bugün

jazz'ın en önemli isimlerinden olan trompetçi.
http://www.chetbaker.net
trompet teki ustalığıyla caz tarihine geçmiş, yeri doldurulamayacak amerikalı caz müzikçisi.
kargo'nun bad'lik amiri şarkısında da ismi geçen caz müzikçisi*..
1988 yilinda Amsterdam´da ölen jazz trompetcisi. (bkz: miles davis) kendisi icin su sözleri söylemistir : "There's a young cat on the West Coast who's gonna eat you up." .
Dizzy Gillespie ve cliford Brown ile birlikte 50 lili yillarin en önemli trompet performanslarini sergilemistir. Duygusal sarkilar yazan ama asi bir hayat yasayan baker, Amsterdam´da uyusturucudan ölmüstür.

diskografisi :

* 1954 Chet Baker & Strings (Columbia/Sony)
* 1955 Sings & Plays with Bud Shank, Russ Freeman and Strings (Pacific Jazz/EMI)
* 1955 Chet Baker Quartet Featuring Dick Twardzik (Barclay/Universal)
* 1956 Quartet: Russ Freeman & Chet Baker (Pacific Jazz/EMI)
* 1956 Chet Baker & Art Pepper - Playboys (Pacific Jazz/EMI)
* 1959 Chet (Riverside/OJC)
* 1962 Chet Is Back! (RCA/BMG)
* 1967 Boppin' with the Chet Baker Quintet (Prestige/OJC)
* 1974 She Was Too Good to Me (CTI/Sony)
* 1975 Jim Hall - Concierto (CTI/Sony)
* 1978 Broken Wing (Sonopresse/Universal)
* 1978 Live at Nick's (Criss Cross)
* 1979 The Touch of Your Lips (SteepleChase)
* 1982 Peace (Enja)
* 1985 Chet Baker & Paul Bley - Diane (SteepleChase)
* 1985 Chet's Choice (Criss Cross)
* 1986 As Time Goes By (Timeless)
* 1987 Chet Baker in Tokyo (King/Evidence, 2CD)

kisisel olarak katilmasam da, My funny valentine sarkisini ondan daha duygusal kimsenin yorumlayamadigi konusunda bir rivayet her zaman dolasmaktadir.

my funy valentine performansi icin : http://www.youtube.com/wa...p;mode=related&search=
bence en önemli kompozisyonu olan time afte time icin :
http://www.youtube.com/watch?v=5IH_I3ulsyw
gerçek adı chesney henry baker olan 1929- 1988 yılları arasında yaşamış, caz müziğin en büyük trompet ustalarından biri. bir trompet ustası olmanın yanında iyi de bir yorumcu. ancak yıllar içinde uyuşturucu ile tanıştıktan sonra sesi de bir fısıltıya dönüşüyor, gençlik resimlerini ve yaşlılık resimlerini gördüğünüzde o yakışıklı genç adamın nasıl bu hale gelmiş olabileceğini inanmak oldukça zor. amsterdam'da bir otel odasının penceresinden düşerek ölür. son albümü 88 yılında piyasaya çıkan derleme the heart of the ballad dır. yeni başlayanlara 1954 yılında gerry mulligan quartet ile çıkardığı my funny valentine albümü önerilir.
uyusturucu yuzunden pek cok album yapmis/-mak zorunda kalmistir.
(bkz: let s get lost)
abd li caz müzisyeni, trompet ustası. şarkıları martini yudumlarken dinlendiğinde masaj etkisi yapar, uçurur.
beyazların kötü çocuğu ve caz ustasıdır.
my funny valentine'ı dinlemediyseniz bu adamın değerinin farkında değilsinizdir zaten.
bu abimizin ışıldattığı autumn leaves de harikadır.
günümüzdeki trompetçilerden chris botti üzerinde derin bir etki bırakmıştır.
hakkında sayfalar yazdığım ama o sayfaları kaybettiğim güzide sanatçıdır. hayatı, kişiliği ile yaptığı müziği o kadar zıt ki, bir insan bunu nasıl yapar diye hayretler içinde bırakır. belki de günümüzde melankoliyi kuul görünme tasasından öteye götürmeyen sanatçılara en büyük cevap chet baker'dır. sanatında yaşattığını yaşamak zorunda olmayan sanatçı. metalin tanrı sesli adamı mikael akerfeldt ya da robert plant ise, jazz'ın ki de chet baker'dır. alır götürür, daha da getirmez.
çok hüzünlü söyler, ağlamazsan para yok. bir bakış açısına göre ise çok romantiktir, dinlerken yalnız değilsen kesin sevişirsin.
ismini sol frame'de görünce bir kere daha kalp atışlarımın hızlanmasına sebep olan insandır. jazz dünyasının şüphesiz en iyi beyaz adamıdır. beyazlar jazz yapamaz diyenlere caz yapmayın lan demiştir trompeti ile. chet baker'sız geceler kuru gecelerdir.
gençken pek yakışıklıymış, yaşlanınca iş değişmiş tabii.

(bkz: chet baker dinleyen sivaslı)
çaldığı her eserde biraz hüzün, biraz duygu, biraz aşk kokan, trompeti sadece çalmakla kalmayıp onu dinleyenlere yaşatan yegane sanatçıdır kendisi.
autumn in ny & embraceable you şarkısındaki duygu yoğunluğu ve aşkın büyüsü her notasında hissedilmektedir. miles davis ne kadar teknik ve karmaşık çalıyorsa chet baker ise tam aksine duygularıyla çalmaktadır.
her yorumu beni farklı duygulara yönlendiren caz dünyasının en karizmatik insanlarından biri. mekanı cennet olsun.
Maurice André, Armando Ghitalla dan sonra yasamış olsada her ikisinden de yakışıklı ve Tutankamon u mezarından uyandıracak kadar duygusal caz müzigin ölümsüzlerinden.
bu dünyaya gelmiş en güzel şey. sesi su gibi akar, gider... bir kavgada dişleri dökülmüştür ayrıca. hayatı değme rock yıldızlarına taş çıkaracak derecede iniş çıkışlarla doludur. trompeti olmasa bir meslek liseliden hiçbir farkı yok.
insanın kulağına fısıldanan aşk sözcükleri kadar etkili,
sıcak şarap ve sigara eşliğinde sizi derin düşüncelerden ziyade o anki durumun tatlılığıyla gülümsetebilecek,
jazz ın en önemli trompet çalarlarından,
yakışıklılığı dillere destan olmuş,
avrupada uyuşturucuyu bıraktıktan sonra müthiş bir dönüş yapmış olan,
ve yine avrupada otelin penceresinden düşerek vefat eden,
haz verici adam.
rahmetli zom olmadan çalamazdı. son yıllarında amsterdam'da huzur bulmuştur. o tarz bi adam için doğru tercih...
oo alırım bi dal.

Round Midnight (1953) tarihli parçada tanrıyla düet yapmıştır.
Autumn Leaves, der, dururum..
harika bir "there will never be another you" yorumu vardır

https://www.youtube.com/watch?v=3xpcBx1Gm-c

"Böyle başka geceler de olacak,
Ve burada yeni biriyle duracağım,
Başka şarkılar da olacak, başka güz, başka ilkbahar,
Fakat asla senin gibi biri olmayacak."
chet faker'a esin kaynağı olmuş insan. almost blue ile sizi mavi diyarlar götürür.
Adını duyunca aklıma hemen "Autumn Leaves" i getiren caz müzik harikası.
güncel Önemli Başlıklar