dan tut aksiyon'a ve macera'ya her türü barındıran animedir.

13 bölüm + 1 ova'dan oluşur. giriş parçası "lilium" tersten çalınınca backmasking vakası yaşanır. tırsınçtır.

--spoiler--
tüm arkadaşlara bi şekilde izlettirilebilen animedir. mesela hormonları bollaşmış erkek arkadaşlara; "olm nyuu diye bir kız var paso çıplak geziyor oof of süper" şeklinde anlatılabilir, veya kız arkadaşlara da; "bi tane kız var nyuu diye, kişilik bölünmesi yaşıyor ve eskiden ailesini öldürdüğü çocuğa aşık, ne kadar trajik değil mi" denebilir.

ha, bunun lolicon neresinde derseniz, bkz. episode 5 - receipt. mayu'ya üvey babasının yaptığı ensest-tecavüzler zinciri.
--spoiler--
en ilgi çeken tarafı girişte çalan müziktir. bir müzik insanı ancak bu kadar hüzün, burukluk bir hoş olmuşluk içine sokabilir.
konu itibariyle biraz kopukluklar var örneğin izlerken; esas oğlan, hem kardeşini hem de babasını ve hatta gözünün önünde kötü yada masum demeden onca kişiyi gözünü kırpmadan öldüren birine yani esas kıza körü körüne bağlanıyor ve hiç aksi bir duygu hissetmiyor. Bu mazoşistçe olsa gerek (gerçi izleyen kişi de aynı şekilde Lucy'e bağlanıyor).
Animenin finali de açık bitmiş. Lucy öldü mü ölmedi mi diye ikilemde kalıyor izleyen ve hatta sonunda kapıdakı silüet kime ait. Mangası ile kıyaslandığında Lucy Kouta için kendini feda edip eriyerek ölürken animede ki final apayrı bitiyor.
Ama tüm bunlara rağmen aldığı en iyi kısa anime ödülünü sonuna kadar hakediyor.
jenerik müziği ve çizimlerinden başka bir numarası olmayan duygu ve cinsellik sömürüsü yapan anime. gereksiz şiddet, gereksiz kan kullanımı **** *, ultra gereksiz cinsellik * ve verilmeye kasılan mesajın 14 bölümde üstünkörü geçiştirilmesi nedeniyle pek de başarılı sayılamayacak ortalama bir animedir benim gözümde.

hele ki arada çıkan mantık hataları insanı soğutabiliyor seriden. mesela;

--spoiler--
kouta'nın hayatı boyunca görüp görebileceği tek boynuzlu canlı olan lucy, kouta'nın ailesini katlediyor. yıllar sonra kouta lucy ile tekrar karşılaşıyor, ama bunlar birbirlerini tanımıyorlar. hadi lucy bunu tanımıyor, ona eyvallah dedik bir nebze, ama kouta? lan dünya üzerinde kaç tane boynuzlu insan gördün ki sen? bi de bu boynuzlu, senin aileni kesmiş. nası tanımazsın???
--spoiler--

10 üzerinden 6. o da müzik ve çizimlerin hatrına.
her başvurum da* ilklerime eklemeden geçemedğim anime, manga serisi. Lucy (nyu) adlı karakterimizin içgüdülerini, dışlanmışlıklarını, sevgisini ve tutumunu temel alan bu serinin esasında yan kollarında da sevgiler ve ızdıraplar mevcuttur zira insana düşündürüyor ki; 3d olsa pempe dizi olabilir miydi acep recep?
sorusunun cevabını bilemeyeceğim gibi, hüngür hüngür ağladığımdır efenim. çok fazla kan ve çıplaklık olduğundan, +18 önerili olan bu anime serinin sonunda ki soru işaretlerinin, mangasında aydınlandığı idda edilir. babasına tapan nana karakteri ile, babasının tacizine uğrayan adını hatırlamadığım miniciği atlamak istemediğim gibi, ağlamak isteyenlere önerdiğimdir. yaprak dökümü izleyeceğinize elfen lied izleyinizdir efenim.

garanti edilir bölüm bitip yeni bölüme başladığınızda, daha müziğinde ağlamaya başlıyacaksınız/dır.
çizimleri kötü de olsa konusuyla ve kısa oluşuyla sıkmayan, psikolojimi altüst eden anime serisi.

birçok sahnede ağlamak olasıdır.

-uyarı: moraliniz bozukken izlemeyiniz
süper soundtrackleri olan anime.

orjinal soundtrackler için ;

http://rapidshare.com/fil..._Original_Soundtrack_.rar
soundtrack harbi aşmışdır. anime de güzeldir. hani izlemek lazım. ama naruto'nun yanında sönük kalır. ya da death note falan filan.
Elf Şarkısı anlamına gelen bir japon manga ve anime serisidir. aşırı bir şekilde duygusal ve fiziksel şiddet içermektedir.
şu ana kadar 20 anime izlemişsem, en kötüsü ve saçma olandır elfen lied. ota yoka soyunur burdaki kızlar. devamı nası olcak diye mangasını okuduydum okumaz olaydım. bildiğin ecciymiş.
13 bölümünü(+ 1 ova) üst üste izleyince bünyede garip etkiler bırakan anime ve manga serisidir. elf şarkısı anlamına gelir(Erufen Rīto). iyidir veya kötüdür, duygu sömürüsüdür ya da değildir, gerçekten tartışılır bu kısmı; ama soundtrack kesinlikle muhteşemdir. En iyi kısa anime ödülünü almıştır. içerik bakımından diğerlerinden farklıdır. bir şekilde izlettirir kendini. Lucy, Nyuu ( ki bu ismi duymaktan iğreneceğiniz zamanlar gelir izlerken ve japoncada anlamı sütmüş bu da ayrı bir hayal kırıklıdığır) Kohta(esas oğlan), Yuka(kıskanç kuzen), Nana gibi karakterlere sahiptir. Bana göre manasız olan tek kısım şudur: tam böyle olaylar gelişir, tamam belli ki burda bu bölüm bitecek dersiniz heveslenirsiniz, bölümününe göre böyle bir hallere girersiniz. derken o Çieko Kawabe'nin seslendirmiş olduğu, saçma, hayat bayram olsa tadındaki 'be your girl' şarkısı devreye girer her bitiş müziğinde olduğu gibi. evet bu kısmı beğenmedim, eleştirecek bir bunu bulabildim. ama izlenir mi evet izlenir.
Soundtrackleriyle ve çizimleriyle diğer ecchilerin bir adım önünde olan anime. Özellikle son sahnesiyle müthiş ve merak dolu bir final yapmışlardır.

Mangasının uzunluğuna bakınca animesi kısa geliyor ve mangada bağlanan sonuca anime de bağlanılmıyor ama çoğu kişi mangasını okumadığı için bunu bilmiyor. Ki normal bir durum, mangasının dili çok ağır.
mangalarını da şu adresten indirebilirsiniz.

http://www.onemanga.com/elfen_lied/
güncel Önemli Başlıklar