the naked truth dizisinin çekimlerine başlanan ve star'da yayınlanacak türk versiyonu.
(bkz: beste kökdemir)
hep çekilmesi beklenen dizi 45 dakika olması heyecanlandırmakta.
garip bir şekilde oyunculuk performanslarının bayağı olacağı izlenimini veren dizi.*
star tv' de yayınlacak olan 16 bölüm sürecek dizi . yönetim ve oyuncu ekibine bakınca güzel işler çıkacak gibi. merakla bekliyoruz efendim . 8 temmuz'da başlayacakmış .
başrolünde çok daş bi hatun var bu dizinin. türk olduğuna inanasım gelmiyor yeminle. evet.
8 temmuz pazar akşamı itibariyle ilk bölümü yayınlanacak dizi. aşağıda orhan koloğlu -ki bölümleri izleyerek yazmış- iyi bir anlatımla diziyi fısıldıyor kulaklarımıza..* *

lakin bir noktada itiraf.com tadında bir olguyu da paylaşıyor "Beste Kökdemir “Hani öyle dursun yeter abi” diyerek, gençlerin şimdiden rüyalarına girmiştir bile. Ve üzerine bol bol internet ortamında yazacaklardır, tweet atacaklardır. Ve o artık ünlüdür. Bunun altını çizeyim." artık herkes raconu ögrendi. istatistii verilre dayanarak twitter, sözlük ve bilumum paylaşım sitesinde dizinin nabzını tutanları alkışlıyorum.

--spoiler--
Star yapım şirketini kurdu ve ilk işini bu akşam görücüye çıkarıyor; ‘Çıplak Gerçek’. ilk bölümü izledim. Dizinin 16 bölüm yani tamamında, kaybolan Hazal’ın (Beste Kökdemir) aslında hiç olmaması en vurucu olay. Sanırım diziyi gizemli kılan bu. Peki Hazal’ı nerede bulabiliyoruz? Başından ayrılmadığı ve kendi iç dünyasını paylaştığı bilgisayarda. Bir mekanda geçiyor dizi. Anlatacak derdi olmasa belki, diyaloglar sıkabilir. Öyle pıt, pıt hızlı hızlı ilerlemeyi sevmiyor. Hazal’ın anne ve babası boşanmış daha sonra, her ikisi yine ayrı ayrı evlilikler yapmışlar. Dizi, bir de onların derdine düşürüyor. ilk bölümde ‘sıkılmaca yok ona göre’ mesajını samimi veriyor, sizde kabul ediyorsunuz. Polise işin düşerse başınız aslında kendi olayınızla belaya girmiyor, tüm ‘kirli çamaşırlar’ da icabında ortaya çıkıyor. Dizinin bence altını çizdiği bir başka olay. Hazal’ın babası Korhan (Cem Bender), üvey babası Harun (Mustafa Uğurlu) ve Mine (Derya Alabora) arasında daha birinci bölümde sorgu odasındaki konuşmalar, buna bir işareti oldu. Bilgisayarların varlığıyla kendi özel hayatımız, bir çırpıda kendini ele veriyor. Belkide kayıp Hazal’ın hikayesinin bir ucunda da bu gerçek var.

‘Çıplak Gerçek’ ismi üzerinde aslında her yere dokunuyor. Hiçbir karakter oturduğu sandalyenin ya da bulunduğu yerin sınırları içinde olmayacak mesajını veriyor. Komiser Galip (Yetkin Dikinciler) bize dizinin başında psikolojik saplantılı eşi ve çocuklarıyla başlı başına bir sorunlar yumağı içinde olduğunu gösteriyor. izlerken “Oğlum sen önce git kendi sorunlarını sorgula” demek geliyor insanın içinden.

Oyunculuk nasıl?
Ekip özenle seçilmiş. Bir de ‘benim rolüm daha önemli’ olayı yok. Derya Alabora, kaybolan kızının peşindeyken zaten, hayatla telaşlı bir ilişki içinde olan anneyi çok güzel canlandırıyor. Mustafa Uğurlu, Yetkin Dikinciler ve Cem Bender ‘biz işimizi biliriz’ durumunda. Ben Erdem Akakçe’nin hastasıyım bu arada belirteyim.

45 dakika hikayesi
Bu akşam iki bölüm arka arkaya geliyor. Yani yaklaşık 90 dakika. Star, sanırım “45 dakikaya milleti şöyle eski usül alıştırayım” diye düşünmüş olacak. Aslında 45 dakika yetiyor. Yani doyuyorsun, öyle bir yapısı var dizinin. Sanki bir bölüm yeter diye düşündüm. Siz bilirsiniz.

Rüyalarına girmiştir
Beste Kökdemir “Hani öyle dursun yeter abi” diyerek, gençlerin şimdiden rüyalarına girmiştir bile. Ve üzerine bol bol internet ortamında yazacaklardır, tweet atacaklardır. Ve o artık ünlüdür. Bunun altını çizeyim.

Müzikler Redd imzalı
Redd grubunun solisti ve bas gitarcısı Doğan Duru, müzikleri yapmış. Jenerik müziğini Beste Kökdemir seslendirmiş. Sesi nasıl diyeyim tam bizim gençlerin seveceği kıvamda. Parça da giderek kitlesini oluşturur. Bir albüm ardından gelir. Jenerikte sözler pek anlaşılmıyor. Sanırım ‘gençlerin tarzı’ böyle!
--spoiler--
süper güzel bir kız başrolunde olduğu için rekor kırması beklenen dizi.
dizi, güzel gizemli kız klişesi üzerinden reklamını yaptı durdu. bu kadar çok bunun üstünde durduklarına göre, dolu bir dizi olmadığını düşünüyorsun.
ne yapalım yani güzelse? başına kötü bişey geldiğinde daha mı çok üzülmemiz gerekecek?

bi de gotik havaları, makyajları yapılıp ta konulmuş kız. sözlükçüler üstüne atlasın, leyla ile mecnun ve behzat ç gibi fenomen yapsınlar diye herhalde.
kızım nerede nin çakması , ağır bir dizi. Izlediğim kadarıyla kızım neredenin o havası yok. Daha ilk bölümden hatalar var mesela yetkin dikinciler kızına yarın okula git diyor birkaç sahne sonra karakolda avrupa kupasını final maçını izliyorlar.
the killing in türk versiyonu gibi duran dizi.
çok kısaydı ilk bölüm. koca bölümü ottan şeylere yediler. ab dizileri gibi 45 dakka dizi yapıyorsun bari onlar gibi dolu dolu yap.
deneyimli kadrosuyla beğenilecek bir diziye benziyor.
jenerik müziğiyle intihara meyillileri gaza getirecek olan, kaş yapayım derken göz çıkartacak dizidir,
hayır anlamadığım şu; yani bir dizi var ve çok sevdiysen bunun orjinalini yayınla,
eğer özgün bir şey yapamıyorsan taklidini de mimkünse yapma, asla aynı olmayacak, hem ne gerek var ki?
bir tv dizisi. hoş bir dizi ayrıca hazal karakterini bulma sürecinde izleyiciyi de işin içine katan konsept de iyi fikir ama ben yine de derim ki uçurum dizisinde ki gazeteci çocuğu bu diziye transfer etsinler kızı iki dakikada eliyle koymuş gibi bulsun * .
iki bölüm peş peşe yayınlanarak 45 dakikalık olma sevincini baltalayan dizi.
konu itibarı ile criminal minds, twin peaks, the killing arası bir harmana sahibe benzeyen, merak uyandıran dizi.
Adımdan soğuduğum dizinin adıdır. Başrol oyuncusunun dizide ki adı hazal' dır ve herkes dakikada 5 kez hazal demektedir.
ben bu kızı bir yerden hatırlıyorum ama diye düşünmüştüm ilk başta. sonunda buldum. behzat ç.'den tanıdığımız ayça eren'in deviantart sayfasında vardı jenerikte geçen hazal karakterinin bazı resimleri.

görsel

hatta bir müddet laptopımın arkaplanını süslemişti.*
diğer resimleri için : http://jazzrail.deviantart.com/gallery/?q=beste
behzat ç de 15 dakika sürecek hikayeyi 2 bölüme (90 dakika) yaymış ve baymış dizi.dialoglar çok sıkıcı oyunculuklar vasat*hele hazalın annesi olan karakter konuşurken insan ağzına iki tane geçirmek istiyor. ayrıca şarkının müziği olmuş ama sözler tırt.

yani özet geçersek hikayeyi 16 bölüme yaydıkları için çok sıkıcı olmuş dizidir.90 dakika boyunca emniyetin içinden çıkamadık lan.

--spoiler--
ayrıca bu ne ayak lan kızın kaybolmuş sen makyaj tazeliyorsun hangi annenin o anda aklına makyajı gelir.kocası olan ipnede muhtemelen bu kıza meyillenmiş zaten.
--spoiler--
--spoiler--

dunyayi sen mi kurtaracaksin klişesine de girdiler. *
--spoiler--
http://www.ciplakgercek.tv/ adresinden 3 bölüm de izlenebilir. the killing'e fena halde benzettiğimden dolayı bir türlü içine giremedim dizinin ama yine de izlemeyi düşünüyorum.
geçen gece çok uykum olmasına rağmen star tv de izlediğim ve hayret güzel bir şeye benziyor diyerekten 90 dakika başından kalkamadığım dizi.(2 bölüm arka arkaya yayınlamışlardı) Yani o kadar abartıldığı gibi aman aman değil yalnız izlenebilir. Aşk-ı memnu, yaprak dökümü, iffet falan böyle birbirinin aynısı saçmalıklardan değilde yabancı dizilerden hoşlanan kişilere tavsiye edilebilecek dizidir. 45 dakika olması çekimin hafif değişik olması aynı behzat ç.'nin ilk zamanları gibi. Ve bir kaçırılma konusunu nasıl değişik kılabiliriz tarzı bölümlerin yapılması merak uyandırır. Ancak oyunculuklar biraz tırttı. ve çok fazla uzatıyorlardı konuyu. Bir çok eksik yönüne rağmen tv de izlenebilirler arasına eklenir.
türkiye'de tecavüze uğrayabilecek gerçektir. çıplak olan her şeye tecavüz müstahak gözüyle bakılıyor.
yarrrrak gibi dizi.

(bkz: r harfini bastırarak söyleyen kadın arabeskçi)
geçen hafta şans eseri rastladığım dizi. tv de izlenecek fazla bir şey olmayan yaz günlerinde izlemek için hiç de fena olmayacak bir seçenek. oyuncu kadrosu da oldukça iyidir. dizinin en güzel artısı 45dk sürmesi.