bugün

(bkz: ortoreksiya)
anoreksiya nervozanın aksine hasta yememekten değil aşırı yemek ve suçluluk duyarak kusma eğiliminden dolayı zayıflar. Hasta sürekli görünümünden şikayet eder ve kilosundan rahatsız olduğunu söyler. Ara ara gelen aşırı yeme atakları durdurulamaz ve hasta yeme arzusuna yenik düşer. daha sonra da kusmaya çalışarak rahatlamak ister. kilo alımları olsa da hasta zayıflamaya meyillidir.
genellikle orta, alt sosyoekonomik seviyelerde, yine genellikle ergenlikte veya yetişkinliğin başlarında ve kadınlarda görülen psikolojik bir yeme bozukluğu.
benzetme yapmak gerekirse ; çişimi ediyom çişimi ediyom popom kuru kalıyo tarzı bir durumdur. çatlayana kadar yiyenlerin kusup içini ve midesini rahatlatması durumudur. psikolojik destek almaz ve geç kalınırsa neticesi ölümdür. allah akıl fikir versin ne diyim...
kapitalizm gibi hastalıktır. yer yer doymaz, çok şişmanladın sen denmesin diye binbir türlü kılıf yaratır kendine. mesela imf toplantısından en son duyduğum çözüm önerisi:' biz çok sömürmeye başladık, biraz marksizm katalım politikamıza.' maalesef biraz marksizmle geçecek bir hastalık değildir.
hastalığı yaşayan kişiler kendilerinin güvenli bir ortamda yaşamadıklarını düşünürler. Yaptıkları herşeyi başkalarını rahat ettirmek için yaparlar ve duygularını sürekli saklarlar. Yemek, bu kişilerin tek güven kaynağıdır. yemek üzerinde kontrollerini sağlamak isterler bu yüzden de kusma yöntemini kullanırlar.
saat kaç olursa olsun bir anda gelen iştah ile tıka basa yenilir ve akabinde suçluluk duygusu hissedilmeye başlanır. daha önce kusma işlemi gerçekleştirmiş olan bünye kusmaya hazır bir kıvamda bekler ve kusar. böylelikle ani hızla yemek yiyerek geçici tatmin duygusu yaşamış olur ve açlık hissini bastırır. bu tip kişiler genellikle tartıdaki rakama göre kendilerine değer biçerler ve sanki toplum onları fazla kiloları ile yargılıyormuş hissine kapılarak kompleks yapar akabinde özgüven eksikliği yaşamaya başlarlar. yemek yendikten çok az bir süre sonra kusma eylemi yapılır lakin çok süre geçtiyse kişi laksatif hap aracılığıyla yediklerinden kurtulmaya çalışır. prozac bu hastalığın tedavisinde kullanılan bir anti depresan olmasına rağmen bu hastalığa sahip olmayan bünyede yan etki olarak gözlemlenebilir. kişi bunların yanı sıra aşırı spor ve egzersiz ile kalori yakmaya çalışır. hayatını mükemmel görünmeye endekslediğinden ötürü zayıf oldukça her şey daha iyi olacakmış gibi düşünür. psikolojik rahatsızlıklarda beraberinde görülür. kendini durdulabileceğine ve istediği kiloya gelince bırakabileceğine inanır. eğer güçlü bir iradeye sahipse nitekim başarabilme olasılığıda vardır..
içerik bulunamadı.
bu hastalık devamında sigara bağımlılığı ve alkol kullanmayı da getirir.
-kontrol duygusunu tümüyle kaybederek yer.
-iç dünyaları boşluk, utanç, öfke, endişe ve kendinden şüpheyle doludur.
yemek yedikten hemen sonra kusmanın kötü tarafı, en son yenilen şeylerin karmakarışık ama sanki yeniden yiyormuşcasına tatlarının ağıza gelmesidir. miğde bulandığı için kusmak değilde kustuğun için midenin bulanması gibi.
bilmeyenler icin goruntulu olarak gossip girl dizisinden alinti :

http://www.youtube.com/watch?v=rehEQH3k0XY&feature=related

blair en sonunda kusmaya gider ama orasi gosterilmez tabi.
bu hastalıktan muzdarip kişilere; blumik denir.
büyük psikolojik sorunlarım var. bu hastalığa da yakalandım.daha doğrusu uzun zamandır vardı, hastalık olduğunu yeni öğrendim. kesinlikle psikolojik bi hastalık. yazanların hepsi de doğru. bazen sırf su içip kusayım diyorum. o kadar rahatlatıyor ki... sanki her şey çok daha iyi oluyor. rahatlıyorsun. tüm pisliği kustuğunu sanıyorsun. sonra sar başa o ayrı... yakında tedavi olacağım ama. dişleri çürütebiliyormuş sırf o yüzden yani * yoksa bulimia rahatlatır. candır. her kustuğunda bir depresyonu gömüyormuşsun gibi oluyor

ekleme:ayrıca bazıları insan neden yer kusar, kendini durduramaz diyor. ilginç insanlar yaşıyor hayatta. yemek yemek ve tat almak değil o an önemli olan. farklı bir şey işte. kilo alıyorum korkusu da var ama o geri planda. ne bileyim boktan bir hastalık.

aylar sonrasında ; anamı babamı sikiyor resmen.resmen ! geçmiyor,ilaçlarda geçirmiyor.hayatımı sikti...........

belki de 1 yıl sonrasında : geçti sonunda.Hemde psikiyatrlarla ilaçlarla değil.

Tam 2 yil sonrasindan edit : kardeslerim burada yazilan abuk subuk gecmiyor veya gecse bile yakami birakmiyor diyenleri dinlemeyin.Bu hastaligi en siddetli yasayanlardan biriydim ve soyleyecek kimsem yoktu.psikiyatra bile gizli gizli gitmek zorunda kaldim.HA PAYLASSAM DAHA MI IYIYDI EGER GERCEKTEN YARDIM EDECEK INSANLAR DEGILSE ANLATIP BUYUTMEYE GEREK YOK.BENIM AILEMDEN HALA KIMSE BILMEZ.Hatta cevremden bile bilen cok az.O asiri cesaretin var ya hani kardesim hicbir seyi gozun gormuyor , hep hayatin sonunda yuruyorsun ucurumun kenarinda,hani dengesizsin ya,hani hep karamsarsin hep diptesin ve yeniden basliyorsun ya yasamaya,iste tum bu kotulukler bunlarin hepsi bu hastalikla beraber yok olacak.Hep cikis ariyosun dimi.Ve yemin ederim sana bu hastaliktan yakayi tamamen kurtarabiliyorsun.Son 1/1 bucuk yildir hic kusmadim.Hatta Allaha sukur o kadar kusmaktan uzaklastim ki sanki o kusan ben degilmisim gibi hissediyorum.Mutlu sarkilar dinliyorum,mutlu bi hayatim var (cok sukur) insanlara rahatca randevu verip bulusmaya gidebiliyorum.Simdi diyorum ki kusmayi nasil beceriyordum ben simdi kendimi zorlasam olmaz.Geldigi gibi yok oldu.Bana da guclu bi karakter birakti.Bulimia ve digerleri bittiyse her seyi yaparim diyorum.Hem okuyorum hem istedigimde uzun sureli calisiyorum.Evet calisabiliyorum.1 saat calisip bulimia karamsaligina girince kacmiyorum isten.Allah o cektigin acilarin hepsinin mukafatini veriyor.Hep hayalini kurdugum dogayla kavustum.Kafam rahat.Beni kisitlayan insanlar yok.Neyse kardesim sana isin acigini soyleyim mi ? Sen sadece oyuna geldin.SEYTANIN oyununa.Belki inanclisin belki degilsin.Degilsen bende gectim o yollardan sadece dua etmeyi dene.Kurtulmak istedigini soyle.bi seylerin degistigini goreceksin.Inancli kardesim sen de daha yakin ol.Daha cok dua et.SANA YARDIM EDECEK OLAN hocalari bul.onlara git.Dogru olandan sasma.Inan bu gecirecek her seyi.Bi sekilde biriyle tanisacaksin belki ve degisecek hayatin.O seytana yenilmemek icin imanini guclendir.Belki bi oyun olarak dusunursun belki de asil gercekler olarak gorursun.Allah yardimciniz olsun

Bana dua edin ki sizlere yardim edecek ilime ulasayim.Bende sizlere dua edicem.Allaha emanet olun
insana çok şeye mal olabilecek bir illet.

buyrun:

her şey lisede, sınıftaki diğer kızlara göre daha toplu olduğunu farketmemle başladı. aslında öyle abartılı bir fazlam yoktu ama elif' in giydiği o çok güzel turkuaz elbiseye sığamadığımı farkettim. ve gizliden gizliye sevdiğim umut, elifle sevgili olunca bir anda dünyam karardı. arkadaşlarıma 'ben çok mu şişmanım, ben çirkin miyim' diye sormaya başladım, genelde ' tatlım öyle abartı bir kilon yok, birazcık fazlan var sadece ama senin de yüzün çok güzel' türevi cevaplar alıyordum. ama yeterli olmaz, çünkü benim yüzüm güzel olsa da, umut elif' i seçmişti. artık kilo ile ilgili en ufak bir espriyi bile kaldıramayacak duruma gelmiştim. saatlerce bilgisayar başında diyetleri inceliyor, her hafta yeni bir diyete başlıyordum. fakat diyetleri kafama göre yaptığımdan ötürü her seferinde başarısızlığa uğruyordum. her gün, her saat düşünebildiğim tek şey, zayıf biri olmaktı. günlerce aç kalıp, neredeyse hiç bir şey yemiyordum, bir gün açlıkla mücadelemi kaybettim, yedim, yedim, bakkaldan aldığım 2 paket cips, bir litrelik kola, buzdolabındaki dünden kalma çorba, reçel ve sabahtan kalma ekmek, istikrarlı bir şekilde hiç durmadan hepsini bitirdim. bir anda içimi bir pişmanlık kapladı, kendimden tiksinmiştim, önümde kalan yemek artıklarına iğrenerek baktım ve banyoya koştum. yediklerimin hepsini geri çıkarmak zorundaydım, çıkardım da, kustum, kustum... gözlerim kızarana, başım dönene kadar kustum. o kadar rahatlamıştım ki, istediğim her şeyi yemiştim ve en ufak bir ağırlık hissetmiyordum. devam etti bu durum, başlarda günlerce aç kalıyor, sonra kendimi ödüllendirme amaçlı deli gibi yemek yiyor ve onları geri kusuyordum. daha bir ay dolmadan matematik öğretmeni, 'pallas sen kilo mu verdin' deyince dünyalar benim olmuştu. zamanla kusmalarım arttı, yiyor, kusuyordum, boğazım sürekli acıyordu artık, sabahları diş fırçamda kan görüyordum ama o kadar mutluydum ki, zayflıyordum çünkü. artık yemek yerken bile tek düşündüğüm şey kusmaktı, hani ''yemek için yaşamak'' ve, ''yaşamak için yemek'' vardır ya, ben kusmak için yiyordum resmen. arkadaşlarım '' oha lan nasıl zayıfladın sen böyle, hangi diyeti yapıyorsun?'', uzun zamandır görmediğim biri '' pallas, ne kadar değişmişsin, ne güzel olmuşsun sen'' deyince, ben mutluluktan havalara uçuyordum. aylar geçti bu şekilde... kilo veriyor, tartıdaki en ufak bir değişimi dahi not ediyordum, ama ders notları umrumda değildi, dişimdeki dolgu düşüyordu, düzensiz adet görüyordum üç aydır ama önemli değildi, çünkü 2 gün öncesine göre iki yüz gram daha zayıftım. anneme yakalandım bir gün kusarken, zaten izliyormuş beni bir süredir o da. psikologlar, diyetisyenler, psikiyatrlar, anti depresanlar, ve bir sürü şey.. anti depresanın verdiği boşluk hissi... sonra yapılan tahliller, hipotansiyon, düzenli bir menstürasyonum olsun diye yapılan hormon takviyeleri...

bulimia' nın hayatımdan ne çok şeyi aldığını yıllar sonra yeni yeni görüyorum, yüksek puanlı bir anadolu lisesindeki, çalışkan, arkadaşları tarafından sevilen, neşeli bir genç kızdan, kafasındaki saçların yarısını saç fırçasında bırakan, diş etleri kanayan, sinirli bir insana çevirmiş beni o zamanlar. bedenen zayıflamaya çalışırken, karakterimi de zayıflatmış. bulimia' yı atlattıktan sonra, bulimia öncesi zamanlarımdan daha kilolu bir duruma gelmiştim. şimdi, son bir kaç aydır, hiç bir şey yapmadan kilo veriyorum, yine bulimia yüzünden, yok hayır, bu sefer kusmuyorum, o zamandan kalma hasar şu an bana fiziksel rahatsızlıklar olarak yansıyor, iki haftada bir doktorlarımı ziyaret ediyorum bu yüzden, ama olsun, atlatacağım...

bunu niye mi yazdım: belki bulimia dan muzdarip olan biri bu yazımı okur da bir an önce vazgeçer diye. ben okuyordum çünkü, hastalığımın adını öğrendikten sonra araştırmıştım, bulimia yüzünden aşırı kilo veren kişileri görmüştüm, ama bunlar beni korkutmak yerine cesaretlendirmişti,'' demek ki cidden zayıflıyorlar'' demiştim. sen, bulimik kardeşim: eğer bunu okuyorsan, sana yalvarıyorum, bir an önce git ve tedavi ol. inan bana sana hiç bir getirisi yok, bol miktarda kilo kaybediyorsun belki ama, bu şekilde verdiğin her kilo senin sağlığının da bir parçasına mal olyor. elimden gelen her şekilde yardım ederim sana ve yemin ederim bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. lütfen, ama lütfen bir an önce kurtar kendini.

sevgiler, pallas.
yiyip kustuktan sonra tekrar yeme.
yazık ki tersine çalışmaya zorlanan mide kaslarının zamanla laçkalaşması sebebiyle bulimik kişi kusma refleksi kontrolünü kaybeder ve mesela ayakkabısını bağlamak için eğildiğinde dahi farkına bile varamadan kusar hale gelir.

zamanla derinin donuklaşması, saçların dökülmesi ve diş kaybıyla devam eder genelde.
anorexia'yı doğuran hastalık.

yediğini sürekli kusma hastalığı.

http://pacotraver.files.w...10/anorexia-y-bulimia.jpg
anorexia yi dogurmayan ondan bagimsiz olan hastalik. ama bulimia nervosa da gorulen belirtilerin bazilari anorexia da da gorulmesi muhtemel dir. bu hastalarin yanaklar i bellirli bir episotdan sonra sarkar. surekli mide de ki asit disler ile temas ettiginden disler de kuculme ve curume bas gosterir. bu asit bogaz i tahrik ettiginden, bu hastalarin girtlak kanseri olma risk i de vardir. tedavi edilmedigi surece tum hayat i alt ust edebilen ve neredeyse yenilemeyen ruhsal problem dir.
ciddi kilolar verdirmesine rağmen sonuçta bir hastalıktır. üstelik sadece psikolojik değil fizyolojik etkileri vardır. boğazda yaralar oluşur, tırnaklar kırılır, kaslar erir. dünyaca ünlü bazı mankenler önemli defileler öncesi müsil ilacı alma, yediklerini kusma gibi ekstrem diyetler uygularlar fakat hep doktor kontrolünde ve geçici bir süre için ancak siz tek başınıza yaparsanız, kilo vermenize rağmen kötü sonuçlarla karşılaşırsınız.
kısa süreli doygunluk hastalığıdır.
kimse farkına varmasa da son zamanlarda dünya çapında iyice artmış ve yerini sağlamlaştırmış bir psikolojik rahatsızlık.
Bu rahatsızlık temelinde kişinin kiloları sebebiyle görüntüsünü beğenmemesi ve kendini beğendirme isteği yatıyor.
Hastalığın günümüzde yer etmesinin nedeni ise değişen güzellik standartları. Incecik bir bel ve ince bacakların artık neredeyse hayati önem arz etmesi ve kişileri bunlara göre yargılamak ve sınıflandırmak.

Özetle: çevrenizdeki insanlara özellikle ergenlik çağındaki kızlara "şişman , çirkin , balina , kalın bacakli , koca g.tlü" vb. sıfatlari yapıştırmadan önce ve bunları sosyal medyada belirtmeden biraz düşünün. Sizin sonunu düşünmeden söylediğiniz her kelime sandığınızdan daha ciddi sonuçlar doğurabiliyor.
Sevdiğim kız bu hastalık yüzünden tedavi görüyor. ilginç. Hayat neler getiriyor. Bu yüzden tam 2 saat boyunca ağladım. Kimsenin başına gelmesin be.
Icinde bulundugumu dusundugum hastalik.
Teshisi ben kendime koydum cunku tum belirtiler var.